๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Hüccetullahil Baliğa => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 25 Ocak 2011, 18:22:14



Konu Başlığı: Duanın kabul edileceği anlar
Gönderen: Sümeyye üzerinde 25 Ocak 2011, 18:22:14
Duanın Kabul Edileceği Anlar:


Bil ki: Kabul olunmaya en lâyık dualar, ilâhî rahmetin inme­sini gerektirecek bir anda yapılanıdır. Bu da aşağıdaki şekil ve za­manlarda olur:

i. İnsan nefsi için kemâl sayılacak bir zamanda yapılması; namazların hemen akabinde yapılan dualar, oruçlunun iftar eder-kenki duası böyledir.

ii. Dua sırasında Allah'ın cömertliğini harekete geçirecek bir ortamın bulunması; Arafat'ta yapılan dua böyledir.

iii. Duanın âlemin nizamına yönelik inayetullaha uygunluk arzetmesi; mazlumun duası gibi. Çünkü Allah Teâlâ'nın, kâinat düzeninin yürümesi için zâlimlerden mazlumların Öcünün alınma­sı doğrultusunda bir inayeti vardır. Mazlumun duası, işte bu ina­yete uygun düşer. "Mazlumun duası ile, Allah arasında bir perde yoktur. [832]hadisi de bu manadadır.

iv. Dünya hayatının rahatlığından uzak olunması. Bu du­rumda o kişi hakkındaki Allah'ın rahmeti bir başka surete dönüş­müş olur. Hastanın ve musibete duçar olanın duası gibi.

v. Duanın ihlâs ile yapılması: Kişinin mü'min kardeşine gıyabî hayır duada bulunması, babanın çocuğuna hayır dua etmesi gibi.

vi. Ruhâniyetin yayıldığı ve ilâhî rahmetin sarktığı anda ya­pılması: Kadir gecesinde ve cuma günü müstecâb saatte yapılan dualar gibi.

vii. Meleklerin hazır bulundukları mekanlarda yapılması: Mekke'deki kutsal yerlerde yapılan dualar gibi.

viii. Girildiğinde, nefsin huşu ve tazarru haline geçmesini sağlayacak mekanlarda yapılması: Peygamberlere (s.a.) ait ma­kamlarda yapılan dualar gibi.

Bu anlattıklarımız dikkate alındığında Rasûlullah'ın (s.a.), "Kul, günah ve sıla-yı rahmi kesecek bir duada bulunmayıp, acele etmedikçe duası kabul edilir.[833] hadisinin sırrı anlaşılacaktır. [834]


Her Peygamberin Kabul Edilen Bir Duası Vardır:

 

Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuştur:

"Her peygamberin kabul edilen bir duası vardır ve her pey­gamber duasını evvelce yapmıştır. Fakat ben, duamı kıyamet gü­nünde ümmetime şefaat etmek için sakladım. İnşallah ümmetim­den Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmadan ölenlere nasip olacak­tır. [835]

Aslında peygamberlerin, kabul edilmiş duaları pek çoktur. Keza bizim peygamberimizin fs.a.) de nice duası kabul edilmiştir. Ancak her peygamberin öyle bir duası vardır ki, o peygamberliği­nin temeli olan rahmetten doğar. Ümmet, eğer iman ederlerse, o dua haklarında bereketlere dönüşür ve peygamberlerinin kalbine, onlar hakkında hayır duada bulunması arzusu doğar. Aksine iman etmezler ve peygamberinden yüz çevirirlerse, onlar aleyhine lanetlere dönüşür ve peygamberin kalbine, onlara beddua etme ge­reği doğar.

Bizim peygamberimiz, en büyük gönderiliş amacının, insan­lar için şefaatçi olması, mahşer gününde hususî bir rahmetin in­mesine vasıta olması olduğunu anlamış ve bunun için de peygam­berliğinin temeli olan rahmetten kaynaklanan en büyük duasını o gün için saklamıştır. [836]




[832] Ahmed, 3/153.

[833] Müslim, Zikir, 92.

[834] Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliğa İslâm Düşüncesinin İlkeleri, İz Yayınları: 2/233-234.

[835] Müslim, îmân, 338.

[836] Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliğa İslâm Düşüncesinin İlkeleri, İz Yayınları: 2/234.