๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Hüccetullahil Baliğa => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 05 Şubat 2011, 16:00:49



Konu Başlığı: Rasûlullah s.a. döneminde fıkıh
Gönderen: Sümeyye üzerinde 05 Şubat 2011, 16:00:49

Rasûlullah (s.a.) Döneminde Fıkıh:



Oysaki Rasûlullah (s.a.) döneminde durum böyle değildi. O, abdest alırdı, sahabe onun nasıl abdest aldığını görür ve, bu rü­kündür, şu müstahaptır.., gibi bir açıklamaya girmeksizin gördük­leri gibi amel ederlerdi. Rasûlullah (s.a.) namaz kılar, onlar onun nasıl namaz kıldığını görürler, kendileri de aynen onun gibi kılar­lardı. O, haccetmişti, insanlar onun nasıl haccettiklerini görmüşler ve aynen onun yaptığı gibi yapmışlardı. Bu, Rasûlullah’ın (s.a.) ge­nelde takip ettiği yol oluyordu; o, meselâ abdestin farzı altıdır ve­ya dörttür gibi bir açıklamada bulunmamıştı, insanların abdest or­ganlarını peşipeşine yıkamayacağı varsayımım düşünerek, şöyle olursa sahih, böyle olursa fâsid olur gibi -bazı istisnalar hariç- bir davranışa girmemişti.

 
Sahabe Çok Az Soru Sorardı:
 

Sahabe, bu gibi konularda Rasûlullah’a (s.a.) zaten çok az soru sorarlardı. İbn Abbâs, konu ile ilgili olarak şöyle demiştir:

“Rasûlullah’ın (s.a.) ashabından daha hayırlısını görmedim; vefat edinceye kadar ona sadece onüç mesele sormuşlardır; sordukları­nın hepsi de Kur’ân’da yer almaktadır.

“Sana haram ayı ve o ay­da savaşmayı soruyorlar. De ki: O ayda savaş büyük günahtır.” [722]

“Sana aybaşı halini soruyorlar...” [723] Ayetleri gibi.” O, devamla şöyle demiştir:

“Onlar, sadece kendilerine bir faydası dokunacak şeyleri sorarlardı.”

İbn Ömer de:

“Olmayan şeyi sorma; çünkü ben (babam) Hz. Ömer’in, olmayan şeyler hakkında soru soranlara lanette bulunduğunu duydum.” demiştir.

el-Kâsım (ö. 102/720) ise:

“Sizler, bizim sormadığımız şeyleri soruyor; bizim kurcalamadığımız konuları eşeliyorsunuz; ne olduk­larını bilmediğim şeyler soruyorsunuz. Eğer biz onları bilseydik, onları gizlememiz bize helâl olmazdı.” demiştir.

Ömer b. İshâk da şöyle demiştir:

“Rasûlullah’ın ashabından yetişip gördüklerim, göremediklerimden daha çoktur. Onlardan daha kolay ve sade bir hayat tarzı sergileyen, daha az zorluk çıka­ran bir topluluk görmedim.”

Ubâde b. Büsr el-Kindî’ye, erkekler arasında ölen ve araların­da yakın akrabası bulunmayan bir kadının durumunu sorarlar. O şöyle cevap verir:

“Ben öyle insanlara (ashaba) yetiştim, onlar hiç sizin gibi işi zora sürmezler, sizin meselelerinizi kendilerine prob­lem edinmezlerdi.”

Bu haberleri ed-Dârimî rivayet etmiştir.




[722] Bakara: 2/217.

[723] Bakara: 2/222.