๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Emri Maruf Nehyi Münker => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 28 Mayıs 2011, 20:22:29



Konu Başlığı: Çoğunluğun görüşüne karşı bir tenkid
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 28 Mayıs 2011, 20:22:29
Çoğunluğun Görüşüne Karşı Bir Tenkid



İslâm ulemasının büyük çoğunluğu; "ma'rufu emredip münkerden ehyetmeye çalışmak ümmetin tümüme vaciptir. Fakat ehil bir grubun bu görevi üstlenmesiyle ümmetin sorumluluğunu kaldırır," görüşünde ittifak halindedir.
Ulemanın üzerinde ittifak ettiği bu görüş, şöyle tahlil edilmektedir:
'Bir kere bu görevi, herkesin eşit ağırlıkta yüklenmesi mantıkî olarak uygun değildir. Ümmetin her ferdine vacip olması da imkânsızdır." Zira bu delilin bizzat kendisi, onu ileri sürenin iddiasını dahî çürütmektedir. Çünkü şeriatın herhangi bir hükmü, ancak onu yapmağa gücü yettiği zaman kişiye vacip olur. Temel felsefe ve hikmet bu olduğuna göre, ma'rufu emredip münkeri nehyetmek gibi İslâm'ın varlık sebebini ve devletinin temel düşüncesini oluşturan bir görevin, ümmetin her ferdine yetkili-yetkisiz her kese farz olması gerekmez. Belki buna ehil olan herkese farzdır, demek en doğru olur.
İmam Şâtibî ve bazı fikrî ortakları; 'farz-i kifâyenin, İslâm ümmetinin tümünü kapsamına almayıp, ancak ifâya muktedir olana yönelik bir farz olduğunu" ileri sürerek şöyle dediler:
"Hükmün muhatab ve kapsamı, ısrarla "bir kısım" üzerinde cereyan etmektedir. Bu nasıl olur? İşte bilinmesi gereken espri bu noktada yatmaktadır. Genel bir kaide olarak; "her işin olumlu sonucu, onu yapabilmenin ehliyetine ve bilincine bağlıdır. " noktasından hareketle, bu görevin sıhhatli yürümesinde aranan şarda; kişinin onu "yapabilme ehliyetini" taşımış olmasıdır. Hükme muhatab olan, direkt olarak ümmetin tümü değildir."
Görülüyor ki cumhurun ileri sürdüğü nass ile "sizden bir cemaat olsun...." ifadesinden bir sonuç çıkmaktadır. Bu âyet ma'rufu emredip münkeri nehyetme görevini tüm ümmetin değil, ümmet içerisinde bu işe ehil bir cemaatın, bir ilim kadrosunun ve ihtisas ehlinin üstlenmesi gereğini vurgulamaktadır.
Şatibî, görüşünü böyle sürdürerek diğer bir âyetle açıklık getirmeye çalışır. "Kur'an'da bu ve buna benzer birçok hususlar vardır. Bu tür âyetlerde emir, tümüne değil, ehil bir kesimi muhatab alarak nazil olur. 93
İmam Râzî, geçen âyet-i kerimeyi tefsir ederken, bazı kimselerin, "ma'rufu emredip münkerden nehyetme sorumluluğunun iki sebepten dolayı İslâm ulemasına tahisis edildiğini" ileri sürdüklerini zikreder: Birincisi; Bu görev ilme muhtaçtır. İkincisi; Bu görevin "yeterlilik ve ehliyet" yoluyla farz olduğu üzerinde ittifakın mevcut olmasıdır. Bu şu demektir: " Ne zaman, bu görev, bir ehil grup tarafından ifâ edilirse, diğerlerinden sorumluluk düşer." Bu böyle olunca şu anlam ortaya çıkmış olur: "Bu görevi bir kısmınız yapsın. Ama hakikatte içinizde ehil olan birisi yapacak, hepsi değil. 94


93 el-Muvafakat fî-Usûli'ş-Şeria: 1/176
94 Mefâtîhu'l-Gayb: 3/20.