> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Fıkhus Sire > Sosyal ve ekonomik boykot
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Sosyal ve ekonomik boykot  (Okunma Sayısı 4229 defa)
07 Ekim 2010, 17:54:30
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 07 Ekim 2010, 17:54:30 »



3- Sosyal Ve Ekonomik Boykot
 

îbn tshâk, Mûsâ bin Ukbe ve başkalarından çeşitli isnatlarla şöyle rivayet edilmiştir: Kureyş kâfirleri Resûlullah (s.a.v.)'ı öldür­me hususunda sözbirliği ettiler. Bu konuda, Muttalib Oğullarıyla da, Hâşim Oğullarıyla da gidip, konuştular; ama onlar Hz. Peygamber'i Kureyş kâfirlerine teslim etmeye yanaşmadılar.

Kureyş, Resûlullah'ı öldürmeyi başaramayınca; Resûlullah, ona tâbi olanlar, Resûlullah'ı koruyanlar, bir de Hâşim Oğulları ve Mut­talib Oğullarıyla ilişkileri kesmeye karar verdiler. Bu münâsebetle de kendi aralarında şu aşağıdaki konuları içeren bir protokol im­zalayıp, Kabe'nin içine astılar:

a - Onlardan kız alınıp, verilmeyecek,

b - Onlardan hiçbir şey alınıp, satılmayacak,

c - Onlara gidip ulaşacak bir rızık yolu bırakılmayacak,

d-Onlardan gelen bir barış teklifi kabul edilmeyecek,

e - Onlara herhangi bir şefkat ve merhamet gösterilmeyecek.

Bu konularğ, Muttalib Oğulları'nın Resûlullah'ı öldürmek için kendilerine teslim edinceye kadar geçerlidir.

Kureyş, bu anlaşma metnine, bi'setin yedinci yılının Muharrem ayından başlamak üzere, onuncu yılına kadar bağlı kaldı. Bu söz­leşmenin yalnızca iki yıl devam ettiği de söylenmektedir.

Mûsâ bin Ukbe'nln rivayeti, bu olayın, Resûlullah'ın. ashabına Habeşistan'a hicret etmelerini emretmesinden önce vuku bulduğunu göstermektedir. Halbuki Resûlullah, onlara bu muhasara sırasında hicret etmelerini emretmişti, tbn İshak'ın rivayeti ise; bu belgenin, Ashabın, Habeşistan'a hicretinden ve Hz. Osman'ın müslüman olma­sından sonra kaleme alındığını göstermektedir.

Hâşim Oğulları, Muttalib Oğulları, onlarla birlikte bulunan müs-lümanlar ve Peygamberimiz, Muttalib Oğulları Mahallesinde muha­sara altına alındı. Zaten Mekke'de çeşitli mahalleler bulunmaktaydı. Muttalib ve Hâşim Oğullarında müslümanlarla kâfirler bu mahal­lede toplandılar. Müslümanlar dindarlıklarından, kâfirler ise onları koruduklarından dolayı bu hâdiseye mâruz kalmışlardı. Ebû Leheb bu hâdisenin dışında idi. Çünkü o, çıkıp Kureyş'in yanma gitmişti. Böylece de Hz. Peygamber'e ve ashabına karşı müşriklerin yanında yer almıştı.

Hz. Peygamber Efendimiz ve Ashabı, bu üç yıl boyunca çok dar­lık içinde yaşadılar. Belâ ve musibet gittikçe artmıştı. Sahih-i Buhâ-rî'de, müslümanların ağaç yapraklarını yiyecek kadar açlığa ve sıkıntıya düştükleri rivayet edilmektedir. Süheyl! şunu nakleder: Mekke'ye bir ticaret kervanı gelince, Resûlullah'ın ashabından her­hangi biri, çoluğuna çocuğuna azık olacak herhangi bir yiyecek satın almak için çarşıya gelir, bunu gören Ebû Leheb hemen aya­ğa kalkarak şöyle derdi: «Ey tacirler! Muhammed'in ashabına fiat-ları öyle yükseltin ki, sizden birşey satın planlasınlar. Malların fi-atını kat kat artırın ki, açlıktan inim inim inleyen çocuklarının ya­nına, elleri boş olarak dönsünler.»

Bu iktisadî kuşatmanın üçüncü yılının başlarında Kusay Oğullarından bir grup bu olayı kınayınca kendi aralarında yaptıkları an­laşmayı bozmak üzere karar aldılar. Halbuki, Yüce Allah, anlaşma metninin yazıldığı sahifenin üzerine bir ağaç kurdu (güve) musal­lat etmişti. İçinde sözleşme metninin bulunduğu bu sahifenin büyük kısmını, bu kurt yiyip bitirivermişti. İçinde Allah'ın zikredildiği cüm­leler hariç, ondan hiçbir şey geriye kalmamıştı.

Resûlullah (s.a.v.) bu olayı, amcası Ebû Tâlib'e haber verince, o da: «Bunu sana Rabbl'n mi haber verdi?» dedi. Resûlullah da «evet» diye cevab verdi. Ebû Tâlib taraftarlarıyla birlikte doğruca Kureyş'in yanına gitti. Sahifeyi kendisine getirmelerini istedi. Onlar da, dü-rülmüş bir şekilde getirdiler sahifeyi. Ebû Tâlib: «Yeğenim bana şöy­le bir haber getirdi. Bugüne kadar bana asla yalan söylemedi. O, (Allahü Teâlâ'nm, sizin yazmış olduğunuz sahifeye bir kurdu mu­sallat ettiğini, içinde zulüm ve akraba ile münâsebeti kesmeyi ih­tiva eden maddelerin tümünü yiyip bitirdiğini savunuyor.) dedi. Eğer olay söylediği gibi olmuşsa, artık bu sahifeyi kaldırınız ve yan­lış görüşünüzden vazgeçiniz! Vallahi, bizden en son kişi can verin­ceye kadar onu size teslim etmeyiz. Yok eğer söylediği boş lâf ise; . yeğenimizi size teslim edeceğiz, ne istiyorsanız onu yapın.» diye ilâve etti. Onlar da: «Söylediğin hususa razıyız.» Sahifeyi açtıkla­rında, Resûlullah'ın anlattığını olduğu gibi gördüler. Ama yine de, Ebû Tâlib'e «Bu yeğeninin bir büyüsüdür» demekten kendilerini ala­madılar. Bu olay, onların zulüm ve taşkınlıklarını artırdı.

Sonra Kureyş müşriklerinin Heri gelenlerinden beş kişi, bu ik­tisadi kuşatmaya son vermek ve sahifeyi yırtmak için Kabe'ye git­tiler. Bunlar: Hişâm bin Amr bin el-Hâris, Zübeyr bin Ümeyye, Mut'-ım bin Adiyy, Ebû'l-Buhterİ bin Hişâm ve Zem'a bin el-Esed idi.

Bu anlaşmayı bozmak için, açık bir şekilde çalışanların ilki Zü­beyr bin Ümeyye idi. Bir gün, o Kâbenin yanında bulunan halkın yanına gelerek: «Ey Mekke halkı! Biz yiyelim içel'm, güzel elbiseler giyinelim, öbür taraftan, Hâşim ve Muttalib Oğulları alışverişten mahrum edilsinler, sefalet içinde kıvranıp helak olsunlar; doğru mu­dur?... Vallahi, akrabalık bağlarını kesen bu zalim sahife yırtılma-dıkça, yerime oturmam dedi.

Bunun üzerine beş kişiden diğerleri de Zübeyr'in sözlerine ben­zer şeyler söylediler. Hemen Mut'ım bin Adiyy yerinden kalkarak doğruca, Hâşim ve Muttalib Oğulları Mahallesine giderek, orada bulunanlara çıkıp evlerine gitmelerini söylediler. [38]

 

İbretler Ve Öğütler
 

Bu zalim ambargo, Resûlullah'm ve Ashabının üç yıl boyunca karşılaştığı sıkıntı ve şiddetin zirvesini teşk.l eder. Okuyucu, Hâşim ve Muttalib Oğullan müşriklerinin, sıkıntılara katlanma konusunda müslümanlarla beraber olduklarını, Resûlullah'ı terketmeye razı ol­madıklarını görmüştür.

Bu müşriklerden ve onların bu tür davranışlarından söz etmek İstemiyoruz. Zaten onları buna sevkeden âmil, akrabalık taassubu ve kendilerine de bulaşan zilleti ortadan kaldırma duygusu olmuş­tu. Şayet onlar, Hâşim ve Muttalib Oğullarının dışındaki Kureyş müşrikleri ile Hz. Muhammed'in arasından çekilmiş olsalardı, bir fırsatını gözetip hemen Hz. Muhammed'i inanç ve dine bakmadan öldürürlerdi.

Öyle ise onlar gönüllerinde besledikleri iki arzuyu birleştirmeyi tercih ettiler:

1.  Arzu: Şirk üzerinde sebat ve Hz. Muhammed'in getirdiği ger-çeğe karşı direnmekte ısrar etmek.

2.  Arzu:  îster hak,  ister  bâtıl  üzere  olsun  yakını,  yabancının zulmünden ve saldırısından korumaya çağıran hamiyyet duygusuna uymak.

Başlarında îlesûlullah olmak üzere, müslümanlan bu duruma sabretmeye zorlayan faktör; Allah'ın emrine uymak, dünyaya kar­şı âhireti tercih etmektir. Onların nazarında dünya; Allah'ın rıza­sının yanında sözünü etmeye değmeyecek kadar basittir.

Bir kısım îslâm düşmanlarının şöyle konuştukları duyulur: Hz. Muhammed'in da'vetinin ardında, Muttalib ve Hâşim Oğulları mil­liyetçiliği yatmaktadır!

Kureyş müşriklerinin müslümanlara karşı uyguladıkları boykot­taki olumsuz tavırları buna delildir!

Aslında bu sözler açıkça bir safsatadır. Şeklen bile olsa, her­hangi bir mantık örgüsüne dayanmamaktadır.

Bu itibarla, bir yabancı elin Hz. Muhammed'e uzanmasında ve­ya içeriden birinin ona kötülük yapmaya kalkışmasında; câhiliyyet taassubunun, Hâşim ve Muttalib Oğullarını yeğenlerinin hayatını kurtarmaya sevketmesi çok normaldir.

Câhiliyyet hamiyyeti, akrabalık duygusunun bu gibi bir taas­suba sevkettiği vakit hiçbir prensibe, kaideye bakmaz. Bu konuda hak veya bâtıl ile etkilenmez. O, sadece bir asabiyettir. Asabiyyetin dışında başka birşey değildir.

Şundan dolayı, Resûlullah'ın akrabalarında, görünüşe göre, iki tezat sıfatın bulunması imkân dahilindedir. Bunlardan biri; Resû-lulaah'ın da'vetini inkar ve da'veti küçümseme. Öbürü ise; diğer müşriklere karşı ona yardım etme.

Bununla birlikte, Resûlullah'ı korumalarının ardından, Peygam­berimiz için ne gibi bir fayda sağlanmıştır? Resûlullah'ın ve asha­bının uğradıkları işkenceye, onlar da uğradılar. Kureyş müslüman^ lara ilân ettiği boykotun aynısını, hiçbir eksiitme yapmadan Hâşim ve Muttalib Oğullarına da ilân etti.

Akrabalarının Resûlullah'ı korumaları, da'vetini korumak an­lamına gelmez. Bu himaye yalnızca onun şahsına aittir. Bu himaye, müslümanlar tarafından, düşmanın tuzağını bozma, kâfirleri yen­me ve cîhad etme metodlanndan biri gibi kârlı bir iş yapma imkâ­nına sahib olsaydı, şübhesiz ki bu, beğenilen bir gayret, tutunula-cak bir yol olurdu.

Resûlullah ve Ashabına gelince; onları bu dar boğazda tutan şey neydi, acaba? Bu zor duruma katlanmanın ardından ne gibi bir sonucu umuyorlardı?

Hz. Peygamber'in risâletini, Ashabının ona inanmasını sol bir devrim olarak yâni; fakir ve yoksulların zenginlere karşı ayaklan­maları olarak yorumlayan kişiler, bu sorulara ne ile cevab verecek­ler?!

Müşriklerin, Hz. Peygamber'e ve müslümanlara uyguladıkları zulüm ve işkencelerin bir halkasını sunmuş olduk. Bu zulüm ve işkencelerin tümünü düşünerek onların ışığında şu soruya cevab aramak lâzım. Soru şu: Mekke tüccarına ve Mekke'deki iktisadî fa­aliyetleri yürüten zenginlere karşı  duyulan kinin öncülük yaptığı ye açlığın ilham ettiği iktisadi bir devrimin, İslâm Da'veti olduğunu iddia etmek nasıl doğru olur?

Müşrikler, İslâm'a da'vetten vazgeçmek şartıyla, Peygamberi­mize, mal-mülk ve başkanlık teklif etmişlerdi. Resûlullah buna ni­çin razı olmadı? Resûlullah'ın ashabı, - madem ki gayeleri karın­larını doyurmaktır- Kureyş'in teklifini kabul etmesi için niye Re-sûlullah'ı buna zorlamadılar?

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Sosyal ve ekonomik boykot
« Posted on: 19 Nisan 2024, 10:18:26 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Sosyal ve ekonomik boykot rüya tabiri,Sosyal ve ekonomik boykot mekke canlı, Sosyal ve ekonomik boykot kabe canlı yayın, Sosyal ve ekonomik boykot Üç boyutlu kuran oku Sosyal ve ekonomik boykot kuran ı kerim, Sosyal ve ekonomik boykot peygamber kıssaları,Sosyal ve ekonomik boykot ilitam ders soruları, Sosyal ve ekonomik boykotönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes