> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Hanefi Fıkhı > Dava
Sayfa: 1 2 3 [4]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Dava  (Okunma Sayısı 6750 defa)
08 Şubat 2010, 22:02:13
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« Yanıtla #15 : 08 Şubat 2010, 22:02:13 »



TEHÂRÜÇ FASLI

METİN


Varisler aralarından birisini sulh yoluyla menkûl veya gayr-i menkul terekeden bir miktar mal veya

altın olan terekeden bir miktar gümüş ve-ya gümüş alan terekeden bir miktar altın veya altın ve

gümüş karışımı olan terekeden bir miktar altın gümüş vererek miras dışı bıraksalar, altın ve

gümüşte cinsi aksine sarf yapıldığından sulh ye teharüç geçerlidir. Miras dışı bırakılana verilen az

olsun, çok olsun hüküm değişmez. Şu-rası var ki sulh ile teharüç tereke altın ise gümüşten, gümüş

ise altın-dan olursa aynı mecliste iki tarafın da haklarını kabzetmeleri şarttır.

Teharüç, terekeyi taksim etmezden öncü,varislerin aralarında anlaşarak herhangi bir varisi bir

miktar mal karşılığında terekeden çıkarmaları, ihraç etmeleridir. M.T.

Tereke eğer, altın gümüş ve başka bir para ile karışık ise araların-dan birisini altın ve gümüşten bir

miktar vererek miras dışı bırakmaları geçerli olmaz. Ancak altın ve gümüşten verdikleri, varisin

terekedeki al-tın ve gümüş hissesinden daha fazla olursa ribadan korunulduğu için sulh geçerli

olur. Burada sulh zamanında altın ve gümüşün mevcut ol-ması ve miras dışı bıraktıkları varisin


payına düşeni bilmesi gerekir. Şurunbilâliye ve Celâliye.

Vârisi bir arz ile ihraç etmiş olsalar, mutlaka caizdir. Çünkü riba yoktur. Eğer çıkardıkları adamın

varis olduğunu inkâr etseler, o zaman onun aldığı sulh bedeli miras bedeli değil, anlaşmazlığı

kesmenin bede­li olur.

İZAH

«Miras dışı ilh...» Bir kimse diğerine malının üçte birini vasiyet ettikten sonra ölse, varisi üçte biri

vasiyet olunan şahısla malın altıda biri üzerinde sulh yapsa, caizdir. Hâvairzâde adıyla bilinen

İmam, «Tak-simden önce vasiyet olunan kişi ile varisin hakkı teîkîd edilmiştir. Her-hangi bir sebeple

hakları iskât edildiği takdirde düşer.» demiştir.

Geçmişte görüldüğü gibi taksimden önce alınan ganimet hakkı, re-hinin habis hakkı, mücerret akan

suyun hakkı, birisine bir evde otur-ması vasiyet edilmişse onun hakkı, taksimden önce sülüs (üçte

bir) ile vasiyet olunanın hakkı, taksimden önce varisin hakkı herhangi bir sebebten ötürü

düşürülebilir. Bu meselenin tamamı Eşbâh´tadır. Bu düşen kısım, eğer düşürülmeyi kabul eden

cinsten ise düşer. Düşürülmeyi ka-bul etmeyen cinsten ise düşmez. Hâmiş´te de böyledir.

«Kabzetmeleri şarttır, ilh...» Bahır kitabında. Metinde geçen, varis-lerin birisini miras dışı

bırakmaları meselesindeki sulhta terekedeki aynları bilinmesi de şart değildir.» denilmektedir.

Ancak sulh altın ve gü-müşten birisi üzerine yapıldığında tekâbuzun (karşılıklı alma) mecliste

yapılması şarttır.

Ancak, terekenin geri kalanı elinde kalan kişi, miras dışı bırakılan şahsın varis olduğunu inkâr

ediyorsa, bunda yalnız kabzetmek yeter-lidir. Çünkü onun kabzı tazminle yükümlü olma kabzı

olduğundan sulh kabzı yerine de geçer. Eğer terekenin geri kalanı elinde kalan kimse dışarda

bırakılmasının mirasçı olduğunu ikrar ediyorsa, onun kabzının yenilenmesi şarttır.

«Altın ve gümüş, hissesinden daha fazla olursa ilh...» Aldığı cinsten olan hissesinin ne kadar

olduğunu bilmese de hüküm değişmez. Sağlam olan, eğer şek (şüphe), aldığı cinsin terekede olup

olmadığında ise sulh yine caizdir. Fakat aldığı bedelin terekede olduğunu biliyor, ancak al-dığı

bedelin hissesinden az veya çok veya dengi olduğunu bilmiyorsa sulh fasit olur. Bahır, Hâniye´den.

«Varis olduğunu inkâr etseler ilh...» Sulh mutlaka caizdir. Şurunbulâlîye sahibi, «Hâkim-i Şehîd

şöyle demiştir: «Altın ve gümüş gibi ribâ kabul eden malda sulh yapılır ve taraflar birbirlerini tasdik

ederlerse, o zaman, ona verdikleri hissesinden az da olsa, caizdir. Bunun cevazının sebebi şudur:

İnkâr ettikleri takdirde onun aldığı, hissesinin karşılığı de-ğildir. Veren de onu hissesinin karşılığı

olarak değil, sulh bedeli olarak vermektedir. Merginânî de böyle zikretmiştir. Altın ve gümüşten

yapılan sulhun bedelinin mecliste kabzedilmesi şarttır. Çünkü bu bir sarf İş-lemidir. Geçen

şekillerin hepsinde sulh bedeli menkûl mal olursa, mec-liste alınması da, hissesinden az olsa da,

hissesinden az olsa da mut-laka caizdir.» demiştir.

METİN

Düyun (alacak) olan terekeden alacak diğer varislere ait olmak üzere varislerin birisi miras dışı

bırakılsa sulh bâtıldır. Çünkü miras dışı bırakılan varis, sulh yoluyla aldığı mal karşılığında

alacaktan hissesine düşeni diğer varislere temlik etmiş olmaktadır. Bu ise bâtıldır.

Musannif bu sulhun sıhhati için şöyle birtakım hileler düşünmüştür: Vârisler, sulh yoluyla

çıkardıkları varisin borçluları kendi hissesine dü-şen alacaktan ibra etmesini şart koşarlarsa sulh

geçerli olur. Çünkü o zaman deyn, üzerinde olan kişiye temlik edilmiş olmaktadır. Borçlular-dan

sulh yoluyla çıkarılan vârisin alacaktan hissesi kadarı düşülür.

Sulh yoluyla miras dışı bırakılan varise, alacaktan hissesi kadar bir miktar teberru edilir. O da onları

borçlulara hissesi ile havale eder.

Varisler ona alacaktan hissesi kadar karz verirler. Sonra onunla borcun dışındaki şeyden bedeli

olabilecek birşey üzerinde anlaşırlar. O da onları almış olduğu karzdan dolayı borçlulara havale

eder. Onlar da havaleyi kabul ederler. Bu hile geçen hilelerin en güzelidir. İbni Ke-mal.

En sağlam ve kolay olanı ise, onu alacaktan hissesi kadar hurma veya benzeri birşey satarlar, o da

aldığı malın parasını borçlulara ha-vale eder.

İZAH

«Duyûn (alacak) olan ilh...» Halkın üzerinde. Çünkü ilerisi buna işaret etmektedir. Ölen kimsenin

üzerinde borç varsa, bu hususta Bezzâziyye´de, Şemsü´l-İslâm, «Ölen adam borçlu ve alacaklılar

borcu taleb ediyorlarsa, varislerden birisini sulh yoluyla mira´s dışı bırakmak geçerli değildir.


Çünkü şeriatın hükmüne göre borç bütün varislere aittir.» de-miştir.» denilmektedir.

«Bâtıldır ilh...» Bu butlan hepsine sirayet eder. Çünkü burada pa-zarlık birdir. İmam-ı Azam´a göre,

miras dışı bırakılanın alacaktan his-sesi, ister açıklansın, ister açıklanmasın bâtıldır. Fakat

İmâmeyn´e göre bu sulh, miras dışı bırakılan kişinin alacaktan hissesi beyân edildik-ten sonra

yapılırsa, caizdir. Uygun plan da budur. İbni Melek.

«Havale eder ilh...» Bu cümlenin yeri burası değildir. İbni Melek´in Vikaye şerhinde ise bu cümle

bulunmaktadır.

«Hilelerin en güzelidir ilh...» Çünkü birincisinde vârislere zarar var-dır. Zira varisler sulh yoluyla

miras dışı bıraktıklarının hissesi kadarını borçludan alamazlar. İkincisinde de varislere zarar vardır.

Çünkü nakit vadeliden daha hayırlıdır.

«En sağlam ve kolay olanı ilh...» Çünkü karz verdikleri şekil de, mal kendi ellerine daha geç

geçeceği için zarardan hâli değildir. İbni Melek.

METİN

İçinde alacak veya verecek olmayan, ayanı da bilinmeyen (meçhul) bir terekeden dolayı tartılacak,

ölçülecek bir mal üzerine sulh yapma konusunda görüş ayrılığı vardır. Sahih kavle göre böyle bir

sulh geçer-lidir. Zeylâî. Çünkü şüphenin şüphesine itibar edilmez.

İbni Kemal, «Eğer terekede sulh bedelinin cinsi varsa sulh caiz de-ğildir. Yoksa caizdir. Eğer olup

olmadığı bilinmiyorsa ihtilaflıdır.» demiş-tir.

Tereke ölçülecek, tartılacak birşeyden değil ve meçhul, aynı za-manda sulh yoluyla miras dışı

bırakılan varisin dışındaki varislerin el-lerinde bulunuyorsa, sağlam görüşe göre yapılan sulh

geçerlidir. Çünkü bu sulh anlaşmazlığa sebeb olmaz. Çünkü tereke kendi ellerindedir.

Terekenin hepsi veya bir kısmı sulh yoluyla miras dışı bırakılan va-risin elinde ise, onun elindeki

malın tamamı bilinmedikçe sulh geçerli değildir. Zira o mal teslime muhtaçtır. İbni Melek.

Ölen adam borçlu ve borç, terekeyi kapsıyorsa ne sulh, ne de tak-sim caizdir. Ancak varislerden

birisi rücû etmeksizin borcu üzerine alırsa veya o borç terekeden değil başka bir maldan

karşılanırsa sulh da, taksim de geçerli olur.

Terekeyi kapsamayan bir borç terekeden ödenmeden sulh veya tak-sim yapmak uygun değildir.

Fakat borç terekeden çıkarılmadan sulh ve-ya, taksim yapılırsa geçerlidir. Zira tereke az bir borçtan

hâli olamaz. Varisler malın (terekenin) taksimini durdururlarsa zarar görebilirler. O zaman taksimin

bozulmaması için istihsanen ancak borç miktarı bek-letilir. Vikaye. Bahır.

İZAH


«Şüphenin şüphesi ilh....» Çünkü terekede sulh bedelinin cinsinin ol-maması ihtimali de vardır.

Eğer terekede olma ihtimali varsa, sulh be-delinin terekedeki o cinsten olan hissesinden fazla olma

ihtimali de vardır. Eğer sulh bedeli terekedeki o cinsten olan hissesinin misli veya azı ise -ki bu da

ihtimalin ihtimalidir-, o zaman şüphenin şüphesine dü-şülmüş olunur ki, bu da muteber değildir.

«Tartılacak birşeyden ilh...» Bu terekede borç da olmamalıdır. Sulh tartılacak, ölçülecek birşey

üzerine yapılırsa. İtkânî.

«Sağlam olan görüşe göre ilh...» Bazı âlimler bu sulhun caiz olma-dığı görüşünü benimsemişlerdir.

Çünkü bu sulh, meçhul ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Dava
« Posted on: 25 Nisan 2024, 18:50:53 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Dava rüya tabiri,Dava mekke canlı, Dava kabe canlı yayın, Dava Üç boyutlu kuran oku Dava kuran ı kerim, Dava peygamber kıssaları,Dava ilitam ders soruları, Davaönlisans arapça,
Logged
Sayfa: 1 2 3 [4]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes