> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Hz.Muhammedin İslam Daveti > Bâtılın Acziyeti
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Bâtılın Acziyeti  (Okunma Sayısı 987 defa)
29 Temmuz 2011, 16:19:09
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 29 Temmuz 2011, 16:19:09 »



Bâtılın Acziyeti


Yanlış olan bir şey ne tür gerekçelerle ve yöntemlerle 'doğru' gösterilmeye çahşırsa çalışılsın; hiçbir yanlış, hiçbir zaman gerçek anlamda 'doğru' vasfını kazana­maz. Fakat bir yanlışın 'doğru' gibi gösterildiği şartların ve ortamın insanları, ger­eği göremeyecek şekilde düşünce kabiliyetinden, idrak gücünden uzaklaştırılmışlarsa, orada 'jyanhş'm otoritesi rahatlıkla devam eder. Bu durumu beşerî sis­temlerin temel özelliği olarak da ifade etmek mümkündür. Bir kişinin, bir ailenin, bir topluluğun, bir etnik grubun, bir cinsin, bir ırkm veya bir toplumun menfaati­ni temin gayesi üzerine kurulmuş olan beşerî sistemler, varlık nedeni olan gayeyi gerçekleştirmek için diğer bütün insanların haklarını gasbetmekten, onları sö­mürmekten, bunu gerçekleştirebilmek için zulme, zorbalığa, baskıya, işkenceye başvurmaktan hiçbir zaman geri durmazlar. Bunu ise gizli, üstü kapalı şekilde de­ğil, çoğu zaman ve hatta her zaman gayet açıkça yaparlar, işlerini, özelliklerini 'haklı' göstermek için gerekçeleri hazırdır; yapılanlar 'büyük, ulu kralın iradesi ge­reğidir, 'mübarek ve ulu soyun hakkıdır', 'yüce milletin menfaatleri icabıdır\ 'seçkin ırkın üstünlüğünün gereğidir' vs... İnsanlar ise bu gerekçelere eğer düşünce kabili­yetleri yok edilmiş, idrakleri köreltilmişse isteyerek boyun eğer, isteyerek sömü­rünün, baskının, zulmün muhatabı ve aracı olurlar. Veya düşünce kabiliyetini ta­mamen yitirmeyenler, idrak güçleri hâlâ canlı olanlar ise 'çaresizlik', 'güçsüzlük', 'imkânsızlık' gerekçeleriyle sömürülmenin, baskının, zulmün muhatabı ve aracı olmaya devam ederler. Çünkü 'za'fa uğratılmışlardır. Birileri ise bu arada sorum­suzca, haksız ve zorba bir tarzda saltanatlarını sürdürmeye, herkesin hakkını gasp edip zevk ve safa içerisinde yaşamaya devam ederler.

İşte bütün bu gerçekleşenlerin varıp dayandığı temel özellik; bâtıl olanın, yan­lış olanın kendisini 'doğru/haklı' gösterme hilesidir. Oynanan oyun, büyük bir oyundur, büyük bir sahtekârlıktır. Bu hileyi gerçekleştirenler ise, haksız menfaat­ler üzerinde tahtlarına kurulanlar, saltanatlarını sürdürenlerdir. Ancak hile ne ka­dar ustaca gerçekleştirilmiş olursa olsun, uygulamalar her an hakları gasp edilen insanlara ne kadar başarıyla kabul ettirilmiş olursa olsun; 'yanlış' olanın 'doğru' karşısında herhangi bir gücü yoktur. Bütün 'yanlışlar', 'doğru' ile karşılaştıkları za­man eriyip, yok olurlar. Bu durumun en kısa ve güzel ifadesini bir ayet şöyle dile getirmiştir: "Hâk geldi bâtıl yok olup gitti. Zaten bâtıl her zaman yok olmaya mah­kûmdur.[96]

Herkes bilir ki, sabit ve sağlam duran bir şey sarsılmaz, ses yapmaz. Ancak yı­kılan, yok olan şeyin feryatları, bağrıltıları olur. Yediği dayaklara rağmen Abdul­lah b. Mesud'un fark ettiği gerçek buydu. Müşriklerin, okuduğu ayetler karşısın­da şaşkına dönüp, dayak atarak tepki göstermelerinden anladı ki, şirk sistemi, Mekke ileri gelenlerinin övündükleri o sistem öylesine güçsüz, öylesine javallı konumdadır ki, bir tek kişinin dahi okuduğu birkaç ayet karşısında yıkılma teh­likesi geçirebilmektedir. Bütün payandaları sallanmaya başlamaktadır. Bütün hi­leleri gözler önüne serilmektedir. Onun için de bu hile düzeninin failleri, haklı­lıklarını, hakkı ifade eden ağzı zorbalıkla kapatmaya çalışarak ispat etmeye çalış­mıştılar. Bu ise Mekke sisteminin, Mekkelilerin inanç ve hayat tarzlarının ne ka­dar yanlış, zayıf, sahte, hilelerle dolu olduğunu gösteren önemli bir delildi.

Abdullah b. Mes'ud'un girişimiyle anlaşılmıştır ki yanlış, zayıf, sahte, hile olan bir şey, gerçeği ifade eden bir cümle karşısında hiç direnemeden yok olup gitmek­tedir Acizleşip, perişan olmaktadır. Bundan dolayıdır ki, Mısır'da, yüz binlerce insanı zorbaca yöneten, canlarına, mallarına, namuslarına istediği gibi müdahale eden ve bunları gerçekleştirirken hiç korkmayan Firavun sadece iki kişiden kork­muştu. Yüz binlerce insanın hiçbir zaman en ufacık şekilde dahi gerçekleştireme­diği korkuyu, bir sözüyle Musa ve kardeşi Harun gerçekleştirmişti: (Firavun ve adamları dediler ki;) 'Sen bizi babalarımızdan devraldığımız yol üzerinden ayırmak için mi geldin. Saltanat yeryüzünde ikinize mi ait olacak? Biz ikinize de iman etme­yiz.[97] (Firavun dedi ki;) 'Ey bana tâbi olanlar! Doğrusu bu, bilgin bir sihirbaz. Sizi sihirle yurdunuzdan çıkarmak istiyor.[98] Görünüşte bu korku tamamen yersizdi. Zira bir taraf yüz binlerce insanın teşkil ettiği koca­man bir toplum ve muntazam orduları bulunan güçlü bir devlet; diğer taraf ise sa­dece iki kişiden oluşan küçücük bir grup. Fakat o müşrikler, o müşrik önderleri çok iyi biliyorlardı ki, asıl güç yüz binlerce kişiden oluşan kimselerde değil, doğ­ru olandadır. Asıl güç silahta, orduda değil; haklı olmaktadır. Hakkın karşısında bâtılın hiçbir gücü yoktur. Hakla karşılaşan bâtılın akıbeti yok olmaktır: 'Biz hak­kı bâtılın üstüne atarız da, o onun beynini parçalar, (bâtılın) derhal canı çıkar.[99]



[96] îsrâ, 17:71

[97] Yunus, 10:78

[98] A'raf, 7:109,110

[99] En­biya, 21:18


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Bâtılın Acziyeti
« Posted on: 29 Mart 2024, 03:04:32 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Bâtılın Acziyeti rüya tabiri,Bâtılın Acziyeti mekke canlı, Bâtılın Acziyeti kabe canlı yayın, Bâtılın Acziyeti Üç boyutlu kuran oku Bâtılın Acziyeti kuran ı kerim, Bâtılın Acziyeti peygamber kıssaları,Bâtılın Acziyeti ilitam ders soruları, Bâtılın Acziyetiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes