> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Hüccet Değeri ve Tedvin Açısından Sünnet > Muhaddisler ve Fakihler in Kıstasları Uygulaması
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Muhaddisler ve Fakihler in Kıstasları Uygulaması  (Okunma Sayısı 1034 defa)
18 Eylül 2011, 15:13:47
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 18 Eylül 2011, 15:13:47 »



d. Muhaddisler ve Fakihler Bu Kıstasları Metinlere Hakkıyla Uygulamışlardır


Bazı kimseler, muhaddislerin metin tenkidi için gerekli bir takım ölçüt ve kuralları tespit ettiklerini kabul etmekle beraber, onların bu kural ve ölçütleri geniş anlamda uygulama safhasına koyamadıklarını, bu uygulamalann dar bir çerçevede kaldığını, dolayısıyla muhaddislerce tenkid edilmesi gereken bir çok hadis metninin hiç tenkide tabi tutulmadan sadece sahih ve makbul damgasıyla damgalandığını, bu nedenle müslüman alimlerin, makbul hadislerin makbul olmayanlardan, sahih olanların sahih olmayandan ayırdedilmesi amacıyla metin tenkidini daha geniş bir çerçevede ugulamaları gerektiğini iddia etmişlerdir.

Bu görüşle ilgili olarak bir değerlendirmede bulunmak isti­yoruz:

1. Metin tenkidi, ömürlerini hadis ilmi uğruna tüketmiş, bu uğurda varını yoğunu harcamış olan mütehassıs muhaddislerin belirlediği ölçü ve kurallara uygun olmalıdır. Onlar, daha iyisi veya bir benzeri meydana getirilemeyecek derecede sağlam ilmî kriterler vaz'etmişlerdir. Eğer metin tenkidi bu ilmî kural ve kıs­taslara uygun olarak yapılmazsa, tenkid adına yapılan bu faali­yet ilmî niteliğini kaybeder, arzu ve eğilimlerin egemen olduğu gelişigüzel tenkid haline gelip bir çok sahih hadisin inkarı ve reddi için bir basamak halini alır. Keza bu durum, cahil ve kötü maksatlı kimselere de tenkid kapısının açılmasına yol açar. Herhangi bir kimsenin, hoşuna gitmeyen bir hadisi, nevasına ve kötü niyetine göre reddedip sonra da "bu hadis, iç tenkid (en-nakdu'd-dahilî) açısından sahih değildir" demesine kapı aralar.

Bu ölçüsüz tenkid anlayışından dolayı gerek İslam Dünya­sında gerekse dış dünyada son derece tehlikeli düşünceler yay­gınlık kazanmaya başladı. Bunun sonucu olarak bir çok ehliyet­siz kimse kendilerinde hadisin kabulü veya reddine karar vere­bilecek gücün bulunduğunu ileri sürmeye başladı. İşte bu şe­kilde cahillerin tenkidi ve garazkârlann saldınları için bütün ka­pılar sonuna kadar açılmış oldu. Böylece herkes kendi temayü­lüne ve zevkine göre dilediği hadisi kabul, dilediği hadisi redde­der hale geldi.

2. Metin tenkidi yapacak kimsenin tarafsız ve ön yargılar­dan uzak davranarak sağlam ilmî kuralları, arzu ve isteklerden uzak bir tarzda, hastalıklı ve bozuk ortamlardan etkilenmeden hakkıyla uygulaması gerekir. Aksi halde yapılan tenkid, İlmî ni­teliği olmayan ve bozuk eğilim ve arzulardan kaynaklanan bir tenkid haline gelir.

3. Bilindiği üzere herhangi bir ilim dalında, ancak o dalda uzman olup ilgili dalın inceliklerine vakıf olan kimseler görüş be­lirtebilirler. Değilse, ileri sürülen görüş, akıllann kabul etmediği, kulakları tırmalayan garip bir görüş haline gelir. Bundan hare­ketle şunu belirtmek gerekir: Hadisleri sened ve metin ba­kımından değerlendirmek, sahasında uzman olan muhaddisle-rin işidir. Aksi halde İslamî ilimler arasında en geniş ve en has­sas hüviyete sahip olan hadis ilmi cühela ve garazkâr kimselerin at oynattığı bir meydan haJine gelir. Hangi branş erbabı kendi branşı için böyle bir kargaşaya razı olabilir!? Hangi uzman ken­di ihtisas sahasını umumun müdahelesine açarak herkesin ala­na ilişkin görüş belirtmesine müsaade edebilir? İlim ehli şöyle dursun akıldan hissesi olan hiç kimse bunu hoş görmez. Binae­naleyh diğer İlim dalları için sözkonusu olmayan bir şeyin hadis ilmi için de sözkonusu edilemiyeceği kesindir.

4. "Muhaddİslerİn, metin tenkidi için ortaya koydukları kri­terleri geniş anlamda uygulayamadıklan" iddiasının haklı bir ta­rafı vardır.

Muhaddisin, muhaddis olması hasebiyle görevi ve ifa et­mesi gereken rolü, metin ve isnad tenkidi için gerekli olan esas ve kuralları vaz'etmektir. Muhaddisler bu konuda büyük gay­retler göstermiş ve görevlerini hakkıyla ifa etmişlerdir; benzersiz ve eşsizdir sistem ortaya çıkarmışlardır.

Tespit edilen kuralların metin ve sened üzerinde tatbik e-dilmesine gelince, muhaddislerin isnada ilişkin kuralları çok kapsamlı bir tarzda senedler üzerine uyguladıklarını görmekte­yiz. Zira senede ilişkin konuşma ve değerlendirmelerde bulun­mak da onların görevlerinin bir parçası olup onları yakından il­gilendirmektedir. Çünkü bu konular, hadis ilmi kapsamında bu­lunan ravilerin durumu, senetteki bağlantı ve kopukluk gibi hu­suslarla [birinci dereceden] alakalıdır.

Metin tenkidine gelince, aslında bu muhaddislerin ifa ede­cekleri bîr vazife değildir.[511] Aksine bu, muhaddis fakihlerin yani müçtehidlerin üstlendiği bir görevdir. Binaenaleyh - sened ba­kımından hadisin sıhhatini tespitten sonra- müçtehidin görevi, hadis metinlerini İnceleyip karşılaştırmak, hadisler arasında ter­cihte bulunmak ve kendi içtihadına uygun olarak bir hükme va­rabilmek için hadislerin bir kısmını kabul edip bir kısmını red­detmektir. İşte asıl metin tenkidi de budur.

Asıl görevleri bu olmamakla beraber muhaddisler bir öl­çüye kadar metin tenkidi faaliyetinde bulunmuşlardır. Bunun en açık şahidi muhaddislerin meşhur, zayıf ve mevzu' hadisler konusunda yazdıkları çok sayıdaki muazzam eserlerdir. Zira bu kitaplarda hadislerin zayıf veya mevzu' oluşuyla ilgili verilen hükümlerin çoğu metin tenkidi esasına dayanır. [512] Özellikle burada büyük muhaddislerin ilelu'l-hadis konusunda yazdıktan eserleri anmakta fayda vardır.

Muhaddislerin geniş anlamda metin tenkidi yapmamış gö­rünmelerinin bir sebebi daha vardır. O da [konunun mahiyeti gereği] metin tenkidinin sened tenkidine göre daha dar bir ala­na sahip olmasıdır.[513] Yani tenkide konu edilebilecek hadislerin  çoğu birinci kısma [sened bakımından tenkid edilen hadisler] dahil olan hadislerdir.

Müçtehid ve fakihlere gelince bunlar, metin tenkidini geniş ve kapsamlı bir biçimde uygulamışlardır. Aksi takdirde içtihadlan makbul olmazdı. Çünkü içtihad, hükme varmak için olanca ça­bayı göstermek anlamına gelir. Bu çaba da ancak hadis metin­lerini inceleyip karşılaştırmak, hadisler arasında tercihte bulun­mak ve hadislerin bir kısmını kabul edip tenkidi gerektiren du­rumlardan dolayt diğer bir kısmını da reddetmekle gerçekleşebi­lir. Bunun en açık şahidi müçtehidlerin kendi mezhep ve görüş­lerini beyan etmek için kaleme aldıkları devâsâ eserlerle daha sonra gelenlerin telif ettiği İlm-i Hilaf günümüzdeki adıyla Mukayeseli Fıkh'a dair yazdıkları kitaplar­dır. Muhakkik hadisçilerin Muhtelifu'i-Hadîs ve Müşkilu'l-Hadîs alanında yazdıkları eserlerde bu gerçeğin bir başka şahidir. Zira bu ilimler, metinlerin incelenmesi ve değerlendirilmesine daya­nırlar.

Evet ister muhaddis olsun ister fakih bu alimler yaptıklan çalışmalarla ilâhî ecir kazanmış müçtehidlerdir. Ama hatadan masum değillerdir. Bu nedenle aralarında bazı hadislerin ten­kidi, kabulü ya da reddi konusunda bir takım görüş ayrılıkları olmuştur. Onlardan bir kısmı bazı hadislerin tenkid veya kabu­lünde hata etmiş olabilirler. Keza uzak bir ihtimal de olsa bir kısmı tenkide muhtaç bazı hadisleri tenkit etmemiş olabilir. Bi­naenaleyh içtihad için gerekli donanıma sahip muhaddis alim­lerden biri çıkar da temelsiz arzu ve eğilimlerden uzak olarak, bozuk ortamların etkisinde kalmadan ilmî bir yöntemle ehli ta­rafından tenkid edilmeyen falanca hadisin tenkid edilmesi ge­rektiğini ispat ederse kendisini şükran ve takdirle karşılar Cenab-ı Hakk'ın kendisini bu tür salih amellerden daha fazla­sına muvaffak etmesi İçin duada bulunuruz.

Ancak burada şu dört hususa dikkat etmek gerekir:

1. Günümüzde hadis tenkidiyle uğraşıp hadis metinlerinin yeterli oranda tenkid edilmediğini iddia edenlerin ezici çoğun­luğu durum itibariyle bu tenkitleri yapacak ehliyette değillerdir. Bu kimselerin Oryantalist bakış, arzu ve eğilimler ve olumsuz konjonktürün tesirinde kaldıkları açıkça anlaşılmaktadır.

2. Tesbit  edebildiğimiz  kadarıyla  bu  iddia sahiplerinin tenkid ettiği hiç bir hadis yoktur ki, önceki muhakkik fakih ve hadisçiler tarafından tenkid edilmiş olmasın ya da tenkitte bulu-nanlan eleştirme bakımından değerlendirmeye tabi tutulmamış olsun.

Bu tür hadisleri [ve bunlarla alakalı tenkidleri] bulunması muhtemel, ilgili yerlerde aramak gerekir.[514] Nitekim bazı çağdaş alimler bu tür hadislerle bunlar hakkında yapılan değerlendir­meleri içeren kitaplar hazırlamışlardır.

Çağımızda hadis tenkidine soyunanlar çoğu kere kaynak belirtmeksizin ve kendi görüşleriymiş gibi davranarak- önceki münekkit alimlerin görüşlerini almaktadırlar. Bazan da nakledi­len bu görüşleri kişisel arzu ve eğilimleri doğrultusunda bir deği-Şiklİğe ve dönüşüme uğrattıktan sonra tenkidi cevaplayan alim­lerin görüşlerine hiç değinmeden alıp kullanmaktadırlar. Bu da kelimenin tam anlamıyla bir ihanet ve kişinin kendine ait olma­yan bir özellikle böbürlenmeye çalışmasıdır.

3 Bu iddia sahipleri, yaptıkları tenkit faaliyetlerinde önceki münekkit alimlerin koyduğu esas ve kıstasların haricine çıka­mamışlardır. Her ne kadar onlara dayandıklarını belli etmese veya farkında olmaslar da bütünüyle onların belirlediği kıstas­lara dayanmışlardır.

Fakat bu kıstasları çok kötü uygulamışlar ve bunu -sıhhati konusunda ittifak bulunan bir çok sahih hadisin inkan pahasına da olsa- sırf arzu ve isteklerinden hareketle eskiye muhalefet etme, yenilik ve fikrî bağımsızlık imajı oluştumak için bir basa­mak yapmışlardır. Sonuçta bu çirkin ve münker arzularını tat­min etmek yani sıhhati konusunda ittifak bulunan çok sayıda sahih hadisi inkar edebilmek için belirtilen kıstaslan eğip bük­müşlerdir.

4. Günümüzde metin tenkidini gündeme getirenler sünne­tin büyük bir kısmının gereği gibi tenkide tabi tutulmadığını ve hakkıyla tenkide tabi tutulması halinde büyük oranın sıhhat vas­fını kaybedip zayıf veya uydurma sınıfına gireceğini ileri sü­rerler.

Bu iddi...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Muhaddisler ve Fakihler in Kıstasları Uygulaması
« Posted on: 20 Nisan 2024, 06:46:03 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Muhaddisler ve Fakihler in Kıstasları Uygulaması rüya tabiri,Muhaddisler ve Fakihler in Kıstasları Uygulaması mekke canlı, Muhaddisler ve Fakihler in Kıstasları Uygulaması kabe canlı yayın, Muhaddisler ve Fakihler in Kıstasları Uygulaması Üç boyutlu kuran oku Muhaddisler ve Fakihler in Kıstasları Uygulaması kuran ı kerim, Muhaddisler ve Fakihler in Kıstasları Uygulaması peygamber kıssaları,Muhaddisler ve Fakihler in Kıstasları Uygulaması ilitam ders soruları, Muhaddisler ve Fakihler in Kıstasları Uygulamasıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes