๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Emanet ve Ehliyet => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 09 Aralık 2011, 22:12:24



Konu Başlığı: Nikâhın rüknü
Gönderen: Sümeyye üzerinde 09 Aralık 2011, 22:12:24
NİKÂH'IN RÜKNÜ

 

1089 Fetava-ı Hindiyye'de: "Nikâhın rüknü, icab ve kabûlden ibarettir. Kafide de böyledir. İcab, hangi taraftan olursa olsun (Erkek veya kadın) önce birisinin "Aldım" veya "Vardım" diye bir söz söylemesidir. Kabul ise bu sözün müsbet olan cevabıdır, İnaye'de de böyledir"(22) hükmü kayıtlıdır. Hanefi fûkahası: "Nikâh, icâb ve kabul ile akdedilir. Bu icâb ve kabul mazi sigasıyla ifade edilen veya biri mazi, diğeri muzari sigasıyla ifade edilen iki lafızla olur"(23) hükmünde müttefiktir. Mesela: "Seni zevc veya zevce olarak aldım" gibi!.. Veya "Kendini bana nikâh et" sözüne karşılık, diğeri "Nikâhladım", "Seni zevce olarak aldım" derse, akid sahih olur.(24)

 

NİKÂH'IN ŞARTLARI

 

1090

  1) Nikâhlanan kimselerin, akıl baliğ ve nikâh akdi konusunda hür olmaları şarttır. Akıl; nikâh akdi hususunda asli şarttır.  Mecnunun ve aklı ermeyen çocuğun nikâh akdetmesi sahih olmaz. Diğer iki şart ise; nikâhın infaz edilmesinin şartıdır. Akıllı çocuğun nikâhı, velisinin izni ile akdedilir. Bedai'de böyledir.

  2) Şer'i şerifin; nikâhlanmasını helâl kıldığı bir kadının bulunması da nikâhın şartlarındandır. Nihaye'de böyledir.

  3) Nikâhı akdedenlerden her birisinin (Kadın ve erkeğin) sözünü, diğerinin işitmesi şarttır. Fetava-ı Kadıhan'da da böyledir. Nikâh, her ikisinin de anlamadığı bir sözle (Farklı farklı lisanlarla) akdedilmiş olsa, yine de sahih olur. Muhtar olan kavil budur. Muhtarü'l Feteva'da da böyle zikredilmiştir.

  4) Resûl-i Ekrem (sav)'in: "Nikâh, ancak şahidlerle olur"(25) buyurduğu bilinmektedir.  Dolayısıyla nikâh akdedilirken şahidlerin bulunmaları da şarttır. Alimlerimizin tamamı, şahidlerin bulunmasını nikâhın caiz olmasının şartlarından saymışlardır. Bedai'de de böyledir. Nikâhta şahit olan kimselerin şahitliklerinin sahih olabilmesi için; şu dört şartın o kimselerde bulunması gerekir:

 

  a) Müslüman olmak,

  b) Hür olmak,

  c) Akıllı olmak,

  d) Bulûğa ermiş olmak!..

 

  Kölelerin şahitliği ile nikâh kıyılmaz. Bunların müdebber veya mükateb olmaları arasında da bir fark yoktur. Delilerin ve çocukların şahitlikleriyle de nikâh akdedilmez. Müslümanın nikâhında, kâfirin şahitliği geçerli değildir. Bahru'r Raik'te de böyledir.

 

  5) Nikâhın sahih olması için; şahitlerin her iki tarafın (erkek ve kadının) söylediklerini de duymaları şarttır. Fethu'l Kadir'de de böyledir. Akid esnasında; iki tarafın da sözlerini işitmeyen kimselerin (Mesalâ bu esnada uyumakta olan iki şahit'in) hazır bulunması ile kıyılan nikâh mün'akid olmaz. Feteva-ı Kadıhan'da da böyledir.(26)




 
 (22) Şeyh Nizamüddin ve heyet-El Feteva-ı Hindiyye-Beyrut: 1400 C: 1 Sh: 267

 (23) İmam-ı Kasani- El Bedaû's Senai fi Tertibi's Şerai-Beyrut: 1947 C: 2 Sh: 229, ayrıca Şehy Abdulgani El Meydani-El Lübab fi Şerhi'l Kitab-Beyrut: 1400 C: 3 Sh: 3, İbn-i Abidin-A.g.e. C: 5 Sh: 260-262.

 (24) Günümüzde genellikle; "- Bunu eşliğe ve kocalığa kabul ediyor musun?" suali sorulmakta, karşı tarafda "Ediyorum" demektedir. Bu ifadelerle nikâh mün'akid olmaz!.. Dikkat edilmelidir.

 

 (25) İbn-i Hümam-Fethû'l Kadir-Beyrut: 1315 C: 2 Sh: 351.

 (26) Şeyh Nizamüddin ve heyet-El Feteva-ı Hindiyye-Beyrut: 1400 C: 1 Sh: 267-268, Ayrıca İmam-ı Merginani-El Hidaye şerhû Bidayetü'l Mübtedi-Kahire: 1965 C: 1 Sh: 190, İmam Kasani-El Bedaiû's Senai fi Tertibi's Şerai-Beyrut 1974 C: 2 Sh: 230-231, İbn-i Hümam-Fethû'l Kadir-Beyrut: 1315 C: 2 Sh: 350-354 Şeyh Abdulgani El Meydani-El Lübab fi şerhi'l Kitab, Beyrut: 1400 C: 1 Sh: 4, Molla Hüsrev-Dürerû'l Hükkam fi şerhû Gureri'l Ahkam-İst: 1307 C: 3 Sh: (Not: İçinde yaşadığımız toplumda erkek ve kadın "Belediye Kayıt Sistemi" ile evlenmekte ve mahkeme kanalıyla boşanmaktadır. Hangi dine mensub olursa olsun, hatta hiçbir dine inanmasa dahi,  T.C. vatandaşı olan erkek ve kadın "Belediye Kayıt Sistemi"yle evlenebilir. Meselâ: İslâm dini; mü'min bir kadının, başka dinlerden olan erkeklerle evlenmesini haram kılmıştır. Ayrıca "süt kardeşler" arasında nikah akdedilemez!.. "Belediye Kayıt Sistemi'nde ise; farklı dinlerden olan iki vatandaş evlenebilir, süt kardeşliği engel değildir!.. Dolayısıyla "Belediye Kayıt Sistemi"nde aranan şartlar T.C. kanunlarının koyduğu şartlardır. Bu husus iyi bilinmelidir. Halk arasında "İmam nikâhı" tabiri yaygındır. Bu "Ulû'lemr'e dayanan, ihtilaf halinde şer'i şerifin hüküm vereceği  nikâh anlamınadır."