๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Güncel Dini Haberler => Konuyu başlatan: Sefil üzerinde 05 Şubat 2012, 21:23:06



Konu Başlığı: Yeniden âhirzaman gençlerine ithafen
Gönderen: Sefil üzerinde 05 Şubat 2012, 21:23:06
Yeniden âhirzaman gençlerine ithafen    

Ve sonunda yarıyıl tatili bitti, okuma programları bitti ve yeni bir döneme başlıyoruz. Herkese mübarek ola…
 
İhtiyaç ve isteğe binanen tekrar bir okuma programı yazısı yazmaya-–memnuniyetle—mecbur olduk. Öncelikle bir düzeltme yapalım. Geçen haftaki yazımızda dereceye giren kardeşlerin isimlerini teşekkür ve teşvik için vermiştik. İlk üçe giren kardeşlerimizden ikinci programın 3.’sü Ayşenur Yeşilyurt olmuştu. Sehven Derya kardeşi yazmışız. Kendilerinden özür dileyip düzeltiyoruz. Kıran kırana bir yarış oldu adeta! Neyse bu vesile ile tekrar Ayşenur kardeşimizi tebrik ediyoruz.
Gelelim asıl konumuz olan üçüncü okuma programına, yani lise programına.. Onlar da en az üniversiteli ablaları kadar başarılı ve katılımlı idiler. Oldukça verimli bir program geçirdiler ve kendi deyimlerince çok şey öğrenerek ayrıldılar. Sordukları meraklı ve derin sorularla, buldukları cevaplar adeta sahradaki bir adamın suya kavuştuğu andaki heyecanı gibi idi. İşte Risâle-i Nur’un farkı!
Manevî ortamda aldıkları haz ve derslerin etkisiyle mest olmuşlardı. Ve neticede her güzel şey gibi bu program da bitti ve istemeyerek de olsa evin yolunu tuttular. Biz de bu güzel neticeden dolayı Allah’a hamd ettik. Umarım bu ortamdaki halleri ve duyguları eve gidince, yani sosyal hayatın içine düşünce de daim devam eder inşallah.
Genel olarak programımızın seyri yine özel okuma ve ders endeksliydi. Bunların dışında ise bol bol soru-cevap faslı ve müzakereler yapıldı. Öyle ki gün yetmiyor, geceleri bile bizi uyutmuyorlardı! Genel performans çok güzeldi. Öğrenmenin hazzı içinde sorular peşpeşe geliyordu. İçtimaî konular bilhassa dikkatlerini çekiyordu. Münâzarât, Hutbe-i Şamiye, Divan-ı Harb-i Örfi gibi eski eserleri bol bol okuma şansımız oldu.
Şimdi bu uzun maratonun ardından öğrencilerin duygu ve düşüncelerini kaleme almalarını rica ettik ve çok güzel sonuçlar çıktı. Özel kısımlarını kendimize saklayıp bazı bölümleri paylaşmak isterim. İşte onlardan bazıları:
Rabia: “Kendi adıma çok verimli ve güzel bir programdı. Önyargı ile yaklaştığım arkadaşlarımı tanıma şansım oldu. Katıldığım en iyi okuma programlarından biriydi..”
Kübranur: “Benim için verimli bir programdı. Arkadaşlarımla kaynaşma şansım oldu. Daha önceki okuma programlarım böyle değildi. Devamını diliyorum..”
T. Büşra: “Bu benim ilk okuma programımdı. Başlangıçta bir önyargım vardı. Programın yoğunluğundan şikâyetçi olanlardandım. Ama sonra vakfımızın yaptığı açıklama ile bu programa herkesten çok benim ihtiyacım olduğunu, şikâyeti bırakıp bir an önce harekete geçmem gerektiğini fark ettim… Hiç olmazsa Risâlelerle aramda büyük ve gerçekten ciddî manada bir bağ kurmayı başardığıma inanıyorum. İnsan Rabbiyle, Kur’ân’la, kâinatla daha doğrusu bütün mahlûkatla bağlı bir varlıktır. Bu bağı ancak güçlendirdikçe farkına varırmış. Bu anlamda cemaatim ve Risâle-i Nur çok büyük bir bağ oldu…”
Şeyma: “Hayatımın ilk okuma programı olması dolayısıyla başta çekinerek geldiğim program sıkıcı olmaktan ziyade çok eğlenceli ve verimliydi. Yeni Asya camiasında olmak gerçekten bir ayrıcalıkmış!”
Müyesser: “Bu programın benim için ayrı bir yeri vardı, çünkü ilk okuma programımdı. Hayatımın hiç unutulmayacak dakikaları ve unutulmayacak bir programı oldu.”
Zeliş: “Emirdağ Lâhika’sı ilk defa bitti. Bu benim bitirdiğim ilk Risâle’ydi. Hep kitap değiştirirdim. Kendimden beklenmeyecek bir performans sergiledim...”
Şeyma G.: “Bu program hayatımda katıldığım ikinci okuma programıydı. O sebeple bir karşılaştırma yapamayacağım, ama benim için her yönden çok verimli, çok güzel ve çok eğlenceli bir program oldu. Cemaate, arkadaşlara ısındım. Risâle dersleri açısından da çok verimli geçti..”
Kübra M.: “Bu cemaatteki ilk okuma programımdı, ama herşeyiyle çok güzeldi. Önceki programları hiç aratmadı bana. Allah razı olsun emeği geçenlerden..”
Gülşen: “Tamam bazı şeyler biliyordum, ama bu kadar körü körüne cahil olduğuma inanamıyorum. Gerçekten ne kadar da az şey biliyormuşum. Allah Üstaddan razı olsun. Tabi Yıldız abladan da. Benim bu programa çok ihtiyacım varmış. Şu an o kadar huzurluyum ki... İnanır mısınız, derslerimizin konusu o kadar güzel seçilmiş ki artık tevafuk ve nokta atışı diyebiliriz. İnşaallah bu aldığım hakikatleri uygulamayı başarabilirim. İmanımız daim olsun..”
Rüveyda: “Hayatımda geçirdiğim en güzel günlerdi diyebilirim. İlk okuma programım olduğu için zorlanacağımı düşünmüştüm. Risâleleri de yeni tanıdığım için yapamam diye endişe duymuştum. Kesinlikle tahmin ettiğim gibi olmadı ve bana birçok meleke kazandırdı. Fikirlerim çok değişti. Aradığımı bulmuş gibiyim..”
Tuba: “Ahirzamanda bir insanın İslâm’ı, bir Müslümanın da Risâle-i Nur’u kabul edip sımsıkı sarılması lâzım... Diğer programlarda öğrenemediğim bir çok şeyi bu programda öğrendim… Şimdi dilimden şu mısralar dökülüyor:
“Geldik kimse olmasa da Medrese-i Nuriye’ye / Bir umutla bekledik ertesi günü belki biri gelir diye / Çok şükür dörde tamamladık manevî kuvveti bin yüz on bire / Hakikatleri öğreten bir programdı, çok üzüldük bittiğine.
“Üstadım Allah senden razı olsun / Cennette yanın hep Nur Talebeleriyle dolsun / Sen kışta geldin, istedin, bu zamanı bahar olsun / Olacak inşallah Üstadım, hakikati öğreniyoruz, gazamız mübarek olsun.”   (Tuba Karaaslan)
 
YILDIZ FIRTINA