๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Hz.Muhammedin İslam Daveti => Konuyu başlatan: Ekvan üzerinde 29 Temmuz 2011, 15:57:48



Konu Başlığı: Baskı Ve İşkence
Gönderen: Ekvan üzerinde 29 Temmuz 2011, 15:57:48
Baskı Ve İşkence


Onlar, bizim huzurumuza çıkacakları gün (başlarına gelecek olanları) ne iyi duyar ve görürler (bir bilsen)! Fakat o zalimler bugün açık bir sapıklık için­dedirler. [204]

Haksızlık edenler, hangi akıbete uğratılacaklarını yakında bilecekler. [205]

Onlar, yeryüzünde gezip de kendilerinden Öncekilerin akıbetlerinin nice ol­duğuna bakmadılar mı? Ki onlar, kendilerinden daha güçlü idiler; yeryüzü­nü kazıp altüst etmişler, onu bunların imar ettiklerinden daha çok imar et­mişlerdi. Peygamberleri, onlara da nice açık deliller getirmişlerdi. Zaten Al­lah onlara zulmedecek değildi; fakat onlar kendi kendilerine zulmetmektey­diler. [206]

Mekke eşrafı yıllardır muhatabı oldukları, ancak ilk zamanlar önemsemediklerin­den, sonraları ise Mekke'deki aileler arasında bir problem çıkmasına fırsat vermek istemediklerinden kayıtsız kaldıkları islâm davetini durdurabilmenin yeni çarele­rini aradılar. Ebû Talib'le heyetler halinde görüşmeleri veya bireysel girişimleri bir işe yaramamıştı. Yeni bir şeyler yapmalı ve İslâm davetini durdurmalıydılar. Bu­nun için ellerini çabuk tutmalıydılar. Çünkü, İslâm daveti her geçen gün mevcut inançlar, bu inançların meşruiyet sağladığı uygulamalar açısından büyük bir teh­likeye dönüşüyordu. Mekke liderleri, hep yapageldikleri üzere, Dâru'n Nedve'de tekrar toplandılar. Bu neredeyse bütün aile temsilcilerinin katıldığı bir toplantıy­dı. Her şeyi ayrıntılı bir şekilde konuşup tartıştılar. O zamana kadar gerçekleştir­dikleri ve başarısız kaldıkları girişimlerini gözden geçirdiler. Yeni bir yöntemin bulunması gerektiği açıktı. Acaba ne? Toplantının gerçekleşmesini sağlayanlar düşüncelerini açıkladılar: Artık Muhammed ve adamlarına yumuşak davranma dönemi geride kalmalı ve fiilî müdahalede bulunmalıydılar. Fiilî müdahalede bu­lunmak kaçınılmaz olmuştu. Önlerinde duran tek yol ise şiddetti. Şiddete başvur­maktan başka çareleri kalmadığım ısrarla belirtenler oldu. Bunu ise her aile ken­dine mensup mümine uygulamalıydı. Böylelikle hem aileler arasında husumet or­taya çıkmaz ve hem de problem çözülmüş olurdu. Bazı aile temsilcileri duydukla­rı karşısında şaşırdılar, ama karşıt bir görüş de ileri süremediler; itiraz edemediler Çünkü Mekke'nin en büyük ailelerinin temsilcileri bir karara varmışlardı ve onlara itiraz edemezlerdi. Artık kendilerine düşen, verilen karara uymak veya uy­gulanmasına razı olmaktı. Böylelikle islâm daveti yeni bir aşamaya girmiş oldu. Yeni dönem baskılar ve işkenceler dönemiydi.


[204] Meryem sûresi, 19:38

[205] Şuara sûresi, 26:227

[206] Rûm sûresi, 30:9