Belaruslu akademisyenler: Türkleri kavgacı ve geçimsiz bilirdik, Gülen önyargıları yıktı

Antalya’nın Manavgat ilçesinde Manavgat Girişimci İşadamları Derneği (MAGİAD) ve Belarus Diyalog Avrasya Derneği’nin Lake&River Side Otel’de düzenlediği ‘Toplumsal Gelişim ve Evrensel İnsanî Değerlerde Diyalog’ panelinde Belaruslu akademisyenler, ‘Fethullah Gülen Öğretisi’nin Sosyal ve Felsefî Yönleri’ konulu sunum yaptı.

Türk okullarında incelemeler yapan ve Fethullah Gülen Hocaefendi’nin Rusçaya çevrilen tüm kitaplarını okuyan Prof. Dr. Larisa Titarenko, Gülen’in kitaplarıyla ve 130 ülkedeki eğitim faaliyetleri hakkında bilgi sahibi olunca Türklere bakış açısının nasıl değiştiğini anlattı. Titarenko, “Belaruslu bir akademisyen olarak Türkiye’yi ve Türk insanını Gülen öğretisiyle tanıdım. Tanımadan önce kitaplardan Türkleri kavgacı, agresif ve geçimsiz olarak biliyorduk. Bütün önyargıları yıkmak için Gülen’i iyi tanımamız lazım. Bunun için de Türkiye ile Beyaz Rusya arasındaki dostluk köprülerini sağlamlaştırmalıyız.” dedi. Titarenko, şiddetin, geçimsizliğin, kavga ve savaşların hüküm sürdüğü bir dünyada medeniyetler arası hoşgörü ve diyaloğun öneminin bir kat daha arttığını söyleyerek, Fethullah Gülen öğretisinin günümüzde aile yapısı, ailenin korunması, ahlakî değerlerin dejenere olmasına karşı önemli unsurlar içerdiğini belirtti.

Belarus Devlet Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi ve Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Anatoliy Legçilin de yaptığı sunumda; Gülen öğretisini yakından tanıyınca Samuel Huntington’un Medeniyetler Çatışması tezinin bir anlam ifade etmediğini daha iyi anladığını aktardı. Günümüz insanının en önemli sorununun sevgisizlik ve ön yargı olduğunu belirten Legçilin, Gülen öğretisini İstanbul Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’ne benzettiğini söyledi. Bu köprünün Asya’yı Avrupa’ya bağladığı gibi Anadolu’daki eğitim gönüllülerinin de din, dil, ırk ve renk gözetmedeniçlerindeki insan sevgisiyle kıtalar arası sevgi köprüsü kurduğunu ifade etti.

Belarus Devlet Ekonomi Üniversitesi Psikoloji ve Pedagoji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Galina Borozdina ise Gülen öğretisinden nasıl etkilendiğini anlatırken oğluyla yaşadığı diyalogları aktardı: “Gülen’in teşvikiyle açılan okulları Türkiye’de incelemeye geldiğimde Türk aile yapısını da yakından tanıma fırsatım oldu. Türklerin aile yapısı çok sağlam. Ailenin temelini büyükanne, büyükbaba, anne ve babaya saygı oluşturuyor. Benim büyük oğlum evlenme yaşı gelmesine karşın evlenmeye yanaşmıyor. Evlenip torun sevmek istiyorum. Oğluma Türk aile yapısı ve ailenin önemine ait bilgi ve örnekler verdim. Türk hanımların eşlerine davranışlarıyla ilgili geniş bilgilendirdim. Oğlum bana ‘Beyaz Rusya’da senin anlattığın gibi eşini her yönüyle kuşatacak bir kadına rastlamadım.’ diye cevap verdi. Oğlum evlenip çocuk yapmayı gereksiz görüyor. Bu düşünce Belarus’ta her geçen gün artıyor. Ailenin korunmasında Gülen’in düşünce ve görüşlerini hayata geçirmemiz gerekir. Toplumu, milletleri korumanın yolu aileyi korumaktan geçiyor.”

zaman

Esselamu aleykum;Hocaefendi alemi islamın dünyadaki şefkat yüzü birçok insan hocaefendi ve talebeleriyle tanışıp

islama ve türklere bakış açısı değiştirmiştir .Allah razı olsun kendisinden inşaallah hizmtleri daim olsun