Konu Başlığı: Evlilik akdinin aleniliği Gönderen: Sümeyye üzerinde 12 Şubat 2011, 15:34:30 Evlilik Akdinin Aleniliği: Kısaca, bu arzettiklerimiz ve aklı başında herkesin kolayca kavrayabileceği ve bu yüzden bizim burada zikretmediğimiz daha başka pek çok gerekçeden dolayı, evlilik kurumunun, bilinen şekliyle olması vazgeçilmez bir yol kabul edilmiştir. Bilinen şekliyle olan evlilikten maksadım, şer’an kendileriyle evlenilmesi haram olmayan kadınlarla, insanların (şahitlerin) huzurunda, önceden mehir vererek, nişan yaparak, denkliği gözönünde bulundurarak, veliden izin alarak, ziyafet vererek yapılması; erkeğin aile reisi olması sıfatıyla evlilik ve nafaka yükümlülüğünü üstlenmesi, kadının ev hizmetlerini görmeyi, çocuk bakımım ve kocaya itaati kabullenmesi... esasları üzerine kurulu olan evliliktir. Böyle bir evlilik kurumu, herkesçe kabul görmüş ve tüm milletlerce uygulana-gelmiştir. Allah Teâlâ’nın yarattığı fıtrat bu kurumu bu şekilde benimsemektedir ve bu konuda Arap-Acem hiçbir ulusun farklı bir yol tuttuğu vaki değildir. Ayrılığın Düzenlenmesi: Eşlerden her biri, karşı tarafa dokunan fayda ya da zararı sanki kendisine dokunmuş gibi kabul etme düzeyinde karşılıklı bir anlayış ve fedakârlığın ortaya konması, ancak nikâhın sürdürülmesi konusundaki karşılıklı irade ve rızaya dayanacaktır. Bununla birlikte sözünü ettiğimiz bu anlayış ve dayanışmanın bulunmaması, beraberliğin sürdürülmesi konusunda irade ve rızanın bulunmaması halinde -her ne kadar mubahlar içerisinde en sevimsiz de olsa- bir çıkış yolunun ve beraberliğe son verme usulünün olması bir zaruret olmuş, bu usulün (talâk, boşanma) bazı kayıtlara bağlanması ve ayrılık sonrasında iddet beklenmesi gerekli olmuştur. Keza (erkeğin) ölümü halinde de iddet bekleme şartı aranmıştır. Bununla, evlilik kurumuna saygı duyulmasını temin etmek, kurumun bir süre daha sürdürülmesi hakkını eda etmek ve süren beraberliğe bir vefa nişanesi olmak, neseplerin karışmasını Önlemek gibi amaçların gerçekleşmesi gözönünde bulundurulmuştur. |