๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Hüccetullahil Baliğa => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 01 Şubat 2011, 14:56:04



Konu Başlığı: Namazda okunan zikirler
Gönderen: Sümeyye üzerinde 01 Şubat 2011, 14:56:04
NAMAZDA OKUNAN ZİKİRLER VE NAMAZIN MENDUP ŞEKLİ


Namazın Nicelik Ve Nitelik Bakımından Kemali:
 


Bil ki: Namazdan beklenen faydayı tam olarak bulunduran en kâmil namaz şekli iki şekil üzere olur: nitelik ve nicelik.

Nitelikten (keyfiyet) maksat, namazda okunacak zikirler, alı­nacak şekiller, insanın kendisini, sanki Allah'ı görüyormuş gibi namaz kıldığına inandırması, içinden namaza ters düşecek düşün­celer geçirmemesi, hoş olmayan hareket ve davranışlardan uzak durması vb. gibi şeylerdir.

Nicelikten (kemiyet) maksat ise, nafile olarak kılacağı na­mazlardır. İnşallah ileride nafile namazlarla ilgili bilgi vereceğiz.

Zikirler konusunda delil, istiftâh (açılış) duası hakkında kıs­men Hz. Ali hadisi, Ebû Hureyre, Hz. Âişe, Cübeyr b. Mut'im, İbn Ömer ve daha başkalarından gelen hadisler; diğer konularla ilgili olarak da Hz. Âişe, İbn Mes'ûd, Ebû Hureyre, Sevbân, Acure (r.a.) ve daha başkalarından gelen hadislerdir ki, bunları ileride ayrıntılarıyla zikredeceğiz.

Namazla ilgili şekil ve davranışlar hakkında asıl ise, Ebû Hu-meyd es-Sâidî hadisidir. Bu zat on kadar ashap arasında bu hadisi söylemiş, onların hepsi onu doğrulamıştır. Keza kısmen Hz. Âişe, Vâil b. Hucr hadisleri de öyledir.

Ellerin kaldırılması konusunda asıl ise İbn Ömer hadisidir.

Konuyla ilgili daha başka hadisler de vardır ki, ileride zikre­deceğiz. [59]

 

Namazda Mendup Olan Şekil Ve Tavırlar:
 

Namazda mendup olan tavır ve şekiller, şu hususların ger­çekleştirilmesini amaçlar:

i.Huşûun gerçekleştirilmesi, organların derli toplu tutulma­sı, halkın hükümdarların huzuruna çıkarken kapıldıkları korku ve heybete benzer bir tavırla nefsin uyarılması; ayakların aynı hizada olması, sağ elin sol el üzere konulması, bakışların yere çevrilmesi, sağa sola bakılmaması gibi.

ii.Okunan zikre hareketlerle eşlik edilmesi, sırf O'nun zikriyle meşgul olunup, başka şeye iltifat edilmemesi; kalbiyle duy­ması, diliyle söylemesi yanında parmakları ve eliyle onları teyit etmesi. Ellerin kaldırılması, şehadet parmağı ile işaret edilmesi gibi. Böylece kalp, dil ve organların birbirini destekler, birbirini teyit eder bir hal alması sağlanmış olacaktır.

iii. Ağırbaşlı ve örfen güzel kabul edilen hareket tarzının ter­cih edilmesi, taşkınlıktan ve sağduyu sahiplerinin hoş karşılamayıp akılsız kimselere nisbet ettikleri davranış ve şekillerden kaçı­nılması. Tavuğun yem toplaması gibi yatıp kalkma[60] köpek oturuşu[61] gibi oturma, tilki büzüşmesi gibi büzülme, deve çöküşü[62] gibi inme, yırtıcı hayvan yatışı gibi yatma, şaşkın ve çaresizlerin, musibete duçar olmuşların elleri böğüre koymak gibi durduk­ları gibi durma bu kabilden davranışlardır.

iv. Taatin, gönül huzuru içerisinde, sükûnetle ve yavaş yavaş yapılması. İstirahat oturuşu, ilk oturuşta kalkış için daha kolay olacağı için sağ ayağı dikip, sol ayağı alta sererek oturma; son otu­ruşta daha rahat olacağı için kıç üzerine oturma gibi. [63]




[59] Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliğa İslâm Düşüncesinin İlkeleri, İz Yayınları: 2/15.

[60] Secdelerin çok kısalığından kinayedir.           

[61] Kıçı yere koyup, dizleri dikerek oturma.

[62] Dizleri, ellerden Önce koyarak secdeye gitme hali. İmam Mâlik'e ve bir ri­vayette İmam Ahmed'e göre bu hareket, Ebû Hureyre hadisi mucibince yasaklanmıştır. Ancak cumhur imamlarına göre Vâil b. Hucr hadisi ge­reğince secdeye bu şekilde inilir. Vâil hadisi, Ebû Hureyre hadisinden daha sağlamdır. Doîayisıyla sünnet olan müellifin dediği gibi değil, sec­deye inerken önce dizlerin, sonra ellerin konulması şeklindedir.

[63] Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliğa İslâm Düşüncesinin İlkeleri, İz Yayınları: 2/16.