> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Hz.Muhammedin İslam Daveti > Savaş
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Savaş  (Okunma Sayısı 785 defa)
26 Temmuz 2011, 11:51:13
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 26 Temmuz 2011, 11:51:13 »



Savaş


Her iki taraf da gerekli hazırlıkları tamamlayıp, birbirlerinin karşısında savaş dü­zeni aldılar. Ebû Süfyan, hem sayı olarak ve hem de donanım olarak İslâm ordu­sundan çok güçlü olduklarını görüp duruyordu. Ancak buna rağmen islâm ordu­sunun gücünü daha da azaltmak için öne çıktı ve Medineli Müslümanlara seslen­di: Yesrib I iler! Bizim sizlerle bir hesabımız yok. Bu bizimle yanınıza gelmiş olan akabalarımız arasında bir savaştır. Bizleri akrabalarımızla baş başa bırakın. Eğer ara­lan çekilirseniz, size dokunmaz, işimizi bitirdikten sonra çeker gideriz.[242] Fakat bu vunu işe yaramadı. Medineli Müslümanların sert tepkisiyle karşılaştı. Medineli Müslümanlar, Ebû Süfyan'm teklifini bağırarak veya taş atarak reddettiler.

Savaş başlamadan önce Ebû Amir el-Easık da islâm ordusunu parçalamak ama­cıyla bir girişimde bulundu. Eskiden 'Rahib' diye anılan ancak Resûlüllah'm "Fa­sih" diye isimlendirmesiyle bu isimle anılmaya başlanan Ebû Amir, İslâm öncesin­de Evs'in eşrafındandı. Hicret gerçekleşip de Müslümanlar Medine'ye gelince Müslümanların karşısına geçmiş ve İslâm'a düşman olmuştu. Medine'de barına-mayacağmı anlayınca da Mekke'ye gitmişti. Mekke'de kaldığı süre içerisinde Mek­ke müşrikleriyle omuz omuza verip İslâm düşmanlığını onlarla birlikte yürütmüş­tü. Uhud'a da Mekke ordusuyla birlikte gelmişti. Evslilerin kendisine hâlâ sevgi ve saygı duyduklarını, bu nedenle savaş başlamadan kendisinin Mekke ordusun­da olduğunun bilinmesinin Evslileri Mekke ordusunun safına çekeceğini düşünü­yordu. Bu düşünceler içerisinde savaş başlamadan Öne çıkarak Evslilere seslendi. Kendisinin Mekke ordusunda yer aldığını gösterip, eski arkadaşlarının kendi sa­fına geçmelerini istedi. Ancak Evsli Müslümanlar sert tepki verdiler; Ey Easıkl Al­lah senin gözünü kör etsin' diyerek onu aşağıladılar. Bu duruma şaşıran Ebû Amir, 'Benden sonra kavmim büyük kötülüğe uğramiş [243] diyerek geri çekilip, Mekke ordu­sunun saflarına karıştı.

Savaş, Arap geleneğinde olduğu gibi, meydana çıkan bir kişinin kendisine ra­kip istemesiyle başladı. Kureyş'in sancaktarlığını yapan Ebû Talha'nın meydana çıkıp Müslümanlardan kendisine rakip istemesi üzerine Ali çıktı ve kısa sürede Ebû Talha'nın işini bitirdi. Kureyş'in sancağını bir başkası alıp meydana çıktı. O da öldürüldü. Sancağı bir başkası alıp meydana çıktı, fakat o da öldürüldü. Bu du­rum peş peşe yedi kez tekrarlandı ve müşriklerden savaşmak için öne çıkan her­kes Müslümanlar tarafından öldürüldü. Ali, Hamza, Sâ'd b. Ebî Vakkas, Asım b. Sabit gibi yiğitler kendilerine rakip isteyen her müşriki hiç zorlanmadan öldürdü­ler. Her müşrik sancaktarın öldürülmesi Müslümanlar safında 'Allah'u Ehbef bağ-rıltılarıyla karşılığını bulurken, müşrik ordusu şoka girdi. Müşriklerden hiç kim­se sancağa yaklaşamaz, sancağı yerden alıp kaldıramaz oldu. Ancak şirk ordusu­nun bir kısmını teşkil eden Ehabişlerden Amra isminde bir kadmm sancağı alma­sıyla, müşrik erkekler Amra'nm yaptığını gururlarına yediremeyip, kölelerinden birisine itekleyip öne çıkararak sancağı almasını sağladılar. Müslüman şair Hassan b. Sabit müşriklerin savaşın başındaki bu yenilgilerinden, daha sonraları, bir hiciv konusu olarak bahsedecek ve 'Hârîsilerin kızı orada olmasaydı, siz köleler gibi çar­şıda satılığa çıkarılırdınız' diyecektir. Savaşın bu ilk anlarında, aynen Bedir'de ol­duğu gibi, gücüne çok güvenen Abdurrahman b. Ebû Bekir bireysel bir kahraman-hk gösterisi yaparak meydana çıktı. Gidişatı değiştirmek arzusundaydı. Kendisine rakip istedi. O zamana kadar Resûlüllah'm yanında müşrik sancaktarların öldü­rülmesini seyretmekle yetinen Ebû Bekir yerinden fırladı, fakat Resûlüllah kolun­dan yakalayıp, aynen Bedir'de olduğu gibi, 'Sen bize lazımsın. Kılıcım kınına sok diyerek Ebû Bekir'in oğluna karşı çıkmasını önledi. Abdurrahman, sonraki yıllar­da, Müslüman olduğu zaman 'Eğer sen çıkmış olsaydın sana karşı savaşmaz geri çe­kilirdim' dediğinde, Ebû Bekir 'Vallahi karşına çıkıp seninle çarpışmayı arzulamıştım [244] cevabını vererek iman-küfür ayrılığının akrabalık bağından daha önemli ol­duğunu ifade etmiştir.

Meydanda teke tek çarpışmaların gerçekleştiği sırada Halid b. Velid komuta­sındaki süvari birliği birkaç kez Ayneyn tepesinin çevresini dolaşarak Müslüman­ların arkasına sarkmaya kalkıştı. Fakat tepedeki okçuların ok yağmuru altında ge­ri çekilmek zorunda kaldılar. Uygun bir fırsat için beklemeye başladılar.

Bireysel çarpışmaları takiben savaş başladı. İki taraf birbirine girdi. Daha ilk anda peş peşe sancaktarlarını kaybetmiş olmaları müşrik ordusunda moral çökün­tüsüne yol açmış, genel bir korku oluşmuştu. 'Bedir ikinci kez mi yaşanacak?' so­rusu zihinlere saplanıp kalmıştı. Bedir'de de güçlüydüler, ama kaybetmişlerdi. Fa­kat bu sefer Bedir'e göre önemli bir avantaja sahip olduklarını düşünüyorlardı. Bu, intikam ateşiyle yanıyor olmalarıydı. Biliyorlardı ki, intikam ateşi sahip olunan gücü kat kat artıran bir duygudur.

Savaşın ilk anından itibaren çatışmaların en yoğun ve kızgın noktalan belli ol­du. Hamza, Ali, Zübeyr b. Avvam, Mikdad b. Esved, Ebû Dücane, Sâ'd b. Ebî Vak-kas gibi yiğitler müşrik ordusuna fırtına gibi daldılar. Her biri etraflarındaki müş­rik topluluğu darmadağın ederek ilerliyordu. Hamza iki elinde iki kılıç; 'Ben Al­lah'ın aslanıyım, ben Resulûllah'ın aslanıyım' diye savaşırken, her kılıç darbesi müş­riklerden birisinin feryadıyla noktalanıyordu. 'Kılıcımın hakkını kim verecek?'diye soran ve 'kılıcın hakkını' 'Eğilip bükülünceye kadar düşmanla savaşmak' olarak açık­layan Resûlüllah'm kılıcını 'Ey Allah'ın Resulü o kılıcın hakkım ben vereceğim [245] di­yerek alan Ebû Dücane de elindeki kılıcın 'hakkını verecek' şekilde müşrik safları­nın birisinden diğerine koşuşturup, müşrikleri darmadağın ediyordu. Diğerlerinin de bu yiğitlerden geri kalır tarafları yoktu. Zübeyr b. Avvam bir yanda Mikdad b. Esved bir başka yanda müşrik süvarilerine doğru hücum ediyorlardı. Ali ise müş­rik ordusunun arasında fırtına gibi esmekteydi.

Herkesin birbirine girip, savaşın yoğun şekilde devam ettiği sırada bir grup Müslüman Ebû Süfyan'ı ele geçirme arzusuyla müşrik komuta merkezini gözlü­yordu. Önceki gün evlendiği için Resûlüllah'm izniyle evinde kalıp orduya katıl­mamış, fakat sabah erkenden yola çıkıp savaşa katılmaya karar vermiş olan Han­zala b. Ebî Amr da Ebû Süfyan'ı gözleyenlerin arasındaydı. Onlar, müşrik lideri ele geçirerek sonucu çabuk alman ve kanın az aktığı bir savaşa vesile olmak arzusun-daydılar. Hanzala kısa sürede beklediği fırsatı yakaladı ve Ebû Sûfyan'm karşısına Hikildi. Olanca gücüyle saldırıp, atının üzerinde savaşan Ebû Süfyan'ı yere serdi. Ebû Süfyan için son belliydi artık. Ölüm hemen yanı başındaydı. Son bir gayretle bağırmaya başladı; 'Kureyşliler! Ben Ebû Süfyan'ım. Beni öldürecekler. Yardım edin; kurtarın beni. Yeni başlamış olan savaşın sonu çok çabuk belli olmuş, müşrik saf­lar darmadağın bir hâlde herkes kendi canının derdine düşüp kaçışmaya başlamış­tı Askerlerini cesaretlendirmek için orduya katılan kadınlar da eteklerini yukarı toplayarak kaçıyorlar, bir yandan da kaçan askerlere 'Kaçmayın, geri dönün, Be-dir'in intikamını almaktan vaz mı geçtiniz?' diye bağırıyorlardı. O kargaşa içinde Ebû Sûfyan'm bagnltısmı bir kişi duydu. Şeddad b. Esved, Ebû Süfyan'ı öldürmek üzere olan Hanzala'yı fark etti ve haince arkadan attığı mızrakla Hanzala'yı yere yıktı. Ebû Süfyan can havli ile yerden kalkıp arkasına bakmadan kaçarken; Şed­dad, Hanzala'ya ikinci darbesini indirdi. Böylelikle Müslümanlar Uhud'daki ilk şehitlerini verdiler. Resulûllah'ın haber verdiğine göre melekler tarafından yıkanan şehit Hanzala, savaş alanından ahiretin esenliğine yükselen ilk Müslüman oldu. Eşinden başka kimsenin bilmediği bir durumu, Resûlüllah; 'Meleklerin yerle gök arasında, gümüş bir kap içerisinde Hanzala'yı yağmur suyu ile yıkadıklarını gördüm [246] diyerek açıkladı. Çünkü O, gerdek gecesinin sabahı abdest alamadan yola çıkıp orduya katılmıştı. Uhud'dan sonra da Evslilerin gurur kaynağı oldu. Evsliler, her zaman, 'Meleklerin yıkadığı Hanzala'mn yakınları' olmakla övündüler.

Zafer kısa sürede Müslümanların oldu. Müşrikler hezimete uğradılar. Arkala­rında birçok ölü ve yaralı bırakarak kaçmaya başladılar. Bedir ikinci kez yaşanı­yordu, Bedir'in gülenleri tekrar gülmek; Bedir'in kahrolanları tekrar kahrolmak üzereydi. Müşrikler öylesine bir kaçışla savaş alanını terk ediyorlardı ki, müşrik­ler Abdullah b. Ebî Umeyye arkasına bakmadan kaçıp, ölmekten veya ağır yara­lanmaktan kurtulan bütün dindaşlarının da arkasından geldiğini zannederek Ta­ife kadar gitti. Taife gidince de Mekke ordusunun yenilip, perişan olduğu habe­rini verdi.



[242] Taberî, Tarihu'r-Rusül ve'l-Mülûk, 111/16; İbnü'l Esir, d-Kâmil fi't-Târih, 11/72.

[243] Ibn Sâ'd, et-Tabakatü'l-Kübra, 11/40; Vakıdî, Meğazi, 1/174.

[244] Hakim, Müstedrek, 111/475

[245] Taberî, Tarihu'r-Rusül ve'l-Mülûk, 111/15; Hakim, Müstedrek, III/230; Ibn Kesir, el-Bida­ye ve'n-Nihâye, IV/17.

[246] Vakıdî, Meğazi, 1/213; Belâzürî, Ensâbü'l Eşraf 1/230.


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Savaş
« Posted on: 26 Nisan 2024, 10:25:03 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Savaş rüya tabiri,Savaş mekke canlı, Savaş kabe canlı yayın, Savaş Üç boyutlu kuran oku Savaş kuran ı kerim, Savaş peygamber kıssaları,Savaş ilitam ders soruları, Savaşönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes