> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Tasavvuf Eserleri > İhya-u Ulumiddin 3-4 > Kabir Azabı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kabir Azabı  (Okunma Sayısı 1607 defa)
24 Ocak 2010, 15:52:42
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 24 Ocak 2010, 15:52:42 »



Kabir Azabı ve Münker Nekir´in Sorgusu


Berra b. Azib (r.a) şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber ile beraber ensardan bir kişinin cenazesine gittik. Hz. Peygamber onun kabrinin üzerine, başını önüne eğerek oturdu. Sonra şöyle buyurdu: ´Yârab! Kabir azabından sana sığınıyorum´ Bu sözünü üç defa söyledikten sonra şöyle buyurdu:

Mü´min bir kimse, ahiret yolunda olduğunda Allah Teâlâ, bir grup melek gönderir. O meleklerin yüzü geniştir. Onların beraberinde o mü´minin güzel kokusu ve kefeni vardır, melekler oturup beklerler. Ne zaman mü´minin ruhu çıkarsa yer ile gök arasında ve gökte bulunan her melek onun üzerine namaz kılar (veya dua eder)ler. Onun için göklerin kapıları açılır. O kapılardan o mü´minin ruhunun geçmesini istemeyen hiçbir kapı olmaz. Ruh yükseltilip götürülünce şöyle denir: ´Ey rab! Falan kulun (geldi)´.

Buna karşılık Allah Teâlâ şöyle buyurur: ´Onu geri götürün! Ona hazırladığım nimetleri gösterin. Çünkü ben ona şöyle va´detmiştim: Sizi ondan (topraktan) yarattık yine oraya döndürürüz ve sizi bir kez daha ondan çıkarırız.(Tâhâ/55)

Sonra ona güzel yüzlü, güzel kokulu ve güzel elbiseli biri gelir ve o ölüye der ki: ´Rabbinin rahmetiyle ve içinde ebedî nimet bulunan cennetle müjdelen!´ Mü´min ona ´Sen de onunla müjdelen! Allah sana mükâfat versin! Sen kimsin?´ der. Gelen der ki: ´Ben senin sâlih amelinim. Allah´a yemin olsun, ben seni Allah´ın taatine acele eder, Allah´a karşı günahtan sakınır buldum. Bu bakımdan Allah sana hayrı mükafat verdi´. Sonra bir tellâl şöyle bağırır: ´Ona cennet sergilerinden serin. Ona cennete açılan bir kapı açin´. Ona cennet sergilerinden serilir, ona cennete açılan bir kapı açılır ve o şöyle der: ´Yârab! Kıyameti acelece kopar ki aile efradıma ve malıma kavuşayım´. Kâfire, dünyadan ayrılırken katı, şedîd, beraberlerinde ateşten yapılmış elbiseler, katrandan mamul iç gömlekler olduğu halde bir kısım melekler gelirler. Onun etrafını sararlar. Onun canı bedeninden çıkınca yer ile gök arasında ve gökte bulunan her melek ona lanet eder. Göklerin kapıları kilitlenir. O kapılardan hiçbiri onun ruhunun kendisinden geçmesini istemez. Onun ruhu götürülünce geriye atılır ve denilir ki: ´Ey rabbim! Bu senin falan kulundur. Hiçbir gök ve yer onu kabul etmedi´.

Bunun üzerine Allah Teâlâ şöyle buyurur: ´Ona geri götürün. Ona hazırladığım şerri gösterin; zira ben ona va´detmiştim:
Sizi topraktan yarattık yine oraya döndürürüz ve sizi bir kez daha ondan çıkarırız.
(Tâhâ/55)

Muhakkak ki o ölü, kendisini defnedenler geri dönüp giderken ayak seslerini işitir. Ona denir ki: ´Ey kişi! Rabbin kimdir? Peygamberin kimdir? Dinin nedir?´ O ´Bilmiyorum!5 der. Ona denilir ki: ´Zaten sen bilmemişsin. Sonra ona çirkin yüzlü, pis kokulu, çirkin elbiseli biri gelir der ki: ´Allah´ın öfkesiyle elem verici ve daimî olan bir azabla müjdelen!´ Buna karşılık o ´Allah Teâlâ seni şer ile müjdelesin! Sen kimsin?´ O da der ki: ´Ben senin çirkin amelinim. Allah´a yemin ederim. Sen Allah´a isyan etmede aceleci ve ibadet etmede tembel idin. Bu bakımdan Allah Teâlâ sana şerri ceza olarak verdi´. Bunun üzerine kişi ameline der ki: ´Allah Teâlâ şerri sana da ceza olarak verdi (versin)´. Sonra o kimseye sağır, kör, dilsiz, beraberinde demirden bir tokmak olan biri musallat kılınır ki bütün cinler ve insanlar o kimsenin elindeki tokmağı kaldırmaya çalışsalar, buna güleri yetmez. Eğer o kimse o tokmakla bir dağa vursa, o dağ tuzbuz olur. Sonra o kimseye ruh geri gönderilir. Gelen kişi o tokmakla onun iki gözünün arasına bir darbe vurur ki cinler ve insanlar hariç yeryüzünde bulunan herşey o darbenin sesini işitir.

Sonra bir tellâl şöyle çağırır: ´Bunun için ateşten iki levha serin. Cehenneme açılan bir kapı acın!´ Böylece ona ateşten yapılan iki levha serilir, cehenneme açılan iki kapı açılır. 152

Muhammed b. Ali (b. Hüseyin) şöyle demiştir: ´Her ölene, öldüğü anda iyi amelleriyle kötü amelleri gösterilir. O kimse iyiliklerine gözünü dikip bakar, kötülüklerine gözünü kapatır´.

Ebû Hüreyre Hz. Peygamber´in şöyle buyurduğunu rivayet eder:

Mü´min sekerata girdiğinde melekler ona içinde misk ve reyhan kırıntıları olan bir ipekli getirirler. Kılın yağdan çekildiği gibi onun ruhu cesedden çekilir ve onun ruhuna denilir ki: ´Ey itminana kavuşan nefis! Rabbinin hükmüne razı ve rabbin de senden razı olduğu halde rabbine dön!´
Ruhu çıktığında o misk ile reyhanın üzerine konur. İpekliye sarılır ve ruhu İlliyyine gönderilir.

Kâfir, sekerata düştüğünde, melekler ona içinde ateş közü bulunan siyah paçavra getirirler. Onun ruhu şiddetli bir çekişle çekilir ve denilir ki: ´Ey habis nefis! Sana kızıldığı halde Allah´ın azabına doğru çık!´ Onun ruhu çıktığında o köz üzerine konur. Paçavraya sarılır ve Siccîne götürülür.153

Muhammed b. Ka´b el-Kurezî154 şu ayeti okurdu:

Nihayet onlardan birine ölüm geldiğinde ´Rabbim beni (dünyaya) geri çevir ki terk ettiğim dünyada sâlih bir amelde bulunayım´ der. (Mü´minûn/99-100)

Allah şöyle der:
- Ne istiyorsun? Dönüp de mal mı toplayacaksın, ağaç mı dikeceksin, ev mi yapacaksın, kanallar mı açacaksın?
- Hayır! Terkettiğimin yerine sâlih bir amel işlemek istiyorum. Bunun üzerine Cebbar olan Allah Teâlâ şöyle der:
Hayır! Bu onun söylediği (olmayacak) bir laftır! (Mü´minûn/100)

Ebû Hüreyre Hz. Peygamberin şöyle buyurduğunu rivayet eder:
Mü´min bir kimse kabrinde iken yemyeşil bir bahçenin içindedir. Onun kabri yetmiş zirâ genişler ve aynı zamanda nûrlanır. Hatta dolunay gibi olur.

Hz. Peygamber ´Onun için de dar bir geçim vardır´ (Tâhâ/124) ayetinin ne hakkında nazil olduğunu biliyor musunuz?´ diye sorunca, ashâb ´Allah ve Rasûlü daha. iyi bilir´ dediler.

Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle dedi:

Kâfir bir kimsenin kabrindeki azabı şudur: Onun üzerine 99 Tinnîn musallat kılınır. Tinnin´in ne olduğunu bilirmisiniz? Tinnîn yılan demektir. Bu yılanların her birinin yedi tane başı vardır. Kâfiri sokarlar ve insanların haşre gönderildikleri güne kadar zehirlerini akıtırlar.155

Yılanların bu özel sayılarına hayret etmemek gerekir; zira yılanlar ve akreplerin sayıları insanoğlundaki kötü huyların sayısıncadır. O kötü huylar da kibir, riya, hased, hile, buğz ve diğer çirkin sıfatlardır; zira bu çirkin sıfatların belirli kökleri vardır. Sonra o köklerden belirli dallar çıkar. Sonra o dallar da kısımlara bölünür. O sıfatlar zâtı itibariyle helâk edicidirler. O sıfatlar akrep ve yılanlara dönüşür. Bu bakımdan onlardan kuvvetlisi, tinninin (yedi başlı yılanın) ısırdığı gibi ısırır. Zayıfı akrebin ısırdığı gibi ısırır. Bu ikisinin arasında olanlar da yılanın eziyet vermesi gibi eziyet verir.

Kalp ve basiret sahipleri, basiret nuruyla, bu helâk edicileri ve dal budak salmalarını müşahede ederler. Ancak sayılarının ne kadar olduğuna peygamberlik nuruyla vâkıf olunur. Bu bakımdan bu gibi hadîslerin sahih zahirleri ve gizli sırlar vardır. Fakat bu gibi hadîsler basiret sahipleri yanında açıktırlar. Bu bakımdan bu hadîslerin hakikatlerinin kendisine keşfolunmadığı kimsenin bunların zahirlerini inkâr etmesi uygun değildir. Aksine iman derecelerinin en azı tasdik edip teslim olmaktır.

Soru:Biz, kâfir kabrine konduğunda bir müddet bakar, murakabe ederiz. Oysa hadîslerde belirtilen şeylerden hiçbir şey göremiyoruz. Gözle görülmeyenin hilafını tasdik etmenin gereği ne olabilir?

Cevap: Bu şeylerin benzerlerini tasdik etmek hususunda üç durum vardır:

Birinci Durum

Bunların en açığı, en sıhhatlisi ve en sağlamı olan birinci du rum; onların mevcut olduğunu ve ölüyü ısırdığını, fakat onları müşahede etmediğini tasdik etmektir. Çünkü insanda olan göz, melekût âlemine ait olan şeyleri müşahede etmeye elverişli değilir. Âhiretle ilgili olan herşey de melekût âlemindendir. Ashabın Cebrail´in (a.s) Hz. Peygamber´e geldiğine nasıl iman ettiklerini görmüyor musun? Oysa Cebrail´i görmüyorlardı.

Fakat Hz. Peygamberin (s.a) Cebrail´i gördüğüne iman ediyorlardı. Eğer sen buna inanmıyorsan, o vakit meleklere ve vahye olan imanının esasını tashih etmek, senin için daha mühim olur. Eğer buna iman etmiş ve ümmetin görmediği şeylerin, Hz. Peygamber için görülmesinin caiz olduğunu kabul etmiş isen ölü hakkında bunu nasıl caiz görmezsin? Nasıl ki melek, insanlara ve hayvanlara benzemiyorsa ölüyü ısıran yılan ve akrepler de dünyadaki yılanlara benzemezler. Çünkü onlar başka bir cinstendir ve başka bir hassa (duyu) ile idrâk olunurlar.

İkinci Durum
Uyuyan bir kimse rüyasında yılanın kendisini ısırdığını görür ve bundan elem duyar. Hatta uykusundan bağırarak uyandığını ve terlediğini müşahede edersin. Bütün bunları, nefsinde idrâk etmektedir. Uyanık bir insanın eziyet çekmesi gibi, bundan eziyet çekmektedir! O nefsinde bunu müşahede ettiği halde sen onun görünür tarafının sakin olduğunu müşahede eder, onun etrafında bir yılan görmezsin. Ama onun için yılan vardır. Yılanın ısırmasından meydana gelen elem de vardır. Fakat bu senin için görünmez. Isırmada elem olduğu zaman, hayal edilen bir yılan ile müşahede edilen yılan arasında fark yoktur.

Üçüncü Durum

Yılanın bizzat elem vermediğini, esas elemi zehirin verdiğini bilirsin. Sonra zehir de elem verenin bizzat kendisi sayılmaz. Asıl elem, zehirin meydana getirdiği tesirden kaynaklanır. Eğer o tesirin benzeri sende zehirsiz mevcut ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kabir Azabı
« Posted on: 28 Mart 2024, 19:15:03 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kabir Azabı rüya tabiri,Kabir Azabı mekke canlı, Kabir Azabı kabe canlı yayın, Kabir Azabı Üç boyutlu kuran oku Kabir Azabı kuran ı kerim, Kabir Azabı peygamber kıssaları,Kabir Azabı ilitam ders soruları, Kabir Azabıönlisans arapça,
Logged
24 Ocak 2010, 16:27:42
zahdem

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 2.060


Site
« Yanıtla #1 : 24 Ocak 2010, 16:27:42 »

rabbim ümmeti muhammadi  kabir azabından muhafaza eylesin.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes