> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Fıkhus Sahabe  > Ashabı kiramin değeri 2
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Ashabı kiramin değeri 2  (Okunma Sayısı 2283 defa)
09 Mayıs 2011, 15:30:09
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 09 Mayıs 2011, 15:30:09 »



Ashabı Kiram'in Değeri


Güya muavvizeteyn [39] Kur'an'dan değilmiş. Bunların Kur'an'da yazılacaklarına ve indirilen Kur'an arasında bunların yer aldık­larına Rasûlüllah (sav)'den sahih bir hadis gelmemişmiş. Bundan tek bir istisna ise Ukbe b. Amir'den gelen rivâyetmiş. Ukbe b. Amir ise zayıfmış; ondan başkası bu hususta ona muvafakat etmemiş, bundan dolayı da onun rivayeti bir kenara bırakılmalıymış. Ancak bu daha önce Kitab ve Sünnetten sözünü ettiğimiz delilleri reddetmek, ashâb-ı kiram'm din diye bize naklettiklerini çürütmek demektir. Ukbe b. Amir b. İsa el-Cühenî, iki sahih Kitab olan Buharı ve Müslim'de ve diğerlerinde bize şeriatın rivayetini nakledenlerden birisidir. Dolayısıyla o yüce Allah'ın övdüğü, niteliklerini belirttiği, kendilerinden övgüyle sözettiği mağfiret ve büyük mükâfat vaat ettiği kimselerdendir. Rasûlüllah (sav)'ın veya O'nun ashabından herhangi birisinin yalan söylediğini iddia eden bir kişi, şeri­atın dışına çıkmış olur. Yani Kur'an-ı Kerîm'i reddetmiş, Rasûlüllah (sav)'e dil uzatmış olur. Sahabelerden her hangi birisinin yalancı olduğu söylenecek olursa, ona dil uzatılmış, sövülmüş olur. Çünkü Allah'ı inkâr­dan sonra, yalandan daha utanılacak, ondan daha ayıp ve ondan daha büyük bir iş yoktur. Rasûlüllah (sav), ashabına dil uzatıp, onlara şovenleri lanetlemiştir. Onların en küçüklerini -ki aralarında küçük kimse olmaz- dahi yalanlayan bir kimse, Rasûlüllah (sav)'in tanıklık ettiği ve ashabın­dan birisine söven yahutta onun aleyhine söz söyleyip dil uzatan herkesin yakasından ayrılmaz bir ceza olarak tesbit ettiği Allah'ın lanetinin kapsamına girer.

Ömer b. Habib (Rh.a.)'den şöyle rivayet edilmektedir: Harun er-Reşid'in meclisinde bulundum. Bir mesele sözkonusu edildi, hazır bulu­nanlar o mesele hakkında tartışıp durdular, sesleri yükseldi. Aralarından birisi Ebu Hüreyre (R.a.)'nin, Rasûlüllah (sav)'den rivayet ettiği bir hadisi delil gösterdi. Onlardan birisi hadisin merfu olduğunu belirtti, derken karşılıklı iddialar ve tartışmalar artıp durdu. Nihayet onlardan birisi: Rasûlüllah (sav)'in böyle bir hadis söylediği kabul edilemez. Çünkü Ebu Hüreyre yaptığı rivayetlerde itham altındadır. Hatta onun yalan söylediğini açıkça bildirmişlerdir, dedi. Ben Harun er-Reşid'in bu kesime meylet­tiğini, onların sözlerini desteklediğini görünce şöyle dedim:

"Bu hadis Rasûlüllah (sav)'den sahih olarak gelmiştir. Ebu Hüreyre (R.a.) de Rasûlüllah (sav)'den olsun, başkasından olsun yapmış olduğu bütün rivayetlerde doğru sözlüdür ve yaptığı nakiller sahihtir." Harun er-Reşid bana kızgın bir şekilde baktı. Ben de meclisten kalkıp evime gittim. Aradan fazla zaman geçmeden bana;

"Harun er-Reşid'in postacıbaşı kapı­da" dediler. Yanıma geldi ve bana şöyle dedi:

"Mü'minlerin emirinin çağrısını öldürülecekmişsin gibi kabul et ve gel. Hanutununu, kefenini de geyin." Ben de şöyle dedim:

"Allah'ım! Sen de biliyorsun ki ben Senin Peygamberinin sahabesini savundum ve Peygamberinin ashabına dil uza­tılmasın diye Peygamberini yücelttim. Ondan gelecek zarardan Sen beni koru."

Altından bir tahtın üzerinde oturmuş olduğu halde Harun er-Reşid'in huzuruna alındım. Kollarını sıvamış, kılıcı elinde ve önünde de kafası uçurulacak kimseler için serilen deri de vardı. Beni görünce bana:

"Ey Ömer b. Habib! Senin bana söylediğin şekilde şimdiye kadar hiçbir kimse bana karşı söz söylemiş ve savunmuş değildir" dedi. Ben de:

"Ey Mü'minlerin Emiri! Senin söylediğin ve uğrunda tartıştığın görüş Rasûlüllah (sav)'ı ve onun getirdiklerini küçültücüdür. Çünkü eğer onun ashabı yalan söyleyen kimseler ise şeriat de batıl demektir. Farzlar, oruç, namaz, talak, nikâh ve hadlere dair hükümlerin tümü reddolunur ve mak­bul olamaz."

Bunun üzerine Harun er-Reşid kendisine geldi, düşündü, sonra da:

"Ey Ömer b. Habib! Bana hayat verdin. Allah da sana hayat versin" dedi ve bana onbin dirhem verilmesini emretti."

Ben derim ki: Ashâb-ı Kiram'ın tümü adaletlidir. Allah'ın gerçek veli kulları ve seçkinleridir. Nebilerden ve Rasûllerden sonra bütün insanlar arasında seçtiği kimselerdir. Ehl-i sünnetin mezhebi ve bu ümmetin imamlarının bulunduğu cemaatin benimsediği görüş budur. Kedilerine aldırış edilmeyen bir azınlık, ashabın durumunun diğerleri gibi olduğunu ve dolayısıyla onların adaletlerinin de araştırılması gerektiğini söylemiş ise de buna iltifat edilmez.

Onlardan kimisi işin başındaki durumları iie sonraki halleri arasında fark gözeterek şöyle demiştir: Onlar o vakit adalet sahibi idiler, fakat daha sonra durumları değişti. Aralarında savaşlar ve kan dökmeler ortaya çıktı. Dolayısıyla araştırmada bulunmak kaçınılmaz bir şeydir.

Ancak bu reddolunur, çünkü ashâb-ı kirâm'in hayırlıları ve faziletlileri -Ali, Talha, Zübeyr ve diğerleri gibileri Allahû Teâla kendilerinden öv­güyle sözedip, tezkiye ettiği, kendilerinden razı olup onları razı ettiği ve "bir mağfiret ve büyük bir mükâfat" vadetmiş olduğu kimseler bulun­maktadır. Özellikle Rasûlüllah (sav)'ın verdiği haber gereğince cennetlik oldukları kesin olan "aşere-i mübeşere" Peygamberlerinden sonra Peygamberlerinin bu hususu kendilerine haber vermesi ile birçok fitne­lerle ve cereyan edecek birçok olayla karşı karşıya kalacaklarını bilmek­le birlikte, kendilerine uyulacak önder kimselerdir.

Bu durumlar onların mertebelerini ve faziletlerini düşürmez. Çünkü bu işler içtihada dayalı işlerdi ve her müctehid isabet etmiştir. [40]

Ashâb-ı Kiram, vahyinin fikir işçileridir. Onların arasında zuhur eden farklı içtihadlar, onların İslam ümmeti için hayat modeli olmalarına engel teşkil etmez. Sahabelerin hem ittifakları ve hem ihtilafları İslam ümmeti için rahmettir. İmam Beyhaki'nin tahric ettiği bir hadisi şerifte Rasûlüllah (sav) şöyle buyuruyor:

"Allah'ın kitabından size herhangi bir hüküm verilirse, onunla amel lazımdır. Terkedildiğinde özür kabul edilmez. Eğer aradığınız hükmü Allah'ın kitabında bulamazsanız benim sünnetime tabi olunuz. Sünnetimde de o hükme ait bir şey bulamazsanız, Ashâbım'ın sözlerine sanlınız. Zira Ashâb'ım gökteki yıldızlar gibidir. Herhangi birinin sözünü alsanız hidayet bulursunuz. Ashâb'ımın ihtilafı da sizin için bir rahmettir.”[41]

Görüldüğü gibi, Ashâb-ı Kirâm'in arasındaki ihtilaf, onları tenkid etmek için bir sebeb değildir. Aksine onların ihtilafı, İslam ümmeti için rahmet kabul edilmiştir. Bundan ötürüdür ki, İslam uleması, Ashâb-ı Kirâm'in arasındaki ihtilafı rahmet bilmiştir. Ömer b. Abdülaziz (Rh.a.) şöyle diyor: "Ashâb-ı Muhammed (sav) ihtilaf etmeseydi, sevinmezdim. Çünkü onlar ihtilaf etmeseydi, İslâm ümmeti için ihtilaf ruhsatı olmazdı.[42] Sahabenin ittifakları bizim için örnektir, ihtilafları ise ibrettir. Her ikisinden de istifade ederiz.”

Ashâb-ı Kiram, ittifak halinde de, ihtilaf halinde de kıymetlidir. Ashâb-ı Kirâm'm kıymeti, değeri, Allahû Teâla'nm onların temizliğinden, yiğit­liklerinden haber vermesi, kendilerinden razı olduğunu beyan etmesiyle sabit olmuştur.

Ashâb-ı Kiram, Peygamberlerden sonra insanların en hayırlılarıdır. Herkim sahabelerin yaptıklarını yaparsa, tıpkı onlar gibi hayırlılardan olurlar. [43] Rasûlüllah (sav)'in ashabı hayırlıdır. Onların yolundan gidenlerde hayırlıdır. Sahabenin kendi aralarındaki ihtilafları, bizim onlara uymamıza engel değildir. Onların her halinde bizim için hayr vardır. Yeter ki, Ashâb-ı Kirâm'a tabi olmayı başarabilelim.



[39] Felak ve Nas sûreleri

[40] El- Camin Li Ahkâmi'i Kur'an (İmam Kurtubi) C: 16, Sh: 296-299, Mısır/ 1967

[41] Keşfu'l Hafa/El- Aclunî, C:l, Sh: 64-65, Beyrut/ 1351

[42] Keşfu'l Hafa/El- Aclunî, C:l, Sh: 65, Beyrut/ 1351

[43] Hayatü's Sahâbe/M. Yusuf Kandehlevî, C:l, Sh:29, Beyrut/1995

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Ashabı kiramin değeri 2
« Posted on: 27 Nisan 2024, 02:55:03 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Ashabı kiramin değeri 2 rüya tabiri,Ashabı kiramin değeri 2 mekke canlı, Ashabı kiramin değeri 2 kabe canlı yayın, Ashabı kiramin değeri 2 Üç boyutlu kuran oku Ashabı kiramin değeri 2 kuran ı kerim, Ashabı kiramin değeri 2 peygamber kıssaları,Ashabı kiramin değeri 2 ilitam ders soruları, Ashabı kiramin değeri 2önlisans arapça,
Logged
27 Aralık 2018, 11:12:21
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 27 Aralık 2018, 11:12:21 »

Esselamu aleykum. Rabbim bizleri sahabelerin yolunda giden onlar gibi inanan iman eden ve islama hizmet edip rahmete kurtuluşa erisen kullardan eylesin inşallah. ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

27 Aralık 2018, 17:12:52
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #2 : 27 Aralık 2018, 17:12:52 »

Ve aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes