๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => el İtisam => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 30 Mayıs 2011, 13:52:26



Konu Başlığı: Yirmi üçüncü mesele
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 30 Mayıs 2011, 13:52:26
Yirmi Üçüncü Mesele:


Bu mesele bid'at sahibinin tevbeden uzak oluşunun sebebi hakkındadır. Çünkü kulların söz, iş ve itikad olarak vuku bulan günahları, insanın bedeninde veya ruhunda meydana gelen hasta­lıklar gibidir. Bedende meydana gelen hastalıkların tedavisi bilin­mektedir. Amellerdeki hastalıkların tedavisi dahi tevbe ve iyi işler yapmaktır.
Bedendeki hastalıkların tedavisi mümkün olanı bulunduğu gibi tedavi imkanı olmayan veya zor tedavi edileni de vardır. Amellerdeki hastalıktan kuduza benzeyenin dahi, normal olarak tevbesi mümkün olan vardır, mümkün olmayan vardır.
Bid'at, dışında kalan günahların hepsinde; en yükseği olan büyük günahlardan, en aşağıdaki ufak tefek günahlara kadar tevbe söz konusudur. Bid'atlar hakkında ise bize iki haber gelmiştir. Bu haberlerden her ikisi dahi bid'atlardan tevbe edilemeyeceğini ifade etmektedir.
Birinci haber bid'atın kötülüğünü ve bir tahsis olmaksızın/genel olarak bid'atçı için tevbenin yok olduğunu bildiren haberdir.
İkinci haber bizim izahı ile meşgul olduğumuz haberdir. Bilindiği üzere bu haberde bid'at, hastalıklardan kurtuluşu olmayan kuduz gibi bir hastalığa benzetilmiştir. Bu haber genel bir yönü olmamakla beraber çoğu kere bid'atın günahından kurtuluş olma' dığmı ifade etmiştir. Bid'atta tevbenin olmaması heva ve hevese düşkünlüğün kuduz hastalığının sirayeti gibi derinlere sirayet etmesi durumundadır. Daha önce bidatçılardan birtakım kimselerin bu şekilde olduğunun açıklaması geçmişti. Meselenin şahidi de zikredilmişti. Bunda fazladan bir mana daha ortaya çıkıyor ki o da (adı geçen) hadisin faydalardandır. Bu dahi aşağıdaki meseleyi oluşturmaktadır.[265]



[265] İmam Şatıbi, el-İ’tisam Kitap Dünyası Yayınları: 2/303.