๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Hüccetullahil Baliğa => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 25 Ocak 2011, 13:52:39



Konu Başlığı: Semahat ve adalet hakkında hadisler
Gönderen: Sümeyye üzerinde 25 Ocak 2011, 13:52:39
Semahat Ve Adalet Hakkında Gelen Bazı Hadisler:


Burada, konuya ışık tutacak ve örnek teşkil edecek bazı ha­disler zikretmek istiyoruz:

Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuştur:

"Zulümden sakının! Çünkü zulüm kıyamet gününde karan­lıktır.[957]

"Şüphesiz ki Allah Teâlâ, kanlarınızı ve mallarınızı birbirini­ze bu beldenizin, bu gününüzün haramlığı gibi haram kılmıştır. [958]

"Müslüman, müslümanların elinden ve dilinden zarar gör­mediği kimsedir. [959]

''Vallahi, eğer sizden biriniz hakkı olmaksızın ondan bir şey alırsa (zimmet), kıyamet gününde Allah Teâlâ'ya onu taşır halde kavuşur. Sizden birinizin böğüren bir deve veya moğuran bir inek veya meleyen bir koyun taşıyarak Allah'a kavuştuğunu ben mutla­ka bileceğim. [960]

"Her kim zulüm yolu ile bir karış yer alırsa, Allah onu, kıyamet gününde yedi kat yerin dibinden itibaren boynuna do­lar. [961]

"Mü'min için mü'min, birbirlerini perçinleyen duvar gibi­dir»[962]

"Birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerine şefkat göstermekte mü'minlerin misâli vücut gibidir. Vücudun bir organı rahatsız olursa, diğer organları uykusuzluk ve yüksek ateş ile ona iştirake çağrışırlar.[963]

"İnsanlara merhamet etmeyene, Allah acımaz. [964]

"Müslüman müslümanın kardeşidir; Ona zulmetmez, onu tehlikeye atmaz. Bir kimse, din kardeşinin ihtiyacını giderirse, Al­lah da onun ihtiyacını giderir. Her kim bir müslümanın bir sıkın­tısını giderirse, onun sebebiyle Allah kıyamet gününün sıkıntıla­rından birini ondan giderir. Ve her kim bir müslümanın ayıbını örtbas ederse, kıyamet gününde Allah da onun ayıbını gizler. [965]

"iki kişinin arasında adaletle hükmetmen bir sadakadır. Hayvanına binmek isteyen kimseye yardım ederek, hayvanına bin­dirmen yahut eşyasını hayvana yüklemen bir sadakadır. Güzel söz bir sadakadır. [966]

Kimsesiz muhacirler hakkında şöyle buyurmuştur: [967]

"Ey Ebû Bekir! Ola ki, sen onları kızdırmışsındır. Eğer onları kızdırdıysan muhakkak Rabbini gazaba getirdin. [968]Orta ve işaret parmağını yan yana getirerek işaret etmiş ve şöyle buyurmuştur:

"Ben ve yetimin işlerini üstlenen kimse, cennette böyleyiz. [969]

"Dul ve yoksul için çalışan, Allah yolunda cihâd eden gibidir. [970]

"Bir kimse, kız evladından bir şeyle denenir de, onlara iyi ba­karsa, kızlar kendisine cehennemden siper olurlar.[971]

"Kadınlar hakkındaki vasiyetimi tutun. Çünkü kadın eğe ke­miğinden yaratılmıştır. Eğe kemiğinin en eğri yeri de üst kısmıdır. Doğrultmaya kalkarsan kırarsın; hali üzere bırakırsan eğri kal­makta devam eder. Kadınlar hakkında birbirinize hayır tavsiye edin[972]

Zevç ve zevcenin hakkı konusunda şöyle buyurmuştur: 'Yediğin zaman, ona da yedirmen, giyindiğin zaman onu da giyindirmen, yüzüne vurmaman, onun çirkinliğini yüzüne soylememen ve onu evde olması hariç terketmemendir. [973]

"Bir adam karısını yatağına çağırır da yatağa gelmezse, bu sebeple ona dargın olarak yatarsa, sabahlayıncaya kadar melekler o kadına lanet ederler. [974]

"Kadının, kocası yanındayken, ondan izinsiz olarak oruç tut­ması, izni olmadan, evine kimseyi alması helâl olmaz. Eğer bir kimsenin başka birine secde etmesini emredecek olsaydım, kadının kocasına secde etmesini emrederdim. [975]

"Bir kadın, kocası kendisinden razı olduğu halde ölürse cen­nete girer. [976]

"Allah yolunda infâk ettiğin bir dinar, köle âzâdı için infâk ettiğin bir dinar, bir fakire sadaka olarak verdiğin bir dinar, aile­ne sarfettiğin bir dinar vardır. Bunların sevap itibariyle en büyü­ğüm ailene sarf ettiğindir. [977]

"Müslüman, Allah'ın rızasını hesaba katarak ailesi efradına infakta bulunursa, bu onun için bir sadaka olur. [978]

"Cibril bana komşuyu o derecede tavsiyede bulundu ki, onu mutlaka mirasçı yapacak sandım. [979]

"Ey Ebû Zer! Çorba pişirdiğin zaman suyunu çok koy ve kom­şularını gözet! [980]

"Her kim Allah'a ve âhiret gününe iman ediyorsa, komşusuna eziyet etmesin.[981]

"Komşusu, şerrinden emin olmayan kimse, vallahi iman et­miş olmaz. [982]

Allah Teâlâ, rahime şöyle seslenmiştir:

"Seni gözeteni gözetmem, seninle alâkayı kesenden alâkayı kesmem seni hoşnut etmez mi? [983]

"Kim rızkının bol, ömrünün uzun olmasını isterse, sıla-yı rahimde bulunsun. [984]                                                                     

"Büyük günahlardan biri de anne ve babaya karşı gelmektir. [985]

"Büyük günahlardan biri de, kişinin anne ve babasına söv-mesidir; başkasının babasına söver, o da onun babasına söver; başkasının anasına söver, o da onun anasına söver. [986]

Rasûlullah'a (s.a.) sorulur: "Anne ve babamın ölümünden son­ra, onlar için yapacağım başka bir iyilik kaldı mı?" Şöyle buyurur:

"Evet, onlara dua edersin, onlara istiğfar edersin, arkaların­dan verilmiş sözleri varsa onları yerine getirirsin, onlarla bağlı ol­duğun akrabalık ilişkilerini gözetir, sıla-yı rahimde bulunursun, onların arkadaşlarına ikramda bulunursun. [987]

"islâmlık davasında saçlarını ağartmış olana, okuyuşunda aşırılığa kaçmayan, gereği ile amelden geri durmayan Kur'ân bil­ginine, âdil devlet başkanına ikramda bulunmak, Allah'a saygı göstermek demektir. [988]

"Küçüğümüze merhamet etmeyen, büyüğümüzün şerefini ta­nıyıp ona saygı göstermeyen bizden değildir. [989]

"İnsanları, lâyık oldukları yerlere koyun. [990]

"Kim bir hasta ziyaretinde bulunur ya da Allah için bir din kardeşini ziyaret ederse, bir münadi, 'Sen pak ol, yürüdüğün top­rak pak olsun, cennette senin için bir konak hazırlansın!' diye nida eder.[991]

Bu ve benzeri hadisler, adalet ve insanî ilişkilerin güzelce yü­rütülmesi konusuna dikkatlerimizi çekmektedir.[992]




[957] Müslim, Birr, 56.

[958] bkz. Ebû Dâvûd, Menâsik, 56; İbn Mâce, Menâsik, 84.

[959] Buhârî, îmân, 4; Müslim, îmân, 64. 

[960] Müslim, îmâre, 27.

[961] Müslim, Müsâkât, 137.

[962] Müslim, Birr, 65.

[963] Müslim, Birr, 66.

[964] Müslim, Fedâil, 66.

[965] Müslim, Birr, 58.

[966] bkz. Buhârî, Sulh, 11; Müslim, Zekât, 56.

[967] Selman, Suheyb ve Bilâl'ın bulunduğu bir cemaatin üzerine Ebû Süfyan girmiş, bunlar onu görünce "Allah'ın kılıçları, Allah düşmanının boynundaki yerini almadı," demişler. Bunu duyan Hz. Ebû Bekir, "Siz Kureyş'in şeyhi ve reisi için bunu mu söylüyorsunuz?" demiş ve hemen Rasûlullah'a (s.a.) gelerek durumu haber vermiş. O da, yukarıdaki sözü söylemiş ve Hz. Ebû Bekir hemen onların yanına gelerek kendisine kız­gın olup olmadıklarını sormuş, onlar da, "Hayır, Allah seni affetsin kar-d esriğimiz," demişler. (Ç)

[968] Müslim, Fedâili's-sahâbe, 170.

[969] Buhârî, Edeb, 24; Müslim, Zühd, 42.

[970] Müslim, Zühd, 41.

[971] Müslim, Birr, 147.

[972] Müslim, Rıdâ', 60.

[973] Ebû Dâvûd, Nikâh, 41; Ahmed, 4/447.

[974] Müslim, Nikâh, 122.

[975] Buhârî, Nikâh, 84; Ebû Dâvûd, Savm, 73; İbn Mâce, Sıyâm, 53.

[976] İbn Mâce, Nikâh, 4.

[977] Müslim, Zekât, 39.

[978] Müslim, Zekât, 48.                   

[979] Müslim, Birr, 140.                     

[980] Müslim, Birr, 142.

[981] Müslim, îmân, 75.

[982] Buhârî, Edeb, 29; Müslim, îmân, 73.

[983] Buhârî, Edeb, 13; Müslim, Birr, 12.

[984] Buhârî, Edeb, 12; Müslim, Birr, 20.

[985] Buhârî, Edeb, 6.

[986] Buhârî, Edeb, 4.

[987] İbn Mâce, Edeb, 2; Ahmed, 3/498.

[988] Ebû Dâvûd, Edeb, 20.

[989] Tirmizî, Birr, 15; Ebû Dâvûd, 58.

[990] Keşfu'1-hafâ, 1/241.

[991] Tirmizî, Birr, 64; İbn Mâce, Cenaze, 2.

[992] Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliğa İslâm Düşüncesinin İlkeleri, İz Yayınları: 2/266-270.