> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Hanefi Fıkhı > Hidaye Tercümesi >  İmamlık Bahsi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: İmamlık Bahsi  (Okunma Sayısı 2297 defa)
07 Mayıs 2010, 17:08:01
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 07 Mayıs 2010, 17:08:01 »



Hidaye Tercümesi / İmamlık Bahsi

Namazın İçinde Abdestin Bozulması
Namazı Bozan Ve Namazda Mekruh Olan Şeyler
Bir Fasıl
Bir Fasıl
Vitir Namazı
Nafile Namazları
Namazda Okuyuşun (Kıraatin) Hükmü.
Ramazanın Gece İbâdetleri Hakkında Bir Fasıl


İMAMLIK BABI



(Cemaatle namaz kılmak Sünnet-İ Müekkededir.) Zira Peygam­ber Efendimiz (Aleyhi´s-salâtü ve´s-selâm) :

-Cemaat kişiyi hidâyete götüren bir sünnettir. Ondan münafık ol­mayan kişi geri kalmaz- ([1]) buyurmuştur.

(İmamlık herkesten önce, din ahkamını en iyi bilen kimsenin hakkıdır.) îmam Ebû Yûsuf tan «İmamlık, Kur´an´ı en iyi okuyan kimsenin hakkıdır. Zira okuyuş namazda gerekli bir şey­dir. Bilgiye ise, ancak herhangi bir olay ile karşılaşıldığı zaman ge­rek duyulur» diye söylediği rivayet olunmaktadır. Biz de ona karşı diyoruz ki: Okuyuşa namazın yalnız bir rüknü için, bilgiye ise, bü­tün rükünleri için ihtiyaç vardır. (Şayet din bilgisinde hepsi aynı düzeyde iseler, o zaman imam­lık Kur´an´ı en iyi okuyan kimsenin hakkıdır.) Çünkü Peygamber Efendimiz (Aleyhi´s-salâtü ve´s-selâmi :Cemaate, Allah kitabını en iyi okuyanı imamlık eder. Şayet hepsi aynı düzeyde iseler, o zaman hangileri din ahkamını daha iyi biliyorsa o imam olur- ([2]) buyurmuştur. Peygamber Efendimiz (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) zamanında Kur´an´ı en iyi okuyan kimseler, aynı zamanda din ahkamını da herkesten daha iyi bilir­lerdi. Çünkü onlar bilgilerini doğrudan doğruya Kur´an´dan alırlar­dı. Bunun içindir ki hadiste Öncelik, Kur´an´ı en iyi okuyan kimse­lere verilmiştir. Bizim zamanımızda ise öyle olmadığı için önceliği din ahkamını en iyi bilen kimseye veriyoruz. (Şayet Kur´an´ı iyi okumada da seviyeleri bir ise, o zaman han­gisi daha fazla takva sahibi ise o imamlık eder.) Zira Peygamber Efendimiz (Aleyhi´s-salâtü ve´s-selâm);

-Kim ki takva sahibi bir âlimin arkasında namaz kılarsa, bir Peygamberin arkasında namaz kılmış gibi olur» ([3]) buyurmuştur. (Şayet takvada da hepsi aynı derecede iseler, o zaman en yaş­lıları kim ise o imamlık eder.) Çünkü Peygamber Efendimiz {Sal­lallahü Aleyhi ve Sellem), îbn-i Müleyk e´ nin iki oğluna; İkinizden hangisi yaşça daha büyükse o size imam olsun» buyurmuştur. Hem de cemaattan en yaşlının imam­lık ettiği zaman cemaata karşı rağbet daha fazla olur. (Köle, göçebe, fasık, kör ve zina çocuğu olan kimselerin imam­lık etmeleri mekruhtur.) Çünkü köle, başkasının hizmetinde oldu­ğu için öğrenime gereği kadar vakit ve olanak bulamaz. Göçebe­ler de çoğunlukla bilgisizdirler. Fasık da dini vecibeleri pek önem­semez. Kör de kendini necasetten koruyamaz. Zina çocuğu da ba­bası olmadığı için çoğunlukla yoksulluk içinde büyüyüp bilgisiz ka­lır. Aynca bunların imam olması halinde cemaata karşı rağbet azal­mış olur. (Bununla beraber imamlık ederlerse caizdir). Zira Peygamber Efendimiz (Aleyhi"s-salâtü ve´s-selâm);-İyi, kötü, herkesin arkasında namaz kılın» ([4]) buyurmuştur. (İmamlık eden kimse, namazı fazla uzatmamahdır.) Zira Pey­gamber Efendimiz (Aleyhi´s-salâtü ve´s-selâm); «Kim ki bir cemaata imamlık ederse, en zaîfleri o imiş gibi on­lara namaz kıldırsın. Çünkü içlerinden hasta, yaşlı ve işi olan kim­seler bulunabilir- ([5]) buyurmuştur. (Aralarında erkek bulunmayan kadınlar için cemaatla namaz kılmak mekruhtur.) Çünkü kadın imamın, kendisine uyan kadınla­rın ortasında durması gerekir. Bu ise, erkekler için tahrimen mek­ruh olduğundan, eğer cemaatla namaz kılarlarsa mekruh bir dav­ranışta bulunmuş olacaklardır. (Şayet cemaatla namaz kılarlarsa imamları ortalarında durur.) Çünkü H z . Â i ş e (Radıyallâhü anhâ) öyle yapmıştır. ([6]) Zira ortada durmak tesettüre daha uygundur. H z. Â i ş e´ nin ka­dınlara namaz kıldırması ilk zamanlara hamledilmiştir. (Eğer imama uyan, bir kişi olursa imamın sağında durur.) Zi­ra tbn-i Abbas (Radıyallâhü anh)´ın rivayetine göre Pey­gamber Efendimiz (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) ona namaz kıldı­rırken onu sağ´ tarafında durdurmuştur. ([7]) Açık olan rivayete gö­re tek kişi imamın tam hizasında durur, imam Muhammed ise: «Ayak parmaklarını imamın ökçesi hizasına koyar- demiştir. Eğer tek kişi imamın sağında değil, arkasında veyahut solunda du­rursa -sünnete aykırı davrandığı için- iyi bir şey yapmamış ol­makla beraber caizdir.(Eğer imama uyanlar iki kişi olursa, imamın arkasında durur­lar.) Zira Enes b. Mâlik (Radiyallâhü anhümâ)´dan gelen rivayete göre Peygamber Efendimiz {Sallallahü Aleyhi ve Sellem) onunla kardeşine namaz kıldırırken Önlerinde durmuştur. ([8]) İmam E b û Y û s u f dan ise -İmam ortalarında durur» diye rivayet olunmaktadır. Abdullah İbn-i Mesud (Radıyallâhü anhl´dan gelen nakii de bu yoldadır. ([9]] Biz diyoruz ki: Hadis af-daliyetin, eser cevazın delilidir. ([10])

(Kadın ile çocuğun arkasında erkeklerin namaz kılması caiz de­ğildir.) Zira Peygamber Efendimiz (Aleyhi´s-salâtü ve´s-selâm);-Kadınları geriye bırakın,nasıl kiCenâb-ı Allah da onları geriye bırakmıştır» ([11]) buyurmuştur. Bu­nun için kadının öne geçmesi caiz değildir. Çocuğa gelince: Çün­kü namaz farz da olsa, çocuk için nafiledir. Farzı kılan kimsenin ise nafile kılan kimsenin arkasında kılması caiz değildir. Fakat Te­ravih namazı ile vakit sünnetlerini çocukların arkasında kılmak, bi­zim Şeyhlerimiz: «Caiz değildir- demişlerse de B e 1h ulemâsı caiz görmüşlerdir. Kimisi: «Mutlak sünnetlerde îmam Ebû Yûsuf ile îmam Muhammed arasında görüş ayrılığı vardır- demiş­tir. Fakat muhtar olan görüş şudur ki: hiçbir namazı, çocuğun ar­kasında büyüklerin kılması caiz değildir. Çünkü çocuğun sünneti büyüğün sünnetinden zaiftir. Zira çocuk, başladığı sünnet namazı tamamlamadan bozarsa, o sünneti kaza etmek icma ile ona lâzım gelmez. Kuvvetli namaz ise zaif olan namaz üzerine bina kılınamaz. Fakat ikisinin de namazı zaif olduğu için çocuğun çocuğa uyması caizdir.

(İmamın arkasında önce erkekler, sonra çocuklar ve onlardan sonra da kadınlar dururlar.) Zira Peygamber Efendimiz (Aleyhi´s-salâtü ve´s-selâm -Benim arkamda önce baliğ ve akıl sahibi erkekler dursun» ([12]) diye buyurduğu gibi, er-keklerle kadınların aynı safta durmaları namazı bozar. Bunun için kadınların arka saflarda durmaları gerekir.(Erkek ile kadının birlikte kıldıkları bir cemaat namazında, eğer imam kadına da imamlık niyetini getirmiş ise kadının erkek ile ay­nı safta durması erkeğin namazını bozar.) İmam-ı Şafiî ise, bozulmadığını demiştir, ki kıyas da bunu gerektirir. Zira kadı­nın namazı bozulmadığına göre erkeğinkinin de bozulmaması lâzım gelir. Bununla beraber biz Hanefiler bozulduğu görüşündeyiz. Çün­kü yukarıda geçen hadis hem meşhurdur ve hem de hadiste kadın­lara değil, erkeklere hitab edildiği için kadından çok, erkek dur­ması gereken yerde durmamıştır. Bunun içindir ki kadının namazı bozulmaz da, erkeğinki bozulur. Nasıl ki imama uyarak namaz kılan kimse, imamdan öne geçtiği zaman imamın namazı bozulmaz da, onunki bozulur.

(Eğer imam, kadına imamlık niyetini getirmemiş ise, kadının er­kekle aynı safta durması erkeğe zarar vermez. Ancak bu kez ka­dının namazı bozulur.) Çünkü biz Hanefilere göre bir namazın bir­likte kılınması ancak o namazı kılanların birlikte kılmasını kasd et­tikleri zaman olur. Nitekim imama cemaatın önünde durmak, an­cak eğer imam imamlık niyetini getirirse vacib olur. Nasıl ki ima­mın arkasında namaz kılan kimsenin namazı da, ancak imama uy­mak niyetini getirmesi şartıyla caiz olur.

Namazının bozulması için imamm kadına imamlık niyetini ge­tirmesi de, eğer kadın imamın hizasında durursa şarttır. Şayet ka­dın İmamm arkasında durur ve onun hizasında bir başka erkek bu­lunmazsa o zaman iki rivayet vardır: Bir rivayete göre caiz değil­dir. Çünkü kadının ilerliyerek imamm hizasına gelmesi mümkün­dür. Diğer rivayete göre ise caizdir. Çünkü bilfiil imamın hizasın­da değildir.

(Kadınla erkeğin aynı safta olmasının erkeğin namazını bozma­sı için, kıldıkları namazın aralarında müşterek olması, mutlak na­maz olması, kadının şehvet çağında olması ve aralarında nail bu­lunmaması şartına bağlıdır.) Çünkü bu şartlar bulunduğu zaman erkeğin namazının bozulduğu nassdan öğrenilmiştir. Bunun için nass-da bulunan bütün şartlar gözetilmelidir.

(Genç kadınlara cemaat namazlarına katılmak mekruhtur.) Zi­ra genç kadının cemaate katılması sakıncalı bir durum doğurabilir. îmam Ebü Hanife´ye göre (Yaşlı kadının sabah, akşam ve yatsı namazlarına çıkmasında bir sakınca yoktur. Diğer iki imam, -Kadın yaşlı olursa bütün namazlara çıkabilir-, demişlerdir.) Çün­kü yaşlı kadına rağbet az olduğu için çıkmasında tehlikeli bir du­rum yoktur. Bunun için bayram namazına çıkması nasıl mekruh de­ğilse diğer namazlara da çıkması mekruh değildir. İmam Ebü H a n i f e. -İnsandaki cinsel ilişki arzusu, kadın yaşlı da olsa er­keklere karışması halinde onu kötü bir duruma itebilir. Ancak şu varki, çapkınlar Öğle, ikindi ve cuma vakitlerinde dışarıda bulunur­lar. Sabah ve yatsı vakitlerinde ise uyuyorlar. Akşam namazı vak­tinde de yemekle meşguldurlar. Bayram namazı da meydanlarda kılındığı için yer geniş olup kadınlarla erkekler ayrı ayrı yerlerde durabilirler. Bunun için yaşlı kadının sabah, akşam, yatsı ve bay­ram namazlarında cemaate katılması mekruh değildir» demiştir.

(Abdestli olan kimse, abdestli kalamayan kimsenin, temiz olan kadın da müstahaza olan kadının arkasında namaz kılamazlar.) Zi­ra imamm namazı, arkasında olan kimsenin namazı yerine kaim­dir, özrü bulunan kimsenin namazı ise, sağlam kimsenin namazı kadar kuvvetli olmadığı için onun yerine kaim olamaz. Aynı ne­denle (Okumuş olan kimse de, okumamış olan kimsenin ve giyinik olan kimse, çıplak olan kimsenin arkasında namaz kılamazlar.)

(Teyemmümlü kimse abdestli kimseye imam olabilir). İmam Muhammed ise, namaz kılabilmek için abdestli olmak şart­tır. Teyemmümle ise ancak zaruret halinde namaz kılmabilir, diye­rek (Bunun da ca...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: İmamlık Bahsi
« Posted on: 20 Nisan 2024, 07:05:01 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: İmamlık Bahsi rüya tabiri, İmamlık Bahsi mekke canlı, İmamlık Bahsi kabe canlı yayın, İmamlık Bahsi Üç boyutlu kuran oku İmamlık Bahsi kuran ı kerim, İmamlık Bahsi peygamber kıssaları, İmamlık Bahsi ilitam ders soruları, İmamlık Bahsiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes