๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Hanımlar İlmihali => Konuyu başlatan: Safiye Gül üzerinde 20 Kasım 2010, 11:53:36



Konu Başlığı: İhramın sünnetleri
Gönderen: Safiye Gül üzerinde 20 Kasım 2010, 11:53:36
İhramın Sünnetleri ve Hanımlar Açısından Adabı:
 

1.  Hayızlı Veya Loğusa Olunsa Dahi, İhrama Girerken Gusül Abdesti Alınması:
 

Câbir (radiyaîlâhu anh) anlatıyor; '... Zülhuleyfe denilen yere geldiğimizde, Umeys'in kızı Esma, Muhammed bin Ebî Bekr'i doğurdu. 'Nasıl hareket edeyim?' diye Rasuluîlah (sallal-lâhu aleyhi ve sellem)'e haber gönderdi. Ona; 'Yıkan, [kanamalı bölgeye] bir elbise sarın ve ihrama gir' buyurdu.[528]

 
2.  İhrama Girmeden Önce Hanımların Koku Sürünmesi:
 

Aişe (radiyaîlâhu anhâ) anlatıyor; 'Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellemj'le birlikte Mekke'ye doğru yola çıkmıştık. İh­rama girerken alınlarımıza koku sürdük. Bizden biri terlediğinde kokulu madde yüzüne akardı. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem) bunu gördüğü halde bizi nehyetmezdi.[529]

İhrama girildikten sonra ne hanımlar için, ne de erkekler için koku sürünmük caiz değildir. Bu konuda âümler icmâ etmiş­tir.[530]

 
3.  İhrama Girmeden Önce Temizlenmek:
 

İhrama girmeden önce, tırnaklan kısaltılmak, vücutta alın­ması mendup olan tüyler alınmalıdır. Çünkü ihrama girildikten sonra bunların yapılması caiz olmadığı gibi, İhram süresince tır­naklar ve alınması gereken tüyler oldukça uzayacaktır.

 
4. İhrama Giren Hanımlar Diledikleri Elbiseyi Giyebi­lirler, Ancak Peçe Ve Eldiven Takamazlar:
 

Hanımların, ihramlı İken bütün vücutlarını dikişli veya farklı elbiselerle örtmeleri mubahtır. Ancak peçe ve eldiven kullana­mazlar. Çünkü Peygamberimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) '... ihramlı kadınlar peçe takmasınlar, eldiven kullanmasınlar[531] 'bu­yurmuştur. Ancak hanımların başörtüleriyle veya başka şeylerle yabancı erkeklerin kendilerine yakın olarak geçtiği ortamlarda yüzlerini kapatmaları caizdir. Bu örtülerin yüzlerine dokunması­nın bir sakıncası yoktur.

Esma binti Ebî Bekr (radiyaîlâhu anhâ) anlatıyor; 'İhramlı iken, yüzlerimizi erkeklerden kapatıyorduk ve bundan önce saç­larımızı tarıyorduk.[532]

Aişe (radiyaîlâhu anhâ) anlatıyor; 'Biz ihramh iken Rasu-lullah (sallallâhu aleyhi ve sellem)'le birlikte bulunduğumuzda, yolcular bize uğrarlardı. Onlar bize yaklaştıklarında, dış elbise­lerimizi yüzümüze sahvehrdik. Onlar bizi geçtikleri zaman da, yüzümüzü açardık.[533]

 
Hatırlatmalar:
 

Mümin hanımlar şunu bilmeliler ki, ihrama giren hanımlar diledikleri elbiseyi giyebilirler. Bazı hanımların, özellikle de Mısırlı hanımların zannettiği gibi, ihramlı iken giyilecek elbisenin beyaz olması gibi belirli bir renkte olması şart değildir.

Hanımların elbise altına pantolon giymeleri, mest giymeleri caizdir. Mest giymeleri durumunda, mestin topuklarını aşan kıs­mını kesmeleri gerekmez. İbni Ömer (radiyaîlâhu anh); 'ihramh hanımların mest ve pantolon giymelerinin bir sakıncası yoktur' demiştir.[534]

İhramlı hanımların takı takmaları caizdir. Nâfi anlatıyor; 'Ab­dullah İbni Ömer'in hanımları ve kızları, ihramlı iken takı takınır­lardı.[535]

 
5.  İhrama Niyeti, Farz Veya Nafile Namazın Hemen Sonrasında Yapmak:
 

Çünkü Peygamberimiz (sailallâhu aleyhi ve seliem) veda haccında, ihrama öğle namazını kıldıktan sonra girmiştir. Ömer bin Hattâb (radiyallâhu anh) anlatıyor; Peygamerİmİz (sailallâhu aleyhi ve seliem) buyurdu ki; 'Bu gece bana Rabbimden bir elçi geldi ve; «bu mübarek vadide namaz kıl; hac ile birlikte umreye de niyet et» dedi.[536]

Hadiste ifade edilen namazın farz namazlardan bîri olması muhtemeldir. Dolayısıyla bu rivayet, iki rekât ihram namazının meşruiyetine delil olmaz. Bilakis, hac veya umre için ihrama giril­mesinin, mümkünse namaz kılındıktan sonra olmasının faziletini belirtir.[537]

 
6.  Fitneden Emin Olunduğu Takdirde, İhrama Giren Hanımlar, Telbiye Getirirken Seslerini Yanındakileri-Nin İşiteceği Şekilde Yükseltirler:
 

Hallâd bin es-Sâib (radiyallâhu anh) anlatıyor; Rasulullah (sailallâhu aleyhi ve seliem) buyurdu ki; 'Bana Cibri geldi ve; «ey Muhammedi Sahabelerine tehlili yüksek sesle getirmelerini em­ret» dedi.[538] Aişe (radiyallâhu anhâ) bu emrin hanımlar İçinde geçerli olduğunu belirtmiştir. El-Kâsım anlatıyor; Nefer gecesinde Muâviye dışarı çıkmıştı. Telbiye sesi işittiğinde, 'bu kim?' diye sordu. Oradakiler; 'Aişe! Tenîm bölgesinde umre için ihrama girdi' dediler. Daha sonra bunu Aişe (radiyallâhu anhâ)'ya söylediler. O da; 'eğer bana sorsaydı, ona anlatırdım' dedi.[539] Bu nedenle Şeyhuİ-Islarn İbn Teymiye; '[telbiye getirirken] kadınlar, seslerini yanındakiler işiteceği kadar yükseltir' demiştir.[540] Ancak günümüzde hiç gerekmediği halde, bazı hanımların seslerini çok aşırı yükselttiklerine tanık olmaktayız.


[528] Müslim, 1218.

[529] Ebû Dâvûd, 1830; Beyhakî, 5/48; Sahih senetle rivayet edilmiştir.

[530] Nevevî, el-Mecmû, 7/270.

[531] Buhârî, 1838; Ebû Dâvûd, 1825; Tirmîzî, 833; Nesâî, 5/133.

[532] Hâkim, ei-Müstedrek, 1/454; Sahih senetle rivayet edilmiştir.

[533] Ahmed bin Hanbei, Müsned, 6/30; Ebû Dâvûd, 1833; Zayıf senetle ri­vayet edilmiştir. Ancak, bu rivayeti teyid eden başka rivayetler bulun­maktadır.

[534] İbn Ebî Şeybe, e!-Musannef, 4/92; Sahih senetle rivayet edilmiştir.

[535] İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, 4/319; Sahih senetle rivayet edilmiştir.

[536] Buhârî, 534, EbÛ Dâvûd, 1800; İbn Mâce, 2976.

[537] İbn Bâz, el-Hac ue'l-Umre, 69.

[538] Nesâî, 5/162; Tirmîzî, 830; Ebû Dâvûd, 1197; İbn Mâce, 2922; Sahih senetle rivayet edilmiştir.

[539] İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, 1, 4, 389; Sahih senetle rivayet edilmiştir.

[540] İbn Teymiye, el-Fetâvâ, 26/115.