> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Usulü Fıkıh Eserleri > Hukuku İslamiye > Vekaletlere dair
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Vekaletlere dair  (Okunma Sayısı 2269 defa)
10 Mart 2010, 18:14:38
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 10 Mart 2010, 18:14:38 »



YİRMİNCİ KİTAP
VEKALETLERE DAİRDİR
İÇİNDEKİLER ; VEKALETE DAlR ISTILAHLAR. VEKALETİN RÜKNÜ VE AKSAMI. VEKÂLETİN ŞARTLARI. VEKÂLETLERİN UMUMİ HÜKÜM­LERİ. SATIN ALMAYA VEKÂLE, SATMAYA VEKÂLET. MURAFAAYA = HUSUMETE VEKÂLET. BORCU KABZA VE ÖDEMEĞE VE ÂMÎR ÎLE MEMURA DAİR MESELELER. VEKİLLERİN AZİL VE IN´IZÂLİNE DA-IR MESELELER. VEKÂLET, RISALETE DAlR İHTİLÂFLAR. VEKALE­TİN HlKMET-î TEŞRIIYYESI.
VEKALETE DAİR ISTILAHLAR :



1 - (Vekâlet) : Lügatte hıfz,, kifayet zaman, itimad, müraat, teslim, tefviz mânalarına gelir. «Sen benim malımın vekilisin» demek, muhafızasın demektir. «Hakka tevekkül et» demek, Cenab-ı Hakka itimad ve tefvizi Umur et demektir. Istılahta vekâlet «Bir kimsenin kendisi de yapabileceği muamelâttan bir işini başkasına tefviz etmesi, onu kendi yerine ikame ey­lemesi» demektir.

2 - (Vekil) ; Kendisine başkası tarafından bir iş tefviz çdiîen kimse­dir. Bu i§i kendisine tefviz edene «Müvekkil», o işe de «Müvekkelünbih, «Müvekkelünfih» denir. «Tevkil» de vekil tâyin etmek demektir,

Vekil tâbiri erkeğe de, kadına da, müfrede de, cemia da itlâk olunur-Cem´i: Vükelâdır.

3 - :(VekİH müsahhar) : Mahkemeye gelmekten, ve vekil göndermek­ten imtina eden ve celb ve ihzarı kabil olmayan bir müddeaaleyh namına hukukunu muhafaza için hâkim tarafından sasb edilen vekildir ki, onun mu­vacehesinde dâva rüyet ve hükm olunur.

4 - (Vekâleti mutlaka) : Bir şarta muallâk, bir kayıd ile mukayyed olmayan vekâlettir. fcSeni şu hususa tevkil ettim.» diye yapılan bir vekâlet gibi. Buna «Vekâlet-i mürsele* de denir.

5 - (Vekâleti muallâka) ; Bir şarta rabt ve talik olunan vekâlettir. «Filân kimse aleyhinde dâva açarsa onunla müdafaada bulunmaya vekilim-sin* demek gibi bir suretle yapılan vekâlet bu kabildendir.

6 - (Vek4l»t- muzafe) : Muayyen bir vakitten itibaren başlaması megrut olan vekâlettir. «Gelecek filân ayın ihtidasından itibaren seni §u hususa vekil ettim» diye yapılan vekâlet gibi.

7 - (Vekâlet-İ mukayyede) : Bir şarta muallâk veya bir vakt ile mukay-yed olan vekâlettir.

8 - (Vekâleti hassa) : Husus ifade eden bir söz ile yapılan, mahdut muayyen hususa ait bulunan vekâlettir. Muayyen bir malı satmaya vekâ­let gibi.

9 - (VekâleH amme) : Umumu iş´ar eden bir tâbir ile yapılan, ,bir çok muamelâta şâmil olan vekâlettir. Buna «Vekâleti mufavvaze» de denir. Seni bütün umuruma bakmak üzere tevkil ettim.» diye yapılan bir vekâlet gibi.

10 - (VekâieM devriyeye) : Vekil her azil edildikçe teceddüd eden ve­kâlettir. «Seni ne vakit azledersem vekilim olmak üzere şu işime tevkil ettim.» diye yapılan bir vekâlet gibi.

11 - (Risalet) ; Sefaret, elçilik, bir kimsenin tasarrufta mezuniyet ve dahli olmaksızın bir şahsın sözünü başkasına tebliğ etmesidir ki, o kimse­ye «Resul», o sahsa da «Mürsil», o başkasına da «Mürselünileyh» denir.

Vekil, bir muameleyi başkası için ifaya bizzat mübaşeret ettiği halde re­sul, böyle bir muameleye mübaşeret etmeyip vazifesi yalnız mürsilin sözünü tebliğden ibaret bulunur. [17]

Vekâletin Rüknü Ve Aksami :



12 - : Vekâletin rüknü, icap ve kabuldür. Şöyle ki : Müvekkil «Şu hu­susa seni tevkil ettim.» deyip vekil de «Kabul ettim» dese vekâlet mün´akid olur. Vekâlette bu icap ve kabul, tahriren de olabilir. Meselâ: Bir kimse, başka bir yerde bulunan bir zata muavven, mersum bir mektup yazıp «Seni filân hususa tevkil ettim.» deyip de oda bunu kabul etse vekâlet husule ge­lir.

13 - : Vekâlet,, tevkil, tefviz, taslit, vesayet, izin, enik riza, irade me-şiyyet icazet tabirleriyle de akdedUebilir.

Meselâ : Bir kimse, bir zata hitaben «Şu hanemi sıtmaya seni tevkil ettim.» veya «Şu hanemi icareye vermek hususunu sana tefviz ettim.» veya «Filân ile şu hususa dair murafaada bulunmaya seni teslit ettim.» veya «Şu akarımı hayatımda vakf etmeğe seni vasi tâyin ettim.» veya «Şu haneyi be­nim için almana sana 12in verdim» veya «Şu haneyi benim için satın al.» veya «Şu malı filâna hediye etmene razıyım» veya «Şu kumaşı benim için almanı dilerim.» deyip o zat da kabul etse vekâlet mün´akid olur.

14 - : Vekâlette kabulün delâleten olması da kâfidir. Şöyle ki: Bir kimse, bir sahsa «Su malımı satmava. seni tevkil ettim.» dediği halde o şa-

ms? sükût edip badehu o malı satmaya teşebbüs etse vekâleti delâleten ka­bul etmi§ olarak tasarrufu sahih oîur. Çünkü vekâlette delâleten olan ka­bul, icabın vuku bulduğu meclis ile tekayyüd etmez-, bilâhare sarahaten ve­ya delâleten kabul ile in´ikad husule gelir.

15 - : icap veya kabul bulunmadıkça vekâlet mün´akid olmaz.

Binaenaleyh icabdan sonra vekil kabulde bulunmayıp icabı red etse İcabın hükmü kalmaz. Meselâ: Müvekkil «Şu hanemi satmaya seni vekil ettim» deyip, vekil olması istenilen kimse de «Kabul etmem.» dese vekâle­ti haiz olamaz. Artık onun bu hussudaki tasarrufu, o .müvekkil hakkında nafiz olmaz. O haneyi satacak olsa füzûlen satmış olur, sahibenin icazeti lâ-hik olmadıkça nafiz olmaz.

Bilâkis bir haneyi almaya tevkil edildiği halde vekâleti kabul etmeyip de bilahare o haneyi satın alsa kendi nisabına´ almış olur.

Kezalik: Müvekkelünbih bir borç parayı kabzdan ibaret olsa vekâleti reddettikten sonra bunu kabz etmesi müvekkil hakkında muteber olmaz, bununla medyun borcundan kurtulmuş olmaz. Fakat vekâlette kabul, fevri değildir, uzun bir müddetten sonra da kabul, muteberdir. Elverir ki vekâ­let reddedilmiş utmasın (Bahriraik).

16 - : Mevkuf akidlere lâhik olan icazet, vekâlet-i sâbika hükmün­dedir.

Meselâ: Bir kimse, bir şahsın bir malını füzûlen sattıktan sonra o şahıs haberdar olunca bu satış muamelesine - Beyi füzûlideki şerait dairesinde - icazet verse o kimseyi bu muameleye evvelce tevkil etmiş, gibi olur.

Fakat o şahıs, bu muameleye razı olmayıp bunu feshettikten sonra ica­zet verse bu icazeti muteber olmaz. Çünkü mefsuh akidlere icazet lâhik ol­maz- Nitekim teaddi tarikiyle olan itlafa da icazet lâhik oîmaz.

Meselâ: Bir kimse, birinin malını haksız yere itlaf etmekle mal sahibi bu itlafa razı olsa veya bu itlafa icazet verse bunun hükmü olamaz. İtlaf rdiîen mals yine tazmin ettirebilir (Bedayi, Hindiyye).

17 - : Vekâletler; vekâlet-i mutlaka, vekâlet-i muallâka, vekâlet-i mu-zafe, vekâlet-i mukayyede kısımlarına ayrılır. Şöyle ki: Tevkilin rüknü; ba­zen mutlak oîur, yani: Bir şarta muallâk, bir vakte muzaf veya bir kayd ile mukayyed olmaz. «Fflân hanemi satmaya seni tevkil ettim.» demek gibi. Bazen bir şarta muallâk olur. «Filân tacir buraya gelirse şu malımı sat­mak üzere seni tevkil ettim.» denilmesi gibi. Bu halde muhatab bu tevkili kabul ederse vekâlet, o tacirin gelmesine muallâk olup geldiğinde mün´akid olur, o tacir gelirse vekil o malı satabilir ve illâ satamaz. Bazan de bir vak­te muzaf olur- «Bu malımı gelecek haziran ayında satmaya seni tevkil et­tim denilmesi gibi. Muhatab bunu kabul edince vekâlet hemen mün´akid olur, ancak bu vekâ´etin hükmü, m üz a f ün i ley h olduğu vakte teahhur eder, o vakit gelmedikçe o malı satamaz, o vakit gelince ve ondan sonra satabilir.

Tevkilin rüknü bazan de bir kayd ile mukayyed olur." Meselâ: Müvek­kil. «Şu hanemi bin liraya satmaya seni tevkil ettim.» dese bu vekâlet, bin lira ile takyid edilmiş olur, vekil bu haneyi bin liradan aşağıya satamaz, satarsa müvekkilin icazetine mevkuf olur.

18 - : Vekâletteki kay-ıd, müvekkil hakkında müfid bir faideyi müsteL-zim olunca vekil buna muhalefet edemez. Fakat bir faideyi müstelzim ol­mayınca vekilin bu kayda riayeti icap etmez.

Meselâ: Müvekkil, bir malını peşin satmaya tevkil etse vekil bunu ve­resiye satamaz.

Keza tik: Müvekkil, bir malını şu şekilde sat dese vekil o malı başka bir şehirde satamaz. Satmak için başka bir beldeye götürürken zayi olsa bedelini vekil zâmin olur.

Fakat müvekkil, bir malım veresiye satmaya tevkil ettiği halde vekil peşin para ile satsa veya şu kadar kuruşa sat dediği halde vekil ondan zi­yade kuruşa satsa vekilin bu tasarrufu müvekkil namına nafiz olur (Hin-diyye, Ankaravî).

19 - : Vekâletler; müvekkelünbih, itibariyle de vekâleti hassa, vekâ­let-i âmme kısımlarına ayrılır. Söyle ki; Bir kimse, bir şahsı muayyen bir işe, meselâ: Bir muayyen hanesini satmaya veya filân hasmiyle murafaa ve muhasamaya tevkil etse bu, vekâlet-i hassa olur, vekil, o kimse namına bundan başka bir tasarrufda bulunamaz.

Bir kimse, bir şahsa «Seni vekâlet-i âmme-i mutlaka ile umuruma vekil tâyin ettim.» veya «Emrin caiz olan her işime seni vekil kıldım.» deyip o şahıs da kabul etse bu da bir vekâlet-i âmme olur. Artık o şahıs bu kim­senin mallarım hıfz edebilir, başkasına satabilir, borcunu tediye, alacağını istifa edebilir. Bu kimse için bir mal satın alabilir ve bunun aleyhine ik­rarda bulunabilir. Ve bu müvekkilinin namına müddei ve müddeaaleyh ola­bilir. Fakat müvekkilinin namına teberruatta bulunamaz, onun malını ivaz ile de olsa hibede bulunamaz, onun alacağından medyununu ibra edemez, onun malını borç veremez, onun refikasını tatlik edemez. Bu tasarrufları, imamı Azama göre nafiz olmaz (Dürer, Tahtavi, Reddimuhtar)-

20 - : Risalet, vekâlet kabilinden değildir. Risalette akidlerin, mua­melelerin her halde mürsile izafe edilmesi lâzımdır, resul bunları kendi nef­sine izafe ederse kendi .hakkında muteber olur, mürsili hakkında muteber ve nafiz olmaz.

Meselâ: Bir kimse, istikraz ettiği parayı alıp getirmek üzere hizmetkâruu mukrize gönderse hizmetkâr, o kimsenin vekili olmayıp resulü bulun­muş olur, bu resul, o parayı o kimse namına ister, ahr getirir, sayed bu para zayi olur, o kimse de resulünün, bu parayı kabz etmiş olduğunu mu-terif bulunursa bu parayı o kimse zâmin olur.

Kezalik: Bir kimse, bir fırıncıya «Benim hizmetçime her...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Vekaletlere dair
« Posted on: 26 Nisan 2024, 23:18:22 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Vekaletlere dair rüya tabiri,Vekaletlere dair mekke canlı, Vekaletlere dair kabe canlı yayın, Vekaletlere dair Üç boyutlu kuran oku Vekaletlere dair kuran ı kerim, Vekaletlere dair peygamber kıssaları,Vekaletlere dair ilitam ders soruları, Vekaletlere dairönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes