Konu Başlığı: Allah mahlukâtı yaratmadan önce takdir etmişti Gönderen: Sümeyye üzerinde 03 Şubat 2011, 23:14:49 Allah Teâlâ, Mahlukâtı Yaratmadan Önce Takdir Etmişti: Rasûlullah (s’.a.) şöyle buyurur; “Şüphesiz Allah, mahlukâtını karanlık içerisinde yaratmış ve üzerlerine kendi nurundan atmıştı. Kim o nurdan bir şey elde edebildiyse hidayet bulmuş, kim de nasipsiz kaldıysa sapıtmıştır. İşte bunun içindir ki, ben Allah’ın ilmi üzere kalem yazmış ve mürekkep kurumuştur diyorum.” [898] Yani Allah Teâlâ, mahlukâtı yaratmadan önce onları takdir buyurmuştır. O zaman, insanlar haddizatında kemal halinden uzak bir durumdaydılar. Bu hal, kendilerine peygamberler gönderilmesini, üzerlerine kitaplar indirilmesini gerektirdi. Bunun sonucunda bazıları hidayet buldu, bazıları da yolunu kaybetti. Bütün bunlar bir defada takdir buyurulmuştu. Ancak peygamberlerin gönderilmesi, nefislerinin istedikleri şeyin, kendi lehlerine olan şeye galebe çalması yüzündendir. Rasûlullah’ın (s.a.) bir kudsî hadiste Allah Teâlâ’dan şöyle buyurduğunu rivayet etmesi gibi: “Hepiniz açsınız, benim doyurduklarını hariç; hepiniz yanlış yoldasınız, benim hidayet ettiklerim hariç.” [899] Veya şöyle deriz: Bu, Adem’in zürriyetini çıkarması gibi bir olaya işaret olmaktadır. Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurur: “Allah Teâlâ, bir kulun bir yerde ölmesine hükmettiği zaman, onun için orada bir ihtiyaç halkeder.” [900] Bence bu hadiste, bazı hadiselerin sebepler nizamının bozulmaması için meydana getirildiğine işaret vardır. Herhangi bir ilham ya da sezgi gibi bir yolla söz konusu ihtiyacın ortaya çıkmaması halinde, behemehal onun açıkça oraya yönlendirilmesi gerekir. Allah, Mahlukâtın Ölçüsünü, Gökleri Ve Yeri Yaratmadan Önce Takdir Buyurmuştur: Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurur: “Allah Teâlâ, mahlukâtın miktarlarını, gökleri ve yeri yaratmadan elli bin sene önce yazdı. Arşı da su üzerinde idi.” [901] Yani, Allah Teâlâ ilk kez olarak arşı ve suyu yaratmıştır. Sonra da var olmasını dilediği her şeyi, arşın kuvvelerinden birinde -aynen bizim hayal gücümüze benzer şekilde- yaratmıştır. İmam Gazzâlî’nin ifadesine göre “ez-Zikr” denilen şey budur. Sakın ha bunun sünnete muhalif olduğunu zannetmeyesin! Çünkü ehl-i hadisçe, kalem ve levh’in suretinin halkın anladığı şekil üzere olduğu sahih değildir. Bu konuda rivayet edilenler, Rasûlullah’a (s.a.) ait hadisler olmayıp İsrailî haberlerdir. Son devir hadis âlimlerinin, bu tür haberlere iltifat etmesi, bir tür aşırılıktır. Mütekaddimînin bu konuda söz ettikleri vaki değildir. [898] Tirmizî, îmân, 18; Ahmed, 2/176, 197. [899] Müslim, Birr, 55; İbn Mâce, Zühd, 30. [900] Tirmizî, Kader, 11. [901] Müslim, Kader, 16. |