๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Hz.Muhammedin İslam Daveti => Konuyu başlatan: Ekvan üzerinde 27 Temmuz 2011, 15:38:15



Konu Başlığı: Ayırma Günü: Bedir
Gönderen: Ekvan üzerinde 27 Temmuz 2011, 15:38:15
Ayırma Günü (Yevmu'l Furkan): Bedir


Ey Allah'ın Resulü! Biz sana iman edip, seni tasdik ettik. Bize getirdiğin şe­yin hak ve gerçek olduğuna şahitlik yaptık. Sana itaat etmek ve sözünü tut­mak konusunda söz verdik. Ey Allah'ın Resulü! Ne istiyorsan onu yap, biz seninle beraberiz. Seni hak din ve kitapla gönderen Allah'a yemin olsun ki, Sen şu denize dalacak olsan, bir an tereddüt etmeden biz de seninle birlik­te dalarız. Bizden bir kişi bile geride kalmaz. Yarın bizimle birlikte düşma­na karşı gitmenden rahatsız değiliz. Savaşta direnmek, zorlukları göğüsle­mek, düşmanla karşılaştığımızda emirlerine uymak; hepsi bizim içindir, biz bunları yapacak bir topluluğuz. Umuyoruz ki Allah sana bizden gözünü edecek kahramanlıklar gösterecektir. Allah'ın bereketi ile yürüt bizi. So­nuna kadar seninle beraberiz. (Sâ'd b. Muaz)

Ey Utbe b. Rebîa! Ey Şeybe b. Rebia! Ey Umeyye b. Halef! Ey Ebû Cehil b . Hişam!... Sizler, Peygamberin en azgın düşmanlarıydınız. Başkaları pey­gamberi tasdik ederken, sizler yalanladınız. Siz beni yurdumdan, yuvamdan çıkardınız! Başkaları ise bana kucak açtı. Siz benimle savaştınız, başkaları ise bana yardım etti. Siz Rabbımzın size vadetmiş olduğu azabı gerçek ola­rak buldunuz mu? Ben Rabbımm bana vadetmiş olduğu zaferi gerçek ola­rak buldum. (Hz. Muhammed (s)

Müslümanların Mekke'yi terk etmeleri, Mekke eşrafını yıllardır karşı karşıya ol­dukları islâm daveti probleminden kurtarmıştı. Artık çevrelerinde, toplumsal sis­temlerini, ekonomilerini, siyasetlerini, inançlarını, geleneksel itibarlarını sorgula­yan ve sarsan kimseler yoktu. Ancak bütün bunlar sadece görünüşteydi. Gerçek­te bu sakin günlerin çok daha büyük problemlere gebe olacağını biliyor ve bunun tedirginliğini yaşıyorlardı. Zaten bu nedenle Resûlüllah'm Mekke'den ayrılmasını önlemek istemişlerdi. Hicret edeceği zaman Resûlüllah'ı öldürmeyi planlamaları­nın başlıca nedeni, ileride çıkacak muhtemel problemlerdi. Ama girişimlerinde başarılı olamamışlar ve Resûlüllah'ı ellerinden kaçırmışlardı. Bizzat kendilerinin açıkça ifade etmelerinden açıkça anlaşıldığı üzere, gelecı-kle ilgili korku ve tedir­ginliklerinin nedeni, Müslümanların Medine'de güçlenmeleri ve Mekke'ye gelip hakimiyeti ellerine almaları ihtimaliydi. Fakat bu korkular yetmiyormuş gibi, son zamanlarda korku ve tedirginliklerini sürekli artıran bir başka durum daha açığa Çıkmıştı. Şam ticaret yolunun güvenliği tehlikeye girmişti. Müslümanlar Şam tica­ret yolunun kontrolünü ele geçirmek üzereydiler. Her an Mekke'nin Şam bölge-sıy e olan ticarî ilişkilerinin tamamen kesilmesi söz konusuydu. Bunun ise Mek-e ekon°misi için telafisi imkânsız bir zarar anlamına geleceği kesindi.