> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Fıkhus Sahabe  > Hz. Musab bin Ümeyr
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hz. Musab bin Ümeyr  (Okunma Sayısı 15910 defa)
05 Mayıs 2011, 15:13:09
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 05 Mayıs 2011, 15:13:09 »



Hz. Mus'ab Bin Ümeyr (R.Anh)



Ashab-ı Kiram'in ileri gelenlerinden Künyesi Ebâ Muhammed'dir. Mekke'nin zengin ailelerinden olup, yakışıklı ve güzel giyinen bir gençti. Anne ve babası onun üzerine titrerdi. Özellikle, Mekke'nin en zengin­lerinden sayılan annesi, oğluna güzel elbiseler giydirir ve güzel kokular sürerdi. Mekkelilerle onu hayranlıkla seyrederlerdi. Bir defasında Hz. Peygamber de onun hakkında şöyle buyurmuştu:

"Mekke'de Mus'ab b. Umeyr'den daha güzel giyinen, daha yakışıktı ve nimetler içinde yüzen başka bir genç görmedim."[16]

Allah'a yemin olsun ki Mus'ab b. Umeyr'in veya müslümanların arasındaki lakabıyla "Mus'abu'l-Hayr"ın hikâyesi, en ilginç hikayedir. İslâm'ın rengini verdiği, Muhammed (sav) in terbiye ettiği kimselerden biridir.

Mus'ab, Mekke'de o günün şartlarına göre zenginlik ve ihtişam içinde yaşarken, Hz. Peygamber (sav)'in insanları İslâm'a davet ettiğini öğren­di. Mekke bütün problemlerini, uğraşlarını bir tarafa bırakmış, sadece Allah Rasûlü ve O'nun getirdiği din ile meşgul oluyordu. Refah içindeki bu genç de insanlar içinde bununla en çok ilgilenenlerdendi.

Gençliğine rağmen meclislerin vazgeçilmez insanı olan Mus'ab, her mecliste bulunması istenen bir şahsiyet olmuştu. Sözlerinin güzelliği ve aklının üstünlüğü kendisine bütün kalbleri ve kapıları açıyordu.

İşitti ki, Allah'ın Elçisi ve O'na inananlar Kureyş'in erişemeyeceği ve eziyet edemeyeceği uzaklıkta bir yerde toplanıyordu. Burası Safa tepesinde Erkam'm eviydi. Hiç tereddüt ve duraksama göstermeksizin bir akşam Daru'l-Erkam'a gitti.

Orada Allah'ın elçisi vardı. Ashâbıyla karşılıklı oturmuşlar, onlara Kur'an okuyor, onlarla beraber Allah için namaz kılıyorlardı.

Mus'ab adeta yerinde duramıyordu. Rasûlüllah'ın kalbinden fışkırıp, dudaklarından akan ayetler, kulaklara ve günüllere yollanıyordu. Öyle ki Musa'b'ın gönlü, o akşam dolu dolu olmuştu. Öylesine huzurla dolmuş ki, sanki yerden kopup kanatlar üzerinde uçuyordu. O sırada Allah Rasûlü mübarek sağ ellerini uzattılar ve kalbi çarpan gencin omuzuna dokundu­lar. İşte o an okyanus derinliğindeki sakinliğe ermişti. İman nuruyla ay­dınlanan ve İslâm ile şereflenen genç, adeta olgunlaşmış, hayatının akışı değişmişti

Mus'ab'ın annesi Hunnas binti Malik, korkunç güçte bir şahsiyete sahipti. Mus'ab müslüman olduğunda, yeryüzünde korktuğu yegâne kimse annesiydi. Bütün Meleke ileri gelenleri ona baskı yapsalar veya üzerine gelselerdi, ona daha hafif gelirdi. Annesinin düşmanlığı bütün bunların yanında güç yetirilemeyecek korkunçluktaydı. O anda hemence­cik düşündü ve Ailah'm hükmü yerine gelinceye kadar müslümanlığını gizlemeye karar verdi.

Daru'l-Erkam’a artık sürekli gidip geliyor, Resûlüllah'ın dizi dibine oturuyordu. İman ettiği ve imanını annesinden gizlemekle öfkesinden kurtulduğu için son derece mutluydu. Fakat özellikle bu günlerde Mekke'de bir sırrın gizli kalması imkânsızdı. Kureyş'in gözü, kulağı inananların üzerinden eksik olmuyordu.

Daru'l-Erkam'a gizlilikle giren Osman b. Talha ilk olarak Mus'ab! gördü. Bir seferinde de onu Muhammed (sav) gibi namaz kılarken gördü. Adeta çöl rüzgarları birbiriyle yarış etti de hemen haberi Musa'b'ın anne­sine yetiştirdiler. Mus'ab, annesi, kabilesi ve bütün Mekke uluları huzu­runda dimdik durmuş, Hak'ka olan kesin bağlılığını ve sebatım onlara Kur'an'dan ayetler okuyarak gösteriyordu.

Allah Rasûlü Kur'an'la onların kalplerini yıkıyor; hikmet, şeref, adalet ve takva ile dolduruyordu. Annesi Kur'an okuyan Mus'ab'ı sustur­mak için harekete geçtiyse de Onun güzelliği, yumuşaklığı karşısında pek bir şey yapamadı. Annelik duygusu ağır bastı, dövmek ve işkence etmek gibi şeylerden vazgeçti. Ama ilahlarına dil uzatmasından dolayı da başka bir cezalandırma usûlüne baş vurdu. Böylelikle Mus'ab'ı evinin direklerinden birine bağladı, kapıyı da üzerine kilitledi. Bu durum müslümanlardan bir kısmının Habeşistan'a hicret haberini alıncaya kadar sürdü.

Bunu duyar duymaz çareler aramaya koyulan Mus'ab, bir gün annesi ve muhafızını gaflete getirip, Habeşistan'a muhacir olarak gitti.

Habeşistan'a hicret eden ilk kafileye katılıncaya kadar hapiste tutulan Hz. Mus'ab, hicret imkânı çıkınca, dînini daha rahat bir şekilde yaşaya­bilmek için Habeşistan'a hicret etti. Habeşistan dönüşünde Hz. Mus'ab'ın durumu tamamen değişmiş ve bu nazlı delikanlının yerini, kalbi İslâm ve imanla dopdolu iradesi güçlü kuvvetli, metin bir genç almıştı. Annesi ondaki bu kararlılık ve metaneti görünce, üzerindeki baskısını biraz hafıfletmek zorunda kaldı.

Habeşistan'da diğer muhacir kardeşleriyle birlikte bir zaman kaldılar, sonra tekrar Mekke'ye döndüler. Rasûlullah'ın emri üzerine ikinci defa Habeşistan'a hicret ettiler.

Mus'ab için Habeşistan da Mekke de eşitti. Her yer ve zamanda imanı tecrübesini arttırarak sürdürüyordu. Muhammed (sav)'in tavsiye ettiği ibadetleri yaparak hayatının rengini koruyordu. Rabb'ine olan yakınlığı arttıkça kalbi artıyordu.

Bir gün Rasûlüllah'ın etrafında oturan müslümanların yanına gitti. Ansızın onu gören müslümanlar şefkatle başlarını kaldırıp baktılar, sonra bakışlarım indirdiler, bazılarının gözleri yaşarmıştı. O'nu eski, döküntü bir elbise içinde görmüşlerdi. Halbuki onun imandan önceki hayatı refah ve bolluk içindeydi. Allah Rasûlü bakışlarını ona çevirdi ve mübarek dudaklarından şu sözler döküldü; "Mus'ab'ı böyle görüyorum. Onun kadar ailesinin bolluk içinde gark ettiği kimse yoktur Mekke'de. Ama o; bütün bu boîluğu ve varlığı Allah ve Rasûlü'nün sevgisi uğruna terk etti."

Annesi onun dinini terk etmesinden dolayı ma! varlığından faydalan­mayı yasakladı. Oğlu bile olsa ilahlarını terkeden, onların aleyhinde ko­nuşan bir kimseye asla yiyecek vermezdi.

Son olarak annesi, Habeşistan dönüşü onu tekrar hapsetmek istedi. Hapsetmeye yardımcı olan herkesi öldüreceğine dair yemin edince annesi onun ne kadar kararlı olduğunu bildiği için bıraktı. Hem annesi hem kendisi bu esnada ağlıyorlardı. Bu son veda anı; annenin küfürde aşılacak direnişini, oğlun da imanda şaşılacak sebatını sergiliyordu. Anne oğlunu evinden kovdu ve şöyle haykırdı:

"İstediğin yere git. Artık ben senin annen değilim." Musa'b annesine yaklaştı ve:

"Ey anneciğim! Sana yardımcı olmak istiyorum ve senin adına endişe ediyorum! Allah'ın bir olduğuna ve Muhammed'in Allah'ın kulu ve Rasûlü olduğuna şehadet getir." dedi. Annesi cevaben:

"Parlayan yıldıza yemin olsun ki, senin dinine asla girmem. Aklım zayıf, görüşüm kıt değil."

Böylelikle Musa'b rahatı ve bolluğu bir tarafa itip, eski elbiselere ve bir gün tok birçok gün aç kalmaya razı oldu. Çünkü onun ruhu yüce inanç aydınlığı ve Allah'ın nuruyla dopdolu olmuştu. Adeta o başka bir insan olmuş, gözü cilalanmış, ruhu aydınlanmıştı.

Bu sırada Birinci Akabe Beyati olmuş ve Medinelilerden bir grup İslâm'ı kabullenmişti. Kendilerine İslâm'ı anlatmak ve diğerlerine de tebliğ yapmak için Rasûlüllah'tan bir muallim öğretici istediler. Hz. Peygamber de bu önemli görev için Hz. Mus'ab b. Umeyr'i görevlendir­di. Hz. Mus'ab onlara hem namaz kıldıracak, hem Kur'an öğretecek, hem de diğer insanlara İslâm'ı anlatacaktı ve yeni kimseleri İslâm'a davet ede­cekti. Böylece Medine'ye ilk hicret eden sahabe Mus'ab b. Umeyr oluy­ordu. Medine'de ilk cuma namazını da Mus'ab b. Umeyr kıldırdığı kaynaklarda ifade edilir.[17] Mus'ab b. Umeyr (R.a.), İslam'da ilk elçi ve ilk muallimdir. Aynı zamanda ilk Cuma namazını kıldıran cuma imamdır.

Hz. Rasûlüllah (sav), Mus'ab b. Umeyr (R.a.)'ı görevlendirirken O, Ensar'a İslâm'ı öğretecek, başkalarının da Allah'ın dinine girmelerini sağlayacak ve Medine'yi büyük hicret günü için hazırlayacaktı. Halbuki yaşça, makamca, Allah Rasûlü'ne yakınlık bakımından ondan daha önde olanları vardı ashâb içinde. Ama Allah Elçisi Mus'ah'u'l-Hayr'ı tercih etmiş, onu seçmişti. En ağır yükü, ona bırakıyor, hicret yurdu olacak olsa Medine'de İslâm'ın geleceği ellerine teslim ediliyordu. Az bir zaman sonra bütün bir dâva adamları, savaşçılar, mücahidler orada bulunacaktı.

Mus'ab Allah'ın kendisine bahşettiği üstün akıl ve yaratılışla emaneti yüklendi. Onun zühdü, yüceliği ve ihlası ile karşılaşan Medine ehli dalga dalga İslâm'a girdiler. Mus'ab Medine'ye geldiğinde Akabe'de Allah Resûlü'ne bey'at eden 12 kişi vardı. Onlar da Allah ve Rasûlü'ne icabet .edeli ancak bir kaç ay olmuştu. Bir sonraki hac mevsiminde yapılan Akabe bey'atmda Medine'liler Mekke'ye Rasûlüllah ile buluşmak için temsilciler gönderdiler. Mus'ab'ın önderliğinde gelen müslümanların sayısı yetmiş kişiydi. Mus'ab dehası ve zekasıyla Allah Rasûlü'nün ne kadar isabetli bir tercih yaptığını ispatlamıştı.

Mus'ab verilen elçilik görevini tam olarak ifa etmişti. Böylelikle, Mus'ab b. Umeyr (R.a.), Allah 'a davetçi, Allah’ın diniyle insanları hidayete çağıran mübeşşirdi. Kendisine inandığı Allah Resulü gibi sadece Hakk'ın rızasını düşünüyordu. Es'ad b. Zürare'nin yanında misafir olarak kalıyordu. İkisi birlikte kabileleri, evleri, toplantı yerlerini, dolaşıyorlar, yanlarında bulunan Allah'ın kitabından insanlara okuyorlar, onları "Allah, tek bir ilahtır." kelime-i ilâhisine davet ediyorlardı. Öyle durum­lar meydana geliyordu ki davet esnasında, eğer zekası ve ruh yüceliği olmasa hem kendisi hem de beraberinde olanlar helak olabilirdi.

Bir gün vaaz ederken ansızın Usayd b. Hudayr çıka geldi. Bu adam Mekke'nin ileri gelenlerindendi. Kızgınlık ve öfke ile, kavmi arasında dine fitne çıkarsa, ilahlannı terke çağıran ve daha önce hiç duymadıkları, alışmadıkları bir tek İlah'tan söz eden kişiye doğru yürüdü.

Onların ilahları hep belli yerlerde duruyordu. Bir kimse ilahlar...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hz. Musab bin Ümeyr
« Posted on: 16 Nisan 2024, 20:50:44 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hz. Musab bin Ümeyr rüya tabiri,Hz. Musab bin Ümeyr mekke canlı, Hz. Musab bin Ümeyr kabe canlı yayın, Hz. Musab bin Ümeyr Üç boyutlu kuran oku Hz. Musab bin Ümeyr kuran ı kerim, Hz. Musab bin Ümeyr peygamber kıssaları,Hz. Musab bin Ümeyr ilitam ders soruları, Hz. Musab bin Ümeyr önlisans arapça,
Logged
17 Nisan 2016, 05:45:20
Pelinay
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.696


« Yanıtla #1 : 17 Nisan 2016, 05:45:20 »

Cok cok etkileyici bir hayat.onlarin bu halini dusununce,Islama hizmetleri ,teslimiyetleri,Allah icin her seyden vazgecisleri...
Kedimin nerde olsugunu gorebiliyorum:(
Rabbim bizleri affet nolur...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

17 Nisan 2016, 06:07:14
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.956


« Yanıtla #2 : 17 Nisan 2016, 06:07:14 »

  Esselâmü Aleyküm Ve Rahmetüllah. Gerçekten çok etkileyici Mevlam bizleri de herdaim Rızasına uygun yaşıyabilen kullarından eylesin inşaAllah. Amin
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

24 Aralık 2018, 22:46:00
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #3 : 24 Aralık 2018, 22:46:00 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri sahabe efendilerimizin yolundan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes