> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Fıkhus Sahabe  > Hz. Ali
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hz. Ali  (Okunma Sayısı 3108 defa)
08 Mayıs 2011, 15:35:47
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 08 Mayıs 2011, 15:35:47 »



HZ. ALİ (R.ANH)


Baba Adı: Ebû Talib b. Abdülmuttalib.

Anne Adı: Fâtıma binti Esed, b. Hişam b. Abdi Menaf b. Kusay'dır.

Doğum Tarihi ve Yeri: Takriben M 601. yıl veya, 598 yıl diyenler de var. Mekke'de doğmuştur.

Ölüm Tarihi ve Yeri: Hicrî 40. yıl, 17 veya 24 Ramazan diyen ler de vardır. Küfe Miladî 24 Ocak 661. yıl kabri Necef tedir.

Fiziki Yapısı: Kısaya yakın orta boylu, siyah ve iri gözlü, esmer tenli, güzel yüzlü, karnı büyükçe, elleri kolları pazıları oldukça kuvvetli, sık uzun enli göğüslü, sakalı büyükçe, iri omu zlu, boynu gümüş ibrik gibi başının tepesi saçsız, omuz başları dik ve yüksekti.

Eşi: Rasûlüllah (sav)'in kızı

1. Hz. Fâtımatü'z-Zehra,

2. Ümmül Benin binti Haram el Kellabiye,

3. Leyla binti Mesud b. Salih Benî Temim Benî Neşhel,

4. Esma binti Ümeyse,

5. Sabha binti Rebia (Benî Tağlib Kabilesinden)

6. Ümâme binti Ebûl As,

7. Havle binti Cafer (Benî Hanifoğulları'ndan)

8. Ümmü Said binti Urve b. Mesud es-Sekafı,

9. İmrül Kays'ın kızı Mahabba (Benî Kelboğulları kabilesinden).

Oğulları:

1. Hanımı Hz. Fâtıma'dan; Hz. Hasan, Hz. Hüseyin, Musin.

2. Hanımı, Ümmü'l Benin'den; Abbâs, Cafer, Abdullah, Osman (Bunlardan Abbâs hariç hepsi kerbela'da şehid oldular.),

3. Hanımı Leyla'dan; Ubeydullah, Ebû Bekir,

4. Hanımı Esma'dan; Muhammed, Yahya,

5. Hanımı Sahba'dan; Ömer,

6. Hanımı Ümâme'den; (ortanca) Muhammed,

7. Hanımı Havle'den; Muhammed el Hanifıye,

8. Hanımı Ümmü Said'den; Ümmül Hasan, (Nesli Hz. Hasan, Hüseyin, Muhammed el Hanifıye, Abbâs ve Ömer'den devam etmiştir.)

Kızları: Hz. Ali (R.a.)'ın 17 veya 20 kızı vardı.

1. Hanımından; Zeynep, Ümmü Gülsüm,

5. Hanımından; Rukiyye,

8. Hanımından; Büyük Remle, Ümmü Gülsüm, Hz. Ali'nin bize ulaşmamış kızları da vardır. Ümmü Hani, Meymune, Küçük Ümmü Gülsüm, Fâtıma, Ümâme, Hatice, Ümmü Kerem, Ümmü Seleme, Ümmü Cafer, Cumane, Nefise.

Gazveleri: Bedir, Uhud, Hendek ve sonraki bir çok savaşa katıldı.

Hicreti: Mekke'den Medine'ye hicret eden muhacirdir.

Sahabeden Kiminle Kardeşti: Mekke'de Rasülüllah (sav) ile kardeş ilân edilmişti.

Kabilesi: Ali b. Ebû Talib, b. Abdülmutalib, b, Hişam b. Abdi Menaf, b. Kusayy, b. Kilab, b. Mürre, b. Ka'b, b. Lüey.

Lakabı/Künyesi:  Ebû Turab, Haydarı Kerar, Ebal Hasen, Esedullahü Galip, Rıdvan.

Kiminle Akrabalığı: Rasülüllah (sav)sin amcasının oğlu ve damadıdır.

Rasûlüllah (sav)'ın amcasının oğlu, damadı ve dördüncü Raşid ha­lifedir. Babası Ebû Talib, annesi Kureyş'ten Fâtıma binti Esed, dedesi Abdulmuttalib'tir. Künyesi Ebu'l Hasan ve Ebû Tûrab (toprağın babası), lâkabı Haydar; unvanı Emîru'l-Mü'minin'dir. Ayrıca 'Allah'ın Arslanı' unvanıyla da anılır.

Hz. Ali küçük yaşından beri Rasûlüllah'ın yanında büyüdü. Sekiz veya On yaşında İslâm'ı kabul ettiği bilinmektedir. Hz. Hatice'den sonra müs-lümanlığı ilk kabul eden odur. Bir gün Hz. Ali (R.a.) Hz. Peygamber (sav) ile Hz. Hatice namaz kılarlarken yanlarına geldi ve onları o şekilde görünce hayret etti. Sonra sordu:

"Bu yaptığınız nedir ya Muhammed?" Allah Rasûlü (sav):

"Bu, Allah'ın kendisi için seçtiği, peygamberler gön­derdiği dindir. Seni tek olan, ortağı olmayan Allah'a inanmaya, ona ibadete, Lat ve Uzza putlarını inkâr etmeye davet ediyorum. Ya Ali, şayet müslüman olmuyorsan bu hususta kimseye bir şey söyleme!" buyurunca Hz. Ali:

"Bu, şu ana kadar işitmediğim bir mesledir. Babam Ebû Talib'le konuşmadan herhangi bir meselede karar veremem" dedi. Daha sonra babasına danışmaya gitti. Yolda Hz. Ali (R.a.) kendi kendine düşündü ve:

“Rabbim beni yaratırken babama danışmadı. Ben O'nun dinini kabul etmek için ne diye babama danışmaya gidiyorum?" dedi ve daha sonra gelip İman edip müslüman oldu. [74] İman etmek için, İslam'a hizmet etmek için başkasına danışılmaz. Yani iman etmemizi bir başkasının müsaadesine bağlamamız, müslümanlığımızı Allah'ın iradesi dışında başka bir gücün müsaadesine sunmamız, batıl bir davranıştır. Akrabalarımızla birlikte bütün insanlar bize engel olup düşman olsalar bile biz Allah'a imanımızı ve İslâm'a olan tes­limiyetimizi tartışma konusu yapmayız. Eğer siz iman etmek için, İslâm'a hizmet için bir başkasının iznini ve .müsaadesini olmazsa olmaz kabul ediyorsanız, o zaman sizin Allah'tan başka birtakım sahte Rableriniz de var demektir.

Hz. Ali (R.a.) Allah'ın hükmünü, hakimiyetini ve iradesini herşeyin fevkinde görüyordu. O, Allahû Teâla'nın dışında ilahlık iddiasında bulunanlara ve insanları bizi Allah'a yaklaştırırlar gerekçesiyle taptıkları put­lara karşı savaşıyordu. Mekke döneminde her zaman Rasûlüllah (sav)'ın yanındaydı. Kâbe'deki putları kırmasını şöyle anlatır:

"Bir gün Resûl-i Ekrem ile Kabe'ye gittik. Resûl-i Ekrem omuzııma çıkmak istedi. Kalkmak istediğim zaman kalkamıyacağımı anladı, emuzıımdcm indi, beni omuzuna çıkardı ve ayağa kalktı. Kendimi istesem ufukları tutacak sanıyordum. Kabe'nin üzerinde bir put vardı, onu sağdan soldan ittim. Put düştü, parça parça oldu. Rasûlüllah (sav)'ın omuzlarından indim. İkimiz geri döndük.” [75]

Örnek ve önderimiz Hz. Muhammed (sav), putkıran bir Peygamberdir. Biz de putkıran bir Peygamberin ümmetiyiz. "Mekkî toplumlarda putları kırmak ahmaklıktır" diyen müslümanlar, Peygamberlerini tanımayan ahmaklardır. Mekkî toplumlarda şartlar oluştuğunda putları kırmak, nebevî mücadeleyi ihya etmektir. Bu putlar mutlaka dikili heykeller şek­linde olmayabilir. Günümüzde Allah'ın şeriatına muhalif olarak kağıtların üzerine nakşedilen kul kaynaklı kanunlar da birer putturlar. Onları ortadan kaldırmak, put kırmak cümlesinden sayılır.

Resûl-i Ekrem, en yakın akrabasını uyarmak ve hakkı tebliğ etmek hususunda Allahû Teâlâ'dan emir alınca onları Safa tepesinde toplayıp ilâhî emirleri tebliğ edince, Kureyş müşrikleri onunla alay etmişti. İkinci toplantıyı yapmasını Hz. Ali (r.a)'ye bıraktı, AH de bir ziyafet hazırla­yarak Haşimoğullarmı davet etti. Rasûlüllah yemekten sonra:

"Ey Abdülmuttaliboğulları, ben özellikle size ve bütün insanlara gönde­rilmiş bulunuyorum. İçinizden hanginiz benim kardeşim ve dostum olarak bana bey'at edecek" dedi. Yalnız Ali (R.a.) kalktı ve orada Rasûlullah'a onun istediği sözlerle bey'at etti. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem,

"Kardeşimsin ve vezirimsin " diyerek Hz. Ali'yi taltif etti. Hz. Peygamber (sav) hicret etmeden önce elinde bulunan ve kendisim öldürm­eye gelen müşriklere ait olan emanetleri, sahiplerine verilmek üzere Ali'ye bıraktı ve o gece Hz. Ali (R.a.), Rasûlullah (sav)'ın yatağında yatarak müş­rikleri şaşırttı. Böylece Hz. Ali, Hz. Peygamberi öldürmeye gelen müşrikleri oyalayarak onun yerine hayatım tehlikeye atmış, bu suretle Peygamber'e hicreti sırasında zaman kazandırmıştır. Rivayete göre bunun üzerine şu ayet-i celile nazil olmuştur.

"Yine insanlardan kimi de vardır ki, Allah'ın rızasına ermek için kendini feda eder. Allah ise kullarına çok merhametlidir.”[76]

Zor zamanlarda ölümü göze alarak Rabbani davaya sahip çıkmak, Hz. Ali (R.a.)'ın misyonudur. Hz. Ali (R.a.), Rasûlüllah (sav)'e bey'at etmek­le zor zamanın sözleşmesine imza attı. O, Allah rızasını kazanmak için nefsini sattı. Yani Allah rızası uğruna canını feda etti.

Hz. Ali, Peygamberimizin kendisine bıraktığı emanetleri sahiplerine verdikten sonra Medine'ye hicret etti. Medine'de de Hz. Peygamber'in devamlı yanında bulundu, bütün cihad harekâtlarına katıldı, Uhud'da gâzî oldu. Bedir'de sancaktardı. Aynı zamanda keşif kolunun başındaydı; hakim noktalan tesbit ederek Hz. Peygamber'e bildirdi. Bu mevkiler işgal edilerek, Bedir'de önemli bir savaş harekâtını başarıya ulaştırdı. Bedir gazasının başlamasından önce, Kureyşliler'le teke tek dövüşen üç kişiden biriydi. Budöğüşte, hasmı Velidb. Muğire'yi kılıcı ile öldürdüğü gibi,Hz. Ebû Ubeyde zor durumdayken yardımına koştu ve onun hasmını da öldürdü. Kendisine "Allah'ın Arslanı" lâkabı ve Bedir ganimetlerinden bir kılıç, bir kalkan ve bir de deve verildi.

Hz. Ali, Bedir savaşından sonra Hz. Peygamber'in kızı Hz. Fâtıma ile evlendi. Nikâhını Hz. Peygamber kıydı. O zamana kadar Rasûlüllah'la oturan Hz. Ali nikâhtan sonra ayrı bir eve taşındı. Hz. Ali'nin, Hz. Fâtıma'dan üç oğlu, iki kızı dünyaya geldi. Hicret'in üçüncü yılında Uhud savaşında, müslüman okçuların hatası yüzünden müşrikler müslümanların üzerine saldırmışlar ve Hz. Peygamber de yaralanarak bir hendeğe düşmüş ve düşman onun öldüğünü yaymıştı. Halbuki o sırada döğüşe doğüşe gerileyen Hz. Ali, Hz. Peygamber'in içine düştüğü hendeğe ulaşarak, onu korumaya almıştı. İki tarafın da kazanamadığı bu savaşta Hz. Ali birçok yerinden yaralanarak gazi oldu. Uhud savaşından sonra Hz. Ali "Benu Nadr" Yahudilerinin hainlikleri üzerine bu kabile ile yapılan savaşı bizzat idare etti. Bütün çarpışmalarda Hz. Ali kahramanca döğüşmüş ve müşriklerin en meşhur savaşçılarını öldürmüştür.

Hudeybiye barışında sulh şartlarının yazılmasında o memur edildi. Hz. Ali, sulhnameyi yazmaya şöyle başladı:

"Bismillâhirrahmânirrahîm Muhammed Rasûlüllah...” Ancak müşrikler bu ifadeye itiraz ettiler. Hz. Peygamber, "Rasûlüllah" yerine "Muhammed b. Abdullah" yaz­masını Hz. Ali'ye söylemiş fakat Hz. Ali "Rasûlüllah" ifadesinin yazımında ısrar etmiştir. Hz. Ali (R.a.) diyor ki;

"Müşriklerin, Rasûlüllah (sav)'e

"Sen, Rasûlüllah değilsin! Fakat sen, kendi ismini ve babanın ismini yaz!" dediler. Rasûlüllah (sav) de: "Muhammed Rasûlüllah kelimesi­ni silmemi...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hz. Ali
« Posted on: 28 Mart 2024, 11:55:44 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hz. Ali rüya tabiri,Hz. Ali mekke canlı, Hz. Ali kabe canlı yayın, Hz. Ali Üç boyutlu kuran oku Hz. Ali kuran ı kerim, Hz. Ali peygamber kıssaları,Hz. Ali ilitam ders soruları, Hz. Aliönlisans arapça,
Logged
26 Aralık 2018, 17:04:34
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 26 Aralık 2018, 17:04:34 »

Esselamu aleykum. Rabbim bizleri Hz.Ali gibi Islami hakkiyla yaşayan islama ömrünü veren hizmet eden ve cennet ehli olacak kullardan eylesin inşallah. ..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

27 Aralık 2018, 08:19:55
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #2 : 27 Aralık 2018, 08:19:55 »

Ve Aleykümüsselam Rabbim bizleri Peygamberimizin ve sahabe efendilerimizin yolundan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes