Konu Başlığı: Dinin Özeti Gönderen: Zehibe üzerinde 12 Temmuz 2011, 16:47:11 Hâl Dili Haziran 2011 150.SAYI Abdullah S. DEMİRTAŞ kaleme aldı, HÂL DİLİ bölümünde yayınlandı. Dinin Özeti Son asırda yaşamış Nakşibendî büyüklerinden Osman Bedreddîn Erzurumî k.s. şöyle buyurur: İslâmiyet üç şeyden ibarettir. İman, islâm ve ihsan. • İman kalp ile tasdiktir. • İslâm azaların ibadet etmesidir. • İhsan mâsivadan, Allah Tealâ’nın dışındaki her şeyden yüz çevirerek O’nunla beraber olmaktır. Osman Bedruddîn Erzurumî, Gülizâr-ı Sâmini Sohbetler I-II Veli Kul Ölse de... Velilerin büyüklerinden Sehl b. Abdullah Tüsterî k.s. vefat ettiği zaman, insanlar cenaze namazına katılmak akın ettiler. O beldede yetmiş yaşını aşmış ihtiyar bir yahudi vardı. Bir gürültü işitti ve olup biteni anlamak için dışarı çıktı. Cenazeyi görünce; – Benim gördüğümü siz de görüyor musunuz, dedi. Orada bulunanlar, – Ne görüyorsun ki, diye sordular. Yahudi; – Semadan cenazeye katılmak için inen topluluklar görüyorum, dedi ve müslüman oldu. Bu yahudi kalan ömründe İslâm’ı güzelce yaşadı. Allah Tealâ, Sehl b. Abdullah Tüsterî’ye rahmet etsin ve bütün salih kullardan faydalanmayı bize de nasip eylesin. Ravzu’r-Reyâhîn fî Hikâyeti’s-Sâlihîn Adil Hükümdarın Cenazesi Salihlerden biri anlatıyor: Şehit düşen bir oğlum vardı. Uzun süre onu rüyamda görmemiştim. Adaletiyle meşhur halife Ömer b. Abdulaziz rh.a.’in vefat ettiği günün gecesinde rüyama geldi. – Oğlum, sen ölmedin değil mi, diye sordum. – Hayır, ben ölmedim şehit oldum. Diriyim ve Allah katında rızıklandırılıyorum, dedi. – Bir haber mi duydun, niçin buradasın, dedim. Şu cevabı verdi: – Gök ehline şöyle nida olundu: “Dikkat edin, iyi dinleyin! Bugün Ömer b. Abdulaziz’in cenaze namazını kılmak için bütün nebi, sıddık ve şehitler hazırlandı, kimse kalmadı.” Ben de namaza katıldım, sonra da selam vermek için size geldim. Ravzu’r-Reyâhîn fî Hikâyeti’s-Sâlihîn Ne Zaman Uyanacaksın? Hanım velilerden Rabia Adeviyye k.s. hazretlerinin hizmetinde bulunan bir kadın anlatıyor: – Rabia Adeviyye bütün geceyi namaz kılarak, ibadet ederek geçirirdi. Sabah namazı vakti girdiğinde, ortalık biraz açılıp ağarıncaya kadar namaz kıldığı yerde birazcık uyur, dinlenirdi. Sonra yattığı yerden aniden sıçrayarak namaz için kalkar ve şöyle derdi: – Ey nefsim ne çok uyuyorsun, ne zaman kalkacaksın? Az bir şey uyumam seni batırıyor ondan kalkmak istemiyorsun. Yoksa dirilme günü Sûr’a üfürülünce mi kalkacaksın? Ravzu’r-Reyâhîn fî Hikâyeti’s-Sâlihîn Hızır a.s.’ı Görme Sebebi Bilal b. Havvas k.s. anlatıyor: Bir gün, İsrail Çölü’nde yolculuk yapıyordum. Yanıma bir zat yaklaştı. Onu aniden görünce önce şaşırdım. Ancak daha sonra kalbime onun Hızır a.s. olduğu ilham edildi, kendisine sordum: – Allah hakkı için söyle, sen kimsin? – Ben kardeşin Hızır, dedi. – Sana bir soru sormak istiyorum, dedim. – Buyur sor, dedi, – İmam Şafiî hakkında ne dersin? – O, Evtâd’dan (dört büyük evliyadan) biridir, dedi. – Ahmed b. Hanbel hakkında ne dersin? – O, sıddıklardan biridir, dedi. – Peki, Bişr b. Haris hakkında ne dersin? – Bu zamanda onun gibisi gelmedi, dedi. – Pekâlâ, seni hangi sebeple gördüm, diye sordum. – Annene yaptığın iyilik ve hürmetin sayesinde, buyurdu. Kuşeyri, Risale; Abdullah b. Esad Yâfiî, Ravzu’r-Reyâhîn fî Hikâyeti’s-Sâlihîn; Feridüddîn Attâr, Tezkiretü’l-Evliyâ Saliha Hanımın İbadeti Salihlerden biri anlatıyor: – Bir kadınla evlenmiştim. Yatsı namazını kıldıktan sonra güzel elbiselerini giyer, güzel kokular sürer, süslenir ve yanıma gelir, “Bir ihtiyacın var mı?” diye sorardı. Ben “Evet var.” dediğim zaman benimle beraber olurdu. “Hayır, şimdi yok.” dediğimde ise giydiği elbiseyi çıkarıp ibadet için giydiği elbiseyi giyer, sabaha kadar Allah Tealâ’ya ibadetle meşgul olurdu. Ravzu’r-Reyâhîn fî Hikâyeti’s-Sâlihîn İnsanlığı Helâke Götürenler Hasan Basrî rh.a. şöyle demiştir: Şu dünyada insanlar beş kısımdır: • Alimler. Onlar peygamberlerin vârisidir. • Zahitler. Dünya sevgisinden yüz çevirip ibadetle meşgul olanlar, bunlar da insanlara yol gösteren kimselerdir. • Gaziler. Onlar Allah Tealâ’nın yeryüzündeki kılıcıdır. • Dürüst tüccarlar. Onlar Allah’ın yeryüzündeki emini, muhafızıdırlar. • Devlet reisleri. Onlar da halkın gözeticisi ve koruyucusudurlar. Alimler açgözlü olup sadece mal toplamakla uğraştıkları vakit kime uyulur? Zahitler insanlardan bir şeyler istedikleri, dünyaya rağbet ettikleri vakit kim yol gösterir, kime tabi olunur? Gaziler, Allah yolunda cihat edenler riyakâr olduğunda -ki riyakârların ameli kabul olmaz- kim düşmana karşı muzaffer olur? Tüccarlar hain olduğunda kime güvenilir ve razı olunur? Devlet adamları zulmettiği vakit halkı kim koruyup gözetir? Allah’a yemin ederim ki, ancak kendi çıkarları için güzel sözlerle insanları kandıran alimler, dünyaya rağbet eden zahitler, riyakâr gazi ve mücahitler, hain tüccarlar ve zalim hükümdârlar yüzünden insanlar helâk olur. Ravzu’r-Reyâhîn fî Hikâyeti’s-Sâlihîn Konu Başlığı: Ynt: Dinin Özeti Gönderen: Selvihale üzerinde 12 Temmuz 2011, 23:52:56 Rabbim razı olsun güzel ...Reyyan hocam paylaşım çok güzel ..Rabbim daim etsin selmtle...
|