> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Tefsir Eserleri > Emri Maruf Nehyi Münker > Allah Rasûlü bu görevi belli bir cmaata tahsis etmemiştir
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Allah Rasûlü bu görevi belli bir cmaata tahsis etmemiştir  (Okunma Sayısı 883 defa)
27 Mayıs 2011, 16:15:30
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 27 Mayıs 2011, 16:15:30 »



Allah Rasûlü (s.a.v.) Ma'ruf Ve Münker Görevini Belli Bir Cemaata Tahsis Etmemiştir


Ma'rufu emredip münkeri nehyeden âyetin siyakı163 Resülullah'ın (s.a.v.), bu görevi İsraüiloğulları arasında da üstlendiğine işaret etmektedir. Fakat açıktır ki bu, Rasûlullah (s.a.v.) onların dışında kalanlara iyiliği (ma'rufu) emredip münkerden uzaklaştırmağa çalışmadığına veya sahası olmadığına delâlet etmez. İster Yahudî ve Hıristiyan olsun, ister müşrik ve münafık olsun, her kesimi İslama da'vet ettiği, ma'ruf ve münker görevini her sınıf insan arasında yürüttüğü muhakkaktır. Hatta ashabının eğitim ve öğretimine yardımcı olması, doğru ve salih amele yöneltmesi, onlara Allah'ın âyetlerini hatırlatması, güzel ahlâk ve terbiye ile yetişmelerine özen göstermesi Evet tüm bu gibi vasıflarla- daha önce arzedildiği gibi- "İslâm insanını oluşturmak, ma'rufu emr-münkeri nehiy" görevinin gereğidir. Bu çalışma, da'vetin başından sonuna dek devam eder. Da'vetçi, damarlarından akan kan'a aldırmadan, ruhunu bu yolda teslim edinceye kadar çalışmasını sürdürür. Bu nedenle müfessirler, ma'ruf ve münker çalışmasını sadece âyette geçen Yahudilere tahsis etmedi. Aksine her kesimde dallanan ve etkinliğini hissettiren bir çalışma olarak nitelediler.
Hafız İbn-i Kesîr buna şu açıklamayı ilâve etti: " O, kendilerine iyiliği emrediyor ve onları kötülükten menediyor." Bu, Allah Rasûlünûn önceki kitaplarda geçen vasfı olmakla beraber, yaşadığı asırda da aynı görevi yürütmeye ve aynı vasfı taşımaya engel değildir. Çünkü o, her zaman ve mekânda, her türlü zor şartlara rağmen hayrı (İslâm'ı) emrediyor, serden uzaklaştırmağa çalışıyordu. Bundan daha önemlisi, hiçbir ortağı olmayan ve eşsiz olan tek Allah'a ibâdeti emrediyor, onun dışındaki her türlü tâğuta kulluk etmeyi yasaklıyordu. Bu hükümler, kendinden önceki bütün peygamberlere de bildirilmiştir. 164 İmam el-Bağavî söyle buyurur:
"O kendilerine ma'rufu emrediyor" yani îman etmeyi ve Allah'a teslimiyeti emrediyor. "Onları münkerden nehyediyor" yani Allah'a yönetim ve teşriinde ortak olmayı yasaklıyor. Ma'rufu; şeriat ve sünnettir. Yani "Allah Rasûlü'nün, İslâm'ı anlama ve yaşamasıdır" Münker ise şeriat ve sünnetçe onaylanmayan herşeydir. Ata şöyle der: "Onlara ma'rufu emrediyor" Yani her türlü İslâm dışı hayat telâkkilerini reddedip (insanları İslâm ile vasıtasız olarak karşı karşıya getirmeyi) güzel ahlâkı ve yakınları ziyaret etmeyi emrediyor. "Onları kötülükten (münkerden) men" ediyor." Yani putların hükümranlığını ve putçuluğun hayata hükmetmesini ve akrabayı ziyaret etmeyi engellemekten men' ediyor. 165
Eş-Şeyh ismail el-Hakkı hazretleri şöyle der: "O; kendilerine ma'rufu emrediyor", Yani Allah Teâlâ'nın her sahada tek hâkim kabul edilmesini ve İslâmî ilkelere uyulmasını emrediyor. "Onları münkerden mehyediyor" Yani şeriatçe ve sünnetçe tanınmayan ve bilinmeyen her söz ve amelden nehyediyor. 166
İmam İbn-i Cerir et-Taberî âyetteki "ma'ruf ve münker" kavramlarını şöyle yorumluyor: “Bu ümmî Nebî kendi tâbilerine ma'rufu emrediyor ki bu, Allah'a ve onun nizamına iman, emir ve nehiy konusundaki ölçülerine itaat zorunluluğudur, işte bu, onun insanlara emrettiği ma'ruftur. "Onları münkerden nehyediyor". Çünkü nehyettiiği şey, Allah'a yönetim hakkı hususunda yasakladığı ortaklıktır. Allah'ın yasakladıklarından yasaklamaktır.” 167
İmam Râzî, bu iki kavram için geniş bir yorum getirmiş ve lâyık olduğu mekâna oturtmuştur: "Ma'ruf ve münker çalışmasının genel anlamı ana hatlarıyla, Allah Rasûlü'nün (s.a.v.) şu eşsiz sözlerinde ifâde edilmiştir: "Allah'ın (c.c) emrine (her sahayı kuşatan hükmüne) boyun eğip onu her türlü hüküm ve yasakların üstünde tutmak, saygı ve ta'zim göstermek ve Allah'ın mahrukatına şefkat ve merhamet etmek. "Et-Ta'zîm emrillah ve'ş-Şefekatü ala halkillah" Bu, şu demektir:
"Şüphesiz ki varlık; ya zâtının varlığıyla vacip veya zâtının varlığıyla mümkündır. Varlığı zâtıyla vacip olan Allah'tır. Onun emir ve direktiflerini her çeşit emir ve buyruğun üstünde tutmak, izzet ve galibiyetinin kapısı önünde açık bir tavırla boyun eğip, her türlü ahval içinde yalnız ondan korkmak, onun en kâmil sıfatlarla vasıflandığını itiraf etmek gibi daha şerefli bir mertebenin olmadığını bütün varlığıyla kabullenmek, O, bütün noksanlıklardan ve her türlü âfetten uzaktır. Onun varlığında çelişkiler yoktur. Hükmünde benzeri ve ortağı da yoktur."
Zatıyla mümkün olan varlığına gelince; eğer o yaşamıyorsa, canlı değilse, diri değilse, kendisine diriliği ve iyiliği ulaştıracak ve onu diriltecek hiç bir vasıta yoktur. Çünkü faydalanmak; hayatta olmak ve diri olması şartına bağlıdır. Bununla beraber, Allah'ın yaratıcı olması açısından O'na ta'zim gözüyle bakmak ve O'nun eşsiz sanatını her türlü sanatın fevkinde görmek gerekir. O'nu her türlü noksanlıktan uzak kabul edip inanmak, tek hâkim oluşuna açık bir delil kabul edip, yine zerreyi var edemeyene kıyas etmeyip O'na ta'zim göstermek vaciptir. Eğer yaratık hayvan cinsinden biri ise insan gücünün yettiği son sınıra kadar onun, Allah'ın eşsiz sanat eseri olduğunu kabullenmek ve her türlü saygının üstünde saygı göstermek yine vaciptir. Hadisin ortaya koyduğu saha geniş ve hududsuzdur. Bu cümleden olmak üzere, anne-babaya saygı, yakınları ziyaret ve ma'rufu emretmek Allah'a saygıdır.
İşte bütün bu ve benzeri daha nice sayısız görevleri, Allah Resulü (s.a.v.): "Allah'ın emrine ta'zim ve yaratıklarına şefkat" sözüyle formülleştirdi. Bu söz "Ma'rufu emretme" kavramını bütün yönleriyle toplayıcı bir ifâdedir.
"O, onları münkerden nehyediyor" Evet bu ifadeden maksat ve amaç; Allah'ın hâkimiyetine gölge düşüren ve insan yönetimini dokunulmaz diye sembolleştiren putçuluk anlayışına ve onun sonucu demek olan her türlü İslâm dışı zıtlık ve noksanlıklarla dolu olan hayat anlayışım reddetmekten, ilimsiz olarak Allah'ın zat ve sıfatlan hususunda konuşmaktan, Allah'ın (c.c) bütün peygamberlere gönderip ve vahiy devletinin anayasaları olan kitapları reddedip inkâr etmekten, yakınları ziyareti terkedip anne babaya itaatsizlik yapmaktan sakındırmaktır. 168
Sözlerini ve görüşlerini naklettiğimiz İslâm ulemasının vardığı sonuç şudur: "Hiç şüphe yoktur ki Rasûlüllah (s.a.v.) insanlan, bu hududsuz kâinat hakkında düşünmeye, onun yaratıcı ve yöneticisini tanımaya da'vet etti. Onlara Allah hakkında sağlam bir tasavvur ve tefekkür metodu verdi. Güzel ahlâk ve yaşayışı öğretti. Allah'ın dinine inananlara, ona ibâdet etmeyi ve şeriatına uymalarını emretti. Kendini de ruhen her çeşit sıkıntıdan arınmaya ve hayatını ıslah etmeye önem verdi." İşte bu, Allah Teâlâ'nın'övüp önem verdiği bir çalışmadır ki Kur'an-ı Kerim'in "ma'rufu emr-münkeri nehiy" diye ifâde ettiği "da'vet ve eğitim" safhasıdır.



163 El A'raf: 7/158 (.... Allah'ın size, hepinize gönderdiği peygamberine....)
164 Tefsir-u İbni Kesîr: 2/253-254
165 Meâlimu-at-Tenzil: 2/245
166 Rûhû-i Beyân: 1/270
167 Çâmiu-l Beyân: 9/53
168 Mefâtihu-l-Gayb; 4/309-310

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Allah Rasûlü bu görevi belli bir cmaata tahsis etmemiştir
« Posted on: 19 Nisan 2024, 00:14:53 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Allah Rasûlü bu görevi belli bir cmaata tahsis etmemiştir rüya tabiri,Allah Rasûlü bu görevi belli bir cmaata tahsis etmemiştir mekke canlı, Allah Rasûlü bu görevi belli bir cmaata tahsis etmemiştir kabe canlı yayın, Allah Rasûlü bu görevi belli bir cmaata tahsis etmemiştir Üç boyutlu kuran oku Allah Rasûlü bu görevi belli bir cmaata tahsis etmemiştir kuran ı kerim, Allah Rasûlü bu görevi belli bir cmaata tahsis etmemiştir peygamber kıssaları,Allah Rasûlü bu görevi belli bir cmaata tahsis etmemiştir ilitam ders soruları, Allah Rasûlü bu görevi belli bir cmaata tahsis etmemiştirönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes