> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Emanet ve Ehliyet > Cihadın keyfiyeti
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Cihadın keyfiyeti  (Okunma Sayısı 518 defa)
12 Aralık 2011, 18:35:42
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 12 Aralık 2011, 18:35:42 »



CİHAD'IN KEYFİYETİ 
(CİHAD İBADETİ NASIL EDÂ EDİLİR?)

 

721 Kur'an-ı Kerim'de: "Ey iman edenler!.. Ne oldunuz ki, size "Allah yolunda topyekün cihad'a çıkın" denildiği zaman yere (mıhlanıp) ağırlaştınız. Ahiretten (vaz geçip yalnız) dünya hayatına mı razı oldunuz? Fakat bu dünya hayatının faidesi ahiretin yanında pek azdır. Eğer (emrolunduğunuz bu  cihada ) topyekün çıkmazsanız, Allah sizi pek acıklı bir azaba uğratır. Siz ona hiçbir şeyle zarar veremezsiniz Allah her şeye hakkı ile kadirdir"(34) hükmü beyan buyurulmuştur.

 

 722 Mü'minlerin; sâdece Allahû Teâla (cc)'nın rızasını esas alarak "Cihad'a" niyyet etmeleri vâciptir. Ebû Hureyre (ra)'den rivayet edilen bir Hadis-i Şerif'te Resûl-i Ekrem (sav)'e bir kimse: "Ya Resûlullah!.. Bir şahıs Allah (cc) yolunda cihad'ı kasdedip, cihad'da dünya malını da murad etse sevabına nail olur mu?" diye sordu. Resûl-i Ekrem (sav) efendimiz: "Onun için sevab yoktur" buyurdular.(35) Bu Hadis-i Şerif iki vecihle tevil edilir. Birincisi; cihad  için çıkmış olduğunu gösterip hakikatte maksadı mal kazanmaktır. Bu münâfıkların halleridir, onlar için asla sevab yoktur. İkincisi; cihad kasdıyla çıkar fakat en büyük arzusu mal elde etmektir, yoksa ahirette sevaba nâil olmak değildir.

 

 723 İslâm ordusu; kâfirlerle karşı-karşıya geldiği zaman önce "Tebliğ" görevini ifa eder. Zira İbn-i Abbas (ra)'dan rivâyet edilmiştir ki; "Resûl-i Ekrem (sav) bir kavim ile onları İslâm'a davet etmediği süre içerisinde savaşmadı."(36) İmam-ı Ebû Yusuf (rh.a) "Resûl-i Ekrem (sav), Allah'a ve Resûlüne davet etmeden önce, hiçbir kavimle savaşmadı, Haccac bize, İbn-i Ebi Nüceyh, babası ve Abdullah b. Abbas yolundan rivayet etti ki, İbn-i Abbas şöyle dedi: "Resûlullah, İslâm'a dâvet etmeden hiçbir kavimle savaşmadı". Ata b. Saib bize Ebû Buhteri'den şöyle nakletti: "Selman-ı Farisi, İran Putperestlerine karşı savaşa girildiğinde: "- Durunuz Resûlullah (sav)'den işittiğim gibi ilk önce onları Allah (cc)'a ve Resûlü (sav)'ne davet edeyim" dedi. Putperestlere gelerek şöyle dedi: "-Biz sizi İslâm'a davet ediyoruz. Eğer müslüman olursanız, bize tanınan haklar size de tanınacak, bize yüklenen vazifeler size de yüklenecektir. Eğer müslüman olmayı kabul etmezseniz, zelil ve hakir olarak cizye veriniz. Bunu da kabul etmezseniz, size karşı harbeder ve sizi öldürürüz." Putperestler şöyle cevap verdiler: "-İslâm'a davet meselesine gelince, müslüman olmayız. Cizye'ye gelince: Onu da vermeyiz. Savaşa gelince; biz de size karşı savaşırız." Selman-ı Farisi; onları üç defa tekraren davet etti. Kabul  etmediklerini görünce ordusuna hücûm emrini verdi"(37) hükmünü zikretmektedir.

 

 724 İslâm ordularının komutanı; kâfirlerin ordusuna tebliğ görevini yaptığında; eğer onlar bu tebliğe icabet ederek İslm'ı kabul ederlerse, maksad hâsıl olmuştur. Onlarla kat'iyyen savaşılmaz. Zira Resûl-i Ekrem (sav): "İnsanlarla, onlar "Lâ ilâhe illallah" deyinceye kadar savaşmakla emrolundum. Bunu diyenler benden mallarını ve canlarını korumuşlardır. Ta ki şer'i bir vecibe olmadıkça!.. Ancak bundan sonra (Kalblerinde gizledikleri hususlarda) hesapları Allahû Teâla (cc)'ya kalmıştır" buyurmuştur.(38)

 

 725 Kur'an-ı Kerim'de: "Kendilerine kitap verilenlerden ne Allah'a, ne âhiret gününe inanmayan, Allah'ın ve Resûlünün haram ettiği şeyleri haram tanımayan, hak dinini (İslâm'ı) din olarak kabul etmeyen kimselerle, zelil ve hakiyr olarak kendi elleriyle cizye verecekleri zamana kadar muharebe ediniz"(39) hükmü beyan buyurulmuştur. İslâm orduları'nın emiri; İslâm'ı tasdik etmeye yanaşmayan Hrıstiyan ve Yahudilere "Cizye "vermelerini teklif eder.(40) Cizye; kitap ehli şüphesi bulunan mecûsiler, samire tâifesi ve arap olmayan putperestlerden alınır.  Frenk ve ermeniler de Hrıstiyanlar'a dahildir. İmam-ı Âzam (rha) Sabii'lerin cizyelerinin de kabul edileceğini beyan etmiştir. Dürri'l Muhtar'da "Cizye, bazı mülhidlerin dediği gibi müslümanların kâfirlerin küfürlerine razı olmaları değildir. Bilakis cizye kâfirlerin küfürleri üzerinde kalmalarının cezasıdır. İmana dâvet etmek için kâfirlere cizye'siz   mühlet vermek caiz olduğu takdirde cizye ile mühlet vermek evleviyetle caizdir. Nitekim Allahû Teâla (cc)'nın "Zelil ve hakiyr olarak kendi elleriyle cizye verinceye kadar onlarla muharebe ediniz" Ayet-i Kerime'si ve Peygamber Efendimiz (sav)'in Hecer Mecûsilerinden, Necran Hristiyanlarından cizye alıp, kendilerini dinleri üzerine bırakmaları da cizyenin caiz olduğunun delilidir"(41) hükmü kayıtlıdır.

 

 726 Arap ırkından olan putperestlerin (Müşriklerin) cizyeleri kabul edilmez. Zira  Kur'an-ı Kerim onların lisânı üzere inzal buyurulduğu için; küfürleri, diğer ırklardan  olan kimselerin küfürlerinden daha ağırdır. Ma'zeretleri yoktur. Bunlar ya İslâmiyeti kabul ederler veya öldürülürler. İmam-ı Merginani: "Kendilerinden cizye kabul edilmeyen kimseler arap ırkından olan putperestler ve İslâm'dan dönen mürtedlerdir. Bunlardan ancak "İslâm'ı tasdik etmeleri "kabul edilir. Zira Allahû Teâla (cc): ".. Onlar müslüman oluncaya kadar onlarla savaşınız" buyurmuştur.(42) hükmünü beyan etmektedir.

 

 727 Resûl-i Ekrem (sav)'in ordu kumandanlarına hitaben: "Kâfirleri, Allahû Teâla (cc)'dan başka ibadet edilecek bir ma'budun bulunmadığına ve ibâdet'e (Kulluğa) lâyık olanın ancak Allahû Teâla (cc) olduğuna şehâdet etmeye davet ediniz" emrini esas alan Hanefi fûkuhası; "İslâm tebliğ olunmayan kâfirlerle savaşmak caiz olmaz. Zira onlar dâvet ile bilirler ki; biz kendilerinin mallarına sahip olmak, kadınlarını ve çocuklarını esir etmek için savaşmıyoruz. Cihad'ımızın tek hedefi, Allahû Teâla (cc)'ya kulluğa davet etmek ve küfürün fitnesini ortadan kaldırmaktır" hükmünde müttefiktirler.(43) Kendilerine İslâmî tebliğin ulaşmadığı kâfirlerle, (Tebliğ yapılmadan önce) savaşan kimse, bu hal nehyedildiği için günahkâr olur.(44)

 

 728 Resûl-i Ekrem (sav) "Seriyye Kumandanlarına" karşılaştıkları kâfirler İslâm'ı kabule yanaşmazlarsa ne yapacaklarını izah ederken: "Eğer İslâm'ı kabulden uzak dururlarsa, kâfirleri "Cizye" vermeye davet ediniz!.. Buna da razı olmazlarsa, Allahû Teâla (cc)'dan yardım talebinde bulununuz ve onlarla sonuna kadar cihad ediniz"(45) emrini vermiştir. Kendilerine İslâmî tebliğ yapılmış olan kâfirlere, yeniden İslâmî tebliğ yapmak mendubtur. Bu Allahû Teâla (cc)'nın onlara hazırladığı akıbeti beyanla, inzar içindir. Ancak vâcib değildir. Çünkü Resûl-i Ekrem (sav) "Ben-i Mustalık" üzerine gece baskını düzenlemiş, onları gaafil oldukları bir sırada yakalamıştır. Ayrıca Hz. Usâme (ra)'ye "Sabah vakti Übna'ya saldırmasını ve orayı ateşe vermesini" emir buyurmuştur.(46) Zira burada mukim olan kâfirlere daha önce İslâmi tebliğ yapılmıştır.

 

 729 İbn-i Abidin: "Çünkü hadd'ler dünyayı fısk-ü fücurdan temizler, cihad ise küfürden temizler. Cihad elden gelen kuvvet ve kudreti sarfetmek manasınadır. Buna göre; iyiliği emredip, kötülükten menetmek sûretiyle, halkla mücâhede eden herkese şamildir"(47) hükmünü zikretmektedir. Dolayısıyla cihad; yeryüzünde yalnızca Allahû Teâla (cc)'nın indirdiği hükümlerle hükmedilmesini, ihlâsla arzu eden her mü'minin, asla terkedemiyeceği bir ibadettir. Nitekim Kur'an-ı Kerim'de: "Fitneden eser kalmayıncaya ve din de (şunun bunun değil) yalnız Allah'ın oluncaya kadar onlarla (Tağuti güçlerle, kâfirlerle) savaşın. Vazgeçerlerse artık zaalimlerden başkasına hiçbir husûmet yoktur"(48) hükmü beyan buyurulmuştur.



 (34) Et Tevbe Sûresi: 38-39.

 (35) İbn-i Abidin - Reddü'l Muhtar Ale'd Dürri'l Muhtar - İst: 1983, C: 8, Sh: 372.

 (36) İmam-ı Merginani - El Hidaye Şerhû Bidayetü'l Mübtedi - Kahire:1965, C:2, Sh: 136.

 (37) İmam-ı Yusuf - Kitabû'l Haraç - İst: 1973, Bahar Yay. Sh: 291.

 (38) İbn-i Hümam - Fethû'l Kadir - Beyrut: 1316, D. Sadr Matb. C: 4, Sh: 284. Ayrıca İmam-ı Kasani - El Bedaiû's Senai - Beyrut: 1974, C: 7, Sh: 10, İmam-ı Serahsi - El Mebsut - Beyrut: ty D. Marife Neşri, C: 10, Sh: 2.

 (39) Et Tevbe Sûresi: 29.

 (40) Şeyh Nizamüddin ve bir heyet - El Feteva-ı Hinddiyye - Beyrut: 1400, C: 2, Sh: 193.

 (41) İbn-i Abidin - Reddü'l Muhtar Ale'd Dürri'l Muhtar - İst: 1983, C: 8, Sh: 482.

 (42) İmam-ı Merginani - El Hidaye Şerhû Bidayetü'l Mübtedi - Kahire: 1965, C: 2, Sh: 136.

 (43) İbn-i Hümam - Fethûl Kadir - Beyrut: 1316, C: 4, Sh: 286-287. Ayrıca İmam-ı Kasani - El Bedaiû's Senai - Beyrut: 1974, C: 7, Sh:100-101. İmam-ı Merginani - A.g.e C: 2, Sh: 136.

 (44) Molla Hüsrev - Dürerû'l Hükkam fi Şerhû Gureri'l Ahkâm - İst: 1307, C: 1, Sh: 283.

 (45) İbn-i Hümam - Fethû'l Kadir - Beyrut: 1316, D. Sadr Mtb. C: 4, Sh: 286-287.

 (46) İmam-ı Merginani - El Hidaye Şerhû Bidayetü'l Mübtedi - Kahire: 1965, C: 2, Sh: 136. Ayrıca İbn-i Hümam - A.g.e C: 4, Sh: 286. İmam-ı Şafii - Risale - Kahire: 1979 (2 Bsm) Sh: 300, Madde: 830.

 (47) İbn-i Abidin - Reddü'l Muhtar Ale'd Dürri'l Muhtar - İst: 1983, C: 8, Sh: 372.

 (48) El Bakara Sûresi: 193.


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Cihadın keyfiyeti
« Posted on: 25 Nisan 2024, 17:13:13 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Cihadın keyfiyeti rüya tabiri,Cihadın keyfiyeti mekke canlı, Cihadın keyfiyeti kabe canlı yayın, Cihadın keyfiyeti Üç boyutlu kuran oku Cihadın keyfiyeti kuran ı kerim, Cihadın keyfiyeti peygamber kıssaları,Cihadın keyfiyeti ilitam ders soruları, Cihadın keyfiyetiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes