๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Emanet ve Ehliyet => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 16 Aralık 2011, 17:03:42



Konu Başlığı: İmanın rükünleri
Gönderen: Sümeyye üzerinde 16 Aralık 2011, 17:03:42
İMAN'IN RÜKÜNLERİ

 

114  İman yalnız kalben tasdik midir, yoksa ikrarla beraber kalbî tasdik midir? suali çerçevesinde farklı görüşler ileri sürülmüştür. İbn-i Abidin "Hanefilerin ekserisine göre; tasdikle beraber ikrardır. Muhakkıklara göre yalnız tasdiktir. İkrar ise dünya ahkamının icrası için şarttır. İkrarı imanın rüknü kabul etmeyenler şunun üzerinde ittifak etmişlerdir. Kalbiyle tasdik eden kimseden her ne zaman diliyle ikrar etmesi istenirse, ikrar etmesinin lazım olduğuna inanmalıdır"(27) hükmünü zikreder. İmam-ı Azam'a (rha) göre; gerçek iman kalbî tasdikten ibarettir. (28) Zira dil ile ikrar ettikleri halde, kalben tasdik etmeyen münafıklar, kafir hükmündedir. Nitekim Kur'an-ı Kerim'de: "İnsanlardan öyle kimseler vardır ki kendileri iman etmiş olmadıkları halde, "Allah'a ve ahiret gününe inandık" derler. Halbuki onlar inanıcı (insan)lar  değildir."(29) Yine "Ey Peygamber, kalbleriyle inanmadıkları halde ağızlarıyla "inandık" diyenlerle, yahudilerden o küfür içinde (alabildiğine) koşuşanlar seni mahzun etmesin"(30) buyurulmuştur. Dikkat edilirse, bu Ayet-i Kerimelerde; dilleriyle inandıklarını iddia eden, fakat kalbî tasdik bulunmayan kimselerin hali izah edilmiştir.(31)

 

 115 Resûl-i Ekrem (sav)'in: "İnsanlar "Allah (cc)'dan başka ilah yoktur" deyinceye kadar (onlarla) cihada memur oldum. Şimdi her kim "Allah (cc)'dan başka ilah yoktur" derse canını ve malını benden korumuş olur. Ancak hakkı ile olursa (yani kalben de tasdik ederse) ne ala!... Aksi durumda (Sadece dille söyler, kalben inanmazsa) hesabı Allahû Teâla (cc)'ya kalmıştır"(32) buyurduğu bilinmektedir. İmam-ı Muhammed (rha) bu Hadis-i Şerifi zikrettikten sonra: "Netice olarak bir kimse malum olan şirk itikadının hilafı olan tevhidi ikrar ettiği zaman İslâm'a girişine hükmolunur. Çünkü gerçek itikadını (Kalbi durumunu) tesbit etme imkanımız yoktur. Neyi ikrar ettiğini duyarsak, o inançta olduğuna hükmederiz"(33) demektedir. Sonuç olarak; imanın asli rüknü kalbi tasdiktir. İslâmî bütün hükümleri kalben tasdik eden kimse mü'mindir. Dünya ahkâmının icrası açısından zaruri olan rüknü ise; dil ile ikrar etmektir. Eğer bir kimse kalben tasdik eder; bu tasdiki dili ile ikrar etmezse, hali insanlarca meçhul kalır. Tabii dil ile ikrar için herhangi bir ehliyet arızası (Dilsiz olma veya ikrah-ı Mülci gibi) bulunmamalıdır.




 (27) İbn-i Abidin-Reddü'l Muhtar Ale'd Dürrü'l Muhtar-İst: 1983, C: 9, Sh: 5.

 (28) İmam-ı Azam Ebû Hanife-El Âlim ve'l Müteallim-Kahire: 1368, Z. Kevseri Neş. Sh: 57 vd.

 (29) El Bakara Sûresi: 8.

 (30) El Maide Sûresi: 41.

 (31) İmam-ı Maturidi-Kitabu't Tevhid-Beyrut: 1970, Sh: 373-375.

 (32) Sahih-i Müslim-İst: 1401, Çağrı Yay. C: 1, Sh: 51-52, Had. No: 32.

 (33) İmam-ı Muhammed-Siyer-i Kebir-İst: 1980 Evs Yay. C: 1, Sh: 163.



Konu Başlığı: Ynt: İmanın rükünleri
Gönderen: Ceren üzerinde 22 Ağustos 2013, 01:21:16
İmanın hakikati dil ile tekrar etse de ,kalbin ile zikretmekten gelir.Kalp ile zikretmek,onu hissetmek imanın hakikatinden gelir.Allah bizlerin imanını kalp ile tasdik edip,yaşamayı nasip etsin.


Konu Başlığı: Ynt: İmanın rükünleri
Gönderen: Rüveyha üzerinde 22 Ağustos 2013, 01:35:26
Ettiğin duaya amin ceren nur kardeşim..Rabbim imanın hakikatini  kalbimizle önce tastik edip sonrada dil ile ikrar etmemizi nasip etsin..İmanla şereflenen kardeşlerimizin sayısınıda mevlam artırsın inşaAllah..