> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Hüccetullahil Baliğa >  Semavî olaylar fitnesi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Semavî olaylar fitnesi  (Okunma Sayısı 1157 defa)
17 Ocak 2011, 14:46:45
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 17 Ocak 2011, 14:46:45 »



6. Semavî Olaylar Fitnesi:


Bunlar büyük tufanlar gibi toptan helak olma korkusu veren veba, zelzele, yeryüzünü saran yangın vb. gibi olaylardır. [319]

 
Rasûlullah (S.A.) Fitnelerden Haber Vermiştir:
 

Rasûlullah (s.a.) fitnelerin çoğunu bildirmiştir. Bu meyanda o şöyle buyurmuştur;

"Sizden öncekilerin yollarına karış karış, arşın arşın mutlaka tabi olacaksınız. Hatta onlar bir keler deliğine girseler, siz de ar­kalarından gideceksiniz.[320]

"İlk sâlihler sırayla gider ve zamanla arpa ya da hurmanın tortusu gibi geriye kötüler kalır; Allah onlara bir değer vermez." [321]

Rasûlullah (s.a.), peygamberlik döneminden uzaklaşıldıkça, ashabından havarileri bir bir ölüp yok oldukça, iş ehil olmayanla­rın eline düştükçe, nefsânî ve şeytanî dürtülerin hâkim gelip, dini merasime dökme eğiliminin başlayacağını ve bunun herkesi kapla­yacak bir fitne olacağını görmüş ve haber vermiştir.

Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuştur:

"Bu iş, peygamberlik ve rahmet olarak başlamıştır. Sonra hilâfet ve rahmet olur, sonra ısırgan mülk ve saltanata dönüşür, sonra yeryüzünde zorbalık, taşkınlık ve fesat halini alır; ipeği, zi­nayı, içkiyi helâl kılarlar. Bu şekil üzere mıhlanırlar ve üstün kı­lınırlar; ta ki Allah'a kavuşuncaya kadar. [322]

Peygamberlik dönemi, Rasûlullah'ın (s.a.) vefatı ile bitmiştir. Kılıç karışmayan hilâfet dönemi Hz. Osman'ın (r.a.) öldürülmesine kadar devam etmiştir. Hilâfet döneminin sonu, Hz. Ali'nin (r.a.) şehit edilmesi ve Hz. Hasan'ın (r.a.) halifelikten devre dışı bırakıl­ması olmuştur. Isırgan mülk ve saltanat dönemi, sahabenin Umeyye oğulları ile mücadele etmesi ve onların büyük zulümlere girişmesidir. Bu, Muâviye'nin işleri düzene koymasına kadar devam etmiştir. Zorbalık, taşkınlık dönemi ise Abbasîler devridir; çünkü onlar hilâfeti Kisrâ ve Bizans töreleri üzere yeniden tesis etmişlerdir.

Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuştur:

"Fitneler kalplere tıpkı hasır çubukları gibi dal dal arz olu­nur. Artık onlar hangi kalbe işlerse o kalpte siyah bir leke hasıl olur. Hangi kalp onları kabul etmezse o kalpte de beyaz bir leke meydana gelir. Böylece iki kalbe yerleşirler. Bu kalplerden biri ci­lalı taş gibi bembeyazdır; ve göklerle yer durdukça ona hiçbir fitne zarar vermez. Ötekine gelince, o alaca siyahtır; tepesi aşağı duran desti gibidir. Ne bir maruf tanır; ne de bir münkeri inkâr eder. Yalnız içine işleyen hevâ ve hevesini bilir.[323]

Nefsânî ve şeytanî vesveseler (hevâcis), kalplerde yer bulur, fasit ameller onları içinde barındırır. Bu durumda hakka teşvik eden, o kötü düşüncelere tepki gösteren kişi, ancak kalbinde sözü edilen fitnelere karşı koyacak bir güç bulunduranlar olacaktır. Fit­neler, böylesine hazırlıklı olmayan herkesi saracak ve yakasını bı­rakmayacaktır.

Şu hadis bu manayı şöyle açıklamaktadır:

Rasûlullah (s.a.) emanetin insanların kalplerinin derinliğine indiğini, sonra Kur'ân inerek ondan ve sünnetten bir şeyler öğren­diklerini anlattı. Sonra da bu emanetin kaldırılmasından bahsetti ve şöyle buyurdu:

"insan uykusunu uyur. Bu esnada emanet kalbinden alınıve-rir de ufacık bir siyah leke halinde eseri kalır. Sonra uykuya da­lar. Bu sefer kalbinden emanetin kalan kısmı da alınır. Bunun eseri de kabarcık gibi kalır. Hani ayağının üzerine kor yuvarlandı­ğında nasıl kabarcık hasıl olur ve içinde bir şey olmadığı halde onu kabarmış görürsün! Onun gibi bir şey. [324]

Allah Teâlâ, İslâm dininin ortaya çıkmasını irâde buyurdu­ğunda bunun için bir kavim seçmiş ve onları itaat ve inkıyâd için hazır hale getirmişti. Bunun sonucunda onların bütün düşüncele­ri, davranışlarının Allah'ın hükmüne uygun olması hakkında idi. Sonra kitap ve sünnette yer alan detaylı hükümler, onlarda mev­cut bulunan bu küllî inkıyâd halinin tafsîli oldu.

Zamanla insanların kalplerinde bu hükümlerden gaflet ve onlara karşı ilgisizlik meydana gelir ve giderek azar azar onlar kalp­ten çıkar. Bunun sonucunda insan çok zarif ve çok akıllı olarak gö­rülebilir; fakat buna rağmen kalbinde ne Allah'ın dinine nisbetle, ne de insanlarla yaptığı muamelelere nisbetle emanetten en ufak bir şey bulunmaz.

Huzeyfe (r.a.) şöyle demiştir: "Ya Rasûlallah!" dedim, "Bu ha­yırdan sonra, öncesinde olduğu gibi şer bulunur mu?" "Evet!" bu­yurdu. Ben, "Korunma nedir?" dedim. "Kılıç!" buyurdu. "Kılıçtan sonra da bir şey var mı?" dedim. Şöyle buyurdu: "Evet, halka rağ­men emirlik, hıyanet üzere mütâreke (sulh) olur." Sonra ne var?" dedim. "Sonra dalâlet tellalları çıkar. Eğer yeryüzünde sırtına haksız yere had vuran, malını elinden alan da olsa bir halife var.-sa sen ona itaat et. Aksi takdirde ağzına bir ağaç dalı alıp onu ısı­rarak öl![325]

Kurtuluşun kılıçta olduğu fitne, Hz. Ebû Bekir (r.a.) döne­minde meydana gelen Arap kabilelerinin irtidât etmesi olayıdır. Halka rağmen emirlik, Hz. Osman (r.a.) ve Hz. Ali (r.a.) zamanla­rındaki anlaşmazlıklardır. Hiyânet üzere sulh, Muâviye ile Hz. Ali'nin oğlu Hz. Hasan (r.a.) arasında gerçekleşen sulhtur. Dalâlet tellalları, Şam'da Yezîd, Irak'ta Muhtar ve avaneleridir. Abdulme-lik elinde iş düzene girinceye kadar da bu vaziyet devam etmiştir.

Rasûlullah (s.a.) "ahlâs= çullar" fitnesinden de söz etmiştir. Bunun ne olduğunu sorduklarında da şöyle buyurmuştur:

"O, her tarafı sararı kaçış ve yağma fitnesidir. Sonra içe işle­yen ve onu alt üst eden fitne (fitnetu's-serrâ) gelir. Onun çıkışı, ehl-i beytimden bir adamın ayakları altıdır; o kendisinin benden oldu­ğu kuruntusundadır; halbuki benden değildir. Benim dostlarım ancak müttakî kimseler olabilir. Sonra insanlar ne istikâmet ne de intizâm sahibi olan bir adam üzerinde anlaşırlar. Sonra 'Düheymâ fitnesi' çıkar; bu, ümmetten bir tokat atmadık hiçbir kimse bırakmaz. Artık bitti dendiği anda devam eder. [326]

Allah'u alem ama Ahlâs fitnesinden maksat Şam hal­kının Abdullah b. ez-Zübeyr[327] ile Medine'den kaçışından sonra savaşması olabilir. Fitnetu's-serrâ, ya Muhtar es-Sekafî'nın ehl-i beyt'in dâiliğini yaparak galebe çalması ve öldürme ve yağmala­mada aşırılığa kaçmasıdır. Bu durumda Rasûlullah'ın (s.a.), "O kendisinin benden olduğu kuruntusundadır" sözünün manası, "ehl-i beyt taraftan ve yardımcılarındandır" demek olur. Üzerinde anlaşılan kimse de Mervân[328] ve oğulları olur. Veyahut maksat ehl-i beytin hilâfeti için çalıştığı kuruntusunda olan Ebû Müslim el-Horasânî'nin[329] Abbasîler adına başlattığı ayaklanmadır. Bu takdirde üzerinde anlaşılan adam da Seffâh[330] olur. Düheymâ fit­nesi ise Cengiz'in (Moğolların) İslâm âlemine saldırması ve bütün ülkeyi yağmalamasıdır. [331]


Kıyamet Alâmetleri:

 

Rasûlullah (s.a.), kıyamet alâmetlerini açıklamıştır. Bunlar genelde sözü edilen fitne türlerinden ibarettir. Bunlar pek çok ve yaygındır. "Telef, vebadandır," derler. Noksanlık, helakin bulun­duğu yerden gelir. Bunun izahı uzar.

Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuştur:

"Şüphesiz ki, kıyamet alâmetlerinden bazıları ilmin kaldırıl­ması, cehlin zuhur etmesi, zinanın alıp yürümesi, şarabın içilmesi ve erkeklerin giderek kadınların kalmasıdır. Hatta elli kadına ba­kacak bir kayyım olacaktır. [332]

Şeriat lisanında "haşr" kelimesinin iki anlamı vardır:

i. İnsanların Şam'a toplanması. Bu, kıyametten önce, yeryü­zünde insanlar azaldığında meydana gelecektir. Kimileri birbirine yaklaşmak suretiyle, kimilerini de çıkacak bir ateşin sevketmesiy-le herkes orada toplanacaktır.

ii. Ölümden sonra diriltilme anlamında olan haşr. Daha önce âhiret âlemine ait esrardan söz etmiştik.

Allah'u a'lem! [333]

 

Dört Büyük Fitne:

 

Rasûlullah'm (s.a.) haber verdiği fitneler dört tanedir:[334]

1. Halka rağmen emirlik fitnesi: Hz. Osman'ın (r.a.) Öldürül­mesiyle sahabe -Muâviye'nin düzeni sağlamasına kadar- kendi­sini bu gibi fitnelerin içinde bulmuştur. Hadiste geçen "Evet, hal­ka rağmen emirlik, hıyanet üzere mütâreke (sulh) olur."ifadesi bu­na işaret, olmaktadır. Buna tepki gösterilmesi onun kendisinden Önceki halifeler gibi değil de saltanat sahibi hükümdarlar gibi dav­ranır olmasındandır.

2.Ahlâs fitnesi, cehennem kapılarına davette bulunan dâîler fitnesi.Muâviye'nin ölümünden sonra Abudulmelik'in[335] hilâfeti istikrar kazanıncaya kadar bu fitne de aynen yaşanmıştır. İnsanlar, baş olma sevdasıyla ayaklanıp, isyanlar çıkarmışlardır.

3. İçe   işleyen,   zorbalık,   taşkınlık  içeren   fitne:   Bu   da Abbâsîlerin Emevîlere karşı başkaldırmaları ve hilâfetin Abbasîler eline geçmesi sırasında yaşanmış ve hilâfet istikrar kazanıncaya kadar devam etmiştir. Bunlar hilâfeti, Acem töreleri üzerine tesis etmişlerdir. Devleti zorbalık ve cebrîlikle kurmuşlardır.

4.  Herkese şamar indirecek ve bitti denildiği bir anda devam edecek olan ve sonunda insanları iki gruba ayıracak olan fitne: Bu da, Moğolların istilası ve Abbâsîlerin hilâfetine son vermeleriyle gerçekleşmiştir.

Fitneler hakkında gelen hadislerden çoğu daha önce geçmiş bulunmaktadır. Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuştur:

"islâm değirmeni, otuz beş ya da otuz altı, ya da otuz yedi yıl döner. Eğer helak edilirlerse, bu (kendilerinden önce) helak olanla­rın yoludur. Şayet dinleri ayakta durursa, onlar için yetmiş yıl du­rur." Ben (râvî), "Kalandan itibaren mi? Geçenden itibaren mi?" diye sordum. [336] "Geçenden itibaren." buyurdu. [337]

"İslâm değirmeninin dönmesi", İslâm'ın bu ümmet içerisinde ha...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Semavî olaylar fitnesi
« Posted on: 16 Nisan 2024, 08:09:36 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Semavî olaylar fitnesi rüya tabiri, Semavî olaylar fitnesi mekke canlı, Semavî olaylar fitnesi kabe canlı yayın, Semavî olaylar fitnesi Üç boyutlu kuran oku Semavî olaylar fitnesi kuran ı kerim, Semavî olaylar fitnesi peygamber kıssaları, Semavî olaylar fitnesi ilitam ders soruları, Semavî olaylar fitnesiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes