> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Mostar Aylık Kültür ve Aktüalite Dergisi > Gündem > Gündemden
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Gündemden  (Okunma Sayısı 952 defa)
06 Haziran 2012, 10:54:02
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 06 Haziran 2012, 10:54:02 »



Gündemden
A. Bilge BAŞARAN • 55. Sayı / GÜNDEMDEN


Yaş Kararı
Dursun Çiçek’e terfi yok


Yüksek Askerî Şura (YAŞ), devletin en önemli istişare heyetlerinden biri. YAŞ’ta alınan kararlar, hükümetin özellikle güvenlik politikalarını yönlendirmede önemli bir etkiye sahip. Milli Güvenlik Kurulu’nda da yer alan kuvvet komutanları, YAŞ toplantıları sonucu göreve getiriliyor. YAŞ aynı zamanda irtica ile mücadeleyi kendine düstur edinmiş bir kurul olarak da biliniyor. Bu bağlamda özellikle 28 Şubat sürecinde YAŞ’ın ne kadar etkin bir rol üstlendiği hepimizin malumu. YAŞ bu yıl da rutin terfi toplantılarını gerçekleştirdi. Bu yılki toplantılar diğerlerinden biraz daha fazla önem arz ediyordu. Çünkü Ergenekon operasyonunun ardından ismi Ergenekon ile anılan bazı askerlerin durumu netleşecekti. Bunlardan bir tanesi de Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek’ti. Albay Çiçek’in “İrtica ile Mücadele Eylem Planı”nın tartışmalı ismi Albay Çiçek “kadrosuzluk” nedeniyle terfi ettirilmedi. Poyrazköy’de bulunan mühimmatla ilgili olarak Ergenekon savcılarına 10 saat ifade veren Levent Görgeç ise Tuğamiralliğe getirildi. Görgeç’in Beşiktaş’taki lojmanı ile görevli olduğu Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Deniz Eğitim ve Öğretim Komutanlığı’ndaki odasında da arama yapılmıştı. Albay Çiçek ile ilgili yapılan açıklamada Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda yalnızca bir adet piyade amiral kadrosu bulunduğu, bu kadronun da 2008 yılında doldurulduğu için bu yıl atamasının gerçekleştirilmediği vurgulandı. YAŞ, bu iki önemli kararla Ergenekon Davası’na karşı ne gibi bir tavır takındığını belli etmemiş oldu. Ancak YAŞ’ta geleneksel hale gelen bir uygulama yine gerçekleşti. “İrtica ile ilişkisi nedeniyle” 3 kişi yine ordudan ihraç edildi. YAŞ kararları ile beraber 34 general ve amiral bir üst rütbeye, 46 albay ise general ve amiralliğe terfi etti. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na Donanma Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit, Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Hasan Aksay, 1. Ordu Komutanlığı’na Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Hasan Iğsız, Genelkurmay İkinci Başkanlığı’na ise Kara Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Orgeneral Aslan Güner getirildi.

Ergenekon Davası
3. İddianame de kabul edildi


Ergenekon soruşturması kapsamında 35'i tutuklu 52 şüpheli hakkında hazırlanan ve 1454 sayfadan oluşan üçüncü iddianame, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. İddianamede, sanıklar hakkında “silahlı terör örgütü kurma veya yönetme”, “Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme”, “özel hayata ilişkin görüntü ve sesleri ifşa etme”, “devletin  güvenliğine ilişkin gizli belgeleri temin etme, amacı dışında kullanma, hile ile çalma” gibi birçok ağır suçlama yer alıyor. Aralarında birçok eski asker ve rektörün de sanık olarak yer aldığı davanın ilk duruşması 7 Eylül 2009’da Silivri’de görülecek. Ayrıca 13. Ağır Ceza Mahkemesi 3 Ağustos 2009 tarihinde aldığı başka bir kararla, Danıştay saldırısı davasının 1. Ergenekon davasıyla birleştirilmesine karar verdi. Bu karar sonucu, Danıştay üyeleri ve Cumhuriyet Gazetesi’ne yönelik saldırıya ilişkin davanın tutuklu sanıklarından Alparslan Arslan, İsmail Sağır ve Tekin Irşi de Ergenekon davası kapsamında yargılanmaya devam edecek.

Görüş
İbrahim Kalın (Dr, Başbakanlık Başdanışmanı)


Türkiye’nin veresiye ve sahte değil, asli ve sahici demokrasiye ihtiyacı var. Kürt sorununun çözümü Kürtleri yahut başka bir grubu değil, demokratikleşmeyi merkeze almaktan geçiyor. Türkiye'deki kronik sorunların temelinde demokrasi açığı var. Anayasa, Kürt sorunu, laiklik, sivil-asker ilişkileri, gayrimüslim azınlıklar... “Sistemle ilgili” bütün bu sorunların temelinde Türkiye sosyolojisi ya da tarihi değil, demokrasiyle olan çarpık ilişkimiz yatıyor. Bu yüzden yeni sürecin “demokratikleşme açılımı” olarak tanımlanması doğrudur.

Sorun Türkiye sosyolojisinden kaynaklanmıyor, çünkü önümüzde büyük bir tarih laboratuarı var. Neredeyse bin yıldır bireysel ve kültürel kimlikleri üzerinden kavga etmeyen iki topluluk nasıl olur da birbirine tahammül edemez hale gelir? Kürtle ve Kürtlükle varoluşsal bir sorunu olan bir Türk kimliği (eğer böyle bir şey varsa), Osmanlı tecrübesinden nasiplenmemiş demektir. Cumhuriyet’in kuruluş tecrübesi de bundan farklı değildi. İlk Meclis'teki Kürt mebusların hangisine Kürt olduğu ya da Kürtçe konuştuğu için muhalefet edilmişti? Arapla, Farsla ve Kürtle kavga eden Türk, küçük Türkiye milliyetçiliği yapıyordur. Böyle bir Türk kimliği, ne kendi içinde milli birlik ve beraberliğini koruyabilir, ne de bölgesinde huzur ve istikrarın adresi olabilir.

Cumhuriyetin temel felsefesi, cumhur için adaleti tesis etmektir. Adalet, sofrada herkese yer açmaktır. Lokmayı paylaşmaktır. Aynı havayı soluduğumuzu idrak etmek, bu idraki paylaşmaktır. Garibana, mazluma, kimsesize kol kanat germektir. Gözyaşını silmektir, gönlünü almaktır. Adalet, mahkeme salonlarında değil, maşeri vicdanda teşekkül eder. Adalet hukuktur, ama aynı zamanda bir histir, duyuştur, empatidir, muhabbettir.

Cumhur herkestir. Türkiye Cumhuriyeti çatısı altında yaşayan her bireydir. Devlet adaleti tesis ederken bu cumhurun diline, dinine, etnik kökenine, adına, ailesine, ideolojisine, partisine bakmaz. Bakarsa o demokratik değil, kandırmaca bir cumhuriyet olur. Bu yüzden cumhuriyet adildir, eşitlikçidir, demokratiktir. Herkesi bir tarağın dişleri gibi eşit görmeyen bir sistemin adı ne cumhuriyettir ne de demokrasi.

Ana hedef; cumhur ile sahici demokrasi arasındaki engelleri ortadan kaldırmaktır. Bu engeller ortadan kalktıktan sonra cumhurun her bireyi özgürce istediği tercihte bulunsun, istediği dili konuşsun, istediği siyasi partiye üye olsun. Cumhuriyetin ve demokratik olgunluğun terbiye edici mekanizması kendi doğallığı içinde “normalleştirsin” bunları. Türkiye’nin veresiye ve sahte değil, asli ve sahici demokrasiye ihtiyacı var. Kürt sorununun çözümü Kürtleri yahut başka bir grubu değil, demokratikleşmeyi merkeze almaktan geçiyor. Çözüm sürecini demokrasi değil, Kürt merkezli hale getirirseniz bilerek ya da bilmeyerek etnik kimlikleri daha da derinleştirir, hatta bıçkınlaştırırsınız.

Açılım bağlamında sadece Kürt meselesini tartışmıyoruz. Adalet, eşitlik, hak, hukukun üstünlüğü, paylaşım, kardeşlik gibi en temel ve evrensel değerleri konuşuyoruz. Bunlar olmadan Türkiye’nin büyüyemeyeceğini, küçük bir Türkiye’nin ise Türküyle Kürdü, dindarıyla laiki, sağcısıyla solcusu herkese dar geleceğini söylüyoruz. “Küçük Türkiyecilik” yapanlara “Büyük Türkiye herkesin nefes aldığı bir vadi olsun” diyoruz.

Davutoğlu ve Çağlayan Irak’ta

Dışişleri Bakanı Ahmed Davutoğlu, bir dizi temasta bulunmak üzere Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'la birlikte Irak’a gitti. Temaslar kapsamında Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari ile biraraya gelen Davutoğlu, temaslarını “Bizim genelde Ortadoğu bölgesine özelde de Türkiye-Irak ilişkilerine bakışımızın dört temel prensibi var. Bunlar, ortak güvenlik alanı, üst düzey siyasi diyalog, ekonomik karşılıklı bağımlılık ve ortak kültürel zeminde bir arada yaşama. Bu çerçevede Irak'la geliştirdiğimiz bu ortaklık modeli hem ülkeler hem de toplumlar arası tam entegrasyon hedefi gütmektedir” sözleriyle yorumladı. Görüşmede yer alan Bakan Çağlayan ise, Türkiye'nin Irak ile olan ticaret hacminin her geçen gün arttığını ve bu yıl 7 milyar dolar düzeyinde olan ticaret hacmini 2011 yılına kadar 20 milyar dolara kadar çıkartacak çalışmalar yaptıklarını kaydetti.

Çin ve Tayvan’ı Morakot Tayfunu vurdu

Uzakdoğu ülkelerinden Çin ve Tayvan’da etkili olan Morakot tayfunu ve sel, çok sayıda can ve mal kaybına yol açtı. Tayfunun etkisini kaybetmesi üzerine açıklanan rakamlara göre Çin’in Fujian, Zhejiang, Jiangxi, Anhui ve Jiangsu eyaletlerinde toplam 11 kişi hayatını kaybederken, 10 bin ev yıkıldı, 449 bin 600 hektar tarım arazisini su bastı ve 1.4 milyar dolarlık maddi zarar oluştu. Tayvan’da ise 103 kişinin öldüğü, 45 kişinin yaralandığı ve en az 300 milyon dolar maddi zararının oluştuğu açıklandı.

Usain Bolt nereye koşuyor?

Geçtiğimiz ay Berlin Olimpiyat Stadı'nın ev sahipliği yaptığı 12. Dünya Atletizm Şampiyonası, Jamaikalı sprinter Usain Bolt’un yeni dünya rekorlarına sahne oldu. Bolt geçtiğimiz yıl Çin’in başkenti Pekin’de düzenlenen olimpiyat oyunlarında 100 metrede 9.69 saniye ile kırdığı dünya rekorunu, bu yıl 0.11 saniye geliştirerek 9.58 ile tarihe gömdü. Bolt, 200 metrede ise 19.30 saniye ile geçen yıl kırdığı dünya rekorunu 19.19 saniyeye çekerek bu dalda da altın madalyanın sahibi oldu. Kırdığı rekorlar sonrası açıklama yapan Bolt, 100 metrede amacının 9.40 saniye olduğunu belirtiyor. Katıldığı yarışlarda son metreleri oldukça rahat koşan Bolt’un yeni rekorları şaşırtıcı olmayacak. Fakat Usain Bolt’un, dolayısıyla insanoğlunun kendi sınırlarını zorlayan bu performanslarında limitin ne olacağı da bütün dünyanın merak konusu.

Enerji Siyaseti
Nabucco’nun ardından


Nabucco Projesi, Türkiye’nin son yıllarda yaptığı en önemli anlaşmalardan biriydi kuşkusuz. Türkiye bu anlaşma ile çok önemli kazanımlar elde etti. Nabucco Anlaşması, Türkiye ve taraf ülkelere kazandırdığı fırsatlarla beraber kimi ülkeler için de ciddi politik ve ekonomik kayıplar ortaya çıkardı. Bu ülkelerden biri de Rusya. Kurt politikacı Putin, şimdilerde Rusya’nın Nabucco ile yaşadığı kayıpların telafisi peşinde. Nabucco’nun ardından Türkiye’ye gelen Putin, 20 anlaşmaya imza atarak iki ülke ilişkilerinde yeni bir entegrasyon sürecinin başlamasını sağladı. Avrupa ülkelerinin Rusya bağımlılığını azaltma şeklinde y...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Gündemden
« Posted on: 19 Nisan 2024, 13:10:10 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Gündemden rüya tabiri,Gündemden mekke canlı, Gündemden kabe canlı yayın, Gündemden Üç boyutlu kuran oku Gündemden kuran ı kerim, Gündemden peygamber kıssaları,Gündemden ilitam ders soruları, Gündemdenönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes