> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Mostar Aylık Kültür ve Aktüalite Dergisi > Gündem > Gündemden
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Gündemden  (Okunma Sayısı 1102 defa)
19 Haziran 2012, 17:07:01
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 19 Haziran 2012, 17:07:01 »



Gündemden
Selçuk Uygur • 70. Sayı / GÜNDEMDEN


AB-TÜRKİYE İLİŞKİLERİ
2010 İlerleme Raporu açıklandı


Avrupa Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu yetkilisi Stefan Füle, aday ülkelerle ilgili yıllık raporu geçtiğimiz günlerde açıkladı. Füle, Türkiye'nin mevcut hızının yetersiz olduğunu dile getirirken, Kıbrıs'a doğrudan ulaşım başta olmak üzere malların serbest dolaşımının önündeki tüm engelleri kaldırmadığına dikkat çekti. Türkiye'den yeni sivil bir anayasa hazırlanmasının da istendiği Füle’nin açıkladığı raporda Türkiye'de internet sitelerine uygulanan erişim yasağı ve Ergenekon davasıyla ilgili haber yapan basın mensuplarına dava açılması eleştiriliriyor. Raporda ayrıca Türkiye’de basın ve kamuoyunun, Kürt meselesi, ordunun rolü, azınlık hakları ve Ermeni meselesi gibi geçmişte hassas kabul edilen konuları daha açık ve özgürce tartışabilmesinden ise övgüyle söz ediliyor. AB ile Türkiye’nin geldiği süreçte, Fransa ve Almanya’da bilhassa ekonomik kriz sonrası oluşan konjonktür nedeniyle iktidara gelen sağ merkezli partiler sebebiyle, bu ülkelerin Türkiye’nin AB üyeliğine karşı olduklarını biliyoruz. Sarkozy ve Merkel, karşı olduklarını birçok kez dile getirdikleri süreci sabote etme çabalarına hız kazandırmışlardı. Avrupa ülkeleri, kapitalizmin 1929 bunalımında olduğu gibi rasyonaliteden uzak partilere oy veredursun, İrlanda ve Yunanistan’ın içine düştükleri durumla birlikte birliğin ne kadar “birlik” içinde olduğu tartışmaya açık. Diğer yandan Kıbrıs sürecinde uluslararası sürece destek veren Türkiye’nin hâlâ suçlu gibi gösterilmesi zaten mantıktan uzak Alman-Fransız tavrıyla birbirini bütünler nitelikte. Türkiye’nin ihtiyacı olan, hangi coğrafyada olduğu farketmeksizin, insan hakları ve kurumlar konusunda yapıcı olabilecek modelleri incelemek ve gerektiğinde kendi sistemine entegre etmektir. Bu olduğunda Türkiye, AB üyesi olsa da olmasa da gerekli gelişimi gösterecektir.

ASKERÎ CASUSLUK SKANDALI
Bir suç örgütü daha çökertildi


Türk Silahlı Kuvvetleri, Savunma Sanayi Müsteşarlığı ile TÜBİTAK’ın birlikte yürüttüğü projeleri, üst düzey subay ve bürokratlara şantaj yaparak ele geçiren ve yabancı istihbarat servislerine sattıkları iddia edilen bir şebekenin ortaya çıkması ülke gündemine damgasını vurdu. Güvenlik güçlerince şebekeye yönelik yapılan baskınlarda, 16 emekli ve muvazzaf asker ile TÜBİTAK görevlisi “şantaj ve askerî casusluk” suçlamasıyla tutuklandı. Şebekeye yapılan baskınlarda ele geçirilen belgelerde ise 6 büyük savunma projesinin durdurulmasına yönelik çeşitli yazışmalara yer verilirken, şebekenin ele geçirdiği devlete ait gizli projelerin “dağ kadrosu için tehlikeli” olduğu belirtiliyor ve birçok farklı projenin PKK’ya zarar verdiği ya da verebileceği ihtimalinden ötürü sabote edilmesi isteniyor. Ele geçirilen bu yazışmalardan dolayı şebekenin PKK ile de bağlantılı olduğu ileri sürülüyor. Ağırlık olarak Deniz Kuvvetleri’nde örgütlenen şebekenin ortaya çıkması devlet içinde çeteleşmelerin ve oluşan güvenlik zafiyetinin ne boyutlara vardığını da ortaya koyuyor. Bu şebekenin arkasındaki güçlerin ortaya tez zamanda çıkartılması ve topyekûn bir mücadeleyle devletin böylesi çetelerden acilen temizlenmesinde büyük fayda var.

ORDUDA YENİ YAPILANMA
‘Sözleşmeli er’ dönemi başlıyor


Türk Silahlı Kuvvetleri’nin profesyonelleşme çabaları kapsamında orduya sözleşmeli er modeli geliyor. Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, bilhassa terörle mücadelede önemli rol oynayacak bir tasarı üzerinde çalışmaların Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatlarıyla sürdüğünü ve tasarının en kısa sürede Bakanlar Kurulu'na sevk edileceğini ifade etti. Gönül, sözleşmeli er modeli hakkında da bilgi vererek, bunun düşünülen sınır güvenliğini sağlayacak sınır birlikleriyle ilgisi bulunmadığını ifade etti. Uzman çavuşların görev sürelerinin uzunluğuna dikkat çeken Gönül, sözleşmeli erlerin daha kısa süre görev yapacağını bildirdi. Bu erlerin paralı askerler olacaklarını ifade eden Bakan Gönül, “Daha kısa dönemli askerlik olacaktır. Jandarma ve diğer komutanlıklarda görev yapacaklar. Sözleşmeyle silah altına alınacaklar. 4 yıl kadar görev yapmaları düşünülüyor. Bu konuda tabii ki nihai kararı Meclis verecektir." yorumunda bulundu. Gündeme gelen bu proje, ordunun profesyonelleşmesi kapsamında ciddi bir önem taşıyor. Kişilerin gönüllülük kapsamında askerliği bir “iş” olarak tercih etmeleri ülkede terörle mücadele kapsamında yaşanan sivil-asker ihtilafını da ortadan kaldıracak. Böylelikle asker ile sivillerin ilişkilerini olumlu yönde yeniden yapılandırmaya olanak sağlanacak. Sözleşmeli erlerin maaşlarının 2.000 lira civarında olacağı açıklanırken, görev süresinin bitiminden sonra ödenecek tazminatın 60-70 bin lira arasında olacağı öngörülüyor. Bu sadece yapılanmanın değil, ücretlendirme ve teşvik anlamında da profesyonelleşmeye önem verildiğinin bir göstergesi.

ŞİDDETTE SONA DOĞRU
PKK çatışmasızlık kararını uzattı


PKK’nın daha önce 31 Ekim’e kadar ilan ettiği çatışmasızlık kararının bitmesine günler kala, şiddet ortamına yeniden dönülmemesi en büyük toplumsal beklentiydi. Artık silahların susması, şiddetin yerine siyasetle bu sorunun çözülmesi ve PKK’nın tamamen silah bırakması yönündeki talepler, PKK’nın 2011 genel seçimlerine kadar uzun süreli bir çatışmasızlık kararı alacağı beklentisini doğurmuştu. Beklentiler bu yönde gelişirken ve çatışmasızlık kararının bitmesine bir gün kala Türkiye korkunç bir patlamayla uyandı. 31 Ekim Pazar günü Taksim Meydanı’nda güvenlik amacıyla konuşlanan Çevik Kuvvet ekibine yönelik gerçekleşen saldırıda, saldırıyı yapan canlı bomba parçalanırken, 15'i polis 32 kişi yaralandı. Bu saldırı akılları karıştırırken, “PKK acaba çatışmasızlık kararını uzatmayacak mı?” sorusu akla geldi. Olay sonrası PKK saldırıyı gerçekleştirmediğini açıklarken, beklentileri boşa çıkarmayarak ve seçimlere kadar bir çatışmasızlık kararı alarak, Türkiye’deki örgüt üyelerini kademeli olarak ülke dışına çıkartacağını bildirdi. Ortaya çıkan bu durumun doğurduğu genel beklenti ise siyasetçilerin, seçimlere kadar sürecek bu çatışmasız dönemi iyi değerlendirmeleri ve bu sorunun kökten çözümü için gerekli adımları atmaları yönünde. Bunun, Türkiye’yi ihtiyacı olan huzur ve barış ortamına kavuşturacağı tartışmasız bir gerçek.

HANTEPE PATLAMASI
Tuğgeneral Es tutuklandı


27 Mayıs 2009 tarihinde Hakkari’nin Çukurca ilçesine bağlı Hantepe mevkiinde meydana gelen mayın patlamasında altı askerimiz şehit olmuştu. Hatırlanacağı üzere Genelkurmay tarafından yapılan açıklamada mayınları döşeyenin PKK olduğu açıklaması yapılmıştı. Daha sonra internete düşen ses kayıtlarında Tuğgeneral Zeki Es, mayınları bizzat kendisinin döşediğini itiraf etmiş, bu da kamuoyunun tepkisini çekmişti. Kayıtların ortaya çıkmasından sonra soruşturma başlatan adli savcılık, tamamladığı soruşturmayı askerî savcılığa devretti. 5 Kasım günü TSK’nın tarihinde bir ilk yaşanarak Tuğgeneral Zeki Es askerî mahkeme tarafından tutuklanarak Mamak Cezaevi’ne gönderildi. Şüphesiz mayının patladığı tarih oldukça manidar. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Kürt meselesinin çözümünde “tarihî fırsat” olarak nitelendirdiği ve olumlu bir havanın estiği bir dönemde patlayan mayın olumlu havayı dağıtmış ve Başbakan Erdoğan da uzun süredir kendisiyle görüşmek isteyen DTP yönetimine verdiği randevuyu iptal etmek zorunda kalmıştı. Bu manidar zamanlamanın analizinin iyi yapılması, Türkiye’de kurumların kendi hatalarını örtbas çabalarına artık son vermesi gerekiyor. Bu tür şaibeli olayların en fazla olayın gerçekleştiği kurumlara zarar verdiği bir gerçek. Tüm kurumların gücünü ve varlığını halktan aldığını unutmaması şart. Değilse, halk kurumlara güvenmemeyecek; böylelikle bir meşruiyet sorunu ortaya çıkacak, tartışmalar ise en fazla bu kurumları yıpratacaktır. Bu sebeple, bu türden şaibeli durumların sıcağı sıcağına kamuoyuyla paylaşılması ve sorumluların cezasız kalmayacağı şeffaf politikaların izlenmesi doğru olacaktır.

8 AYLIK BEKLEYİŞ SON BULDU
Irak yeni hükümetine kavuştu


Irak’ta 7 Mart’ta yapılan seçimlerde Sünni “Irakiye” cephesi birinci parti olarak çıkmış fakat aradan geçen 8 aya rağmen hükümet kurulmamıştı. Irakiye Partisi’nin hükümeti kurmak için yeterli milletvekili sayısına ulaşmamış olması ve Şii, Sünni ve Kürt gruplar arasında çıkan anlaşmazlıklar hükümetin kurulmasını geciktiren etkenler olarak ön plana çıkmıştı. Dünyada hükümet kurma çalışmalarında en uzun süreyi alarak tarihe geçen süreç nihayet 11 Kasım’da son buldu ve Irak yeni hükümetine kavuştu. Taraflar arasında süren müzakereler sonrasında Şii Dava Partisi lideri Nuri El-Maliki Başbakanlık, Irakiye Partisi’nin önde gelen üyelerinde Usame Nuceyfi ise Meclis Başkanlığı görevini üstlendi. Kürt cephesinin temsilcisi olan Celal Talabani’nin ise cumhurbaşkanlığı görevini devam ettirmesi kararına varıldı. Hükümetin kurulmasında 7 Kasım’da bölgeye giden ve Iraklı liderler Mesut Barzani ve Nuri El-Maliki ile görüşen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun girişimleri etkili olurken, Davutoğlu, Türkiye’nin Irak’taki tüm etnik ve dinî gruplarla yakın ilişki içinde olduğunu belirtti. Davutoğlu ayrıca Irak'a yapılacak en büyük kötülüğün, Irak'ı mezhepsel ve etnik çatışmanın içine sürüklemek olduğunu da kaydetti. Irak’ta halihazırda uzlaşma sağlanmasına rağmen güçlü bir ittifaktan bahsetmek güç. Bunda da en büyük etken, 2003 yılında Saddam Hüseyin’in devrilmesinden bu yana ülke içinde siyasi ve ekonomik istikrarın bir türlü sağlanamaması ve ülke içindeki farklı dinî ve etnik unsurların ‘ben merkezli’ politikalarının sonuçları olarak gösteriliyor.

G-20 TARTIŞMALARI
Seul’deki zirvenin yansımaları


1999 yılında kurulan ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Gündemden
« Posted on: 19 Nisan 2024, 10:22:47 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Gündemden rüya tabiri,Gündemden mekke canlı, Gündemden kabe canlı yayın, Gündemden Üç boyutlu kuran oku Gündemden kuran ı kerim, Gündemden peygamber kıssaları,Gündemden ilitam ders soruları, Gündemdenönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes