> Forum > ๑۩۞۩๑ Güncel Haberler & Tarihden Başlıklar ๑۩۞۩๑ > ilimdunyasi.com Haberleri > ALLAH rızası için ümitsizliğe kapılmayın
Sayfa: [1] 2   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: ALLAH rızası için ümitsizliğe kapılmayın  (Okunma Sayısı 1404 defa)
23 Ağustos 2013, 01:22:56
Sefil
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 28.807


« : 23 Ağustos 2013, 01:22:56 »



Bediüzzaman İslam dünyasına müjde veriyor



Akgündüz, Bediüzzaman Hazretlerinin İslam dünyası ile ilgili müjdelerini anlattı

Prof. Dr. Ahmed Akgündüz, Suriye, Mısır ve daha bir çok yerde Müslümanların başına gelen olaylardan herkesin üzüldüğünü ancak ümitsizliğe kapılmaması gerektiğini söyledi. Sıkıntıları “İslam âleminin birliği gibi büyük bayramın doğum sancıları” olarak tanımlayan Akgündüz, Bediüzzaman Hazretlerinin İslam dünyası ile ilgili müjdelerini anlattı.

Bedîüzzaman, Arap Baharı ve Mısır

Son zamanlarda Mısır’daki acı olaylar sebebiyle, ehl-i iman matem tutmakta ve bazan da ümitsizliğe kapılmaktadır. Ben de üzülenlerden ve dua edenlerden olmam ile birlikte, asla ümitsiz olanlardan değilim. Bilakis bu acıların İslam âleminin birliği gibi büyük bayramın doğum sancıları ve mukaddimeleri olduğuna inanıyorum. Bu sebeple konuyla alakalı Bedîüzzaman Hazretleri’nin İslâm âleminin kaderini tesbit eden bir cümlesini aktaracak ve tahliller yapacağız.

Asya'da Âlem-i İslâmda üç nur birbiri arkasında inkişafa başlıyor. Sizde birbiri üstünde üç zulmet inkişafa başlayacaktır. Şu perde-i müstebidane yırtılacak, takallüs edecek, ben de gelip burada medresemi yapacağım. (1)

Bizim tespitlerimize göre bu üç nuru İslâm âlemi açısından şöyle değerlendirmek gerekmektedir:

Birinci Nur: Bize göre, birinci nur ile iki mana kasdedilmektedir. Eski Sa’îd döneminde bu nur Osmanlı Devleti’nin ve hilâfetin yeniden ihyâsı olarak takdim edilmektedir. Ancak sonradan bakış açısının siyasî olduğunu ve dar bir vizyona sahip olduğunu ifade eden Bedîüzzaman, bunun gerçek manasının bir nevi Medreset’üz-Zehrâ’yı da temsil eden ve sadece İslâm âlemini değil bütün insanlığı kuşatan Risâle-i Nur olduğunu açıklamıştur.

Eski Sa’îd, Nurun parlak hâsiyetinden gelen kuvvetli bir ümid ve tam teselli ile, siyâset-i İslâmiyet’e âlet yaparak hararetle hürriyete çalışırken; diğer bir hiss-i kablelvuku' ile dehşetli ve lâdinî bir istibdâd-ı mutlakın geleceğini bir Hadis-i Şerîf’in mânasından anlayıp, elli sene evvel haber vermiş. Sa’îd-in teselli haberlerini, o istibdâd-ı mutlak yirmi beş sene bil'fiil tekzîb edeceğini hissetmiş ve otuz seneden beri "Eûzü billahi mineş-şeytani ves-siyâse" deyip siyâseti bırakmış, Yeni Sa’îd olmuştur. (2)

Bir nur görüyorum, istikbâle büyük ümitlerle bakıyorum diye, ehemmiyetli bir Kur'an hizmetinin vuku bulacağını haber veriyordu. Bir hiss-i kablel-vuku' ile Risâle-i Nur’un şimdiki mânevî hizmet-i Kur'aniye ve imâniyesini, o zamanlar siyâset âleminde olacak zannedip bütün kuvvetiyle İstanbul'da siyâseti; dine Kur’an’a âlet ederek çalışıyordu.

İkinci Nur: Bize göre ikinci nur, ‘İslâm uyandı ve uyanıyor. Fenalığı fena, iyiliği iyi olarak gördüler’’ ifadesini kullanan Eski Sa’îd’in hiss-i kablelvuku' ile 1371’de başta Arab Devletleri, Âlem-i İslâm’ın ecnebi esâretinden ve istibdâdından kurtulup İslâmî Devletler teşkil edeceklerini, kırk beş sene evvel haber vermesidir. İki Harb-i Umûmî ve otuz-kırk sene devam eden istibdâd-ı mutlakı düşünmemiş, Üçyüz Yirmi Yedi’de (1327) olacak gibi müjde vermiş, te'hirinin sebebini nazara almamış.(3)

Bedîüzzaman 1910’lu yıllarda ve bugün İslâm Konferansı Teşkilâtı’na bağlı 56 Müslüman devlet yokken bunların doğacağını ve bu doğuşun asıl İslâm’ın bayramı olacak Birleşik İslâm Devletlerine mukaddime teşkil edeceğini söylemesi de çok manidardır. Ben bu kargaşalı olayların, İslâm’ın bayramı olacak büyük hâdisenin doğum sancıları olduğuna inanıyorum. Şu tespitleri tekrar tekrar okumak gerekiyor:

Çok zamandan beri esâret altında kalmış ve istiklâliyetini kaybetmiş Hindistan, Arabistan gibi âlem-i İslâm'ın büyük memleketleri birer devlet-i İslâmiye şeklinde; Hind'de yüz milyon bir devlet-i İslâmiye (Pakistan’ın kasd ediyor), Java'da elli milyondan ziyâde bir devlet-i İslâmiye (Endonezya’yı kasd ediyor) ve Arabistan'da dört-beş hükûmet (henüz o tarihte var olmayan Suudi Arabistan, Ürdün, Irak, Suriye, Lübnan, Yemen, Mısır ve Körfez Ülkelerini kasd ediyor) bir Cemâhir-i Müttefika gibi, Arap birliği ile İslâm birliğini birleştirmesindeki âlem-i İslâm'ın bu büyük bayramının mukaddemesini. (4)

Bedîüzzaman’ın bu İslâm âleminin büyük bayramının tahakkuku için bütün Müslümanlardan isteği şudur: Hikmet ezel ufkundan kaderin parmağını kaldırmış, size emrediyor ki: Tefrika ile her tarafa dağılarak kuruyan ve buharlaşan su gibi, katre katre zayi' olan hamiyet ve kuvvetinizi İslâmiyet milliyeti ile birleştiriniz İslâm’ın haşmet ve şevket güneşini Cemâhir-i Müttefika-i İslâmiye’nin (Birleşik İslâm Cumhuriyetleri) tarzında tahakkuk ettirip koruyunuz.

Şu cümleler, sanki bugün İslâm aleminde esâret ve tahakküm altında ezilen Müslüman milletlere açıkça seslenmektedir:

Hem de hürriyet-i şer’iye denilen ve sosyal hayatınız için zaruri olan, Sübhan ve Ağrı Dağları gibi istikbalin zirvelerinde ve tepelerinde ayağa kalkmış, nefsin esâreti altına girmeyi yasak etmiş ve gayre tecâvüzü tecviz etmeyerek İslâm’a dayanan hürriyet-i şer’iye, yüksek sadâ ile sizin gibi mazinin en derin derelerinde gafil ve dağınık insanlara fen ve san'at sİlâhıyla "cehâlet ve fakirliğe hücum ediniz" emrini veriyor. (5)

Üçüncü Nur: Bize göre üçüncü nur elli yıldır bağımsızlıklarını kazanmakla birlikte, kendi içinden diktatörlerin elinde mazlum durumuna düşen Müslüman Arap kardeşlerimizin gelecekte yani bana göre Arap Baharı ile Cemâhir-i Müttefika-i İslâmiye’yi kuracaklarını müjdelemesidir. İslâm âleminin şu andaki halini yüz sene önce öngören Bedîüzzaman, özellikle Araplara farklı bir şekilde seslenmektedir:

Hususan ey muazzam ve büyük ve tam intibâha gelmiş veya gelecek olan Arablar! En evvel bu sözler ile sizinle konuşuyorum. Çünki bizim ve bütün İslâm tâ’ifelerinin üstâdlarımız ve imâmlarımız ve İslâmiyet'in mücâhidleri sizlerdiniz. Sonra muazzam Türk Milleti o kudsî vazifenize tam yardım ettiler.

Onun için tenbellikle günahınız büyüktür. Ve iyiliğiniz ve haseneniz de gayet büyük ve ulvîdir. Hususan kırk-elli sene sonra Arab tâ’ifeleri, Cemâhir-i Müttefika-i Amerika gibi en ulvî bir vaziyete girmeğe, esârette kalan hâkimiyet-i İslâmiye’yi eski zaman gibi yeryüzünün yarısında, belki ekserisinde tesisine muvaffak olmanızı rahmet-i İlahiye’den kuvvetle bekliyoruz. Bir kıyamet çabuk kopmazsa, inşaallahâALLAH nesl-i âti görecek.

Üstâd’ın bu sözlerini yorumlayan Zübeyir Gündüzalp aynı manayı haykırmaktadır:

Ecnebilerin, canavarlar gibi yaptıkları muamele ve zulümler, İslâm dünyasında, hürriyet ve istiklal ve İttihâd-ı İslâm cereyanını da hızlandırmıştır. Nihayet, müstakil İslâm devletlerinin teşkilini intac etmiştir. İnşâALLAHü Teâlâ, Cemâhir-i Müttefika-i İslâmiye (Birleşik İslâm Cumhuriyetleri) de meydana gelecek ve İslâmiyet, dünyaya hâkim ve hükümran olacaktır. Rahmet-i İlahîden kuvvetle ümid ve niyaz ediyoruz. (6)

Bu arada Üstâd’ın;

Eğer o felâketi gören zâlimler ise ve beşerin perişaniyetini ihzar eden gaddarlar ve kendi menfa’ati için insan âlemine ateş veren hodgâm, alçak insî şeytanlar ise, tam müstahak ve tam adâlet-i Rabbaniyedir. (7)

sözlerini de İslâm alemindeki zâlimler açısından unutmayalım. Avrupa ve Amerika’nın korktuğu da budur. Ancak onların da korkmasına gerek yoktur; zira İslâm’ın bu büyük bayramında onların da payı olacaktır. Bu üçüncü nur Hazret-i Mehdî’nin ikinci ve üçüncü vazifesinin tahakkuku ile taçlanacaktır.

Üstâd’ın bu iki vazife ile alakalı tesbitlerini de hatırlatmak isterim:

İkinci Vazifesi: Hilâfet-i Muhammediye (A.S.M.) ünvanı ile şe’âir-i İslâmiye’yi ihyâ etmektir. Âlem-i İslâm’ın Vahdetîni nokta-i istinâd edip beşeriyeti maddî ve manevî tehlikelerden ve gazab-ı İlahîden kurtarmaktır. Bu vazifenin, nokta-i istinâdı ve hâdimleri, milyonlarla efrâdı bulunan ordular lâzımdır.

Üçüncü Vazifesi: Inkılâbat-ı zamaniye ile çok ahkâm-ı Kur'aniyenin zedelenmesiyle ve Şerî‘at-ı Muhammediyenin (A.S.M.) kanûnları bir derece ta'tile uğramasıyla o zât, bütün ehl-i imânın manevî yardımlarıyla ve İttihâd-ı İslâm’ın muavenetiyle ve bütün ulemâ ve evliyânın ve bilhâssa Âl-i Beyt'in neslinden her asırda kuvvetli ve kesretli bulunan milyonlar fedakâr seyyidlerin iltihaklarıyla o vazife-i uzmâyı yapmağa çalışır.( 8 )

Bedîüzzaman bir başka eserinde Arap Baharı’nı da kapsayacak şu müjdelerini veriyor:

Eger siz sahife-i efkârı okusaniz, tarik-i siyâseti görseniz, hutebâ-i umumi olan -doğru konuşan- cerâ’idi dinleseniz anlayacaksiniz ki: Arabistan, Hindistan, Cava, Misir, Kafkas, Afrika ve emsallerinde o derece fikr-i Hürriyet’in galeyânıyla, âlem-i İslâm’ın efkârında öyle bir tahavvül-ü azim ve inkilab-i acib ve terakki-i fikri ve teyakkuz-u tam intâc etmiştir ki, bahasına yüz sene verse idik yine ucuzdu.(9)

Bu arada “Sizde birbiri üstünde üç zulmet inkışa’a başlayacakdır. Şu perde-i müstebidane yırtılacak, takallüs edecek, ben de gelip burada medresemi yapacağım” sözünü de bir iki cümle ile açmak zaruridir. Burada birinci zulmet, Çarlık Rusya’sının 1917 yılında Bolşevik İhtilali ile yıkılışı olsa gerektir. İkinci zulmet, 1990 yıllarında komünizmim çatır çatır yıkılması ve Sovyetlerin dağılmasıdır. Üçüncü zulmet de, inşALLAH Rusya’nın dağılarak oradaki mazlum Müslümanların hürriyetlerine kavuşup Cemâhir-i Müttefika-i İslâmiye’nin bir parçası haline gelmeleridir.

risale haber

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 23 Ağustos 2013, 01:24:07 Gönderen: Halim »
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: ALLAH rızası için ümitsizliğe kapılmayın
« Posted on: 18 Nisan 2024, 20:56:26 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: ALLAH rızası için ümitsizliğe kapılmayın rüya tabiri,ALLAH rızası için ümitsizliğe kapılmayın mekke canlı, ALLAH rızası için ümitsizliğe kapılmayın kabe canlı yayın, ALLAH rızası için ümitsizliğe kapılmayın Üç boyutlu kuran oku ALLAH rızası için ümitsizliğe kapılmayın kuran ı kerim, ALLAH rızası için ümitsizliğe kapılmayın peygamber kıssaları,ALLAH rızası için ümitsizliğe kapılmayın ilitam ders soruları, ALLAH rızası için ümitsizliğe kapılmayın önlisans arapça,
Logged
23 Ağustos 2013, 01:44:21
Sefil
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 28.807


« Yanıtla #1 : 23 Ağustos 2013, 01:44:21 »

Esselamu aleykum ; allahın izni ve keremiyle hiç bir zaman ümitsizliğe düşmedim sadece çıkan olaylara üzüldüm okadar

Biz inşaallah altın çağını asrı saadeti allahın izniyle keremiyle göstermesiyle görecek insanlarız bizler birkaç münafığın

elindeki devlet otorisini kullanarak yaptığı baskıdan zulümden korkacak değiliz .Bizler gidip gönüllere girip o gönülleri

yumuşatıp allahı yine allahın izniyle o gönüllere sokacak ümmeti muhammediz ...

allah razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

23 Ağustos 2013, 01:54:24
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #2 : 23 Ağustos 2013, 01:54:24 »

Çıkan olaylar karşısında ben de çok üzüldüm.Ama Allah'ın o münafıklara vermiş olduğu sonsuz cehennem içimi rahatlatıyor.Ve bu olaylar karşısın da Müslümanların bir araya gelip birlikte olmaları,haksızlıklara birlikte göğüs germeleri de bütün dünyaya cevap olacak inşallah.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

24 Ağustos 2013, 02:54:06
Nurcan 8/F

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 753


« Yanıtla #3 : 24 Ağustos 2013, 02:54:06 »

Ve aleykümüsselam ... Olayları izliyor, dinliyor takip ediyoruz Elbetteki tüm bunlar Rab tealanın izni ile herçekleşiyor lakin biz burda imtihan da olduğumuzu fark edemiyoruz ... Kim bilir ne hikmetler gizlidir ... Ama mesele Hangi safta olduğumuz " Haksızlığa karşı susan dilsiz şeytanmıyız yoksa hz. ibrahime su taşıyan karıncamı ... Safımızın nerde olduğu gerek fiili gerek kavlii" ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

24 Ağustos 2013, 03:57:48
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« Yanıtla #4 : 24 Ağustos 2013, 03:57:48 »

Ümitsizlik bizler için değil kafir için olabilir, ümitvarız şu istikbal inkılabatı içinde en yüksek gür seda İslamın sedası olacaktır. Rabbim bizleri de bu yolda emekleyenlerden eylesin inş.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1] 2   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes