Konu Başlığı: Yakılanlar ve Zorbalar Gönderen: Ekvan üzerinde 29 Temmuz 2011, 15:49:58 Ateş Çukurunda Yakılanlar ve Zorbalar Bûruc sûresinde, imanlarından dolayı ateşe atılıp yakılan bir grup mümin ile ateş çukurunda büyük acılar içerisinde yanan müminleri gülüşerek seyreden zorba bir topluluktan söz edildi. Mekke'de türlü işkenceler altında acı çeken müminlere örnek olarak gösterilen geçmişteki müminlerin isimlerinin ne olduğu ve ne zaman, nerede yaşadıkları bildirilmedi. Yine aynı şekilde, Rabb olarak sadece Allah'ı kabul edip, diğer bütün Rabb'hk iddiasına kalkışanları reddettikleri için o müminlere işkenceler uygulayıp, ateşlerde yakanların kimler olduğu dâ ismen bildirilmedi. Ancak anlaşıldığı kadarıyla, gerek Mekke müşrikleri ve gerekse bu müşriklerin ağır işkencelerine maruz kalan müminler için söz konusu olay ve mensupları yakından biliniyordu. Bu nedenle Kur'an olayı ayrıntılarıyla anlatmak yerine, sadece hatırlatmakla yetindi. Diğer kıssalarda olduğu gibi, Kur'an, bu kıssada da korkutma ve müjdeleme görevi dahilinde olayın özünü veriyor, ayrıntıya girmiyordu. Zaten Kur'an açısından o müminlerin ve onlara zulmeden zorbaların kimler olduğu, nerede ve ne zaman yaşadıkları önemli değildi. Kur'an'ın'm önemsediği şey, zorbaların zorbalıklarının açığa çıktığı bir sürece dikkat çekmek ve bu sürecin nasıl sonuçlandığını açıklamaktan ibaretti. Bûruc sûresinin söz konusu ayetleri şöyledir: Burçlara sahip gökyüzüne, Geleceği bildirilmiş olan güne, (O günde) tanıklık edene ve edilene andolsun ki, Kahroldu o hendeğin, o çıralı ateşin sahipleri, Hani (o zarbalar) o (alev alev yanan) ateşin başına oturmuşlar, Mü'minlere yaptıklarını seyrediyorlardı. Mü'minlere olan kızgınlıklarının nedeni ise, (o müminlerin) yalnız ve yalnız Aziz ve Hamid olan Allah'a iman etmeleriydi, (başka bir şey değil). [220] Bûruc sûresi ile müminler her türlü zulüm karşısında direnmeye davet edilirlerken, ayrıca müminleri ateş çukuruna atan zorbalara ve bu zorbaların şahsında tüm zamanların zorbalarına hitap edildi: 'Sizler de müminleri ateş çukurlarına atanların lanetlendiği gibi lanetleneceksiniz- Sizler de onlar gibi kahrolacaksınız. Şimdi eıiçlü olmanın sizi aldatmasın, her şeyin hesabı, takdiri Allah'ındır. Bilin ki, bütün zorbaların sonu hüsrana uğramak, müminlerin sonu ise saadetlere ulaşmaktıf deniliyordu. Geçmişin bilinen bir olayı şahit tutularak, asıl kahrolanların ateşte yakılan müminler değil, onları yakanlar olduğu bildiriliyordu. Müminlerin ağır işkencelere uğratıldığı bir zamanda vahyolunan Bûruc süresiyle, müminlere verilen talimat, müşriklere yapılan tehdit ve açıklamaların önemli fonksiyonlar üstlendiğinde kuşku yoktur. Özellikle de müminler açısından oldukça önemli fonksiyonları yerine getirdiği kesindir. En azından, mevcut gidişatın tüm kontrolünün alemlerin Rabb'mda olduğunun bildirilmesinin müminlerin direncini artırmıştır. Fakat o zor, sıkıntılı dönemde müminlere talimat ve güç vermek için vahyolunan ayetler sadece Bûruc sûresinin ayetleri olmadı. Konu dahilinde olmak üzere, Firavun'un sihirbazlarıyla ilgili bilgilerin aktarıldığı ayetler de vahyolundu. Araf, Tâhâ, Şûara ve Yunus sûreleri, Firavun'un sihirbazlarıyla ilgili kıssanın bazı yönlerinin anlatıldığı sûrelerdi. Kıssayı anlatan ayetler Bûruc sûresinden sonra, fakat Mekkeli müşriklerin müminlere baskı ve işkencelere devam ettiği bir zamanda vahyolundu. [220] Bûruc, 85:1-8 |