๑۩۞۩๑ Güncel Haberler & Tarihden Başlıklar ๑۩۞۩๑ => ilimdunyasi.com Haberleri => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 13 Eylül 2009, 12:26:52



Konu Başlığı: En çok tekrar ettiğim ayet ve hadis
Gönderen: Zehibe üzerinde 13 Eylül 2009, 12:26:52
(http://www.risalehaber.com/images/news/61363.jpg)

Yazar Metin Karabaşoğlu, Kur'ân'ın, Rabbimizin bizatihî Kur'ân'da defaatle buyurduğu üzere, mü'minler için bir şifa, bir rahmet ve bir hidayet rehberi olduğunu söyledi.

Zaman gazetesinin Ramazan sayfasına konuşan Karabaşoğlu, şunları söyledi:

"Hangi âyetini can kulağıyla dinleyip kalbimize indirebilsek, onda bir rahmet, bir şifa ve bir hidayet çağrısı buluruz muhakkak.

Kur'ân'ın her biri bitimsiz bir mânâ denizi niteliğindeki âyetleri içinde dilimde en çok tekrar ettiğim âyet ise, ahir zaman şartlarında yaşıyor olduğumuzdan olsa gerek, Kehf Sûresi'nin "El mâle ve'l-benûne zînetü'l-hayâte'd-dünyâ" diye başlayan 46. âyeti. "Mallar ve evlatlar dünya hayatının süsüdür" diye başlayan bu âyet, devamında yüzümüzü ahirette bâki kalacak salih amellere çeviriyor: "Bâki kalacak salih ameller ise, Rabb'inin katında sevapça da daha hayırlıdır, kendisinden bir şey umulması bakımından da."

Aynı mesajlar yüklü, ama biraz daha uzunca bir âyet olarak, Hadîd Sûresi'nin dünya hayatını 'bir oyun, oyalanma, bir süs, aranızda bir övünme, mal ve evlatta bir çokluk yarışı' olarak tarif edip, onu ilkbaharda rençberleri imrendiren ama yaz sıcağında çer-çöp oluveren otlara benzeten 20. âyetini de sıklıkla kendi kendime okurum.

Rahmân Sûresi'nin Allah'a bakan vechi ihariç her şeyin fena ve zevale mahkûm olduğunu bildiren ve "Küllü men aleyhâ fân" hitabıyla başlayan 26-27. âyetleri ile, Zilzâl Sûresi'ni de, aynı sebeple sıklıkla tekrarlarım.

Hadisler arasında ise kendi kendime en çok tekrarladığım hadis, ilk duyduğumda yanılmıyorsam altı veya sekiz yaşında olduğum, o günden beri bana 'küçük' diye bir şeyin olmadığı dersini feragat terbiyesiyle birlikte veren, "İman ellibeş şubedir; insanlara eziyet veren bir şeyi yerden alıp kaldırmak da imanın şubelerinden biridir." mealindeki hadistir.

Bir de, gündelik hayatın içinde iç dünyamızın nasıl hayır-şer salınımları içinde yuvarlanıp durduğunu görüp, Peygamber Efendimiz aleyhissalâtu vesselamın "Yâ mukallibe'l-kulûb! Sebbit kalbî alâ dînik / Ey kalbleri çeviren Allah'ım! Kalbimi dinin üzere sabit kıl" duasını vird edinmişimdir kendime.