๑۩۞۩๑ Güncel Haberler & Tarihden Başlıklar ๑۩۞۩๑ => ilimdunyasi.com Haberleri => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 17 Eylül 2012, 11:18:58



Konu Başlığı: İslam âlimlerinin çağrısı provokasyonları kesti
Gönderen: Zehibe üzerinde 17 Eylül 2012, 11:18:58
İslam âlimlerinin çağrısı provokasyonları kesti

(http://www.risalehaber.com/d/news/104903.jpg)

Bu da dalga dalga büyüyen provokasyonların bir anda kesilmesini sağladı

   İslam'a ağır hakaretler içeren 'Müslümanların Masumiyeti' adlı film dört gün boyunca Ortadoğu'yu yangın yerine çevirdi ve ABD'nin Libya büyükelçisi dahil çok sayıda kişinin ölümüne yol açtı.
Yapımcılarınca 'provokasyon amaçlı' olduğu itiraf edilen filmin neden olduğu olaylar, Ortadoğu ile ilgili bazı ezberler hakkında yeniden düşünmeye sevk edecek gerçekleri de gözler önüne serdi. İşte nefret filminin ortaya koyduğu bazı gerçekler;
 
1- İslam alimlerinin halk üzerindeki büyük etkisi. Mısır'dan Katar'a, Suudi Arabistan'dan Tunus'a İslam alimleri halka çağrıda bulunarak, provokasyonlara gelmemelerini istedi. Bu da dalga dalga büyüyen provokasyonların bir anda kesilmesini sağladı.
 
2- El Kaide gibi örgütlerin halk tabanında bir karşılığının olmadığı net bir şekilde ortaya çıktı. Örgütün 'Daha fazla elçilik ve misyona saldırın' açıklamasına destek gelmedi. Ancak özellikle bazı Selefi tekfiri ve cihadi örgütlerin yükselişe geçmesi endişe meydana getiriyor. Bu örgütler, Kuzey Afrika ve Yemen'de gittikçe güçleniyor.
 
3- Demokratik İslami tandanslı hükümetlerin, radikalizmin panzehiri olduğu bir kere daha görüldü. Özellikle Türkiye ve Mısır'daki hükümetler de ortaya koydu ki, demokrasi geliştikçe radikalizm de azalıyor. Gösteriler boyunca Mısır'da sadece bazı fanatik gruplar güvenlik güçleriyle çatışırken, dindarların çatışmaların yaşandığı bölgelerde sahaya inmemesi dikkat çekti.
 
4- Batı az da olsa Müslümanların hassasiyetleri konusunda gerçekleri görmeye başladı. Bazı aşırı sağcı medya kuruluşları hariç, Batı basını, hatta İsrail medyası dahi ilk kez provokasyona sebebiyet veren filmi de eleştirerek ya da masaya yatırarak, tek yanlı haber vermekten kaçındı. Daha önceki benzer provokatif film ve yayınlar karşısında ise Batı medyası konuyu düşünce ve fikir özgürlüğüne bağlayarak, Müslümanları suçlamıştı.
 
5- Provokasyon hâlâ prim yapıyor. Son film Ortadoğu'da hâlâ çok kısa sürede provokasyonlara gelebilecek bir kitlenin var olduğunu ortaya koydu. Bilinçsiz bir şekilde hareket eden bu gruplar, güvenlik güçlerine saldırdıkları gibi, kendi vatandaşlarının mal ve can güvenliklerini de tehdit etmekten kaçınmıyor.
 
6- Kıpti diasporası kışkırtmaya devam ediyor. Ermeni lobisi gibi, Mısır'dan göç ederek ABD ve Kanada'ya yerleşen Hıristiyan Kıpti diasporası da sürekli olarak Mısır'ı zor durumda bırakacak eylem ve girişimlerde bulunuyor. Amerikan kamuoyunu Mısır yönetimi aleyhine kışkırtmak için sürekli olarak Mısır'da Hıristiyanların baskı altında olduğu yönünde haberler yayan Kıpti diaspora, son film ile bu yöndeki niyetlerini daha da ileri götürdü.
 
7- ABD-Mısır ilişkileri büyük bir sınav veriyor. ABD Başkanı Barack Obama'nın, 'Mısır'la ne müttefikiz ne de düşman' sözü, iki ülke arasındaki ilişkilerin artık eskisi gibi olmayacağının da işaretlerini veriyor.
 
Zaman