> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Hüccetullahil Baliğa > Şeran müsellem bulunan makamlar
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Şeran müsellem bulunan makamlar  (Okunma Sayısı 955 defa)
10 Şubat 2011, 18:29:32
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 10 Şubat 2011, 18:29:32 »



Şer’an Müsellem Bulunan Makamlar:


Sonra şeriatlar, kapalı olan bu bilgileri insanların zihinlerine, onlarca müsellem ve herkesçe bilinen bedîhî şeyler mesabesinde olan üç makam ile yerleştirmeye çalışmıştır:

1. Allah Teâlâ, kullarına sayısız nimetlerde bulunmuştur. Ni­met sahibine karşı şükretmek ise vaciptir. İbadet; Allah Teâlâ’ya, nimetlerine karşılık olmak üzere bir şükür ifadesidir.

2. Allah Teâlâ, kendisinden yüz çevirenleri ve ibadeti terkedenleri dünyada şiddetli bir şekilde cezalandırır.

3. Allah Teâlâ, âhirette itaatkârların ve isyankârların yaptık­larının karşılığını mutlaka verir.

İşte bu üç makamdan üç tür ilim doğmaktadır. Bunlar:

1. Allah’ın nimetlerinin hatırlatılması,

2. Allah Teâlâ’nın günlerinin hatırlatılması,

3. Ahiret hayatının hatırlatılması.

Kur’ân-ı Kerîm, işte bu üç ilmi açıklamak üzere inmiştir.

Bu ilimlerin açıklanmasına büyük önem verilmiştir; çünkü insan yaratıldığında içine, şanı yüce olan Yaratıcısına karşı bir meyil konulmuştur. Bu meyil, farkedilmesi çok zor bir duygudur; ancak ona uygun ve mahal (mazinne) bulunan şeyle idrak edilebi­lir. Sağlıklı vicdanların kabul edeceği üzere, ona lâyık ve mahal olan şey de, Allah Teâlâ’ya ibadetin O’nun kulları üzerinde bir hakkı olduğuna inanmaktır; çünkü O, insanlara nimetler vermiş­tir; amellerinden dolayı da sorumlu tutmuştur. Bu durumda kim iradeyi ve Allah Teâlâ’nın kulları üzerinde hakkının sabit olduğu­nu inkâr ederse yahut mücâzâtın bulunmadığını iddia ederse, o kimse fıtrî safiyetini kaybetmiş bir dehrî (tabiatperest, materya­list) demektir, Çünkü o, kendi yaratılışı sırasında özüne yerleşti­rilmiş bulunan fıtrî meylin mahallini kendi aleyhine olmak üzere bozmuş; onun naibini, halefini, yerini dolduracak şeyi ifsad etmiştir.

 

İnsan Ruhunda Nurânî Bir Letafet Vardır; Bu, Yapı İtibariyle Allah’a Meyleder:
 

Eğer bu meylin esasını öğrenmek istersen bil ki: İnsan ru­hunda nurânî bir letafet vardır; bu, yapı itibariyle, -aynen demi­rin mıknatısa doğru meyli gibi- Allah’a meyleder. Bu, vicdan (se­zi) yoluyla elde edilebilen bir sonuçtur. Kendi letafetleri üzerinde dikkatlice düşünen ve her letafeti kendi özelliği ile kavrayan her­kes, bu nurânî letafeti ve yapı itibariyle onun Allah Teâlâ’ya doğru meyledişini mutlaka kavrar.

Bu meyle ehl-i vicdan, “zatî muhabbet” derler. Bu, -aynen diğer duygularda olduğu gibi- ancak yaşanarak öğrenilebilir; bur­hanlar yoluyla elde edilemez; açın açlığı, susuzun susuzluğu gibi bir duygudur.

 

İnsan, Süfli Bir Meşgale İçerisinde Olduğu Zaman Uyuşturucu Kullanmış Gibi Olur:
 

İnsan, süflî letafetler içerisinde kendisini kaybetmiş bir halde ise, o zaman bedeninde uyuşturucu kullanmış bir kimse gibi olur; ne soğuğu ne de sıcaklığı hisseder. Süflî letafetlerin etkinliklerini kaybetmesi halinde, nesemenin parçalarından pek çoğunun dağıl­ması, özellik ve kuvvetlerinden birçoğunun noksanlaşması sonucu doğar. Etkinliğin kaybolması ya ıztırarî ölümle olur. Ya da nefsanî ve bedenî riyazetler gibi ihtiyarî ölümle ve acayip yollara tutunmak suretiyle olur. Bu durumda o, kendisinden uyuşturucunun et­kisi kaybolan kimse gibi olur; uyuşturucuyu aldığı sırada hiç hissetmediği şeyleri duymaya başlar.

 

İnsan Öldüğünde, Eğer Allah’a Yönelmiş Halde Değilse, O Bahtsızın Biri (Şaki) dir:

 

İnsan öldüğü zaman, Allah’a yönelmiş bir halde değilse, yönelmeyişi basit bir cehalet ve halis bir yoksunluk sebebiyle ise o, insan türünün kemâl hali itibariyle bahtsızın biri (şakî) dir.

Kendisine orada bulunan bazı şeyler açılmış olabilir; fakat kabiliyetinin bulunmayışı sebebiyle inkişâf tam olarak gerçekleş­mez, bunun sonucunda şaşkın ve çaresiz bir halde kalır. Allah’a yönelmeyiş hali, ilmî ve amelî melekelerinde ona ters düşen bir halin bulunması sebebiyle ise, bu halde çekişine olur; nefs-i natıka tarafı Ceberut âlemine doğru çeker, neşeme ise kazanmış olduğu ters düşen hal ile birlikte süflî âleme doğru çeker. Bu durumda nefsin cevherinden doğan ve üzerine yayılan bir ürperti (vahşet, yalnızlık) hali ortaya çıkar.

Muhtemelen bu durum, bazı olayların -ki bunlar ürperti (vahşet) suretleridir- surete bürünmesini gerektirir. Bu aynen, safra mizaçlı birinin uykusunda ateş ve alev görmesi gibidir. Bu, nefsin bilinmesi hikmetinin ortaya koyduğu bir esastır. Yine bu hal, Mele-i a’lâ sakinlerinin öfkeli bakışlarını doğurur ve bu, me­leklerin ve ihtiyar sahibi diğer zevatın kalplerine o kişiye azap et­meleri ve elem vermeleri şeklinde ilhamlara dönüşür. İşte bu, insanların nefislerinde doğan düşünce ve insiyakların sebeplerini bilmenin gerektirdiği bir esas olmaktadır.

Kısaca; Ceberut tarafına doğru meylin bulunması; bağını süflî zulmetlerin istilasından çözmeyi temin edecek amellerin ge­rekliliği; bu amellerin terki sebebiyle sorgulanma; her kişide ken­disini gösteren insan türüne ait hükümler, kuvvetler ve ondan kaynaklanan sonuçlar mesabesindedir. Bu durum, türlerin yaratı­cısı olan ve âleme varlık veren Allah’tan küllî maslahata uygun düşecek şekilde böyle takdir edilmiştir; insanların üzerinde anlaşmaları ve kendiliklerinden üstlenmeleri, insanlar arasında geçerli bulunan merasimler böyle olduğu için öyle değildir. Bütün bu ameller, aslında Allah Teâlâ’ya doğru cezbedilen -sözünü ettiği­miz- nuranî letafetin hakkının verilmesi; onun gereklerinin tam olarak yerine getirilmesi, eğriliklerinin doğrultulmasıdır.

Ancak, bu mana çok incedir ve bu nükteyi çok az kimse kav­rayabilir. Bu sebeple hakkın; bu mana neye meyletmiş, neye yö­nelmiş ve neye doğru yanaşmışsa, ona nisbet edilmesi gerekir. Sanki bu, bir başka cihete meyleden nefsin bazı kuvvelerini belir­lemektir. Sanki bu yukarıda geçen “Allah’a meyleden nuranî letafetin hakkının verilmesi” sözümüzün bir özeti gibidir. (?)

İlâhî şeriatlar, işte bu sırrı, insanların fıtrî bilgileriyle kolay­ca anlayabilecekleri basit bir ifadeyle açıklayarak inmişlerdir. Bu konuda sünnetullah, anlaşılması zor manaları, o manalara uygun misalî kalıplara koyarak indirmektir. Meselâ, bizden birinin, rüya­sında tamamen soyut olan bir manayı, âdeten o soyut şeyden ayrıl­mayan, ya da dengi ve benzeri bulunan bir şeyin suretinde görme­si ve böylece algılaması gibi.

Denildi ki: İbadet, Allah Teâlâ’nın kulları üzerindeki bir hak­kıdır. Buna göre, Kur’ân’ın hakkı, Rasûlullah’ın (s.a.) hakkı, efen­dinin hakkı, anne babanın hakkı, akrabalık hakkı.., bunlar da ona kıyas edilmelidir. Aslında bütün bunlar, kişinin kemâle erebilmesi için uyması gereken nefsinin yine kendisi üzerindeki hakkıdır. Dolayısıyla nefsine zulmederek onları yerine getirmezlik edemez. Bu haklar, esasen kişinin kendi nefsine ait bir hak olmakla birlikte, muamelede bulunulan ve talep hakkı olan kimselere nisbet edile­rek (meselâ ana baba hakkı gibi) isimlendirilmiştir. Bu itibarla, sakın ola ki, zahirleri üzere anlayanlardan olmayasm; aksine işin hakikatini gören ve ona göre hareket edenlerden olasın.



[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Şeran müsellem bulunan makamlar
« Posted on: 20 Nisan 2024, 04:46:03 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Şeran müsellem bulunan makamlar rüya tabiri,Şeran müsellem bulunan makamlar mekke canlı, Şeran müsellem bulunan makamlar kabe canlı yayın, Şeran müsellem bulunan makamlar Üç boyutlu kuran oku Şeran müsellem bulunan makamlar kuran ı kerim, Şeran müsellem bulunan makamlar peygamber kıssaları,Şeran müsellem bulunan makamlar ilitam ders soruları, Şeran müsellem bulunan makamlarönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes