> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Hadis Müdafaası > Dediklerine Göre Başı Sonunu İfsad Eden Hadis
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Dediklerine Göre Başı Sonunu İfsad Eden Hadis  (Okunma Sayısı 1224 defa)
24 Ekim 2010, 18:51:55
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 24 Ekim 2010, 18:51:55 »



25-Dediklerine Göre Başı Sonunu İfsad Eden Hadis

İddia:Rasûlullahın,"Beş fâsık vardır ki Harem (Mekke hududlan) dâhilinde de,bu hududlann ha­ricinde de ÖIdürülür:Karga,çaylak veya akbaba, kö­pek .yılan ve fare ... [538]

Eğer,"...şu beş hayvanı ve onlara,Üaveten şu beş hayvanı da öldürün." demiş olsaydı.bu taabbudî (iba­detlerle alâkalı) bir hüküm olduğu için öldürülmeleri caiz olurdu.Ama mezkûr hayvanların.fâsık oldukları' için öldürülmesine gelince, bu caiz değildir. Çünkü fısk veya hidayeti bu gibi şeyler için düşünmek uygun değildir.Yılan ,çıyan,yırtıcı hayvanlar ve kuşlar şey­tan değildirler .Yahut kendisi için fısk (günah) ve hida­yet sözkonusu olan insan veya cin de değildirler.

Cevap: Biz deriz ki:Yılan,çıyan,yırtıcı hayvanlar ve kuşlar için,isyan veya tâatın mevzubahis olamaya­cağına dair bir itikad (inanç) Allah'ın kitabına (Kur'an'a),Peygamberlerine,ve Allah'ın gönderdiği geç­miş kitaplara muhalif bir inançtır.Çünkü Allahu Te âlâ bize Süleyman 'dan (A.S),onun,(hüdhüd) kuşufnu) göremeyince,Hüdhüd'ü neye (yerinde) göremiyo-rum.yoksa gâiblerden rai oldu?Ya (gecikmesine dâir) açık bir mazeret getirir,ya da mutlaka onu şid­detli bir azaba maruz bırakınm.veya onu keserim." (27.en-Neml:20,21) buyurduğunu haber vermiştir.

Âyetteki "..açık bir delil" den maksat, açık bir ma­zeret ve kayboluşunun ve gecikmesinin sebebidir.    .

Süleyman'ın (Â.S) hüdhüd'e ancak bir günahtan veya isyandan dolayı azab etmesi caizdir.Günahlara ve isyankârlıklara,fısk denilir ve âsî denilmesi caiz olan bir kimseye fâsık demek de caizdir.

Sonra Allahu taâlâ,Hüdhüd'ün,Süleyman'dan (A.S).özür diledikten sonra"Ben senin bilmediğin bir şeyi öğrendim. Sana Sebe'den çok sağlam ve iyi ha­ber getirdim.Ben bir kadın buldum.Sebe' halkına padişahlık yapıyor,kendisine herşey verîl-miş.Muhteşem bir de tahtı var.Onun ve kavminin Allah'a değil,güneşe taptıklarını gördüm.Şeytan onlara amellerini güzel göstermiş.böylece kendile­rini hak yoldan sapıtmış da .doğru yola giremiyor-lar.(Şeytan onlara amellerini güzel gösterdi ki) göklerde ve yerde gizli olanı meydana çıkaran.giz-ledikleri ve açıkladıkları şeylerin hepsini bilen Al­lah'a secde etmeslnler.(23.en-Neml:22-25) dediğini hikâye etmiştir.

Eğer bu (kıssa) hukemâ sözü olsaydı,hele Pey­gamber sözü olsaydı bile,yine de güzel bir söz, etkileyi­ci bir nasihat ve apaçık bir delil olurdu.Bu durumda hüdhüd'ün muti (itaatkâr),âsî.fâsık ve muhtedî (hida­yete ermiş ) olması nasıl caiz olmaz..!

Yine Cenâb-ı Hak,bu sûrede (en-Neml) karıncadan bahsederken şöyle byurmuştur:"Süleyman,ba-bası Dâvuda vâris oldu.ve dedi ki:"Ey insanlar bize kuşdili öğretildi."(27.en-Neml:16) Burada Süleyman (A.S) kuşların insanlar gibi konuştuğunu söylemekte­dir.

Yine Allah'u taâlâ:"Nihayet karınca vadisine varınca,bir karınca şöyle dedi:Ey karıncalar ...ilâh"(27.en-Neml: 18) buyurmuş ve burada karınca­lan insanlar gibi konuşturmuştur.

Aynı şekilde"Hiçbir varlık yoktur ki, O'nu hamd ile teşbih etmesin.Fakat siz onların teşbihini anlayamazsımz!"(34.Sebe:10) ve "Ey dağlar ve kuş­lar, Dâvud ile beraber teşbih edin." (34,Sebe; 10) bu­yurmuştur.

EBÛ MUHAMMED :Tevratta da şunu oku-dum:Nûh (A.S) (tufandan )kırk gün sonra yapmış ol­duğu geminin penceresini açmış, sonra kargayı sal­mış. Karga gitmiş ve sular yeryüzünden çekilinceye kadar dönmemiş..Bunun üzerine tekrar tekrar güver­cini göndermiş .Akşam olunca güvercin,gagasında bir zeytin yaprağı ile dönmüş.Nûh (A.S) da bundan, yer­yüzünde suyun azalmış olduğunu anlamış, Nûh (A.S.) da Allah'a güvercinin boynuna (renkli tüylerin meyda­na getirdiği) bir gerdanlık ve ayaklarına da renk(li tüy­lerden süs) vermesi için dua etmiş.

EBÛ MUHAMMED: Yine Tevratta, Allah'ın, ya­rattığı zaman Âdem'e: "Firdevs (cennetin)in ağaçların^ dan dilediğin (meyvayı) ye. Ancak hayır ve şer ilmi ağa­cından yeme. Çünkü ondan yediğin gün ölürsün. -Ya­ni: -Ölen bir kimsenin haline dönersin-" demiş oldu­ğunu okudum.

Yılan, karada yaşayan hayvanların en kötüsü [539]idi. Kadına (Havva'ya) "eğer o ağaçtan yerseniz, ikiniz de (asla) ölmezsiniz. Gözleriniz açılır. Birer (ölümsüz) ilah olursunuz. Hayrı ve şerri bilirsiniz" dedi. Kadın ağacın meyvasmdan alıp yedi. Eşine de yedirdi. Bu­nun üzerine ikisinin de gözleri açıldı ve kendilerinin çıplak bir halde olduklarım anladılar. Hemen incir ağacının yapraklarından aldılar ve onlardan izar (vü­cudun alt kısmını örten elbise) yaptılar.

Sonra ortalık aydınlanınca Âdem ve eşi Cennet­teki bir ağaca gizlendikleri sırada Allahu taalanın se­sini işittiler. Allah onlan çağırdı.

Âdem: Firdevs (cennetin) de sesini işittim. Kendi­min çıplak olduğunu gördüm ve senden gizlendim." dedi.

Allah (C.C.): "Sana, senin çıplak olduğunu kim gösterdi? Demek ki sen, seni menettiğim ağaçtan ye­mişsin" dedi.

Âdem: (Eşim olan) kadın yedirtti bana! dedi.

Kadın (Havva): Bana da yılan yedirtti, dedi.

Bunun üzerina Allah yılana: "Yaptığın bu kötü­lükten dolayı., sen lanetlendin. Bundan sonra karnı­nın üzerinde (sürünerek) yürüyeceksin ve toprak yiye­ceksin. Seninle, kadın ve onun çocukları arasını boza­cağım. Onlar senin başını ezecekler, sen de onların to­puklarından sokacaksın" dedi.

Kadına da: - Sana gelince, senin gebelik (müdde­tin) i ve doğum sancılarını arttıracağım. Sen çocukları­nı acı ve elem ile dünyaya getireceksin. Kocana gele­ceksin ve o, sana hakim olacak" dedi.

Âdem'e de: "Senin yüzünden yeryüzü lanetlen­miştir. Toprak deve dikeni ve diğer dikenleri bitirecek. Sen de yiyeceğini topraktan, güçlükle ve alnın terleye­rek elde edeceksin. Toprak'tan olduğun için, neticede toprağa döneceksin" dedi.

EBÛ MUHAMMED: Yılanın (Havva'yı) saptırıp, aldattığını, Allah'ın da yılana lanet ettiğini, onun yara­dılışını değiştirdiğini ve toprağı onun yiyeceği yaptığını görmüyor musun? Şimdi bu yılanın keza Nuh'a (A.S.)

isyanından dolayı karganın- fasık ve asi olarak isim­lendirilmesi caiz olmaz mı?

Ehl-i nazar (düşünürler, akılcılar) Nuh'dan ayrı­lıp gittiği için kargaya "Ayrılık kargası" dendiğini kabul etmişler ve bu sebepten onu uğursuz saymışlar, karga bağırınca, bunun ayrılık ve gurbete işaret olduğuna inanmışlardır. "Gurbet" kelimesini de karganın ismin­den (gurab) çıkarmışlardır.

(Mesela): "Onu uzak bir yere attım=kazaftuhu nevan gurbeten" ve "Bu yabani bir koyundur haza şaun muğarrabun (veya muğribun)" ve "Ankaun muğribun"[540]derler. Muğrib, uzaktan gelen demektir. Bununla kartalı kasdederler.

Bunların hepsi de, el-gurab (=karga) isminden Nuh (A.S.)u terkettiği ve ondan ayrıldığı için- müştak­tır (türemiştir.)

EBÛ MUHAMMED: Anlattıklarımıza diğer bir delil de, Muhammed b. Sinan el-Avfi'nin Abdullah b. el-Haris b. Ebza el-Mekki'den, onun da annesi Raita binti Müslim'den, o da babasından olmak üzere riva­yet ettiği hadistir. (Raita'nın babası Müslim [541]şöyle demiştir): Rasulullah ile beraber Huneyn'de bulun­dum. Bana, "Senin adın nedir?" dedi. Ben: "Gurab" de­dim. (Bana) Senin adın "Müslim" olsun, dedi.

Karganın fasıklığından ve isyankarlığından do­layı Rasulullah, onun isminin Gurab (=Karga) olma­sından hoşlanmamıştır ve ona Gurab kelimesinin ma­nasının zıddına olarak Müslim adını vermiştir. Çünkü karga asidir, Müslim ise itaatkardır ve (Müslim) ismi, itaat ve boyun eğme manasına gelen el-istislamdan alınmıştır. Bu kitapta daha önce de anlattığımız gibi, Rasulullah (S.A.V.) güzel ismi sever, çirkin isimden hoşlanmazdı.[542]

Eğer biz, yılan, karga, fare için itaat ve ma'sıyye-tin (günahkarlığın) caiz olduğuna dair, müslümanlann kabul ettikleri görüşü terkedip Arap kelamında ve dilinde caiz olana baksak yine de bizim, bu saydığımız şeylerden herrjirisine fasık dememiz caiz olur. Çünkü fısk, insanlara karşı gelip isyan etmek ve onları incit­mek demektir.

Mesela: Hurma kabuğundan çıkınca "Fasakat-i'r-rutbatu" denilir. Bir şeyden çıkan herşeye de fasık denilir. Allâhu taala da: "... yalnız İblis, cinden idi de Rabbiuin emrinden çıktı" (18 el-Kehf: 50) buyurmuş­tur. "Fefesaka an emri rabbih" yani: Rabbinin emrin­den ve taatinden dışarı çıktı, demektir.

Yılan insanlara karşı deliğinden çıkar, onların yiyeceklerini karıştırır, onları ağzına alıp ısırır, içecek­lerin içine ağzını sokup içer ve tükrüğünü bırakır. Fare de aynı şekildedir. Deliğinden çıkar, onların yiyecekle­rine zarar verir, elbiselerini kemirir, lambayı devirerek . evde yangın çıkarır. Yer haşeratı arasında fareden da­ha zararlısı yoktur.

Karga da, devenin semerinin sürtmesinden dola­yı meydana gelen yaranın üstüne konar, yarayı gaga­lar ve neticede deveyi öldürür. Bu sebeple araplar kar­gaya "İbnu Daye (veya İbnu Deye)" derler. [543] Karga hayırdan uzaktır ve insanların yiyeceklerini de kapıp kaçar.

Köpekde ısırır ve yaralar. Saldırgan ve yırtıcı olan diğer hayvanlar da böyledir.

Bunların hepsine de, insanlara saldırdıkları ve onlara zarar verdikleri için, fasık denebilir.

Bu hayvanlardan herhangi birisinin taat veya ma'sıyete nisbet edilmesinin çirkin olduğunu söyle dikleri zaman, (bizim açıkladığımız bu hususlar) onla­rın akıllarına gelmedi mi?! [544]

 
26- Düşüncenin Yalanladığını İleri Sürdükleri Hadis

İddia: Rasulullahın, zırhı birkaç sa' arpa[545]karşılığında bir yahudide rehin iken vefat et­tiğini [546]rivayet ettiniz.

Fesubhanallah..! Müslümanlardan (O'na) yar­dım edecek, ikram edecek ve borç verecek biri yok muydu? Halbuki Allah (C.C.) onların malla...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Dediklerine Göre Başı Sonunu İfsad Eden Hadis
« Posted on: 29 Mart 2024, 04:46:11 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Dediklerine Göre Başı Sonunu İfsad Eden Hadis rüya tabiri,Dediklerine Göre Başı Sonunu İfsad Eden Hadis mekke canlı, Dediklerine Göre Başı Sonunu İfsad Eden Hadis kabe canlı yayın, Dediklerine Göre Başı Sonunu İfsad Eden Hadis Üç boyutlu kuran oku Dediklerine Göre Başı Sonunu İfsad Eden Hadis kuran ı kerim, Dediklerine Göre Başı Sonunu İfsad Eden Hadis peygamber kıssaları,Dediklerine Göre Başı Sonunu İfsad Eden Hadis ilitam ders soruları, Dediklerine Göre Başı Sonunu İfsad Eden Hadisönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes