> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Usulü Fıkıh Eserleri > Hukuku İslamiye > Kaza ile fetvaya dair olup bir mukaddime
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kaza ile fetvaya dair olup bir mukaddime  (Okunma Sayısı 1352 defa)
04 Mart 2010, 23:37:36
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 04 Mart 2010, 23:37:36 »



OTUZUNCU KİTAB

KAZA İLE FETVAYA DAİR OLUB BİR MUKADDİME İLE UÇ BÖLÜMDEN İBARETTİR.

(MUKADDİME)



Kaza İle Fetvaya Dair Bazı Istılahlar :




1 - (Kaza) : Luğatde hükm, ahkâm, imza, takdir, halk, infaz, vahiy, fe­rağ, mevt, sun ve kâr, bir hâdiseyi kavlen veya f´i´ilen fasl ve katı´,, bir hakkı sahibine ödemek, zam ve icab, bir şeyi lâzım kılmak, arzu edilen şeye dilhah üzere nail olmak gibi mânaları mutazammındır.

Şer´an kaza, bir velâyet-i mahsusadan, yani: Hâkimlikden, husûmetleri hail ve fasldan ibaretdir.

Maamafih kaza, velâyet-i mahsusa üzerine terettüb eden hükmdür veya ilzama salâhiyyetli olan zatın bir kimseyi hükm-i şer´î ile ilzam etmesidir diye1 tarif olunmuşdur.

Şer´in muayyen olan vaktinde iyfa edilmeyen bir ibâdetin bu vakit haricin­de iyfa edilmesine de kaza denilir.

Kaziyye de hükümet manasınadır. Kazanın cemi: Akzıye, kazıyyenin ce´tni de: Kazayadır.

2 - (Kaza-j İlzam) : Hâkimin muhakemeyi vech-i mahsus üzere haîl ve fasl ederek «Şöyle hükm veya kaza veya ilzam etdim, iddia edilen şeyi müd-deîye ver.» demek gibi sözleriyle mahkûmünbihi mahkûmünaleyhe lâzım kılmasıdır. Buna «Kaza-i istihkak» da denilir.

3 - (Kaza-i terk) : Hâkimin: «Hakkın yokdur, münazaadan memnusun.» demek gibi sözler ile müddeîyi husûmetden meni´ etmesidir.

4 - (Kadı) : Hâkim, yani: Nâs arasında vukubulan husûmetleri ahkâm-ı ger´iyyesine tevfikan hail ve fasl için veHyyül´emr tarafından tayin olunan zatdır. Maamafih hâkim tâbiri kadı tâbirinden daha umumîdir. Çünkü hâkim unvanı, kadıya verildiği gibi veliyyül´emre de verilir.

5 - (Makzİyyünileyh) leh» de denir. Lehine hükm olunan kimsedir. Buna «Mahkûmün

6 - (Makziyyünaieyh) münaleyh» de denilir. Aleyhine hükm olunan kimsedir. Buna «Mahkû (Makzlyyünblh) de hâkimin mahkûmünaleyhe ilzam eylediği şeydir. Buna «Mahkûmünbih de denir.

Meselâ : Zeyd, Amr´dan yüz lira dâva ve bunu beyyine ile isbât etmekle hâkim, bu yüz lirayı Amr´ın vermesine hükm etse Zeyd, makziyyünleh, Amr, makziyyünaieyh, bu yüz lira da makziyyünbih olur..

7 - (Gurm - Garamet) : Bir kimse üzerine edası lâzımgelen şeydir. Borç ve diyet gibi. «Garîm» de borçlu, medyun menaleyhilhak olan kimsedir. Dâ-yine, alacaklı olan kimseye de garım denir. Ce´mi: «Gurema, Garâim» dir.

8 - (İlzam) : Hâkimin bir hususa hükm etmesidir. Müddeaaleyhin ikrarı üzerine aleyhine verilen hükme, ilzam itlâkı şâyidir ki, bu-ıunla müddeaaleyh, mahkûmünaleyh olmuş olur.

9 - (Meclis-İ kaza) : Mahkeme demekdir ki, hâkimin dâvaları içinde hail ve fasl edeceği makamdan, daireden ibaretdir.

10 - (Tahkim) : Bir hükmü bir kimseye tefviz etmekdir. Müddet ile müd­deaaleyhin aralarındaki dâvayı hail ve fasl etmek için kendi rizalariyle bir zatı hâkim ittihaz etmeleri bir tahkimdir. Bu zata hakem, muhakkem denilir. Bir dâva için müteaddid zatlar da hakem tâyin edilebilir.

11 - (Tenflz) : Bir hâkimin verdiği hükmü diğer bir hâkimin istinafen vâki olan tetkiki neticesinde usûlüne muvafık görerek tasdik etmesidir.

12 -
(İlâm) : Bir şeyi başkalarına bildirmekdir. Usûlü dairesinde yazıhb ziri hâkim tarafından imza ve temhir edilen ve bir hükmün muhtevi bulunan vesika-i hattıyye mânasında müstameldir. Nitekim «İlân» tâbiri de bir şeyi teşhir etmek, başkalarına izhar eylemek demekdir.

13 - (Mahzar) : Kendisinde iki hasmın arasındaki ikrara, inkâra, beyyi-neye veya yeminden nükûle binaen verilen hükme dair carî olan şeylerin iş-tibahı kaldıracak veçhile yazılmış olduğu mahkeme defteridir.

14 - (Sicil) : Kendisine nikâha, talâka, vakfa, ikrara, beyi ve şiraya, ve sair hukukî muamelelere dair mahkemede cereyan eden ifadelerin ve hükm-lerin zabt ve tahrir edilmiş olduğu defterdir. Ce´mi: Sicillâtdır. Mahkmede böyle bir muameleyi tesbit ve tahrire de «Tescil» denilir.

15 - (feened) : Lûgatde mutemed, melce, penah demekdir. istilanda: Hüccet ve burhan manasınadır. Müddeî, bu hüccet ve burhana istinad etdiğı için buna «Sened» denilmiştir. Ce´mi: Senedatdır.

16 - (Sebk) : Resmî vesikanın, meselâ: Bir ilâmın muayyen usûl daire­sinde tanzim edilmesidir.

17 - (Sak) : ,Ilâm, hâkimin dâva edilen muameleye, hâdiseye ve bu hu-susdaki hükmüne dair tanzim etmiş olduğu vesikadır. Ce´mi: Sukûkdur.

18 - (Fetva = Fütya) : Bir meselenin hâl ve beyanı zımmında vâki olan suâlin cevabıdır. Şer´î meselelere dair suâllerin cevaplarına fetva fütya gâlib bulunmuşdur. Bunlar, genç ve kuvvetli mânasına oian &Feta» maddesinden a-Unmı^lardır. Çünkü fetva ile de bir meselenin hükmü beyan ve bir müşkü hâ­dise hal ve takviye edilmiş olur. Fetvanın ce´mi ; Fetavâ, fetavidir.

19 - (tsfiftâ) : Fetva istemek, bir meselenin hükm-i şer´isini müfdiden sormak demektir. Böyle bir hükmü suâi edene de «Mü s tef t b denir.

20 - (Iftâ) : Fetva vermek, bir kimseye müşkil bir hususu beyan ve izhar etmek, bir mesele-i şer´iyyenin hükmünü şifahen veya tahriren beyanda bulun-makdır.

21 - (Müfti) Fetva veren, şer´i meselelerin hükmünü beyana memur olan zatdır. Ce´mi: Mef atidir.

22 - (Müftabih) : Bir mesele hakkında kendisiyle fetva verilen hükm-i şer´î demekdir. Veya bir hadise hakkındaki muhtelif akval-i fıkhıyyeden bit-tercih kendisiyle fetva verilen kaviden ibaretdir.

23 - (Adi) : Doğruluk, istikamet, müsavat mânasmdadır. Adaletle muttasıf olan zata da mübalâğa maksadıyîe «Adi» denir. Şahid-i adi denilmesi gibi. Adi ile hükm etmeğe, şahidleri tezkiye eylemeğe ve bazı şeyleri müsavi bir halde tutmağa da «Tâdil» denilir.

Şahİdlerj tezkiye edenlerin mecmuuna «Adelej? iki veya daha ziyade şeyler arasında bir müsavat, bir muvazene, bir vahdet vücüde getirmeğe de «Mua­dele» denir.

«Adil, Idb de misi, nazir, vezinde ve mikdarda müsavat demekdir.

«itidal» ise bîr şeyin mütenasip, hâd ve uslubca mütevafık. kem ve keyf iti bariyle mutevassıt bir halde bulunmasıdır. «Udul» da yoldan sapmak, hakdan ayrılmak, geriye dönmek manasınadır.

«Madü, madûb da dönüp varacak ve sapacak yer demekdir.

24 - (Adalet = Madelet) : Doğruluk, cevr ve zulmden biri, istikametle muttasıf, yapılması lâzım gelen şeyleri yapmaya mülâzim olmak manasınadır. Adaletle muttasıf olan zata «Adil» denir. Ce´mi: «Udubdır.

Adaletin mukabili zulmdür, yani: Gadrdır, haksızhkdır, hakka tecavüz­dür, bir şeyi mevziinin gayrine vazı´ etmekdir.

Adalet, iki nevidir. Birisi: Güzelliği muktaza-i akl olup hiç bir zamanda ve hiç bir yerde nesh ve tebdili kabil olmayan adaletdir. İyiliğe karşı iyilik yapmak gibi. Diğeri de şer-i şerîf ile malûm olan adaletdir ki, bazı zaman­larda şâri-i mübin tarafından neseh ve tebdili mümkün bulunmuşdur. Cinayet­lere aid diyet ve kısas gibi bir kısım cezalar bu cümledendir, Nitekim Umem-i Salife hakkındaki bazı cezalar, şeriat-ı islâmiyyede lihikmetin tebdil edil­medir. ´ .

Adalete riayet etmek, islâm Hukukınca en büyük bir vecibedir, en mem-duh bir hasletdir: âyet-i kerîmesi bu vecibeyi âmirdir.

Diğer bir âyet-i celîlede de buyurulmuştur. Yani: Adaletde bulununuz. Şüphe yok ki, Allah Taâiâ âdil olanları sever, se­vaba, muvaffakiyete nail eder.

Bir hadis-i şerîfde de: buyurulmuşdur. Yani: Adil olanlar, hükümlerinde, ehl ve ıyâîleri hakkmda ve memur oldukları hususlarda adaletde bulunanlar, Allah Taâlâ´mn indinde nurdan minberler üzerindedirler, yüksek, nurânî mer­tebelere nail olacaklardır.

Diğer bir hadis-i şerîfde de: buyurulmuşdur. Yani: Adil bir hükümdarın bir saatlik iba­deti, başkasının yetmiş senelik ibadetine muadil bulunur. îşte adaletin nazar-ı islâmdaki kıymeti, ehemmiyeti!..

25
- (Zulm) : Luğatde zulmetden ahnmışdır. Esasen bir şeyi kendine mahsus mahalden başka bir yere vazı´ etmek manasınadır, istilanda: Bir kimsenin meşru hakkına tamamen veya kısmen tecavüzde bulunmak demek­dir. Meselâ: Bir kimsenin malını gasb etmek veya bir alacağını noksan vermek veya vaktinde vermekden kaçınmak bir zulmdür.

Bir kimseye zulm etmeğe «Zilâm, muzaleme» de denir. Zulm edene Zâlim, zelûm», zulm olunana «mazlum», bunun tecavüz edilmiş olan hakkında da «.Mazlime, zulâme» denilir.

Bir kimsenin zulmüne isteyerek veya bilmecburiyye boyun bükmeğe «Iz-zilâm, inzilâm», bir kimseye zulm etmeğe ve bir kimsenin bir zulmü kendi nef­sine isnad eylemesine ve bir zâlimin zulmünden şikâyet eylemeğe «Tezallüm», bir kimseyi zulme nisbet etmeğe de «Tazlim» denilir.

«Jtisaf» da zulm mânasında müstameldir.

Zulm, dînen pek büyük bîr günahdır, bir cinayetdir. Resûli Ekrem, Sal-lâllâhü Taâlâ Aleyhi Vesellem Efendimiz, Muaz Ibn-i Cebel, Radıyallâhü Ta­âlâ Anhı Yemen´e kadı olarak göndermiş ve kendisine: diye emr etmişdi. Yani: Zulme uğramış kim­senin bedduasından sakın, çünkü bu dûa ile Allah Taâlâ beyninde bir perde, bir mania yokdur, "bu dûa müstecab olur. Hattâ mazlum; fâcir, kâfir bir kimse de olsa yine onun zâlim hakkındaki bedd...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kaza ile fetvaya dair olup bir mukaddime
« Posted on: 27 Nisan 2024, 02:13:30 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kaza ile fetvaya dair olup bir mukaddime rüya tabiri,Kaza ile fetvaya dair olup bir mukaddime mekke canlı, Kaza ile fetvaya dair olup bir mukaddime kabe canlı yayın, Kaza ile fetvaya dair olup bir mukaddime Üç boyutlu kuran oku Kaza ile fetvaya dair olup bir mukaddime kuran ı kerim, Kaza ile fetvaya dair olup bir mukaddime peygamber kıssaları,Kaza ile fetvaya dair olup bir mukaddime ilitam ders soruları, Kaza ile fetvaya dair olup bir mukaddimeönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes