> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Fetvalarla Çağdaş Hayat > Sonuç
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Sonuç  (Okunma Sayısı 690 defa)
12 Mart 2011, 19:05:23
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 12 Mart 2011, 19:05:23 »



d- Sonuç



TC'de yaşayan Müslümanların AT gibi bir organizasyona da­hil olması meselesi için gerek Kur'ân-ı Kerim'e, gerek hadis-i şe­riflere, gerekse bu ikisine dayalı ictihad, kıyas ve yorumlara salt akademik bir bakışla şunlar söylenebilir:

1- Mevcut naslar Türkiye'nin, -eğer varsa- her şeyiyle bir İslâm toplumu olduğunu kabul edenlere hiç bir tevil ve yorum ihtimali bulunmaksızın, bununla asla mümkün olmayacağını sara­haten bildirir. Onlar için artık uzun söze gerek yoktur.

2- Halkının kahir ekseriyeti müslüman olmakla beraber; idare, yasama ve yargı açısından Türkiye zaten bir İslâm ülkesi de­ğildir. Binaenaleyh, AT'na girmesiyle İslâmî açıdan kaybedecek bir şeyi yoktur, diyenlerin olacağı bir gerçektir. Onlar bu görüş­lerine şu ifadelerle de destek aramaktadırlar:

Müslümanlar için Avrupalı olmak, AT ile bağlantısız bir Türkiye vatandaşı olmak­tan daha kötü değildir. Çünkü Türkiye'de başını örterek üniver­siteye giremeyen kızlarımız AT bünyesinde bunu yapabilecekler­dir. Müslümanlar dinlerinin diğer gereklerini, davet ve tebliğ gö­revlerini daha rahat yerine getirebilecekler, lâiklik gerçek anla­mıyla işletileceğinden buna kimse karışmayacak, din ve vicdan hürriyeti tam anlamıyla yaşanabilecektir. Hıristiyanlığın skolastik ve gayr-i mantıkî öğretilerinden gına getirmiş ve manevî tatmin­sizlik içinde kıvranan Avrupalıya dinimizin güzelliklerini anlatma fırsatı bulmuş olacağız. İnançlarından ötürü Türkiye'de baskı ve zülüm gören insanlar, haklarını arayabilecekleri merciler bula­caklardır. Kısaca "Avrupa'yı içten fethetme imkânına kavuşaca­ğız" vs.

İslâm bir bütün olarak değerlendirildiğinde bu görüşlere bü­tünüyle katılmak mümkün görülmüyor. Çünkü:

a- Her şeye rağmen Türkiye'yi bir Avrupa ülkesinden farksız görmek doğru olmamalıdır. Çünkü:

Türkiye'de halk müslümandır, Avrupa'da değildir. Türkiye'de idare edenlerin bazıları müs­lüman olduklarını açıkça söylemekte, bir kısmının da en azından diğer dinlerden yana olmadığı bilinmektedir. Avrupa'da durum bunun aksinedir. Türkiye bazı mezheplere, meselâ Şafiîlere göre bir İslâm diyarıdır, topraklar gasp olayı yaşıyor olsa dahi müslümanlarındır, başkalarına verilmesine rıza gösterilemez. Hanefî Mezhebine göre düşünüp, ülkeye idare biçimine bakarak ad ve­recek müslümanlar açısından bakıldığında ise; Türkiye'de idareyi ve bu idarenin sahiplerini onlar seçmemişlerdir. AT'na girmeyi istemeleri halinde ise Allah (cc)'ın, "velayetinizi vermeyin" dediklerini kendilerine hür iradeleri ile kendileri veli edinmiş ola­caklardır.

b- İslâmı ayakta tutan en büyük gücün "Cihad Ruhu" olduğu, müteaddid naslardan anlaşılmaktadır. Bu ruhu yaşamayanlara Kur'ân'ı Kerim tehditler yöneltmekte, çok elim azap ve millet olarak tarihten silinip, yerlerini başkalarına bırakma gibi kötü bir akıbetle va'îd etmektedir. [1153] Cihadı canlı tutmamak, millet olarak kendi kendini tehlikeye atmakla eş anlamlı görülmekte­dir. [1154] Rasulüllah (sav) cihad yapmadan ve içinde cihad ruhu taşımadan ölenlerin bir çeşit nifak üzere öleceklerini [1155] haber vermiş, "ine alım-satımı yaptığınız, ineklerin kuyruğuna tutunduğu­nuz, ziraatla yetindiğiniz ve cihadı terkettiğiniz zamon, Allah sizin ba­şınıza öyle bir zillet verir ve düşmanlarınızı size hakim kılar ki, tekrar aslî dininize dönmeden bu zilletten kurtulamazsınız" buyurmuştur. Buna göre AT'na girmek bu zilleti hak etmekten öte, bir an ön­ce gelmesi için çırpınmak demek olarak görülebilir. Türkiye'nin iktisadi şartlarında yaşayan müslümanların, müslümanca kullanılı­şı belirlenmemiş tekniğin ve medeniyetin birden bire içine düş­mekle, bu ruhtan bütün bütün uzaklaşacakları söylenebilir.

c- Yapılacak tebliğ ve davetin kabulünü kolaylaştıracak en önemli unsur, onun güçlüden ve beğenilenden gelmiş olmasıdır. Bu açıdan Türkiye'li Müslümanların AT ülkeleri halklarına anlata­cakları fazla bir şeyleri yoktur. Dilencinin öğütlerinde hikmet arayan görülmüş değildir.

d- Yeterli ve sağlam dini eğitimi alma imkânına sahip olmayan Türkiye'li Müslüman, kahir ekseriyeti itibariyle Avrupalı'ya dini­nin güzelliklerini anlatacak bilgi ve şuur düzeyinde değildir. Bu yüzden etkileyen değil, etkilenen durumuna düşmesi kaçınılmaz­dır.

e- Maddî açıdan da güçlü olan Avrupalı Yahudi ve Hıristiyan­lar AT'na girmemiz halinde yurdumuzun her yöresine kiliseler ve havralar dikme imkanını bulacak ve zaten hiçbir dinle alakası olmayıp, manevî boşluk hisseden ve çoğunluğu teşkil eden va­tandaşımıza maddî ihtiyaçlarıyla da ilgilenmek suretiyle kendi dinlerinin propogandasını yapacaklardır.

f- Lâikliğin gerçek anlamıyla işlemesi ve müslümanların bu gün bazı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi dini faaliyetlerinde bütünüy­le serbest bırakılacakları düşüncesi gerçekleşemez görülüyor. Çünkü bu, müslümanların güçlü -yani başkalarına göre tehlike­li- olmasıyla ters orantılı bir şeydir. Statükoyu zorlayacakları her yerde onlara göz açtırılmayacağı görünen bir gerçektir. Batı Trakya mes'elesi ve yine geçen haftalarda Fransa'da biri yıkılan, bir de yapımına müsaade edilmeyen cami olayı bunun canlı kanıtlarındandır.

Dini inançları yüzünden baskı gören, ceza çeken müslümanların bu durumlarında bir değişikliğin olmasını beklemekde, "İnsan Hakları" gibi isimlerle kurulmuş derneklerin, Avrupa ülkeleri basın-yayın organlarının, özellikle de BBC'nin Türkiye'de ilgilendik­leri mahkûmlara ve mahkûmiyet sebeplerine göz atıldığında ha­yal ürünü gibi görünüyor.

3- Mütefekkir bir büyüğümüzün, "İstikbâlde Türkiye bir Av­rupa Devletine, Avrupa ise bir İslam devletine gebedir" mealindeki vecizesini, AT'na girmede istekli olmak için bir delil görmek de İslam nokta-ı nazarından doğru olmaz. Önce bunun bir kera­met mahsulü ve isabetli bir teşhis ve tespit olduğunu teslim et­mek selim akıllar için zor değildir diyebiliriz. Ancak buna rağmen bu ifade AT'na girmeyi öğütlüyor ve teşvik ediyor da değildir. Avrupa'nın bir İslam devletine gebe olması ihtimali ayrı bir şey, Türkiyeli Müslümanların AT ile entegrasyona girmesini istemek ayrı bir şeydir. Yani bu ifade de öncelikle böyle davranmayı ge­rektirecek bir anlam yoktur. İkinci olarak bu ibare şer'î bir nas değildir. Konuya açıkça ışık tutan şer'i nasların olduğu bir yerde, müslümanın dini emirlerin hiyerarşisine itibar etmesi istenir. "Mevrid-i nasda içtihada mesağ yoktur."

4- Gerçi Müslümanların AT ülkelerinde dini yönden bütün başarısızlığa uğrayacakları ve hiç bir varlık gösteremeyecekleri de kesin değildir. Hatta sözkonusu edilen fetihlerin ve doğumla-nn olması da ihtimal dahilindedir. Ancak delilden kaynaklanma­yan ihtimallere göre hareket etmek, genellikle İslâm'ın, özellikle de İslâm hukukunun ruhuna uymayan bir davranış biçimidir.

Ve şu âyet-i kerime bütün bu tespitleri özetler:

"Ne Yahu­diler, ne de Hıristiyanlar, sen onların dinine uymadıkça senden asla hoşnut olmazlar. De ki, (gerçek) hidayet Allah (cc)'ın hidayetidir (İslam'dır). Eğer sana gelen ilimden son­ra onların arzularına uyacak olursan, artık Allah (cc)'tan gayri sana ne bir dost, ne de bir yardımcı vardır." [1156]

Maruzatım bundan ibarettir. Gelme ve dinleme lütfunda bu­lunan haziruna saygı, şükran ve selâmlarımla... [1157]



[1153] bk.,K.Tevbe: 9/39-43

[1154] bk. Bakara: 2/195.

[1155] Müslim, imara, 33; Makdisî, el-Muharrar, 11/439

[1156] K, Bakara: 2/120.

[1157] Doç. Dr. Faruk Beşer, Fetvalarla Çağdaş Hayat, Nün Yayıncılık, İstanbul 1997: 426-430.

 

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Sonuç
« Posted on: 25 Nisan 2024, 07:45:07 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Sonuç rüya tabiri,Sonuç mekke canlı, Sonuç kabe canlı yayın, Sonuç Üç boyutlu kuran oku Sonuç kuran ı kerim, Sonuç peygamber kıssaları,Sonuç ilitam ders soruları, Sonuçönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes