> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Mostar Aylık Kültür ve Aktüalite Dergisi > Gündem > Demokratik açılımın seyri
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Demokratik açılımın seyri  (Okunma Sayısı 1044 defa)
06 Temmuz 2012, 21:21:42
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 06 Temmuz 2012, 21:21:42 »



Demokratik açılımın seyri
Hatem ETE • 59. Sayı / GÜNDEM


Demokratik açılım, yaklaşık altı ay önce, Kürt sorunu başta olmak üzere Türkiye’deki bütün kimlik sorunlarını çözmek üzere hükümet tarafından başlatılan bir süreç. Hükümetin anayasal kurumlarla müzakere ederek başlattığı bu sürecin en temel gerekçesi, Kürt meselesinin toplumsal barışın önünde önemli bir engele dönüşmüş olmasıydı. Çünkü Kürt Sorunu başta olmak üzere, kimlik sorunlarının tamamı, çözümsüzlüğe terk edilmeleri sonucu vatandaşın devlete aidiyetini ve toplumsal barışı zedeleyen bir düzeye ulaşmış durumda. Bu nedenle, açılım sürecinin öncelikli hedefi, bu eğilimi durdurarak tersine çevirmek ve böylece toplumsal barış ve bütünleşmeyi tesis etmekti.

Cumhuriyetin kuruluşunda mevcut toplumsal değerlere yabancı bir içerikle tanımlanan vatandaşlık statüsü, toplumun çoğunluğuna makbul vatandaş olmak için kendi kimliğinden feragat etmesini şart koşuyordu. Bu vatandaşlık tanımı, özellikle etnik ve dinî eksen üzerinde toplumu yabancılaştırıcı bir işlev gördü. Soğuk Savaş’ın güvenliği özgürlüğe önceleyen siyasal atmosferinde, kimlik sorunlarını dillendirme fırsatı bulmayan toplumsal kesimler, 1990’ların başından itibaren mevcut vatandaşlık tanımıyla yaşanan sıkıntıları dillendirmeye başladılar. Bu dönemde, yıllara yayılan askerî vesayet ve koalisyon hükümetleri dolayısıyla güçlü bir siyasal iradenin oluşmaması, 1990’lı yılların özgürlükleri genişletmek yönünde kullanılamamasına ve önemli bir fırsatın heba olmasına yol açtı. Kamu bürokrasisi, Soğuk Savaş sonrası, küresel ve bölgesel gelişmelere ve bu gelişmelerin eski ezberleri bozmasına kayıtsız kalarak Soğuk Savaş siyasal denklemini sürdürse de, toplumsal-siyasal kimlikler güçlenmeye devam ettiler. Böylece, siyaset ile toplum arasında ciddi bir yırtılma gerçekleşmeye başladı. Siyaset kurumu cüce kalsa bile, toplumsal kimlikler mevcut vatandaşlık tanımından kaynaklanan sıkıntılarını dillendirmek için küçümsenmeyecek bir toplumsal destek ve meşruiyet devşirdiler.

Bu genel yapı içinde, Kürt meselesini özel bir yere konumlandırmak gerekir. Kürt meselesi, güvenlik eksenli politikaların egemenliği altında 1990’lar boyunca, önce siyasallaştı sonra da toplumsal uyuşmazlığa dönüştü. OHAL, faili meçhul cinayetler, zorunlu göç, 40 bine varan can kaybı, milyar dolarlarca ekonomik kayıp, Kürt meselesini Türkiye’nin geleceğindeki en önemli ulusal güvenlik meselesi haline getirdi. Ekonomik veya güvenlik kaygılarıyla doğudan batıya doğru gerçekleşen göç, Kürt meselesini Türkiye’nin her yerleşim bölgesinde gündelik hayatta etkileri hissedilen bir meseleye dönüştürdü. Toplumsal veya siyasal kaygılarla yaşanan gerilimler, toplumsal barışı tehdit eden bir düzeye ulaştı.

Bu durum, devletin Kürt meselesine yaklaşımında ciddi bir muhasebe süreci başlattı. Güvenlik bürokrasisi, siyaset kurumu, kamuoyu ve uluslararası dinamikler güçlü ve müreffeh bir Türkiye’nin geleceği için bu meselenin çözümsüzlüğe bırakılmasına daha fazla kayıtsız kalamadılar. AK Parti hükümeti, anayasal kurumlar, siyasal partiler, kanaat önderleri ve uluslararası aktörlerle görüşerek bu soruna çözüm üretme arayışına girdi. Demokratik açılım olarak ilan edilen bu süreç böyle bir dönemde altı ay önce başladı.

Geçen altı aylık döneme bakıldığında, büyük umutlarla başlatılan sürecin hedeflediği sonuçları henüz üretmediği açık. Sürecin aksamasına yol açan asıl etken, kolay devşirileceği varsayılan siyasal mutabakatın henüz gerçekleştirilememiş olmasıdır. CHP, MHP ve bir kısım bürokratik aktörler, Kürt meselesinin toplumsal uyuşmazlığa dönüşme eğilimini, toplumsal barış ve ulusal güvenlik için taşıdığı önemi göz ardı ederek, açılım sürecini akamete uğratarak AK Parti’yi zayıflatma hesabı içerisine girmiş durumdalar. Bu aktörler için, AK Parti iktidarı devrilene kadar her şey bekletilebilir. Esas öncelik ne pahasına olursa olsun, AK Parti’yi zayıflatmaktır. DTP ve PKK da bu süreçte Kürt sorununun çözümü yönünde bir politika geliştirmedi. Onların demokratik açılımı desteklememelerinin asıl nedeni, AK Parti’yi zayıflatmaktan öte, kendi varlıklarını muhafaza etmek oldu. Tasfiye korkusuna kapılan bu aktörler, açılım üzerinden kendi geleceklerinin pazarlığını yapmaya başladılar. AK Parti ve onu destekleyen kamu bürokratları ise, geçen süre boyunca, farklı kaygılarla açılım sürecini baltalayan bu muhalefet bloğuyla baş etmenin doğru yöntemlerini henüz keşfetme sürecindedir. Karşılaştığı sert direnç dolayısıyla da süreci arzuladığı ölçüde yönetmekte sıkıntılar yaşıyor.

Nihayetinde, bir ayı bulan sokak gösterileri, gün geçtikçe artan sıcak çatışmalar, provokasyonlar ve DTP’nin kapatılmasıyla süreç duraklamaya girdi. Bu altı ay boyunca, gerçekleşen en somut kazanım, sorunun geniş bir toplumsal yelpazede bütün yönleriyle tartışılmış olmasıdır. Bu tartışma evresinde, muhtemel direnç ve desteklerin fizibilitesi yapılmış, sürecin yanında veya karşısında olacak aktörler ve gerekçeleri açığa kavuşmuş ve Kürt meselesinin çözüme kavuşturulması gerekliliğine dair bir mutabakat oluşmuş durumdadır. Şimdi, altı ay boyunca netleşen pozisyonları ve dillendirilen kaygıları hesaba katarak, somut ve uygulanabilir bir proje ile yola devam edilebilir.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Demokratik açılımın seyri
« Posted on: 26 Nisan 2024, 20:51:36 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Demokratik açılımın seyri rüya tabiri,Demokratik açılımın seyri mekke canlı, Demokratik açılımın seyri kabe canlı yayın, Demokratik açılımın seyri Üç boyutlu kuran oku Demokratik açılımın seyri kuran ı kerim, Demokratik açılımın seyri peygamber kıssaları,Demokratik açılımın seyri ilitam ders soruları, Demokratik açılımın seyriönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes