> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Fıkhus Sahabe  > Hz. Ebu Rafi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hz. Ebu Rafi  (Okunma Sayısı 3313 defa)
06 Mayıs 2011, 16:36:46
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 06 Mayıs 2011, 16:36:46 »



Hz. Ebu Rafi (r.anh)


Ebu Rafı aslen Mısırlı olup, Resul-i Ekrem (sav)'in amcası Hz. Abbas'ın kölesi idi. İslâm’ın ilk zamanlarında Müslüman olmasına rağmen, müşriklerin kötülük yapmasından çekindiği için, Müslümanlığını açığa vurmamıştı. Çünkü Mekkeli müşrikler, köle gibi kimsesiz olanlara daha fazla işkence yapıyorlardı. Ebu Rafı Bedir savaşma kadar, Mekke'de kaldı.

Bedir savaşı olmuş, müşrikler mağlup olarak Mekke'ye dönmüşlerdi. Ebu Rafı, bu sırada Zemzem kuyusunun yanındaki odasında kendi işi ile uğraşıyordu. Yanında Hz. Abbasın hanımı Ümm-i Fadl da vardı.

Ümm-i Fadl da Müslüman idi. O da Müslümanlığını gizliyordu. Müslümanların, Bedir'de, müşrikleri büyük bir hezimete uğrattıklarını duyunca, çok sevinmişlerdi. Ebû Rafı ile Ümm-i Fadl bu sevinçli haber­den konuşuyorlardı. Bu sırada oraya Ebû Leheb gelince, konuşmalarını kestiler. Ebu Leheb, Bedir savaşma gitmemiş, yerine As bin Hişam bin Muğireyi göndermişti. O zamanın adetine göre harbe gitmeyen bir kimse, yerine başkasını göndermesi gerekiyordu.

Ebu Leheb gelince, kendisine Kureyşin mağlubiyet haberini verdiler. Bunun üzerine, Ebû Leheb orada bir yerde oturdu. Ebû Rafı ile Ebû Lehebin sırtları birbirine dönük bir vaziyette idi. Ebu Leheb otururken, Ebû Süfyan da Bedir'den dönmüştü. Bunu görenler dediler ki:

“İşte Ebû Süfyan geldi!” Ebû Leheb, Ebû Süfyana seslendi:

“Ey kardeşimin oğlu! Yanıma gel!” Ondan, Bedir harbi hakkında bilgi almak niyetiyle sordu:

“Anlat bakalım, nasıl oldu?” Ebû Süfyan orada bir yere oturdu. Birçok kimse de ayakta dinliyorlardı. Ebû Süfyan şöyle anlattı:

“Hiç sorma, Müslümanlarla karşılaşınca, sanki elimiz kolumuz bağlı idi. İstedikleri gibi hareket ettiler. Bir kısmımızı öldürdüler, bir kısmımızı esir ettiler. Vallahi ben, bizimkilerden kimseyi kınayıp, ayıplamıyorum. Çünkü, o sırada öyle kimselerle karşılaştık ki, yer ile gök arasında siyah-beyaz atlar üzerinde beyazlara bürünmüşlerdi.”

Sessizce onları dinlemekte olan Ebu Rafı, birdenbire,

"Vallahi onlar meleklerdir" deyiverdi. Ebû Leheb, Ebû Râfiy’e şiddetli bir tokat vurdu ve kaldırıp yere çarptı. Onu bir hayli dövdü. Bunun üzerine, orada bulu­nan Ümmü Fadl, bir sopa ile şiddetle Ebû Lehebe vurdu ve dedi ki:

“Kimsesi yok diye onu güçsüz gördün, değil mi?”

Ebû Leheb, başına yediği sopa ile zelil, hakir ve horlanmış bir vaziyette dönüp, gitti. Yedi gün geçmişti ki, Allahû Teâlâ ona, kara kızıl denen bir hastalık verdi. Bu hastalık, onun ölmesine sebep oldu. Oğulları, onu, iki veya üç gece defnetmeden bıraktılar. Sonunda halkın ayıplaması üzerine, yanma yaklaşmadan, uzaktan üzerine su serpip kenar bir yere gömdüler.

Ebû Rafı, Bedir savaşında esir olan Hz. Abbasın fidyesini getirdi. Bundan sonra Hz. Abbas onu Peygamber efendimize bağışladı. Ebû Râfi bundan sonra bir daha geri dönmeyerek, daima Peygamber efendimizle beraber oldu. Rasûlüllahm himayesinde olup, devamlı sohbetinde bulu­nan Ashâb-i Suffe arasına katıldı.

Resui-i Ekrem'in, mübarek hanımlarından olan Mâriyeden, İbrahim ismindeki oğlunun dünyaya teşrifinde, Ebû Râfi'nin hanımı Selma, ebelik yapmıştı. Ebû Rafı (r.a.) Resul-i Ekrem'e müjde haberini getirdiğinde, Peygamber efendimiz, onu azat etmiştir.

Resûl-i Ekrem efendimiz, onu, Selma ismindeki cariyesi ile evlendir­di. Ondan, Ubeydullah adında bir oğlu oldu. Bu oğlu büyüyünce, Hz. Alinin kâtibi olma şerefine kavuştu.

Ebû Rafı, azat edildiği zaman ağlamış ve demişti ki:

“Ya Rasûlallah! Beni bırakıyorsunuz, ama bundan sonra da yanınızda kalacağını.”

Hür iken de Rasûlüllah (sav)'den ayrılmamış, harp ve sulh zaman­larında da, Resul-i Ekrem'in hizmetinde bulunma nimetine kavuşmuştur.

Seferlerde Rasûlüllah (sav)'ın çadırını o kurardı.

Peygamber efendimiz Erkam bin Ebil-Erkamı, zekât memuru olarak bir bölgeye göndermişti. Hz. Erkam, Ebû Râfı'ye dedi ki:

“Bana bu işte yardımcı olursan, sana, toplanan zekâttan, toplayanlara ne verilirse, sana da o kadar veririm.” Ebu Rafı bunu Rasûlüllah'a arz edince, buyurdu ki:

“Ya Eba Rafı! Biz Ehl-i beytteniz. Onun için bize sadaka yani zekât helal değildir. Kavmin kölesi, kendilerinden sayılır.”

Ebu Rafı, Uhud ve Hendek savaşlarına katılmış, Hz. Alinin kuman­dasında Yemene gönderilen seriyyede bulunmuş, bu seriyyede Hz. Aliye yardımcılık vazifesi yapmıştır. Hz. Ebû Bekir zamanında mürtedlerle yapılan savaşlarda bulunup, Hz. Ömer devrinde de fetihlere katılmıştır.

Ebû Râfi, Hz. Osman'ın zamanında, kendi hâlinde, sakin bir hayat yaşamış, ilimle meşgul olup, pek çok talebe yetiştirmiştir. 660 yıllarında vefat etmiştir.

Ebû Râfi; Resul-i ekremin sünnet-i seniyyesini ve yüksek ahlâkını çok iyi bilirdi. Ashâb-ı Kiram, ondan bu konuda çok istifade etmişlerdir. Hatta İbni Abbas bir kâtip tutup, onun bu hususta verdiği bilgileri yazdırmıştır. 68 hadis-i şerif rivayet etmiştir. [84]

Ebû Râfi, bir hareket ve bereket insanıdır. Kendini imanın içinde bul­muştur. Kalbindeki imam Hz. Ebû Râfi (r.a.)'ı hareketli ve bereketli hale getirmiştir. Mü'min insan, dünyanın neresinde olursa olsun, gücünü kalbindeki imanından alır. Çünkü mü'min insan için iman en büyük ener­ji kaynağıdır. İmandan kaynaklanmayan enerjiler, tükenmeye mahkûm­dur.

Sizi harekete geçiren imanınız değilse, siz tükenmeye mahkûmsunuz. Tükenmeyen, Allah yolunda tökezlenmeyen mü'min, gücünü imanından alan mü'mindir. Sahabenin fıkhına göre mü'min insan ancak imanından aldığı enerji miktarınca hareketli ve bereketli olur.

Dinleri ve imanlarıyla mesafeli hale gelenlerin hareket ve bereketleri olmaz. Hareketsizlik ve bereketsizlik dinden ve imandan uzaklaşmayla doğru orantılıdır.


[84] Hayatü's Sahâbe/M. Yusuf Kândehlevî; Hilyetü'l Evliya; El-İsabe Fi temyizi Sahâbe/İbn-i Hacerü'l Askalani; Suverun Min Hayatü's Sahabe/Abdurrahman Ref’at el-Başa, Beyrut/ty.


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hz. Ebu Rafi
« Posted on: 29 Mart 2024, 18:41:05 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hz. Ebu Rafi rüya tabiri,Hz. Ebu Rafi mekke canlı, Hz. Ebu Rafi kabe canlı yayın, Hz. Ebu Rafi Üç boyutlu kuran oku Hz. Ebu Rafi kuran ı kerim, Hz. Ebu Rafi peygamber kıssaları,Hz. Ebu Rafi ilitam ders soruları, Hz. Ebu Rafi önlisans arapça,
Logged
25 Aralık 2018, 14:57:19
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #1 : 25 Aralık 2018, 14:57:19 »

Esselamu aleyküm Rabbim bizlere de İslam mucahitligini nasip eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

25 Aralık 2018, 15:41:07
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #2 : 25 Aralık 2018, 15:41:07 »

Esselamu aleyküm. Rabbım razı olsun bilgilerden kardeşim...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes