Dine hakaret, eleştiri hürriyeti olamaz

Başbakan Erdoğan, dinlere, peygamberlere, insanların kutsal değerlerine yönelik hakaretlerin, eleştiri hürriyeti olarak görülemeyeceğini söyledi. Başbakan, "Açıkça provokasyon ve düşmanca bir yaklaşım.'' olarak nitelendirdiği tahrik filmine karşı şiddete başvurulmasının provokasyona hizmet ettiği uyarısı yaptı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İslam'a ve Hz. Muhammed'e hakaretler içeren filmin çok büyük bir provokasyon olduğunu söyleyerek, dünya Müslümanlarına bu oyuna gelmemeleri çağrısı yaptı. Başbakan Erdoğan, "Açıkça provokasyon ve düşmanca bir yaklaşım.'' olarak nitelendirdiği tahrik filmine karşı şiddete başvurulmasının da provokasyona hizmet ettiği uyarısı yaptı. Ukrayna'ya bağlı Kırım Özerk Cumhuriyeti'nde düzenlenen Yalta Avrupa Stratejisi Yıllık Toplantısı'na onur konuğu olarak katılan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, İslam dünyasında tepki çeken ve Hz. Muhammed'e hakaretler içeren filmle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

İslam dünyasına "sağduyu'' çağrısı yapan Erdoğan, dinlere, peygamberlere insanların kutsal değerlerine yönelik hakaretlerin, fikir ya da eleştiri hürriyeti olarak görülemeyeceğini vurgulayarak, "Hakaret içeren yaklaşımlar tam tersine düşünce, inanç ve eleştiri hürriyeti zeminini tahrip etmektir." dedi.

Bu tip hakaretler karşısında meşru ve barışçıl protestoları "haklı bir tutum'' olarak gördüğünü ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: "Ancak, protesto hakkı terör eyleminin, masum insanlara zarar vermelerinin gerekçesi olamaz. Bu ne vicdanidir ne İslamidir. İslami söylem ve sembolleri istismar ederek bu tür eylemlere imza atanlar en büyük zararı Müslümanlara vermektedir.'' Türkiye'nin bugüne kadar uluslararası terörizme birçok büyükelçisini kurban verdiğini ve halen terörle mücadelesini de sürdürdüğünü vurgulayan Başbakan, teröre karşı ortak mücadele verilmezse bu tür üzüntülerin yaşanmaya devam edeceğini kaydetti

Kriz 'İslamofobi'yi körüklüyor

Arap Baharı sürecini provoke etmeye çalışan güçler de olduğunu dile getiren Başbakan Erdoğan, "Ancak unutulmamalıdır ki sürecin henüz başındayız. Demokrasi mücadelesi kolay kazanılmaz. İnişler çıkışlar olacak, bunalımlı dönemlerden geçilecektir.'' dedi. Suriye'de yaşanan gelişmelere de değinen Erdoğan, Suriye'de bugün yaşananların harici güçler tarafından yönlendirildiği şeklindeki yaygın algının yanlış olduğunu ifade ederek, Suriye halkının on yıllardır biriktirdiği tepkinin açığa çıktığını vurguladı. Başbakan, durumun mezhepsel çatışma olarak yansıtılmasının da tüm bölgeyi yangın yerine çevirme amaçlı olduğu uyarısı yaptı.

Avrupa'da derinleşen ekonomik krizin etkisiyle içine kapanması ve umutsuzluğa düşmesi halinde ekonomik sorunları istismar eden aşırı sağ çevrelerin bundan nemalanacağı ve İslamofobi dahil dünya barışı için tehlikeli eğilimlerin körükleneceğine işaret eden Başbakan, Norveç'teki ırkçı saldırı ve Almanya'daki Neonazi cinayetleri gibi yüksek profilli olayların bunun işaretleri olduğu tespitini yaptı. Erdoğan, yaşanan süreçte AB'nin güçlü kalması ve olumlu anlamdaki dönüştürücü etkisini muhafaza etmesinin büyük önem taşıdığını söyledi.

zaman