๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Hüccetullahil Baliğa => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 25 Ocak 2011, 17:49:13



Konu Başlığı: Çeşitli durumlarda yapılacak dualar
Gönderen: Sümeyye üzerinde 25 Ocak 2011, 17:49:13
Çeşitli Durumlarda Yapılacak Dualar:


Hanımına yanaşmak istediğinde şöyle dua eder:

"Allahın ismiyle! Allahım! Bizi şeytandan uzaklaştır. Şeytanı da bizi rızıklandırdığın şeyden uzaklaştır."

Tuvalete girmek isteyen şöyle dua eder:

"Her türlü pisliklerden ve kötülüklerden (ya da dişi ve erkek şeytanların şerrinden) sana sığınırım."

Tuvaletten çıkan ise, "Bağışlanmamı dilerim." der. Keder anında şöyle dua eder:

"Halım ve ulu olan Allah'tan başka tanrı yoktur. Yüce arşın sahibi ulu Allah'tan başka tanrı yoktur. Göklerin ve yerin Rabbi, [ ulu arşın Rabbi Allah'tan başka tanrı yoktur."

Öfke anında, "Taşlanmış şeytandan Allah'ı sığınırım." der.

Horozun ötmesi anında, Allah'ın fazl ü kereminden ister; eşe­ğin anırması halinde, Allah'a sığınır.

Bineğe bindiği zaman üç kere "Allahu ekber" der ve sonra şu âyeti okur:

"Bunu bizim hizmetimize vereni teşbih ve takdis ederiz, yoksa biz bunlara güç yetiremezdik. Biz şüphesiz elbet Rabbimize dönü­cüleriz.[868]

Sonra üç defa "el-Hamdu lillah", üç defa "Allahu ekber" der ve devanı eder:

"Seni her türlü noksan sıfatlardan tenzih ederim Allahım! Ben nefsime zulmettim; beni bağışla. Hiç kuşku yoktur ki, günah­ları ancak sen bağışlarsın."

Bir yolculuğa çıkmak üzereyken şöyle dua eder:

"Allahım! Biz, bu yolculuğumuzda senden iyilik ve takva iste­riz; hoşnut olacağın amellere muvaffak kılmanı dileriz. Allahım! Bize bu yolculuğumuzu kolaylaştır, uzağını yakınlaştır, Allahım! Yol boyunca bizim sahibimiz sensin, geride bıraktıklarımızın göze­ticisi sensin. Allahım! Seferin meşakkatinden, dönüş tasasından, dönüşte ailemizde ve malımızda kötü durumlarla karşılaşmaktan sana sığınırım."

Bir yerde konakladığı zaman şöyle dua eder:

"Kutsal kelimeleriyle, yarattıklarının şerrinden Allah'a sığı­nırım. Ey yer! Rabbim ve rabbİn Allah'tır. Senin şerrinden, senin üzerinde yaratılanların şerrinden, senin üzerinde hareket edenle­rin şerrinden Allah'a sığınırım. Arslandan, ejderhadan, yılandan, akrepten, beldede sakin olanların şerrinden, iblis ve neslinin şerrinden sana sığınırım."

Seferde seher vakti girdiğinde şöyle dua eder:

"İşiten işitsin, gören görsün ki, biz Allah'a hamdetmekteyiz. Bizi sıkıntılardan güzelce kurtarmasından dolayı ona şükrederiz. Rabbimiz, bizim sahibimizdir, bize nimetler bahsetmiştir. Cehen­nem azabından O'na sığınırız."

Dönerken, her tümseğe çıktıkça üç kere tekbir alır ve sonra şöyle der:

"Tek Allah'tan başka tanrı yoktur. O'nun ortağı yoktur. Mülk O'nundur, hamd O'na mahsustur. O her şeye kadirdir. Biz dönen­leriz, teube edenleriz, Allah'a kulluk edenleriz, secde edenleriz. Rabbimize şükredenleriz. Allah, vaadini doğruladı, kuluna yar­dım etti, yalnız başına bütün hizipleri alt etti."

Kâfirlere beddua edeceği zaman şöyle der:

"Ey kitabı indiren, hesabı hızlı gören Allahım! Allahım! Hi­zipleri alt et! Allahım! Onları yenilgiye uğrat, onları sars ve dar-ma dağınık et. Allahım! Biz, onların boğazlanmasını sana havale ediyoruz, onların şerlerinden sana sığınıyoruz. Allahım! Sen be­nim yarımsın, yardımcımsın. Allahım! Seninle hücum eder, senin­le hareket eder ve taktik kurarım, seninle savaşırım."

Bir topluluğa misafir olduğu zaman şöyle dua eder:

"Allahım! Onlara rızık olarak verdiğin şeyi haklarında bere­ketli kıl, onlara mağfiret eyle, onlara acı!"

Hilâli gördüğünde şöyle dua eder:

"Allahım! Bu hilâli, emniyetle, imanla, selâmetle ve islâm'la üzerimize doğdur. Ey hilâl! Rabbim ve rabbin Allah'tır."

Bir belâ ve musibete duçar olmuş birini gördüğünde şöyle dua eder:

"Bunun başına gelen bu belâdan beni afiyet üzere kılan ve be­ni yarattıklarından pek çoğu üzerine apaçık bir şekilde üstün kılan Allah'a hamd ederim."

Kalabalık bir çarşıya girdiği zaman şöyle dua eder:

"Tek olan Allah'tan başka tanrı yoktur. O'nun ortağı yoktur. Mülk O'nundur, hamd O'na aittir. Diriltir, öldürür. O Hayy'dır; ölmez. Hayır O'nun elindedir. O, her şeye kadirdir."

Bir hayli şamata yapılan bir meclisten kalktığı zaman şöyle dua eder:

"Allahım! Seni her türlü noksanlıklardan tenzih eder, sana hamd ederim. Senden başka tanrı olmadığına şehadet ederim. Senden, günahlarımı bağışlamanı ister, sana tevbe ederim."

Bir kimseyi uğurlarken şöyle dua eder:

"Dinini, emanetini, işlerinin sonunu Allah'a emanet ediyo­rum. Allah, seni takva ile azıklandırsın, günahlarını affetsin, her nerede olursan sana hayrı kolaylaştırsın. Allahım! Onun uzağını yakın eyle, yol meşakkatini ona kolaylaştır."

Evinden çıktığı zaman şöyle dua eder:

"Allah'ın ismiyle çıktım, Allah'a tevekkül ettim. Allahım! Ayaklarımızın kaymasından, sapıtmaktan, cahillik etmekten, ca­hilliğe uğramaktan sana sığınırız. Allah'ın ismiyle çıktım, Allah'a tevekkül ettim. O'ndan başkasında hiçbir güç ve kudret yoktur."

Evine girdiği zaman şöyle dua eder:

"Allahım! Senden girişin de, çıkışın da hayrını isterim. Al­lah'ın ismiyle girdik, Allah'ın ismiyle çıktık. Rabbimiz Allah'a te­vekkül ettik."

Borç altına giren, kendisini üzüntü ve keder bürüyen kimse sabah ve akşam olmak üzere şöyle dua eder:

"Allahım! Şüphesiz ben, kederden, tasadan sana sığınıyorum; acizlikten ve tembellikten sana sığınıyorum; cimrilikten ve korkak­lıktan sana sığınıyorum, borç altında ezilmekten ve insanların kahrına uğramaktan sana sığınıyorum. Allahım! Helâl rızık ver ve beni harama düşürme! Bana lütuf ve ihsanda bulun ve beni senden başkalarına muhtaç eyleme!"   

Yeni bir elbise giydiğinde şöyle dua eder:

"Allahım! Sana hamd olsun. Bunu bana sen giydirdin. Bu­nun hayrını ve vesile olacağı şeylerin hayırlarını senden isterim; bunun şerrinden ve vesile olacağı şeylerin şerrinden sana sığını­rım. Avret yerlerimi örten, yaşantımda beni güzelleştiren bu elbise­yi bana giydiren Allah'a hamd olsun!"

Bir şey yiyip içtiği zaman şöyle dua eder:

"Bizi yediren, içiren ve bizi müslümanlardan kılan Allah'a hamd olsun! Bana bu yemeği, kendimden hiçbir güç ve kudret ol­maksızın yediren Allah'a hamd olsun! Yediren, içiren, hazmettirip afiyet veren, artıkları için çıkış yolu kılan Allah'a hamd olsun!"

Sofrasını kaldırdığı zaman şöyle dua eder:

"Bu nimetten dolayı, hiç kimseye muhtaç olmayan Rabbimiz Allah'a sonsuz ve tertemiz şekilde hamd ederiz; O'na hamdetmek-ten kendimizi müstağni saymayız ve hiçbir zaman şükrümüzü terketmeyiz."

Mescide giderken şöyle dua eder: "Allahım!Kalbimde bir nur kıl..."

Mescide girerken şöyle dua eder:

"Taşlanmış şeytanın şerrinden yüce Allah'a, O'nun kutlu zâtına, kadîm kudretine sığınırım. Allahım! Bana rahmet kapıla­rını aç!"

Mescidden çıkarken ise: "Allahım! Senin fazl ü kereminden isterim" der.

Gök giirlemesi ve şimşek çakması esnasında şöyle dua eder: "Allahım! Bizi gazabınla öldürme, bizi azabınla helak etme. Bize afiyet ver. Allahım! Bunların şerrinden sana sığınırım." Rüzgar estiği zaman şöyle dua eder:

"Allahım! Bunun hayrını ve bunda olanların hayrını senden isterim, bunun şerrinden ve bunda olanların şerrinden, bununla gönderdiğin şeyin şerrinden sana sığınırım.[869]

Aksırdığı zaman, "Allah'a çok, tertemiz ve kutlu hamdler ol­sun!" der. Onu işiten, "Allah, sana merhamet etsin!" diye karşılık verir. Aksıran da ona: "Allah sizi ve bizi hidayet üzere kılsın, hali­mizi düzeltsin!" diye dua eder.

Uyurken, "Allahım! İsminle ölür, isminle yaşarım." der.

Uyandığı zaman ise, "Bizi öldürdükten sonra tekrar dirilten Allah'a hamd olsun; diriliş O'nadır." diye hamd eder. [870]

 
Ezan Sırasında Ne Denilir?
 

Ezan esnasından beş şeyin yapılması istenmiştir:

i. Müezzine katılmak ve onun söylediklerini tekrarlamak. Yalnız "Hayye alâ's-salâh" ve "Hayye alâ'l-felâh"\arın yerine, "Lâ havle velâ kuvvete illâ billah"denir.

ii. "Rab olarak Allah'tan, din olarak İslâm'dan, peygamber olarak Hz. Muhammed'den hoşnut ve razıyım," demek,

iii. Salevât getirmek,

iv. Vesile duası diye bilinen şu duayı yapmak:

"Ey bu kutlu çağrının, kılınacak namazın Rabbi! Muhammed efendimize vesileyi, fazileti ve yüksek dereceyi ver. O'nu vaad eyle­diğin Makâm-ı Mahmûd'a gönder; şüphesiz sen vaadinden asla dönmezsin."

v. Dünya ve âhireti için Allah'tan hayırlar istemek. [871]

 
Zilhiccemde Zikir:
 


Zilhicce'nin on gününde daha çok zikir yapılması emredilmiş­tir. Sahabe, tabiîn ve din imamlarının, arife ve teşrik günlerinde tekbir getirmekte oldukları meşhurdur. Bunun çeşitli şekilleri var­dır. En uygunu, arife günü sabah namazından itibaren başlaya­rak, sonuncu teşrik gününün (bayramın dördüncü günü) ikindi na­mazına kadar (ikindi dahil), her farz namazın arkasından tekbir getirmek ve şöyle demektir:                                                             

"Allahu ekber! Allahu ekber! Lâ ilahe illallahu vallahu ekber! Allahu ekber! Ve lillâhi'l-hamd."

Manası:
Allah en büyüktür! Allah en büyüktür! Allah'tan başka tanrı yoktur ve Allah en büyüktür! Allah en büyüktür! Ve hamd Al­lah'a aittir.

Kısaca, her kim bu saydığımız zikirlere, zamanlarını kollaya-rak usanmadan, bıkmadan devam eder, üzerinde tefekkürde bulu­nursa, o kişi, devamlı zikir eden biri mesabesinde olur ve Allah Teâlâ'nın haklarında mağfiret ve büyük mükâfaat hazırlamış ol­duğu "zikreden erkekler, zikreden kadınlar[872] zümresine girer. [873]



[868] Zuhruf 43/13.

[869] Rüzgarın hayrı, yağmur bulutlarını sürüklemesi, çiçekleri aşılayıcı gö­rev yapması, yelkenli araçları yürütmesi, değirmenleri döndürmesi gibi şeylerdir. Şerri de rüzgarın yağmursuz, kavurucu sıcak, dondurucu so­ğuk ve yıkıcı olması gibi şeylerdir.

[870] Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliğa İslâm Düşüncesinin İlkeleri, İz Yayınları: 2/245-248.

[871] Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliğa İslâm Düşüncesinin İlkeleri, İz Yayınları: 2/249.

[872] bkz. Ahzâb 33/35.

[873] Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliğa İslâm Düşüncesinin İlkeleri, İz Yayınları: 2/249.