> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Çeşitli Konularda Eserler > Gönüllerin Gülü > Ya Olduğun Gibi Görün ya da Göründüğün Gibi Ol
Sayfa: [1] 2   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Ya Olduğun Gibi Görün ya da Göründüğün Gibi Ol  (Okunma Sayısı 4945 defa)
10 Temmuz 2010, 18:12:23
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 10 Temmuz 2010, 18:12:23 »



Ya Olduğun Gibi Görün ya da Göründüğün Gibi Ol

“İnsanların en kötüsü iki yüzlü olanlardır. Dünyada iki yüzlü olanın Kıyamet’te ateşten iki dili olur.” Hz. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem), bu hadîste yapmacık davrananları kınamakta ve iki yüzlülerin âhirette bu hâlleri yüzünden ceza göreceklerini belirtmektedir. Böyle kişiler, herkes tarafından kibar, iyi kimseler olarak bilinirler. Aslında onların iki yüzü, iki dilleri vardır. Kendilerine sakladıkları bir karakterleri, başkalarına gösterdikleri bir başka karakterleri vardır. Herkesin yanında konuştukları kibar bir lisanları bir de içlerinden geçen başka sözleri vardır.

Hz. Peygamber’in (sallallâhu aleyhi ve sellem) davranışlarına baktığımızda onun her yerde tabiî olduğunu görürüz. Devlet başkanıyken de pazarda alış-veriş ederken de aynı karakteri taşıyordu. O kadar sağlam bir şahsiyete sahipti ki içinde farklı farklı kişilikler saklamıyor ve bundan dolayı tutarsız davranışlar göstermiyordu. O kendinden her zaman emindi.

Buna göre tabiîlik, Müslümanların özelliklerinden biri olmalıdır. Allah Teâlâ ile bağları kuvvetli olan kimseler, her an Allah’ın kendisini gördüğünü hatırlayıp farklı farklı yüzler gösteremezler. Bu güvenle aşağılık duygusuna kapılmazlar ve oldukları gibi görünürler.

Hz. Peygamber’in Aile Hayatı

Resûlullah’ın (sallallâhu aleyhi ve sellem) aile içindeki davranışlarına dair örnekler, O’nun başka bir açıdan tanınmasına ve güzel ahlâkının anlaşılmasına yardımcı olur. Peygamberimiz’in (sallallâhu aleyhi ve sellem) her hâli takip edilip örnek alındığı gibi evindeki hâli de hanımları ve yakın akrabaları tarafından nakledilmiştir. Hz. Peygamber’in (sallallâhu aleyhi ve sellem) diğer insanlarla olan münasebetinde olduğu gibi aile hayatında da en göze çarpan husus davranışlarındaki tabiîlik ve sâdeliktir. Nitekim nakledeceğimiz rivâyetlerden de bu açıkça anlaşılmaktadır.

* Her sabah ve ikindi vakti namaz kıldıktan sonra hanımlarını teker teker ziyaret ederdi. (İslâm Dini’nin birden fazla hanım ile evlenmeye izini vermesi ve Peygamber Efendimiz’in niçin birden fazla hanımı olduğu konusunda kitaplar bulunmaktadır.)

* Aile fertlerinin topluca bir araya gelmesini sağlamak maksadıyla da her akşam bütün hanımlar, Resûlullah (sallallâhu aleyhi ve sellem) o gece kimin yanında kalacak ise topluca oraya gelirler, sohbet ederlerdi.

* Yatsı namazından sonra fazla sohbet edilmezdi.

* Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem), hanımlarıyla yaptığı sohbetlerde yeri gelince hikâyeler anlatır, şaka yapardı.

* Akşam yanında kalacağı hanımının odasına girdiği zaman selâm verdikten sonra yaptığı ilk işi dişlerini misvaklamak (fırçalamak) olurdu.

* Abdest aldıktan sonra yatağa girer, duasını eder, bir müddet uyuduktan sonra eşini uyandırmamaya çalışarak yavaşça kalkar, dişlerini misvaklar, abdestini alır ve gece ibadetini yapardı.

* Gece olsun gündüz olsun uykudan uyanınca dişlerini misvaklardı.

* Gerektiğinde hanımlarıyla istişare ederdi.

* Peygamber olması yanında devlet başkanlığı, ordu komutanlığı, imamlık… gibi görevleri olan, çok yoğun, dolu bir hayat yaşayan Hz. Muhammed (sallallâhu aleyhi ve sellem), fırsat buldukça yemek yapar, evini süpürür, ayakkabısını tamir eder, elbisesini yamardı.

* Sabah namazından sonra uyumayıp güne erken başladığı için öğleden sonra biraz uyurdu.

* Evini sadece yiyip içme ve dinlenme yeri olarak görmeyen Resûlullah (sallallâhu aleyhi ve sellem), ailesinin dinî yaşayışıyla yakından ilgilenirdi. Hz. Peygamber’in hanımları da umumiyetle namazlarını mescidde kılarlardı. Zaten odaları mescide bitişikti.

* Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem), hanımlarına gayet adaletli davranırdı.

* Son derece nazik bir insan olduğundan hanımlarına da sevgi ve nezaket ile davranır, yüzünden tebessümü eksik olmazdı.

*Hanımları hasta olduğunda onlara daha çok ilgi gösterirdi.

* Ölüm hastalığında diğer hanımlarının odasına gidememiş, Hz. Âişe’nin (radıyallahu anha) yanında kalmak için onlardan izin istemiş, hasta olduğu hâlde hanımlarını kırmamaya çalışmıştı.

* Hz. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem), ne kadın, ne de hizmetçi hiç kimseyi dövmemiştir.

* Bir kadını, hanımı Hz. Hafsa’ya (radıyallahu anha) yazı yazmasını öğretmek için vazifelendirmiştir.

*Bir bayramda Hz. Âişe (radıyallahu anha) ile birlikte Habeşliler’in yaptığı gösterileri seyretmiştir.

* Peygamberimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem), Hz. Âişe (radıyallahu anha) ile koşu yarışı yapmış, ilkini Hz. Âişe, ikincisini kendisi kazanmıştır.

* Çocukları ve torunları ile ilgilenmiş, onların terbiyesi, gıdası, temizliği, sağlığı hatta giyeceklerinin şekli ve rengi ile ilgilenmiştir. Torunu Hz. Hasan doğmadan “Çocuk doğunca bana haber vermeden hiçbir şey yapmayın.” tembihinde bulunmuş, çocuk doğduktan sonra sarı bir beze sardıklarını görünce beyaz bir beze sarmalarını tavsiye etmiştir.

* Oğlu İbrahim doğduğunda doğum müjdesini getirene hediyeler vermiştir.

* Çocuğu veya torunu olduğunda onların kulaklarına ezan ve kâmet okur, isim koyardı. Ayrıca sadaka dağıtır ve kurban keserdi.

* Kızı Hz. Fatıma’nın (radıyallahu anha) evinde kaldığı bir gece torunları Hz. Hasan ve Hüseyin su isteyince Peygamberimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem), hemen kalkıp su vermiştir. Böylece çocukların gerekli isteklerine derhal cevap verilmesi gerektiğini göstermiştir.

* Çocuklarla şakalaşmış, onlarla oynamıştır.

* Kızları evlendikten sonra da onlarla alâkasını kesmemiştir.

* Hz. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem), çocuklarına ve torunlarına gösterdiği sevgi ve merhamet sebebiyle ailesine karşı insanların en şefkatlisi olarak vasıflandırılmıştır.

* Hz. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem) de herkes gibi bazı yemekleri diğerlerinden daha çok severdi. Fakat O, hiçbir yemeği kötülememiştir. Eğer canı isterse yer, hoşlanmadıysa bırakırdı.

* Yemeğin topluca yenmesini tavsiye eder, “Dağınık olmayınız, şüphesiz ki bereket topluca yemektedir.” buyururdu.

* Resûlullah (sallallâhu aleyhi ve sellem) ve ailesi başkalarını kendilerinden daha çok düşünürlerdi. Bu sebeple Peygamberimiz’in (sallallâhu aleyhi ve sellem) ailesi üst üste üç gün buğday ekmeği ile doymamışlardır ve aç olarak uyudukları birçok gün olmuştur.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Ya Olduğun Gibi Görün ya da Göründüğün Gibi Ol
« Posted on: 19 Nisan 2024, 14:52:57 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Ya Olduğun Gibi Görün ya da Göründüğün Gibi Ol rüya tabiri,Ya Olduğun Gibi Görün ya da Göründüğün Gibi Ol mekke canlı, Ya Olduğun Gibi Görün ya da Göründüğün Gibi Ol kabe canlı yayın, Ya Olduğun Gibi Görün ya da Göründüğün Gibi Ol Üç boyutlu kuran oku Ya Olduğun Gibi Görün ya da Göründüğün Gibi Ol kuran ı kerim, Ya Olduğun Gibi Görün ya da Göründüğün Gibi Ol peygamber kıssaları,Ya Olduğun Gibi Görün ya da Göründüğün Gibi Ol ilitam ders soruları, Ya Olduğun Gibi Görün ya da Göründüğün Gibi Olönlisans arapça,
Logged
26 Şubat 2014, 16:41:41
Hanife Ls 1

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 892


« Yanıtla #1 : 26 Şubat 2014, 16:41:41 »

Mevlana ne de güzel söylemiş diy mi amaaa
''Ya Olduğun Gibi Görün ya da Göründüğün Gibi Ol''
Güneş gibi ol şefkatte,merhamette.
Gece gibi ol ayıpları örtmekte.
Akarsu gibi ol keremde,cömertlikte.
Ölü gibi ol öfkede ,asabiyette.
Toprak gibi ol tevazuda,mahviyette.
Ya olduğun gibi görün,ya göründüğün gibi ol.



[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Eyvah, aldandık! Şu hayat-ı dünyeviyeyi sabit zannettik. O zan sebebiyle bütün bütün zayi ettik. Evet, şu güzerân-ı hayat bir uykudur; bir rüya gibi geçti. Şu temelsiz ömür dahi bir rüzgâr gibi uçar, gider.
26 Şubat 2014, 16:41:56
Hanife Ls 1

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 892


« Yanıtla #2 : 26 Şubat 2014, 16:41:56 »

İnsanın dürüst, samimi, içten ve yalansız olması; neyse o şekilde davranması gerektiğini vurgulayan özlü sözlerdendir.
Kendinden utanma, için neyse dışındaki de o olsun, ya da dışarıdan nasıl bir imaj çiziyorsan o ol" anlamına gelen derin sözdür.
Ya sensindir ya başkası.
Çağımızın en büyük problemi daha o zamandan vurgulamış. Birilerine benzeme, kendinden kaçma, samimiyeti yitirme gibi yaralara en güzel reçetedir. Bireyin kendisi olması, kendine güvenmesi, toplumsal hayatta kişiyi diğer insanların gözünde daha önemli kılar ve bu ise, kişinin duygusal anlamda daha güçlü olmasını sağlarrrrrr

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 26 Şubat 2014, 16:43:19 Gönderen: Hanife 8.D »
Kayıtlı

Eyvah, aldandık! Şu hayat-ı dünyeviyeyi sabit zannettik. O zan sebebiyle bütün bütün zayi ettik. Evet, şu güzerân-ı hayat bir uykudur; bir rüya gibi geçti. Şu temelsiz ömür dahi bir rüzgâr gibi uçar, gider.
26 Şubat 2014, 16:42:53
Hanife Ls 1

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 892


« Yanıtla #3 : 26 Şubat 2014, 16:42:53 »

Olduğu gibi görünmemenin altında da aslında güvensizlik ve ezilmişlik duyguları vardır.
Birinden hoşlanmıyorsak bunu açık açık söyleyebilmeliyiz. Birileri mutlu olacak diye içimizden gelmeyen hareket ve sözleri yapmamalıyız. Yapmacılığı hissettiğimiz anda karşımızdaki insana doğrudan belli etmeliyiz.

paylaşım için teşekkürlerrr.....

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 26 Şubat 2014, 16:43:40 Gönderen: Hanife 8.D »
Kayıtlı

Eyvah, aldandık! Şu hayat-ı dünyeviyeyi sabit zannettik. O zan sebebiyle bütün bütün zayi ettik. Evet, şu güzerân-ı hayat bir uykudur; bir rüya gibi geçti. Şu temelsiz ömür dahi bir rüzgâr gibi uçar, gider.
28 Şubat 2014, 19:02:50
✿ Yağmur ✿

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 6.684


Site
« Yanıtla #4 : 28 Şubat 2014, 19:02:50 »

İnsanın dürüst, samimi, içten ve yalansız olması; neyse o şekilde davranması gerektiğini vurgulayan özlü sözlerdendir.
Kendinden utanma, için neyse dışındaki de o olsun, ya da dışarıdan nasıl bir imaj çiziyorsan o ol" anlamına gelen derin sözdür.
Ya sensindir ya başkası.
Çağımızın en büyük problemi daha o zamandan vurgulamış. Birilerine benzeme, kendinden kaçma, samimiyeti yitirme gibi yaralara en güzel reçetedir. Bireyin kendisi olması, kendine güvenmesi, toplumsal hayatta kişiyi diğer insanların gözünde daha önemli kılar ve bu ise, kişinin duygusal anlamda daha güçlü olmasını sağlarrrrrr

aynen öyle
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1] 2   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes