๑۩۞۩๑ Güncel Haberler & Tarihden Başlıklar ๑۩۞۩๑ => ilimdunyasi.com Haberleri => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 08 Haziran 2013, 10:58:17



Konu Başlığı: Hac ve Umreye gitmeden önce çalışmak şart
Gönderen: Zehibe üzerinde 08 Haziran 2013, 10:58:17
Hac ve Umreye gitmeden önce çalışmak şart

(http://www.risalehaber.com/d/news/127246.jpg)

Umre ziyaretlerinin sıklaştığı son zamanlarda ve yaklaşan hac mevsimiyle bir kere daha bu konudaki eğitim eksikliği akıllara geldi.

İşin ehilleri hacı adaylarının aldığı birkaç günlük eğitimin yetersiz olduğu kanaatinde. Umreye ve hacca gitmeden önce, adayların kalp ve ruh dünyalarını hazırlamalarına yardımcı olacak önemli noktalar…

Haccı ve kutsal beldede yaşananları, yapılması veya yapılmaması gerekenleri orada bulunmayan, zirveleri hissetmeyen birinin anlatması elbette zor. Ama ‘hac’ kelimesini duymak bile insanı heyecanlandırır ve kutsal topraklara bir an önce gitmek istemesine sebep olur. Zihninde mübarek beldeleri tasavvur eder durur. Bir gün kutsal topraklara gitmek nasip olduğundaysa tahayyül ettiğinden çok daha etkileyici bir manzarayla karşılaşır. Karşılaşır karşılaşmasına ama hazırlıksız geldiği toprakta ne dili ne kalbi ne de gözü konuşur. İnsanın ömrünün miladı olan bu zirveleri gidip görenlerin ya da orada rehberlik yapanların söylemlerine bakılırsa hâlâ hac bilinci konusunda eksiklikler var. Diyanet İşleri Başkanlığı kutsal beldeyi ziyaret öncesinde camilerde, özel şirketlerse kiraladıkları salonlarda sözlü anlatım tekniği ve video, power point şeklindeki görsel malzemelerle hac öncesi bir eğitim veriyor. Yine de bunun yetersiz olduğu görüşü hakim. Endonezya’da geniş mekânlar üzerine Kâbe’si, Safa-Merve’si, Zemzem’i, Makam-ı İbrahim’i ile Harem aynıyla inşa edilmiş. Hac öncesi eğitim seminerlerinde teorik bilginin yanı sıra pratik de yaptırılıyor. Dolayısıyla hacı adayı gerçek Harem’e kavuştuğunda eliyle koymuş gibi her şeyi bulabiliyor, kimseye muhtaç olmadan tavaf ve sa’yını yapabiliyor. Hac ve umre öncesi alınacak böyle bir eğitim, bilinci artıracağı gibi, bu topraklarda ibadeti de kolaylaştırıyor. Kutsal topraklarda ikamet eden ilahiyatçı yazar Selman Kuzu gözlemleri sonucunda, mutlaka bir hac ve umre okulu olması gerektiğini, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ya da özel şirketlerin verdiği birkaç günlük eğitimlerin yeterli olmadığı neticesine varmış. İlahiyatçı yazar Ahmet Kurucan da hac ve umre adaylarının şuurlu ve aşk ile vazifelerini yapabilmeleri için kapsamlı bir eğitim almaları gerektiğini düşünüyor.

Bilgi, şuur ve aşk birliğinde hacı adayı

“Bir odaktır Kâbe.” diyor Ahmet Kurucan. Bütün renkleri, dilleri, örf ve âdetleri, milletleri etrafında buluşturan, kaynaştıran İlahî bir odak. Aynı zamanda bir zirvedir Kâbe. Oradan Allah ve Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) aşkına Lebbeyk’lerle kanat açılır. Bu odak ve zirve noktasında bir hac yolcusunun üç şeye ihtiyacı olduğunu anlatıyor Kurucan: Bilgi, şuur ve aşk. Bilgiyle yapacağı ibadeti en küçük ayrıntılarına kadar bilir, öğrenir. Şuur, bunları niçin yaptığının cevabını kendi kendine verebilmesini sağlar. Aşk ise her türlü sıkıntı ve meşakkate rağmen, heyecan dolu bir yürekle, ümitle atan bir kalble bu ibadetleri usanmadan yerine getirebilmesine vesile olur.

Artık erzağa ihtiyaç yok

Şimdilerde bilgiye ulaşmak zor değil. Hac konusunda yeterli bilgiyi çeşitli kaynak ve ilmihallerden almak mümkün. Ama adayın tek başına bu bilgiyi edinmesi, bir okul eğitiminde verilen bilgiyle eş değerde olmayacağı aşikâr. Ayrıca edindiği sınırlı bilgiyle ne kadar şuura ve aşka sahip olacağı da meçhul. Çok değil bundan 15-20 yıl önce erzaklar hacca gitmeden günler öncesinden hazırlanır, valizler ihtiyaç olacak eşyalarla doldurulurmuş. Günümüzde organizasyon şirketleri böyle bir hazırlığa gerek duyurmuyor. Böylece insan gitmeden valizini ya da midesini doldurmaktansa, kalbini aklını ve ruhunu doldurma imkanına kavuşur. Bilgi, şuur ve aşkın birleştiği insan hacda baştan aşağı ibadet kesilir. Abdiyetin Sultanı Nebiler Serveri’ne (sas) gerçek ümmet olduğunu gösterir.

Tavaf, şavt, mes’a, sa’y, vakfe, hervele, ıztıba gibi ibadetlerin daha gitmeden önce öğrenilmesi gerektiğini söylüyor İlahiyatçı Selman Kuzu. Yapılış keyfiyeti ve kabulü ile alâkalı bu kavramların ezberlercesine bilinmesini gerekli görüyor. Çünkü bu mezkur kavramların bilinmesi haccın olmazsa olmaz şartları olmasıyla ilgili. Kutsal bir vazifeyi ifa etmek üzere geldiği bu topraklarda acele edenler olduğunu anlatıyor Kuzu. Hemen hemen herkesin tavaf ve sa’y’ı bir an önce yapıp ihramdan çıkmak istemesi dikkat çekiyor. Selman Kuzu bir an önce bitirmek istenilen ibadete neden başlandığını soruyor. Ve “Acele ederek ibadetinizin, namazınızın canına okumayın. Şeytanın bu tuzağına düşmeyin.” uyarısında bulunuyor. Bir hacı adayının tavafı sadece ‘dönme’, Safa-Merve arasında sa’yını ‘koşma’ olarak algılaması şüphesiz bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor. Oysa insan hiç kimseye muhtaç olmadan tavaf ve sa’yını yapabilecek bilgi birikime sahip olmalı. Bu da bilgi eksenli hazırlık aşamasının iyi değerlendirilmesine bağlı.

Zaman


Konu Başlığı: Ynt: Hac ve Umreye gitmeden önce çalışmak şart
Gönderen: Sefil üzerinde 08 Haziran 2013, 18:29:36
Esselamu aleykum ; Çok yerinde bir paylaşım mübarek yerlerde nerede nasıl davranacağımızı bilmemiz oralarda acemi
gibi davranmamamız açısından çok önemli inşaallah gidipte görenlerden oluruz.


Konu Başlığı: Ynt: Hac ve Umreye gitmeden önce çalışmak şart
Gönderen: Kayin üzerinde 08 Haziran 2013, 19:05:54
ayeti kerimede buyurduğu gibi;   Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu? .....tabi ki çalışmak en yerinde bi hareket olmuş...inşallah gidenler kıymetini bilir,gitmeyenlerede nasip olur..