MİLLî GÜVENLİK DERSİNDEN SONRA ‘Andımız’ da kalkmalı    
   
Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Ahmet Özer, militarizmin darbe Atatürkçülüğünde ve çocukların hâlâ boğazlarını yırtarak söyledikleri ‘Andımız’da yaşamaya devam ettiğini belirterek, “Faşizm tasfiye edilmeye çalışılıyor, ancak sembollerde yaşamaya devam ediyor. Bu darbe zihniyetinden de, sembollerinden de kurtulmalıyız” dedi.
 
BÜTÜNLEŞTİRMEK YERİNE AYRIŞTIRIYOR
“Kaliteli bir eğitimin militarizmden arındırılmış, özgürlükçü bir yaklaşımla yakalanacağı gerçeğinden hareketle, çocuklarımızın her gün pedagojik ve bilimsel olmayan ifadelerle dolu olan bu andı koro halinde söylemelerinin de sorgulanma vakti gelmiştir. İddiaların aksine bütünleştirmeyip ayrıştıran bu uygulamadan artık vazgeçilmelidir.”
 
‘Andımız’ da kalkmalı
 
EĞİTİM-BİR-SEN Genel Sekreteri Ahmet Özer, Türkiye’de militarizmin stadyum ritüellerinde, darbe Atatürkçülüğünde ve bugün hâlâ çocukların boğazlarını yırtarak söyledikleri “Andımız”da yaşamaya devam ettiğini belirterek. “Bu darbe zihniyetinden de sembollerinden de kurtulmak gerekmektedir” dedi.
Yeni Asya’ya değerlendirmelerde bulunan Ahmet Özer, yıllardır ısrarla üzerinde durdukları katsayı uygulaması, Millî Güvenlik Bilgisi dersi, kesintili eğitim gibi taleplerin çözülmesi, bunlarla birlikte faşizmi andıran stadyum kutlamalarına da son verilmiş olmasının ülkenin geleceği açısından memnuniyet verici olduğunu söyledi.  Özer, “Millî Güvenlik Dersi dolayısıyla okulların kışlaya döndürülmesi, imam hatiplerin önünü kesme adına pedagojik olmayan, meslek eğitimini öldüren kesintisiz eğitimin sürdürülmesi, yine imam hatiplerin önünü kesme çabasıyla meslek lise mezunlarına uygulanan kast sistemi andıran katsayı uygulamasına yıllarca ‘hayır’ dedik” diye konuştu.
 
“ANDIMIZ”IN SONGULANMA VAKTİ GELDİ
 
ÖZER kaliteli bir eğitimin militarizmden arındırılmış, özgürlükçü bir yaklaşımla yakalanacağı gerçeğinden hareketle çocukların her gün pedagojik ve bilimsel olmayan ifadelerle dolu olan “andımız”ı koro halinde söylemelerinin de sorgulanma vaktinin  geldiğini vurguladı. Ahmet Özer, şunları kaydetti: “Pedagojide de bilimde de yeri olmayan, çocuklarımıza ilim ve bilim adına hiçbir şey kazandırmayan; bütünleştireceği özelliği olduğu yanlışıyla uygulamanın devam etmesinde ısrar edilen ancak tam aksine ayrıştıran andımız uygulamasından da artık vazgeçilmelidir. ‘Türküm, doğruyum, çalışkanım’ deyince insanlar doğru, çalışkan olmamaktadır. Çocuklarımızı militarizme mahkûm etmeyen, bilimi amaçlayan bir eğitim, herkesin ana hedefi olmalıdır. Dünyada ve Türkiye’nin örnek aldığı ülkelerde faşizm artık geçerliliğini yitirmiş olmasına rağmen Türkiye’de faşizm hayat sürmeye devam etmektedir. Militarizm Türkiye’de stadyum ritüellerinde, darbe Atatürkçülüğünde ve bugün hâlâ çocukların boğazlarını yırtarak söyledikleri ‘andımız’da yaşamaya devam etmektedir. Bugün faşizm devlet içinden tasfiye edilmeye çalışılıyor; ancak sembollerde yaşamaya devam ediyor. Bu darbe zihniyetinden de sembollerinden de kurtulmak gerekmektedir. Millî Eğitim Bakanlığı, İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde gerekli değişikliği yapmalı ve Reşit Galip’in, Atatürk’e takla atmak için sözde rüyasını metne aktarıp yıllarca papağan gibi çocuklara söyletilmesine sebep olduğu andımızı yönetmelikten çıkarıp tartışmayı bitirmelidir.Fatih Karagöz