> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı > Hz Muhammed ve kadınlar
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hz Muhammed ve kadınlar  (Okunma Sayısı 4877 defa)
12 Mayıs 2011, 13:06:00
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 12 Mayıs 2011, 13:06:00 »



4- Kadınlar

Eğitim, aile, aile hayatı gibi konuları işlerken kadın konusu ve özelliklebu konularda Hz. Peygamber'in kadınlara karşı tutumu üzerinde kısmen durmuştuk. Burada o bölümlerde yer veremediğimiz hususlara temas edeceğiz. Ancak genel olarak İslâm'da ve İslâm tarihi boyunca kadın konusunu tartışmak konumuz dışındadır. Burada Hz. Peygamber nazarında, onun döneminde ve faaliyetlerinde kadının yerini özet olarak ele alacağız.

Önce hanımların İslâm'ın doğuşu esnasındaki hizmetlerini ana hatlarıyla kısaca gözden geçirelim. Onların İslâm'a hizmetleri bu dinin doğduğu yılda değil, ayda değil doğduğu ilk günde başlamıştır. Hz. Peygamber'in ilk vahyi aldığı anda hanımının olumlu ve akıllı tutumunu burada tekrarlamaya gerek yoktur. Ayrıca ilk Müslüman olan kişi kadındır. Hz. Peygamber'in ve Hz. Ebû Bekir'in kızlarının Mekke döneminde iman etmek suretiyle İslâm'a verdikleri desteğin büyüklüğü tartışılamaz. Ammâr b. Yâsir'in annesi Sümeyye işkence sonucu şehit düşen ilk Müslümandır. O yıllar kadınlar açısından öylesine hukûkî boşluğun bulunduğu bir ortam idi ki, Sümeyye'nin katiline hiç kimse hesap da soramamıştır.

İslâm'ın ilk dönemlerinde kocasından önce Müslüman olan, Müslüman olarak müşrik ailesini terkeden hanımlar tanıyoruz. Hz. Ömer'in İslâm'ı kabulünde kızkardeşi Fatıma'nın dinine samimiyetle bağlı oluşunun rolü vardır. Mekke dönemindeki faaliyetlerinde Hz. Peygamber'e halalarının önemli ölçüde destek verdiği görülmektedir. Halasının kızı Ervâ bint Küreyz, Ebû Tâlib'in hanımı Fatıma bint Esed, Hz. Abbas'ın hanımı Ümmü'l-Fadl Hz. Peygamber'in yardım ve desteğini gördüğü ve o sebeple ömrü boyunca daima saygıyla andığı hanımlar arasında yer alırlar.

Habeşistan muhacirlerinin yüzde yirmi beşi hanım sahabilerden oluşuyordu. Bunların içinde İslâm'da sebat konusunda kocasından daha azimli olan birisini, Ümmü Habîbe'yi tanıyoruz. Habeşistan'a hicrette olduğu gibi Medine'ye hicrette de kadınların cesaret ve metanetini müşahede ediyoruz. Ümmü Seleme ailesinin kendisini kocası Ebû Seleme'den ayırması üzerine tek başına Medine'ye hicreti göze alabilecek kadar cesaret gösterebilmiştir. Medine döneminde de Müslüman hanımlar gerektiğinde savaşa katılmaktan çekinmemiş, gerektiğinde yaralıların imdadına koşmuştur. Bunun yanında ibadet olmanın yanında sosyal bir niteliği de olan cemaatle beş vakit namaza, cuma, ve bayram namazlarına katılmışlardır.[821]

Hz. Peygamber erkeklerin yanısıra kadınlardan da biat almıştır. Biatın, yönetici ile yönetilen arasında yapılan, seçim veya bağlılık karakteri taşıyan bir akid olduğunu dikkate alırsak bu, son derece önemli ve çağına göre ileri bir uygulamadır. Bu uygulama devletin halk unsuru ile devlet kademesi arasındaki ilişkilerde Hz. Peygamber'in kadın-erkek ayırımınagitmediğini, bir bakıma yöneticiyi seçmede kadınlara söz hakkı tanıdığını göstermektedir. Gerçi Hz. Muhammed (s.a.s.)'i peygamber olarak seçeninsanlar değil Allah'tır. İnsanlara da onun bu durumunu kabul etmek veya etmemek düşer. O, kendisine tâbi olanlardan biat alıyordu; bu açıdan düşünülecek olsa dahi, Hz. Peygamber'in kadınlara tanıdığı siyâsî haklar ve onları bu haklar konusunda erkeklerden ayırmaması son derece dikkat çekicidir.

Peygamberimiz kadınların verdiği emanı ve himayeyi kabul ederek onlara hukûkî bir statü kazandırmıştır. Ümmü Hânî Mekke'nin Fethi esnasında bir adam için eman verdiğini ve onu himayesine aldığını gelip Hz. Peygamber'e açıklamış, o da bunu kabul etmiştir. Bu uygulama kadınların yönetici nezdindeki hukûkî statüsünü göstermesi açısından önemlidir. Olay bir hukûkî konudur ve himaye altına alınan kocasının canıyla ilgilidir. Buhârî, bu konuya özel bir kısım ayırmıştır.[822]

Kur'an-ı Kerim'de kadın ve erkek, inanç, Allah'a itaat, tevazu, ibadetler, doğruluk, sabır, yardım, namusu koruma, Allah'ı anma hususlarında eşit olarak kabul edilmiştir.[823] Kadınla erkeği bir arada zikreden âyetler incelendiğinde görülmektedir ki, Kur'an kadın ile erkeğe birbirini tamamlayan, birbirine destek veren, iki inanan, iki insan olarak bakmaktadır. Kadın için de erkek için de Allah katında değer ölçüsü takvadır. Makâsıd-ı şerîa denilen dinin korumayı hedeflediği hususlarda, dini, aklı, nesli, nefsi ve malı koruma konularında kadın erkek ayırımı yoktur. Erkeğin aklı, malı, dini, nesli ve namusu nasıl mukaddes ise, aynı değerler kadın için de mukaddestir. Neslin devamında kadının rolünün erkekten fazla olduğu dahi söylenebilir. Erkek çocuğunu da kız çocuğunu da kadın dünyaya getirir. Her ikisini de önce kadın, yani anne yetiştirir.

Hz. Peygamber ilim öğrenilmesi konusunda kadın-erkek ayırımı gözetmiyordu.[824] Kur'an'ı kadın erkek ayırt etmeden bütün insanlara tebliğ etmiştir. Nâzil olan âyetleri erkeklere olduğu gibi kadınlara da okuyordu.[825]

Hz. Peygamber'in nazarında kadın düşünce ve ifade özgürlüğüne sahiptir. Kadın veya kız istemediği erkekle evlendirilemez. Ayrıca Hz. Peygamber kadınların görüşlerine önem vermiş, onlara birtakım konularda danışmıştır. Bununla ilgili örnekleri aile hayatı ile ilgili bölümde verdiğimiz için burada tekrarlamak istemiyoruz.

Hz. Peygamber kadını bir eşya gibi telakki etmemiştir. "Dünya bir geçimden (metâ') ibarettir. Bu geçim dünyasının en güzel nimeti de iyi kadındır."[826] hadisinde geçen metâ' ise kadının bir eşya gibi telakki edildiğini göstermez ve öyle telakki edilmesini de gerektirmez. Bir erkek için bekar olarak hayatını devam ettirmenin güçlüğü ve bu noktadan bakıldığında bile kadının erkek için önemi ortadadır. Keza kadın için de durum böyledir. Bir yuva kurma arzu ve isteği her iki cinsin de fıtratında vardır. Dolayısıyla kadın erkek için bir nimet olduğu gibi, erkek de kadın için nimettir. Birbirine duydukları ihtiyaç ve faydalanma karşılıklıdır.

Kadın denilince sadece eş anlaşılmamalı ve bu kesim geniş bir yelpaze içinde düşünülülüp değerlendirilmelidir. O, yerine göre bir çocuğun, bir gencin veya bir yetişkinin annesidir, anneannesidir, babaannesidir. Birisinin evlâdıdır, bir dedenin torunudur. Bazen bir yetimdir, çocuktur veya gençtir. Bazen de akrabalarının veya devletin ilgisine ve yardımına muhtaç bir fakirdir. O nedenle Hz. Muhammed (s.a.s.)'in anneye, çocuğa, fakire, yetime, dula, muhtaca... verdiği değer de kadına verdiği değer çerçevesinde mütâlaa edilmelidir.

"Kadınlarla iyi geçinin"[827] âyet-i kerîmesi Hz. Peygamber'in hem aile hayatında uygulama alanındaki yerini almış ve hem de bununla ilgili sözleri sahâbîlere verdiği emir ve tavsiyeler arasında önemli yer tutmuştur. Onun kadınlara haksızlık yapılmasına engel olduğu görülmektedir.

Görülüyor ki Hz. Peygamber ve sahâbîler kadını kendilerinden aşağı, her dediklerine itaat etmek zorunda olan ikinci sınıf bir insan olarak görmüyorlar; onların kendileriyle aynı haklara sahip olduklarını kabul ediyorlardı. Aynı şekilde kadınlar da kendilerini erkekten aşağı, onların emrinde, onların her dediğine ve yaptığına boyun eğmesi gereken kimseler olarak görmüyorlardı.[828]


[821]     Buhârî, VI, 160; Müslim, I, 595, 603, 605-606.

[822]     İbn Hişâm, II, 411; Buhârî, IV, 67.

[823]     Ahzâb Sûresi 35.

[824]     İbn Mâce, I, 81.

[825]     İbn İshak, s. 128.

[826]     Müslim, II, 1090.

[827]     Nisâ Sûresi 19.

[828]     İslam'da kadın konusunda geniş bilgi için bk. M. Tayyib Okiç, İslamiyette Kadın Öğretimi, Ankara ; Hayri Kırbaşoğlu, "Kadın konusunda Kur'an'a Yapılan Eleştiriler",İslâmî Araştırmalar, cilt 5, sy. 4 Ekim 1991, s. 271-283; Rıza Savaş, Hz. Muhammed Devrinde Kadın, İstanbul 1991; a. mlf., "İslam'a Göre Kadının Toplumdaki Yeri", İslam'ın Işığında Kadın,  s. 95-112"Mehmet Aydın, "İslam'ın Işığında Kadın", İslam'ın Işığında Kadın, s. 1-39; Mehmet Hatiboğlu, "İslam'ın Kadına Bakışı", İslâmî Araştırmalar, cilt 5, sy. 4 Ekim 1991, s. 231-235; Salih Akdemir, Tarih Boyunca ve Kur'an-ı Kerim'de Kadın",İslâmî Araştırmalar, cilt 5, sy. 4 Ekim 1991, s. 260-270; Süleyman Ateş, "İslam'ın Kadına Getirdiği Haklar", İslâmî Araştırmalar, cilt 5, sy. 4 Ekim 1991, s. 320-327. Çağımızın ünlü düşünürlerden Ali İzzetbegoviç, günümüzün hâkim olan uygarlık anlayışının kadına bakış açısını şöyle değerlendirmektedir: "Uygarlık, kadını hayranlık veya kullanım objesi yapmış; fakat takdir ve saygıya layık tek şey olan şahsiyeti ondan almıştır. Bu durumla her gün biraz daha fazla karşılaşıyoruz. Fakat bilhassa çeşitli "miss"lerin seçimlerinde ve manken veya fotomodel gibi kadınlara mahsus mesleklerde bu durum apaçık ortaya çıkmaktadır...Uygarlık bilhassa analığı küçük düşürmüştür. Satış, mankenlik, mürebbiyelik, sekreterlik, temizlik işleri gibi meslekleri analık görevine tercih etmiştir. Uygarlık analığı kölelik ilan ederek kadına ondan kurtulmayı vadetmiştir. Ne kadar kadını ailesinden ve çocuklarından ayırarak (o "kurtararak"diyor) çeşitli işlerde çalıştırdığını iftiharla belirtiyor. Öbür tarafta kültür ezelden beri anneyi yüceltmiş, onu bir sembol, bir sır yapmış, mukaddes kılmış, en güzel şiirler, en müessir sesler, en güzel resim ve heykeller ona ithaf edilmiştir". (Ali İzzetbegoviç, s. 211).

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hz Muhammed ve kadınlar
« Posted on: 19 Nisan 2024, 23:54:50 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hz Muhammed ve kadınlar rüya tabiri,Hz Muhammed ve kadınlar mekke canlı, Hz Muhammed ve kadınlar kabe canlı yayın, Hz Muhammed ve kadınlar Üç boyutlu kuran oku Hz Muhammed ve kadınlar kuran ı kerim, Hz Muhammed ve kadınlar peygamber kıssaları,Hz Muhammed ve kadınlar ilitam ders soruları, Hz Muhammed ve kadınlarönlisans arapça,
Logged
14 Nisan 2015, 23:07:28
Kaan Han
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 778


« Yanıtla #1 : 14 Nisan 2015, 23:07:28 »

Hz. Peygamber erkeklerin yanısıra kadınlardan da biat almıştır. Biatın, yönetici ile yönetilen arasında yapılan, seçim veya bağlılık karakteri taşıyan bir akid olduğunu dikkate alırsak bu, son derece önemli ve çağına göre ileri bir uygulamadır. Bu uygulama devletin halk unsuru ile devlet kademesi arasındaki ilişkilerde Hz. Peygamber'in kadın-erkek ayırımınagitmediğini, bir bakıma yöneticiyi seçmede kadınlara söz hakkı tanıdığını göstermektedir. Gerçi Hz. Muhammed (s.a.s.)'i peygamber olarak seçeninsanlar değil Allah'tır. İnsanlara da onun bu durumunu kabul etmek veya etmemek düşer. O, kendisine tâbi olanlardan biat alıyordu; bu açıdan düşünülecek olsa dahi, Hz. Peygamber'in kadınlara tanıdığı siyâsî haklar ve onları bu haklar konusunda erkeklerden ayırmaması son derece dikkat çekicidir.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
14 Kasım 2015, 19:01:52
Pelinay
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.696


« Yanıtla #2 : 14 Kasım 2015, 19:01:52 »

Hemen aklimiza Efendimizin "ustunluk ancak takvadadir" hadisi serifi geliyor.
Ne kadinin erkege,ne erkegin kadina bir ustunlugu vardir.dinimiz herkese esit muamelede bulunulmasini emretmistir.
Allah razi olsun Ayşe abla paylaasimin icin
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes