๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Hadis İlimleri ve Hadis Istılahları => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 10 Haziran 2011, 16:06:53



Konu Başlığı: Karinelerle takviye edilen haberle ihticâc edi­lmesi
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 10 Haziran 2011, 16:06:53
Karinelerle Takviye Edilen Haberle Ihticâc Edi­lip Zayıf Hadîsle Edilemeyeceği:


Daha öfice zikredilen sebeplere binâen mütehassıslar, senedi sahîh olan haber-i vâhidle ihticâcı kâfî görmeyip, karinelerle takviye edilen haberle de ihticâc ederek bu nevi haberin ilim ifâde ettiğini kabul etmişlerı[1080] ve ilim ifâde etmek bakımından, bunu, tevatür dere­cesine varmamakla beraber tarîkleri çok olan haberlerden de kuvvetli saymışlardır. Bunu böyle saymalarının sebebi: ''onu hafızlardan hiç birinin tenkîd etmeyişi ve iki mânâsı arasında bir zıddiyet bulunmayaşıdır; zîrâ mütenâkız olan iki şeyden her birinin değru olması müm­kün değildir[1081]

 Eğer karinelerle takviye edilen haber kabul edilirse ve haberi takviye eden şey de karineleri ise, o takdirde hasen hadis bilhassa  zâtihî hasen hadîs[1082] kuvvet, derece ve yakın ifâde etmek bakımından ; sahîh seviyesinde olmamakla beraber sahihe ilâve edilecek ve hatta 'ihticâc bakımından ona müsavi olacak kadar sahîh hadîse benzemek­tedir. Şu hâlde imamların çoğunun: Hasen hadîs, ihticâc itibariyle sahîh hadîs gibidir, demelerine şaşmamak lâzımdır. Hattâbî'nin de dediği gibi: "Hadîslerin ekserisinin durumu böyledir; zîrâ birçok hadîs, sahih derecesine ulaşmaz. Hemen hemen bütün fakîhler hasenle amel etmiş, âlimlerin çoğu da onu makbul saymıştı[1083]

Bilindiği üzere bütün çeşitleri ile ihticâca elverişli görülmeyen hadîs, zayıf hadîstir. Bu durum da îzâha lüzum kalmayacak kadar tabiîdir; zîrâ kusuru ister metinde, ister senedde olsun zayıf hadîsin bütün nev'îleri şüpheyi celbetmektedır. Bunların niçin zayıf olduğunu

"aynı ölçüde belirttiğimiz İçin şimdi yeni baştan bu ıstılahları ele alarak her birinin neden zayıf olduklarını araştıracak değiliz. Biz zâten incelediğimiz her ıstılahın niçin ihticâca elverişli olmadığını söylemiştik.

Burada okuyucuya muhaddİslerin araştırmalarına hâkim olan me-todlu tenkîd ruhunu hatırlatmak istiyoruz. Hadîsteki zayıflık ne kadar önemsiz de olsa, onu herhangi bir tedkîk ve tahkike tâbic tutmadan ne bir şercî hükmün, ne de ahlâkî bir faziletin kaynağı olarak kabul edebiliriz.[1084] Yine okuyucunun, münekkıdlerin cerh ve taMîl ıstılah­larım ve cerh ıstılahlarının, tafdîl için kullanılanlardan daha sert olduğunu her zaman hatırlamasını isteriz. [1085] Bu suretle okuyucu, ken­disiyle amel edilecek hadîsin sahîh olduğunu görmek ve onu her türlü şaibeden kurtarmak için bu hassas tenkîd Ölçülerinin, râvîicri cerh etmeyi caiz, hattâ vacip kıldığına[1086] inanmış olacaktır. Yalnız sika râvîîer tarafından rivayet edilen ve bu işin olduğunu bütün râvîleri anlamış olan hadîs ihticâca elverişlidir.[1087]



[1080] İbnu Hacer'in Şerhu'n-nuhbe, s. 7'deki ifâdesi şöyleaİr: "Karinelerle takviye :dilen-haber, ilim ifâde eder; fakat bu görüşün aksini müdafa'a edenlerde mev-:uttur".

[1081] Şerhu'n-nuhbe, s. 7.

[1082] Hasen li zâtihî hadîsi bilhassa zikrettik; zîrâ bunun hasenliği asiîdir, kendin-lendir. Bâzı şevâhid ve mütâbeât ibe takviye edilen hasen li ğayrîhî hadîs gibi hasendış tesirlerden doğmamaktadir. Hasen hadîs hakkında yazdıklarımız için bk. 129 vd.

[1083] Krş, Kavâ*idu*t-tahdîs, s. 87. (Hasen hadisin ahkâmda hüccet olduğu) bahsi.

[1084] Zayıf hadîslerin rivayeti ve onlarla amel etme meselesi'5 adlı bahsi tekrar dikkatle oku, s. 177.

[1085] Bu meseleyij "rivayetin şartları ve muhaddislerin ölçüleri"   faslında îzah ettik, s. 100-110.

[1086] Nevevî,Şerhu Sahîh-i Müslim, s. 6c.

[1087] Dr. Subhi es-Sâlih, Hadis İlimleri ve Hadîs Istılahları, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları: 271-272.