๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Güncel Dini Haberler => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 05 Ekim 2010, 18:06:29



Konu Başlığı: Hafızlık bize Allahın bir ikramı
Gönderen: Zehibe üzerinde 05 Ekim 2010, 18:06:29

Hafızlık bize Allah'ın bir ikramı


(http://www.risalehaber.com/images/news/72200.jpg)

Türkiye'nin 7 ayrı şehrinden Türkiye 2010 Hafızlık Yarışması'na gelen bayan hafızlar dinleyenleri mest etti.

Genç yaşta zihinlerini Kur'an-ı Kerim'in nuruyla dolduran hafızlar, onu en değerli kasalarda, güvenilir yerlerde değil bizzat akıllarında, kalplerinde ve hayatlarında saklıyor.

Türkiye hafızlık yarışması birincilik tahtına oturan Konya temsilcisi Hayrunnisa Gök, hafızlık serüvenine 16 yaşında başlar. Hayrunnisa Gök, hafızlık eğitiminin zor olmasının yanında çok ayrı bir lezzeti olduğunu söylüyor. Çevresinde hafız olan ablalarından etkilenmiş ve iki yıl içinde hafız olmuş.

İsimler kişinin üzerinde tecelli eder denir. Bunun somut örneği ikincilik tahtına oturan Isparta temsilcisi 18 yaşındaki Hafize Zehra Öztürk. Kur'an ikliminde derinleşmek ve kendini yetiştirmek isteyen Hafize, Arapça tefsir eğitimine başlar. Tefsir derslerine devam ederken gördüğü bir rüya ile hafızlık sevdası düşer gönlüne. Rüyasında hafızlık eğitimine başladığını ve sonunda hafız olduğunu görür. Ardından hafız olma kararı alan Hafize, 6 ay içinde Kur'an-ı Kerim'i ezberleyerek icazetini alır. Annesi de hafız olan Hafize, annesinin ve hocasının desteği ile bu kutlu yolu tamamlar. Doktor olan ağabeyi teşviki de Hafize'nin azmini artırır. Ağabeyi kardeşini tebrik ederken "ÜDS-TUS'a çalıştığım kadar Kur'an ezberleseydim ben de çoktan hafız olurdum." diye ekliyor. Hafızlığın Allah'ın bir ikramı olduğunu söyleyen ağabey, kardeşinin bundan sonra üniversite eğitimine devam edeceğini ve ona her türlü maddî manevî desteği vereceğini ifade ediyor.

Türkiye üçüncüsü olan Remziye Pamuk'un çok titiz ve aldığı işi dört dörtlük yapma gibi bir huyu var. Bir de çok heyecanlı. Babası onun bu titizliğini ve heyecanını bildiği için sıkıntı yaşamasından korkmuş ve ilk başta böyle zor bir sürece girmesine izin vermemiş. Fakat Remziye, babasının karşısında dik durmuş. Daha sonra olaylar tam tersi istikamette ilerlemiş. Remziye bir ara hafızlığı yarıda bırakmak istemiş ama o zaman da babası kızıyla konuşup hafızlığın önemini anlatmış. Remziye, "Beni karşısına alıp konuştuğunda babamın benden daha istekli olduğunu gördüm." diyor. Annesinin desteğini de her an hisseden Remziye, annesiyle birlikte hafızlığın zorlu yollarından geçtiğini söylüyor.

Zaman